Cerrahi: Tedavi ilminin çıplak el ya da âletle müdahaleyi gerektiren kısımı. Diş cerrahisi, operatör diş tabibinin uzmanlık alanı. (Diş ce...
Cerrahi: Tedavi ilminin çıplak el ya da âletle müdahaleyi gerektiren kısımı. Diş cerrahisi, operatör diş tabibinin uzmanlık alanı. (Diş cerrahisi ağız boşluğu mukozasına, kemik kısımlarına ve dişlere meydana getirilen müdahaleleri kapsar.) Minik cerrahi, ufak ameliyatlarla yetinen cerrahi. (Aslına bakarsak ufak cerrahi diye bir şey yoktur, zira önemi ne olursa olsun her cerrahi müdahale. asepsi, kanamayı durdurmak hastanın biyolojik durumunu göz altında bulundurma şeklinde tedbirleri gerektirir.
Cerrahinin zamanı çok eskidir: tarihöncesine ait kafatasları üstünde diri iken yapılmış delgi ameliyatı izlerine rastlanmaktadır. Bu ameliyatların tedavi için değildir de büyücülük amacıyle yapıldığı sanılmaktadır. Bunun dahi bir takım Peru ve Avusturalya kabilelerinde bu şeklinde ameliyatlara rastlanmaktadır. Mısır’da Teb, Luksor ve Denderah’ta. Kural ve Çin’de. Avrupalılarla temas edilmeden ilkin yapılmış kabartmalar üstünde görülen cerrahi müdahale izlerine gerçek cerrahî ismi verilemez. Devamlı yüksek operatör kabiliyetlerine haiz oldukları malum Hintliler eski çağlardan bu zamana kadar cerrahlık işinde ileri idiler.
Bu eserler daha o süre cerrahide büyük bir ilerleme bulunduğunu göstermektedir: çekmenler, kan almalar, burun poliplerinin çıkarılması, kanlı hacamatlar. irin boşaltmak için göğüs kafesinin yarılması, demir ya da ategle karnın açılması ve bir sürü başka ameliyatlar bu eserlerde tanımlanmıştır. Gene bu kitaplarda kırıkların mekanizması ve tedavileri, sargıların ve ortopedik âletlerin iyi mi kullanılacağı gösterilmiştir. Yunan cerrahisi iskenderiye ve Roma cerrahîsi diye ikinci bir dönem halinde devam eder. İskenderiye okulu, cerrahi ile birlikte anatominin de ilerlemesine hizmet etmiştir: bu devrenin parlak bilginleri Herophilos ile Erasistratos’tur.
Roma’da Celsus’un eseri daha güçlü olmasına rağmen Galenos’un eserler”, ilkçağı o aşama etkilemiştir ki yazıları günümüze kadar saklanmış ve nakledilmiştir. Bizanslı derlemeciler Yunan cerrahisinin geleneklerini devam ettirmişlerdir. Ortaçağda kilisenin felsefi düşüncelerinden dolayı cerrahi, ister istemez bir gerilemeye uğramış ve uygulamalar, Araplarda olduğu şeklinde ikinci derecede kişilere bırakılmıştır. Böylelikle berberlerin eline kadar düşmüş, onlar ise küçücük müdahalelerle yetinmişlerdir.
XIX. yy’da (1847-1867) cerrahi kendi alanında devrim meydana getiren iki buluş ortaya çıktı: anestezi ve intanla cenk
İlk genel anestezi denemesini, İngiliz kimyacısı Humphrey Davy’nin güldürücü fizyolojik tesirini keşfettiği azot protoksitle Horace Welles yapmış oldu. Eterle anesteziyi Morton ile Jackson, kloroformla anesteziyi de Simpson denediler. Bu keşfin yaygın olarak kullanılması ağrısız ameliyatı mümkün kılıyordu ama cerrahi gene de öldürücüydü: Koeberlie, Pean, Spencer, Welles v.b. şeklinde kâşiflerin tüm didinmeleri ameliyatlardaki intanı önlemeğe yetmiyor, ameliyatların öldürücü niteliği sürüp gidiyordu. Bu devirde elbet bir takım hallerde başarı göstermiş sonudar alınıyordu; fakat ameliyat sonrası intan sürekli bir çekince olmakta devam ediyordu.
İkinci büyük ilerleme, Semmelveis’in sezinlediği, Pasteur’ün gerçekleştirdiği ve Lister’in uyguladığı asepsi ve antisepsi olgusudur. 1875’ten 1900’e kadar yirmi beş yıl içinde, bu iki büyük adam yardımıyla şimdiki çağdaş cerrahî dünyaya geldi; çağdaş cerrahi tüm memleketlerin iştirak ettiği gerçek bir ortak çalışmanın ürünüdür. Patoloji. tıbbi cerrahi bir alan oldu: cerrahi gittikçe daha yürekli atılımlara girişti. Ilkin karın cerrahisinde büyük adımlar atıldı; sonrasında Birinci Dünya savaşı ameliyat tekniklerinde büyük ilerlemelere yol açarak cerrahî imkânları genişletti. îki dünya savası içinde kan nakli ve sinir sistemi cerrahisi ortaya çıktı. ikinci Dünya savaşı biyolojik fonksiyonların daha derinden incelenmesine yol açtı; kan, plazma ya da bunların esetkilileri verilerek yaralıların canlandırılması sağlandı. Canlılarda intanlara karsı cenk antibiyotiklerin bulunması ile mümkün oldu. Akciğer. kalp ve beyinde eskiden hayal dahi edilemeyecek ameliyatlar yapılmış oldu Cerrahi, fizyolojik hale geldi; tekniğinin üstünlüğü, ameliyat öncesi ve sonrası bakım ile ve istatistik rakamlar açısından kıymetini ortaya koydu.
YORUMLAR