Sultan Bayezit’in Edirne’de yaptırdığı ile buna bağlı medrese, şifahane v.b.’den oluşan eserler topluluğu. Sultan Bayezit Camii ve külliyes...
Sultan Bayezit’in Edirne’de yaptırdığı ile buna bağlı medrese, şifahane v.b.’den oluşan eserler topluluğu.
Sultan Bayezit Camii ve külliyesi 1484-1488 yıllarında Mimar Hayrettin tarafınca yapılmış oldu. Külliyenin bütünü 100 kadar kubbe ile kaplıdır. Caminin kubbesinin çapı 22,55 metredir, yanıbaşında ufak avlulu bir medrese ve küçük oranda açığında geniş avlulu bir şifahane vardır. Sultan Bayezit bu külliyenin yönetimi için 167 görevli atamıştı. Buradaki Tıp Medresesi’nde okuyan öğrenciler hastahanelerde yetişim görüp yetişirlerdi. Ülkenin meşhur bilginleri Bayezit medreselerinde müderrislik (profesör) ederlerdi.
Şifahane
Bayezit külliyesine bağlı şifahanede akıl ve ruh hastaları tedavi görürdü. Tedavi aracı olarak müzik, çiçekler, türlü av etleri ve ilaçlar kullanılırdı. Şifahanenin başlıca tedavi aracı müzikti. Bilinmiş olduğu şeklinde XIX. yy.a kadar Avrupa’da akıl ve ruh hastalarına çok fena işlem edilirdi. Buna karşılık Osmanlı ülkesinde bu hastalara daima iyi davranılırdı. Hastaları müzikle tedavi etmek için şifahanede hanende (şarkı söyleyen) ve sazende (çalgı çalan) olarak 10 görevli bulunuyordu. Bunlardan biride üçü şarkı söyler, ötekileri çalgı çalarlardı (ney, keman, muskar, santur, çenk, çenk santur, ut).
Tedavide çiçeklerden de yararlanılırdı. Çiçeklerin yalnız rengi değildir kokusu da hastalar üstünde iyi tesir bırakırdı. En fazla kullanılan çiçekler sümbül, lâle, reyhan, karanfil, şebboy, nesrin, yasemin, deveboynu, zerrindi.
Av etlerine ulaşınca, her hasta için doktor öğüdüne nazaran hususi tarzda pişirilen türlü yabanî kuş etleri kullanılırdı: keklik, turaç, sülün, kaz, ördek v.b. Ayrıca memeli hayvanlardan geyik etine de yer verilirdi.
Şifahanenin eczane kısmı da çok işlekti. Haftanın iki gününde eczaneden her isteyene ücretsiz ilaç verilirdi, ilaçlar burada hazırlanmış olur, bu sebeple yüklü bir hammadde stoku bulundurulurdu. Sultan Bayezit eczanede her insanın görebileceği yere bir yazı astırmıştı. Bu yazıda, muhtaç olmadığı halde her kim bu eczaneden ilaç alır da tecim maksadı ile kullanırsa o kimsenin sakat kalıp yoksul düşmesi dileği belirtiliyordu. Padişah ilencinden çok korkulmuş olduğu için yoksul olmayanlar ücretsiz ilaç almaktan çekinirlerdi.
YORUMLAR