Büyük Türk denizcisi ve Osmanlı’nın en kudretli periyodunu yaşamasını elde etmiş Kaptan-ı Derya’lardan olan Barbaros Hayrettin Paşa’nın yaşa...
Büyük Türk denizcisi ve Osmanlı’nın en kudretli periyodunu yaşamasını elde etmiş Kaptan-ı Derya’lardan olan Barbaros Hayrettin Paşa’nın yaşamı, savaşları ve zaferleri hakkında bilgiler.
Barbaros Hayrettin Paşa en büyük denizcilerimizden biridir. Aslolan ismi Hızır Reis’tir. XV. – XVI. yüzyıl içinde (1473 – 1546) içinde yaşamış, Akdeniz’de düşman donanmalarıyla çarpışmış, zaferden zafere koşmuştur.
Barbaros, Eceovalı Yakup isminde bir sipahi subayının erkek evladıdır. Yakup Ağa, 1462’de, Midilli Adası’nın kurtarılışı esnasında, Fatih Sultan Mehmet’in sipahileri içinde bulunmuş, fetihten sonrasında da Midilli’de yerleşip kalmıştır. Orada dört oğlu dünyaya geldi. Bu evlatların isimleri İshak, Oruç, Hızır, İlyas’tı.
Barbaros (Hızır), kardeşi İlyas’la deniz seferleri yaparken, Rodos civarlarında, gemileriyle beraber, Rodos Şövalyeleri’nin eline esir düştü. Bir süre, Rodos zindanına kapatıldıysa da, bir kolayını bulup, kaçmayı başardı. O sıralarda, Oruç da kendi başına gemiciliğe başlamış bulunuyordu.
Barbaros, Rodos korsanlarının elinden kurtulduktan sonrasında, bir süre Antalya’da Şehzade Korkut’un hizmetinde çalıştı. Sonrasında, Korkut’un da desteğiyle, ağabeyisi Oruç’la birleşerek, Akdeniz’ de seferlere başladı.
İKİ KARDEŞ… İKİSİ DE DENİZCİ
Bir süre sonrasında, iki kardeş, Tunus’taki Cerbe Adası’na giderek, burayı kendilerine üs yaptılar. Düşmanlardan ele geçirdikleri ganimetlerin beşte birisini Tunus hükümdarının hazinesine bağışlayarak, kalede barınma iznini aldılar. Bundan sonrasında, düşmanlarına karşı savaşlarını günden güne genişleterek, büyük şan, ün kazanmaya başladılar. Akdeniz’deki Ceneviz, Venedik, Fransız, İspanyol kıyılarını hedef tutuyorlar, bu ülkelerin gemilerini bozguna uğratıyorlardı. 1516’da, İspanyollar’ın elinden Cezayir Kalesi’ni almayı başardılar, burada minik bir hükümet kurdular.
Oruç Reis hükümetin başına geçti. Fakat, pek kısa bir süre sonrasında, Cezayir Araplar’la İspanyollar’ın saldırısına uğradı. Oruç Reis, düşmanla vuruşurken, Tlemsen’de şehit düştü (1519).
BARBAROS’UN YÜKSELİŞİ
Barbaros Cezayir’de kalmıştı. Ölen ağabey’sinin yerini alıp, hükümetin başına geçti. O sıralarda, Yavuz Sultan Selim de, Mısır’ı almıştı. Barbaros, Şimal Afrika’daki durumunu sağlamlaştırmak için, Cezayir’i Osmanlı Devleti’nin emrine bıraktı. Yavuz Sultan Selim de, buna karşılık, Barbaros’a Beylerbeyi unvanını verdi. Bununla birlikte, ikibin yeniçeri, toplar, daha başka harp araçları gönderdi.
Barbaros bundan böyle bir Osmanlı paşası olmuştu, şartları büsbütün kuvvetlenmişti. Bundan dolayı, karşılaşmış olduğu düşman saldırıları da artmıştı. Ne var ki, Barbaros, tüm bu saldırıları püskürtüyor, giriştiği her muharebede üstün geliyordu. Çevreye salmış olduğu korku, dehşet oranında, ünü de büyüyor, ismi, hikayeleri tüm Akdeniz kıyılarına yayılıyordu.
