Hayvan sevgisi ile ilgili atasözleri nelerdir?

Hayvan sevgisi ile ilgili atasözleri nedir? Hayvan Sevgisi İle İlgili Atasözleri Vakitsiz öten horozun başını keserler Her işin...

Hayvan sevgisi ile ilgili atasözleri nedir?

Hayvan Sevgisi İle İlgili Atasözleri

Vakitsiz öten horozun başını keserler

Her işin olduğu benzer biçimde, her sözün de uygun bir yeri ve zamanı vardır. Uygun olan bir zamanda söylenmeyen, yerli yersiz ortaya atılan, densizce sarf edilen sözler birilerinin tepkisini çeker; rahatsızlığa niçin olur, büyük zarara neden olur. Vakitsiz öten horozdan, ama onu keserek kurtulan insanoğlu; yerinde ve zamanında konuşmayan insanı da cezalandırıp susturmakta asla tereddüt etmezler.

Yırtıcı Kuşun Ömrü Az Olur

Ona buna hücum eden, zarar veren, onun bunun sırtından geçinen kimselerin düşmanı çok olur. Az zamanda, bu tür şeyler da düşmanlarının gazabına uğrarlar, hak ettikleri cezayı görürler.


Yılanın başı küçükken ezilmeli

Daha küçükken tehlikeli olacağı, zarar vereceği anlaşılan bir şeyin, düşmanın ya da bir durumun önüne derhal geçilmeli; büyümesine izin verilmeden


Yılana yumuşak diye el sunma

Hiçbir şeyin dış görünüşüne bakarak bir eylemde bulunmamalı şahıs. Kolay görünen iş çok zor, yumuşak huylu bir kimse çok sert, zararsız benzer biçimde görünen bir vaziyet çok tehlikeli olabilir ve zarar görebilir insan.

Yavuz at, yemini (yavuz it ününü) kendi artırır.

Gayretli, girişken, çalışkan, görevini dikkatsizlik etmeyen, üstüne almış olduğu işi tam meydana getiren kimseler bunun mükâfatını görürler.


Yatan aslandan, gezen tilki yeğdir

Çok kuvvetli olup da çalışmayan, asil olup da bir şeyler üretmeyen, tembel tembel oturup onun bunun sırtından geçinen kimselerden; kuvvetsiz olup da çalışan, boş oturmayan ve geçimini sağlamak için uğraşan kimseler daha iyidir.


Tilkiye, Tavuk kebabı yermisin diye sormuşlar; Adamı güldürmeyin diye çözüm vermiş

Bir hiç kimseye düşkün olduğu, çok sevip özlemiş olduğu, elde etmek için yanıp tutuştuğu bir şeyi, “İster misin? Istek eder misin?†diye sormak son aşama yersiz, hatta boş ve gülünçtür.


Tilki tilkiliğini bildirinceye kadar post elden gider

1. İşlemediği hâlde suçlu görülen kimse, suçsuz bulunduğunu kanıtlayıncaya kadar yeterince ceza çeker.

2. Kurnaz ve düzenbaz kimse, sahasında ne kadar hünerli bulunduğunu gösterinceye kadar, kendisinden daha hilekâr birinin tuzağına düşer.


Tilkinin dönerek dolaşıp geleceği yer kürkçü dükkânıdır

Meslek ya da alışkanlık gereği olan bir sonuçtan kaçınılmaz. Kısa süre önce kopup ayrılmış olsa da, şahıs bağlı olduğu çevreye, işe ya da bir alışkanlığa eninde sonunda, şu ya da bu sebepten dolayı döner.

Havlayan köpek ısırmaz

Bağırıp çağırarak başkalarını korkutmak isteyen kimseden hücum beklenmez. Fenalık meydana getirecek şahıs, bu niyetini gizli saklı meblağ; belirgin etmez ve gürültüye patırtıya yer vermez.


ürümesini bilmeyen köpek, sürüye kurt getirir

1. Beceriksiz kimseler iyilik yapayım derken çoklukla hem kendilerini, hem de başkalarını zarara sokarlar.

2. Neyi, ne vakit, iyi mi söyleyeceğini bilmeyen kimseler hem kendilerinin, hem de başkalarına ait başına dert açarlar.


Uyuyan yılanın kuyruğuna basma

Şimdilik ziyanı dokunmayan fena bir kimsenin yeni bir fenalık yapmasına fırsat vermek doğru değildir.

