Dağ, ova, yayla, ada, yarımada, körfez, burun, akarsu, göl, dere, çay, koy nedir? Dağ: Yer kabuğunun çıkıntılı, yüksek, eğimli ya...
Dağ, ova, yayla, ada, yarımada, körfez, burun, akarsu, göl, dere, çay, koy nedir?
Dağ:Yer kabuğunun çıkıntılı, yüksek, eğimli yamaçlarıyla çevresine başat ve oldukça geniş bir alana yayılan kısımı.
Ova:Çevrelerine bakılırsa çukurda kalmış, genellikle alüvyonla örtülü, eğimi az, akarsuların derine gömülmediği, geniş ya da dar düzlük.
Yayla: Akarsularla derin bir şekilde yarılmış, parçalanmış, üstünde düzlüklerin belirgin olarak bulunmuş olduğu, deniz yüzeyinden yüksek yeryüzü parçası.
Yarımada:Yalnız bir yanından ana karaya bağlı, diğer yanları suyla çevrili kara parçası.
Körfez:Karanın içine sokulmuş deniz parçası.
Burun:Karanın, bilhassa yüksek ve dağlık kıyılarda, türlü biçimlerde denize uzanmış kısımı.
Akarsu:Yeryüzünde, yer altında belli başlı bir yatak içinde, eğim süresince devamlı ya da bazen akan su.
Deniz:Yer kabuğunun çukur bölümlerini kaplayan, birbiriyle bağlantılı, tuzlu su hacmi.
Göl:Oluşması çoğu zaman tektonik, volkanik vb. vakalara bağlı olan, toprakla çevrili, derin ve geniş, tuzlu ya da tuzsuz durgun su örtüsü.
Dere:Çoğu zaman yazın kuruyan minik akarsu.
Irmak:Genellikle denize dökülen, bilhassa genişliği ve taşımış olduğu su niceliği bakımından en büyük akarsu, dere.
Çay:Dereden büyük, ırmaktan minik akarsu.
Koy:Denizin, gölün minik girintiler şeklinde karaya doğru sokulduğu kısımı.
BAKINIZ
Marmara Bölgesi'nin dağ, ova, göl ve nehirleri hakkında bilgi verir misiniz?
Deniz, akarsu, göl, körfez, ada ve burun tanımları nedir?
Delta ovası, ova, tepe, dağ, vadi, geçit, yayla, göl, deniz, boğaz, körfez nedir?
Bu ileti 'en iyi çözüm' seçilmiştir.
Ova:Çevrelerine bakılırsa çukurda kalmış, genellikle alüvyonla örtülü, eğimi az, akarsuların derine gömülmediği, geniş ya da dar düzlük.
Yayla: Akarsularla derin bir şekilde yarılmış, parçalanmış, üstünde düzlüklerin belirgin olarak bulunmuş olduğu, deniz yüzeyinden yüksek yeryüzü parçası.
Yarımada:Yalnız bir yanından ana karaya bağlı, diğer yanları suyla çevrili kara parçası.
Körfez:Karanın içine sokulmuş deniz parçası.
Burun:Karanın, bilhassa yüksek ve dağlık kıyılarda, türlü biçimlerde denize uzanmış kısımı.
Akarsu:Yeryüzünde, yer altında belli başlı bir yatak içinde, eğim süresince devamlı ya da bazen akan su.
Deniz:Yer kabuğunun çukur bölümlerini kaplayan, birbiriyle bağlantılı, tuzlu su hacmi.
Göl:Oluşması çoğu zaman tektonik, volkanik vb. vakalara bağlı olan, toprakla çevrili, derin ve geniş, tuzlu ya da tuzsuz durgun su örtüsü.
Dere:Çoğu zaman yazın kuruyan minik akarsu.
Irmak:Genellikle denize dökülen, bilhassa genişliği ve taşımış olduğu su niceliği bakımından en büyük akarsu, dere.
Çay:Dereden büyük, ırmaktan minik akarsu.
Koy:Denizin, gölün minik girintiler şeklinde karaya doğru sokulduğu kısımı.
BAKINIZ
YORUMLAR