YENİLMEZ DONANMA
Sultan Selim ölmüş, Kanunî Sultan Süleyman tahta geçmişti (1520). Yeni Padişah, Akdeniz’i egemenliği altına alabilmek için, o zamanlar Osmanlı Devleti’nden sonrasında Avrupa’nın en kuvvetli devleti sayılan İspanya ile çarpışıyordu. Kendisine destek olması için, Barbaros’u İstanbul’a çağırdı.
Barbaros, donanmasıyla beraber geldi. Herbiri bir deniz kurdu olan 18 kaptanını da yanında getirmişti. Bunun üstüne, Kanuni Sultan Süleyman, Barbaros’u Kaptan-ı Derya (Deniz Kuvvetleri Başkomutanı) yapmış oldu.
Barbaros Hayrettin Paşa, 13 yıl bu görevde kaldı. Birbiri ardınca kazanılmış olduğu şanlı zaferlerle Osmanlı Donanması’nı yenilmez bir güç haline getirdi.
BARBAROS’UN ZAFERLERİ
Barbaros Hayrettin Paşa Yunan adalarından bir çoğunu, Kandiye’yi, Messina’yı, İtalya’nın bir sürü kıyı şehrini almıştır. Bununla birlikte, Avrupalıların denizlerde düzenledikleri Haçlı Seferlerini de bozdu. Akdenizin o çağlardaki en kıymetli amirali sayılan Andrea Doria‘yı ünlü Preveze Deniz Harbinde yenerek Türk denizclik tarihinin en şanlı sayfalarını yazdı.
Preveze Deniz Savaşı‘na katılan Haçlı Donanması, Barbaros’un donanmasından, sayıca, kat kat üstün durumdaydı. Gene de, Barbaros, düşman gemilerinin çoğunu batırmayı başardı. 1538 eylülünün 28’inde meydana gelen Preveze Deniz Savaşı, dünyanın en sıkıntılı deniz savaşlarından birisi, Türk denizcilerinin göğsünü kabartan zaferlerin en büyüğüdür.
Bu harp, Barbaros’un Akdeniz’de yenilmez, müthiş bir güç bulunduğunu bir kez daha ortaya koymuş oldu. Bu savaştan sonrasında, başta Venedikliler olmak suretiyle, Akdeniz’de kıyısı bulunan tüm devletler, Osmanlı Imparatorluğu’yla iyi geçinmenin yoluna baktılar. Ayrıca, Venedikliler, 300.000 altın harp tazminatı vererek, sulh yaptılar.
KRALLAR KURTARAN KOMUTAN
Fransa Kralı I. François, Kanunî Sultan Süleyman’dan yardım istediği vakit, Barbaros, Osmanlılar’ın denizlerdeki egemenliğini bir kez daha tüm dünyaya kabul ettirdi. Donanmasıyla Nice (Nis)e giderek, orayı aldı. V. Karl (Şarlken)’in donanmasını darmadağın ederek, Fransız hükümdarını kurtardı.
Barbaros, Osmanlı hükümetine bir sürü zaferlerle beraber, Cezayir’i, Tunus’u da kazandırmıştır. Bununla birlikte, kendisinden sonrasında uzun vakit Akdeniz egemenliğini elinde tutan büyük Türk denizcilerini yetiştiren de odur. Barbaros 1546 temmuzunun 4’üncü günü, yetmiş üç yaşlarında, İstanbul’da öldü; Beşiktaş kıyılarına gömüldü.
Bugün Beşiktaş’ta, Barbaros’un yatmış olduğu yerin yakınında bir abide vardır. Yelkenli bir vapur şeklinde yapılmış olan bu abide büyük Türk denizcisinin ismini saymak, saygı ile anmak için 1944 senesinde dikilmiştir. Her yıl Denizclik Bayramında (1 Temmuz) burada törenler yapılır ve heykele çelenkler konulur.
YORUMLAR