Yularsız ata binilmez

Iyi mi ki yularsız bir at zapt edilip yönlendirilemezse; bir kurala, bir disipline bağlı olmayan iş, müessese ya da şahıs de yönetim edilip yönetilemez. Bu nedenle kargaşanın, başıbozukluğun yargı sürdüğü bir mekanda işin başına geçmek doğru değildir.


Kaçan balık büyük olur

Çok önemsiz, çok ufak de olsa, her nedense elden kaçırılan fırsat ah vah edilerek gözde büyütülür.


Öküze boynuzu yük değildir

İnsan, kendi yakınlarının işleri ile kendi işlerini yük saymaz. Her ne kadar külfetmiş benzer biçimde görünüyorlarsa da, aslına bakarsak yapmış olduğu işler kişinin kendi yararınadır.

Şahin, sinek avlamaz

Yüce maksatlar ardında koşan ve kendini ona lâyık gören kimseler ufak, önemsiz, değersiz şeylerin ardına düşüp de zaman geçirmezler.


Sürüden ayrılanı (ayrılan kuzuyu, koyunu) kurt kapar (yer).

Her insanın tuttuğu yolu koyup ayrı bir yol tutturanlar, her insanın yaptığını yapmayanlar, ya da arkadaşlarının yardımıyla meydana getirilen bir işten ayrılanlar büyük zarara uğrarlar.


Sinek pekmezciyi tanır

Çıkarını kollayan, kendini düşünen, işinin ehli olan kimse, kimden yararlanacağını iyi bilir.

Sinek küçüktür ama mide bulandırır

Önemsiz, ufak benzer biçimde görünse de, fena ve negatif bir şey insan üstünde iyi bir tesir bırakmaz.turkeyarena.net


Fare geçer yol olur

Ufak ve kolay de olsa, negatif ya da fena bir işin yapılmasına izin verilmemelidir. Eğer bir kez izin verilirse, devamlı yapılmaya başlar ve alışkanlık hâline gelir. Bu giderek gelenekleşir ve bir çok kimse o zararı olan yolu takip eder.


Fare çıkmış olduğu deliği bilir

Yasalara aykırı, yolsuz, gizli saklı bir iş meydana getiren kimse, kalkıştığı bu eylemin doğuracağı neticeleri evvelinde enine boyuna hesaplar; yakayı ele vermemek, yakalanmamak için lüzumlu önlemleri alır; nereye, ne vakit ve iyi mi kaçacağını bilir.

Serçeden korkan darı ekmez

Tehlikeleri gözünde büyüterek işe girişmekte çekingen davranan kimse, amacına ulaşamaz. Unutulmamalıdır ki, her işin kendine gore zor bir yanı vardır. Amacına kavuşmak isteyen de bu tarz şeyleri göze almalıdır.


Kurt dumanlı havayı sever

Fena niyetli kimseler ortalıktaki karışıklıklardan yararlanma yoluna giderler. Çünkü o anda dikkatler dağılmıştır, kimin ne yapmış olduğu belirgin değildir. Bu nedenle kendilerine engel olacak kimselerin bulunmadığı bu ortamı sever ve bu ortamın oluşmasını istekle beklerler.


Kurda, Niçin boynun kalınca demişler; İşimi kendim görürüm de ondan demiş

Kendi işini kendisi gören, bir başkasına koyup yaptırmayan kişinin içi rahattır; çünkü işin tüm yükü ve sorumluluğu ona aittir. Bu nedenle asla kaygılanıp üzülmez de, keyfine bakar.


Köpeksiz sürüye (köye) kurt dalar (iner).

Koruyucusuz kalan yere ya da ülkeye düşman girer, saldırır, ne var ne yok hepsini talan eder. Eğer elinizdeki yeri ya da ülkeyi iyi koruyup gözetirseniz, düşman sizden uzak durur ve fena sonlarla karşılaşmazsınız.


