canı sıkılmak 1 . içi sıkılmak, meydana getirecek bir işi olmamaktan tedirginlik duymak: "Bu dört yanı duvarlı, tek kat, bas...
canı sıkılmak
1 . içi sıkılmak, meydana getirecek bir işi olmamaktan tedirginlik duymak:
"Bu dört yanı duvarlı, tek kat, basık ve toprak evde o şekilde canı sıkılıyordu ki..."- R. H. Karay.
2 . hazzı kaçmak:
"Eski hasırı bu yüzden yaktığı için balıkçının sözüne kötü canı sıkılmıştı."- S. F. Abasıyanık.
3 . üzülmek, öfkelenmek:
"Atölyede bellediğim dünya kadar söze gazetelerde, kitaplarda rastlamayınca enikonu canım sıkılıyordu."- B. R. Eyuboğlu.
YORUMLAR