Evrimsel Tıp

EVRİMSEL TIP Evrimsel tıp insan sağlığına başka bir boyuttan bakan bir ilim dalıdır. Bu boyut evrimdir. Evrimsel açıdan bakınca in...

EVRİMSEL TIP

Evrimsel tıp insan sağlığına başka bir boyuttan bakan bir ilim dalıdır. Bu boyut evrimdir.




Evrimsel açıdan bakınca insan sağlığının, insan hastalıklarının karşıtı olmadığı gerçeği ile karşılaşılmaktadır. Doğrusu sıhhatli insan hasta olmayan insan demek değildir. Bu garip şartları idrak etmek kolay olmayabilir. Ama anlaşılmasında yarar vardır. Evrimsel nazar açısına bakılırsa hastalığın ne olduğuna ilerde teferruatlı bir biçimde değineceğim. Şimdilik hastalıkların ve sağlığın kısa tanımlarını yapmakla yetiniyorum.
Sıhhat fizyolojik bir kavram olup, mevcut organ sistemlerinin optimum düzeyde vazife yapması anlamına gelir. Hastalıklar ise tabiatın canlılar üstünde olan baskısına bağlı olarak ortaya çıkan uyarlama bozukluklarıdır.

Bireyler organ sistemlerinin optimum düzeyde olmasına karşın hasta olabilirler ve hasta olmalarına karşın fizyolojik olarak sıhhatli kabul edilebilirler. Yaşam bir uzlaşmadır. Buna sıhhat ve hastalık kavramları da dahildir. Evrimsel açıdan yaşam bununla birlikte diyalektik bir fenomendir. Bu meseleyi önceleri kendi başlığı altında incelemiştim.

Bir takım hastalıkların sebeplerinin evrimsel biyolojik ilkelerde saklı olabileceği, son birden fazla yıl öncesine kadar, kimsenin ne ilgisini ne de dikkatini çekmiştir. Hastalıkların sebeplerini, onları evrimsel nazar açısından incelemeden daima kati olarak idrak etmek ve bu sebeple tedavilerinde yeterince başarıya ulaşmış olmak mümkün olmayabilir. Tıp hala emprik yöntemlerin yardımı ile ilerlemektedir. Başarı göstermiş tedavilerin bir çoğunda dahi niçin başarıya ulaşmış olunduğu tam olarak anlaşılamamaktadır. Çünkü evrimsel etkenler dikkate alınmamaktadır.

Daha da ötesi, insanoğlunun başka hayvanlarla beraber tabii koşullara uymakla yükümlü, devamlı evrime uğrayan bir mahluk olduğu gerçeğini tıp yeterince dikkate almamaktadır. Şu anda ergonomik edilen tıp, evrimsel biyolojiye karşı kayıtsız bir tutum sergilemektedir. İnsan hastalıklarının moleküler mekanizmaları açıklanmaya çalışılırken, büyük manzaradan uzaklaşılmakta ve ayrıntılarda kaybolup gidilmektedir.

Tıbbın bu eksikliğini evrimsel tıp kompanze edeceğe benzemektedir. Hastalıkların tedavisinde başarıya ulaşmış olmak, bazılarını önlemek ya da daha başlangıç dönemlerinde iken tanımak, yeni ve evrimle bağdaşan tedavi sistemleri,metotları tasarımlamak, hastalıkların tuttuğu sistemlerle ilgili türlü evrimsel gelişimleri bilmekle kolaylaşacaktır.


HASTALIK NEDİR?

Hastalık iyi mi tanımlanır? Bu sebeple ilkin Encyclopedia Britannica'ya bakalım.....

Disease commonly is considered to be a departure from the düzgüsel physiological state of a living organism suffucient to produce overt signs, or symptoms.

Hastalık genel olarak diri bir yaratığın yeterince açık işaret ve emare verecek kadar düzgüsel fizyolojik durumundan uzaklaşması olarak kabul edilir.....



Hastalık sebebi canlının kendinde olabilir. Pek çok kere bu hastalıkların sebebi bilinmez ve idiopatik, primer şeklinde terimlerle tanımlanırlar.

Hastalık sebebi dış etkenlere bağlı olabilir.

üçüncü ve günümüzde giderek ehemmiyet kazanan hastalık nedenini iatrogenic (iyatrojenik) dediğimiz ilaç ve başka tedavilere bağlı olarak ortaya çıkan hastalıklar oluşturur.



Tıp hastalıkları hastaların nazar açısına bakılırsa tanımlar, yorumlar ve başka bilimlerden değişik olarak ,hastalığa değildir, hastaya ehemmiyet verir. Tıbba bakılırsa hastalık yoktur, hasta vardır. İnsana verilen önemi simgeleyen bu tümcenin başlangıcı Hipokrat'a kadar gider. İnsana verilen önemi daha trajik olarak belirtmeye olanak yoktur. Hekim insana hizmet eder. Tıp ise insanlığa....



Tıpda mühim bir diktum daha vardır.

“Primum nil nocere........â€

Ilkin zarar verme....



Bu tümce de insana verilen kıymeti simgeleyen mühim bir doktrindir. Aleni tıp, insanoğlunun insana ve insanlığa hizmetinden başka bir şey değildir.



Temelinde insana yardım etmek olan tıbbın bir ilim dalı olduğu kesindir ama, tıp fizik ya da kimya şeklinde nisbeten benzeşik ve dar bir ilim dalı değildir. Başka tüm bilimlerin bir araya gelmesinden oluşmuş, son aşama geniş ve karmaşık bir ilim dalıdır.



İstisnasız her ilim dalı, tıbba hizmet eder. Çünkü her bilimin gayesi insanlığa pozitif yönde katkılarda bulunmaktır. Ilim ilim için değildir. İnsanlık içindir.
İnsanlığı ilerletmek içindir. Öğrenmek ve öğrenilenlerin insanoğlunun rahat, mutlu, sıhhatli ve uzun yaşaması için kullanılması anlamına gelir.

Görüldüğü suretiyle yalnız tıp değildir insana ve insanlığa hizmet etmekle yükümlü olan ilim dalı. Tüm ilim dallarının temel gayesi insanlığa hizmettir. Bilimde başka komiklik, niçin, gaye yoktur. Mühim olan insan olarak, insan şeklinde yaşamaktır. Ilim insanı insanca yaşatmak için vardır. Yoksa doğayı öğrenmenin, tabii yasaları bulup çıkarmanın ne şeklinde bir anlamı ve yararı olabilir? Bulunan yasaların insan yaşamına uygulanmaması ve insanların onlardan yararlanmaması durumunda “bilim ilim içindir†diktumu geçerli olacaktır. Bu diktum yanlıştır.

Hastalığa dönelim. Tıp açısından hastalığı tanımladık. Peki evrimsel tıp açısından bu tanımlama kafi midir?

Tıbbın her ilim dalından yararlandığına değindik. Evrimsel biyolojiden de yararlanır mı tıp? Yararlanmalı mıdır?

Tıp temel olarak biyolojinin insan denen hayvana uygulanan şeklinden daha fazla bir ilim dalıdır. Bünyesinde toplumsal bilimleri de barındırır. İnsan, toplumsal tarafı ağır basan “sosyal bir hayvandırâ€. Bireylere ehemmiyet vermesinin sebebi de budur. Evrimsel biyolojiden etkilenmeyen tıp, büyük manzaradan uzak bir başka hümanistik eğilimden başka bir disiplin olması imkansız. Insanı başka canlılardan ve doğadan soyutlayan hümanizm bence, günümüzde kabul edilmemesi ihtiyaç duyulan bir yaklaşımdır.

Klasik tıp insanı bu doktrine sadık kalmış olarak üstün bir mahluk olarak kabul eder ve bu haliyle İslam'dan ve başka dinlerden farksızdır. Tıbba bakılırsa de insan halifedir. Evrimsel biyolojiyi çok az bilen birisi için bu diktum gerçeklerden daha uzak olması imkansız. İnsan, insan için önemlidir. Bundan ötürü tıp için de önemlidir ama, bu önemin bir takım ölçüler içinde kalması daha da önemlidir. Bu şekilde bir ölçünün olmaması, reddedilmesi ya da anlaşılmaması, sonunda insana ve onunla beraber doğaya büyük zararlara niçin olacaktır.

Bundan ötürü insan, hümanistik bir görüş açısından bakılarak değildir, büyük manzaraya ehemmiyet veren evrimsel bir görüş açısından bakılarak değerlendirilmelidir. Hümanizm, insanlık perspektifinden, antroposentrik bir eğilimdir ve hem tabiat, hem de insanlık için kati olarak zararlıdır.

İnsanın kıymeti kendinden menkul olmamaldır. İnsan gerçek kıymetini kendinde değildir, tabiatta aramalıdır. İnsanın arayıp da her seferinde kendinde bulmuş olduğu üstün değerler, ona tabiat tarafınca verilmemiştir. İnsan tabiat açısından zayıf ve nahif bir hayvandır. İnsan tabiatın tasarımladığı ve her diri ve cansız varlığın uymak zorunda olduğu yasalara uymakla yükümlüdür. İnsan halife değildir.

İnsanın halife olmadığı gerçeğini kabul etmek tıp açısından da önemlidir. İnsanın tabii yasalara uyması zorunluğu tıbbın insan sağlığına daha değişik ve gerçekçi bir anlayışla yaklaşmasını gerektirir. Bu da insanlık için daha yararlıdır. Insanı yücelten hümanistik eğilim bir fantazidir. Gerçek bütün ülkelerce fantazilerden yararlanılamaz. Yalnız hümanistik değerlere ehemmiyet veren ve büyük manzaradan uzaklaşan tıp, insanlığa yeterince yararlı olamayabilir.
Bunun en veciz örneği olarak, rastgele kullanılan antibiyotiklerin bakterilerde antibiyotik direncinin giderek artmasını ve pek çok mikrobun bundan böyle onlardan etkilenmemesini gösterebiliriz. Daha da kötüsü bu sorumsuz ergonomik, bir takım yararlı bakterilerin neslinin tükenmesi şeklinde bir sona da niçin olabilir.

Bununla birlikte doğayı türlü şekillerde manüple ederek dengesini bozmanın öldürücü virus pandemilerine niçin olması mümkündür. İnsalık bu örneklerden birçoğunu deneyimlemiştir. Yeni ve muhtemelen daha tehlikeli ve öldürücü pandemiler sıralarını beklemektedirler.


İnsan hastalıklarını evrimsel nazar açısından değerlendirmenin önemi münakaşa götürmez. Yukarda değindiğimiz hastalık tanımına dönelim....

Hastalık, genel olarak, diri bir yaratığın yeterince açık işaret ve emare verecek kadar düzgüsel fizyolojik durumundan uzaklaşması olarak kabul edilebilir.....

Bu yüzeyel bir tanımlamadır. Bu tanımlama tabii yasalar karşısında hastalığın ne olduğuna değinmemektedir. Hastalığı egoist bir perspektiften, canlının (hastanın) bireysel görüş açısından, değerlendirmektedir. Bu tanımlamaya bakılırsa insan için zararı olan herşey hastalık olabilir. Bu durumda “hastalık zararı olan ve kaçınılması ihtiyaç duyulan bir durumdur. Olmasa da olur†diyebilir miyiz?

Dememeliyiz.. Çünkü hiçbir şey bu çıkarsamadan daha uzak olması imkansız. Hastalık zararı olan da olabilir, yararlı da... Bir takım hastalıklar, hatta hastalıkların pek çok bireyler için zararlıdır bir ihtimal ama, tür için kati olarak yararlıdır.

Kaçınılması ise olanaksızdır.

Olmasa olmaz. Hastalık olacaktır. Olmaya mecburdur.

Canlılar var oldukca hastalıklar da var olacaklardır. Çünkü hastalıklar, tabiatın canlılara empoze etmiş olduğu baskılardır. Onlar karşısında diri bir uyarlama meydana getirecek ve tabiat sağlam ve kuvvetli olanı seçecektir.

Bu bir tabiat yasasıdır.

Günümüzde ergonomik edilen tıp elbet bu yasayı dikkate almaz. Bu yasaya ehemmiyet vermeden hasta tedavi eden tıp uzun solukta insanlığa zararı olan olabilir. Evrimsel biyolojik ilkeleri dikkate ile birlikte hasta tedavi etmek hastaları ölüme terketmek değildir. Alt tarafta ne demek istediğimi açıklamaya çalışacağım.

Tıpda antibiyotiklerin en yaygın kullanılma alanı soğuk algınlıklardır. Viruslara bağlı olarak ortaya çıkan bu hastalıklarda antibiyotikler yararsızdır. İkincil olarak ortaya çıkması olası imgesel enfeksiyonları önlemek için kullanılmaları, ilkel bir nedendir. Kabul edilemez. Evrimsel tıp antibiyotiklerin rastgele kullanılmasına karşıdır. Antibiyotik kullanma son aşama yakından denetlenmeli ve antibiyotikler yalnız hususi reçetelerle ve ama yararlı oldukları kanıtlandıktan sonrasında, kullanılmalıdır.

Dezenfekte eden ve böcek ve haşereleri öldürmeyi amaçlayan ilaç ve kimyasal maddeler de dikkatli kullanılmalıdır. DDT'nin verdiği zararları unutmamak gerekir. Her fırsatta biyolojik dengeyi elde eden tabii yöntemler yeğlenmelidir. Zararı olan haşereler tabii düşmanlarına yok ettirilmeye çalışılmalıdır.

Hastalıkların gerçek tabiatı evrimsel biyoloji dikkate alınarak saptanmalı ve tedavi onlara hitabetmelidir. Bu sebeple daha çok erkendir. İnsan genomu ortaya konmuş ve gen sayısı saptanmıştır ama hemen hemen bu ortalama 30 bin genin çok azının ürünü bilinmektedir. Daha da kötüsü bu genlerin birbirleri ile olan ilişkileri hakkında bilinenler çok azdır. Daha en azından 100 yıl, bir ihtimal daha da uzun seneler araştırmak gerekecektir. Genlerle ilgili sırlara kısa bir süre dilimi içinde vakıf olmak mümkün değildir. Her şeyin bir zamanı vardır. İnsan genomu projesine devam edilmeli ve bu mevzu hiç bir zaman dikkatsizlik edilmemelidir. İnsan genom projesinin bir başka yararı da insanoğlunun başka hayvanlar arasındaki yeri ve önemini daha anlamlı bir biçimde ortaya koyacak olmasıdır.

Tıbbın bununla birlikte toplumsal bir ilim dalı olduğu her seferinde hatırlanmalı ve hiç bir zaman unutulmamalıdır. Hastayı doktora götürmüş olan sebeplerin pek çok fizyolojik değildir, ruhsal bozukluklardır. Hastalıkların birçoğunu ilaçsız tedavi etmek mümkündür.

Hastalıkların tedavisine verilen ehemmiyet kadar, önlemlerine de ehemmiyet vermek gerekmekedir. Bu da evrimsel ilkeleri iyi bilmeyi gerektirir. Size önceleri “pleiotropi†denen bir genetik ilkeden söz etmiştim. Bu ilkeye bakılırsa ileri yaşlarda ortaya çıkan hastalıkların sebebinin, gençlik döneminde yararlı olan genler ve onların ürünleri olduğuna değinmiştim. Bu gerçeği dikkate ile birlikte, insanoğlu için yeni ve değişik bir yaşam seçimi tasarımlanabilir. İleri yaşlarda görülen hipertansiyon, diyabet, kalp ve damar hastalıkları, hemiplejiler ve türlü sinir sistemi bozuklukları, hatta multiple sklerozis ve Alzheimer demansı şeklinde etiyolojileri bilinmeyen hastalıklar ve immünite bozukluklarına bağlı olarak ortaya çıkan bir takım hastalıklar, gençlik yıllarında alınan tedbirlerle önlenebilir. Şu anda bu mevzuda derhal hiçbir şey bilinmemektedir. Ya da bilinenler çok azdır. İlerde bu mevzuda yeterince bilgi birikimi olacaktır. Bu da evrimsel tıbba verilecek önemle hızlandırılabilir.






  • Tıp Nedir? Tıp Bilimi Hakkında


  • Tıp sekreterliği nedir, iyi mi tıp sekreteri olunur?


  • Evrimsel Psikoloji


 

YORUMLAR

Ad

Anlamı Nedir?,22,Biyoloji Konu Anlatımı,25,Cilt Bakımı,82,Coğrafya Ders Anlatımı,978,Genel,46,Güzel Sözler,16075,Music,1,Ne Nedir?,32164,Resimli Sözler,4111,Saç Sağlığı,119,Sağlık Bilgileri,1596,Soru-Cevap,10236,Sports,1,Tarih Konu Anlatımı,5,Teknoloji,36,Türk Dili ve Edebiyatı Konu Anlatımı,2,
ltr
item
Ders Kitapları Konu Anlatımı: Evrimsel Tıp
Evrimsel Tıp
Ders Kitapları Konu Anlatımı
https://ders-kitabi.blogspot.com/2017/05/evrimsel-tp.html
https://ders-kitabi.blogspot.com/
http://ders-kitabi.blogspot.com/
http://ders-kitabi.blogspot.com/2017/05/evrimsel-tp.html
true
5083728687963487478
UTF-8
Tüm Yazılar Yüklendi hiçbir mesaj bulunamadı HEPSİNİ GÖR Devamı Cevap Cevabı iptal Silmek Cevabı iptal Home SAYFALARI POST Hepsini gör SİZİN İÇİN ÖNERİLEN ETİKET ARŞİV SEARCH Tüm Mesajlar İsteğinizle eşleşme bulunamadı Ana Sayfaya Dön Pazar Pazartesi Salı Çarşamba Perşembe Cuma Cumartesi Pazar Mon Tue Wed Thu Fri Sat January February March April May June July August September October November December Jan Feb Mar Apr May Jun Jul Aug Sep Oct Nov Dec Şu anda... 1 dakika önce $$1$$ minutes ago 1 saat önce $$1$$ hours ago Dün $$1$$ days ago $$1$$ weeks ago more than 5 weeks ago İzleyiciler Takip et THIS PREMIUM CONTENT IS LOCKED STEP 1: Share to a social network STEP 2: Click the link on your social network Tüm Kodunu Kopyala Tüm Kodunu Seç Tüm kodlar panonuza kopyalanmıştır. Kodları / metinleri kopyalayamıyor, kopyalamak için lütfen [CTRL] + [C] tuşlarına (veya Mac ile CMD + C'ye) basınız Table of Content