Köpek sahibini ısırmaz

Köpek dahi kendisini besleyen, kendisini korumuş olan sahibine saygılı davranır. Peki, şahıs ne kadar fena olursa olsun iyilik görmüş olduğu, geçimini sağlamış olduğu yere iyi mi fenalık edecektir? O da nankörce davranıp zarar veremez.


Köpek ekmek veren kapıyı tanır

Şurası unutulmamalıdır ki, köpek dahi kendisini besleyen yeri bilir; o yerin insanına karşı bu durumu iyi davranışlarıyla belirgin eder. O hâlde insan bu durumu görmeli ve bunun çok ötesinde olmalıdır. Kendisine iyilik eden, destek olan kimselere karşı lüzumlu saygıyı göstermeli, nankörlük etmemeli ve kendisine uzanan şefkatli elleri unutmamalıdır.


Koyunun bulunmadığı yerde keçiye Abdurrahman Çelebi derler

İstenilen nitelikteki şey bulunamayınca onun daha az özellikte olanına da razı olunur. Çünkü bir ihtiyaca, kalitesi az de olsa çözüm verecektir.

Komşunun tavuğu komşuya kaz görünür

Başka bir kimsenin malı, kişiye olduğundan daha kıymetli görünür. Çünkü insan nefsi doymak bilmez, başkasının elindekine imrenir. Hele insanoğlu birbirlerini çekemiyorlarsa birinin elindeki mal, ötekini devamlı rahatsız eder.


Kır atın yanında duran ya huyundan ya suyundan

Şahıs, kiminle arkadaşlık ederse, ondan etkilenir; onun alışkanlıklarına, düşüncelerine eğilim duyar; huyunu, gidişini kapar.


Kılavuzu karga olanın burnu boktan kurtulmaz

Şahıs ilk olarak kime danışacağını, kimin peşinden gideceğini iyi bilmelidir. Çünkü seçtiği şahıs fena, işe yaramaz birisi olabilir ve onun başını belâya sokabilir.

Kedi uzanamadığı (yetişemediği) ciğere kirli (murdar) der.

Kimileri, çok istedikleri hâlde elde edemedikleri şeyi hor göstermeye kalkışırlar; beğenmiyor görünürler. Bu şekilde davranmakla aslolan yapmak istedikleri şey, kendi çaresizliklerinin ortaya koyduğu açığı kapatmaya çalışmaktır.


Kedinin boynuna ciğer asılmaz

Kendisine güvenilmeyecek herhangi birine bir şey bırakmak, emanet etmek doğru değildir. Yoksa o şey ya zarar görür, ya da yok olur.


Keçiyi yardan uçuran bir tutam ottur

Açgözlü, gözü doymaz, aşırı istekli insanoğlu ufak bir çıkar için tüm varlığını tehlikeye atar.

Keçi nereye çıkarsa oğlağı da oraya çıkar

Küçükler daima büyüklerini öykünmek ederler, örnek alırlar. Anne_baba ne yaparsa çocuk da onu yapar; hangi yola giderse çocuk da o yola gider.


Koyun can derdinde, kasap et derdinde

Fena bir duruma düşmüş, büyük zarara uğramış kimi kimseler üzüntü içinde kıvranırken, kimileri de ufak yararlarını düşünürler ve asla umursamadan bu durumdan istifade etmeye çalışırlar.

Kaz gelen yerden tavuk esirgenmez

Büyük çıkarlar beklenen yer için ufak fedakârlıklar yapılmalı, kimi sıkıntılara girilmeli ve bundan kaçınılmamalıdır.

Katıra baban kim demişler, dayım attır demiş

Şahıs kusurlu yanının açığa çıkmasını istemez, bu durumu gizlemeye çalışır. Bir tek iyi yanıyla görünmeye ve övünmeye çaba eder.

Kartala bir ok değmiş, o da kendi yeleğinden

Şahıs, hayatta karşılaşacağı en büyük kötülüğü çoklukla en yakınlarından görür.turkeyarena.net


Karga yavrusuna bakmış, bana ait ak-pak evlâdım demiş

Yapmış olduğu iş ne kadar kusurlu, evladı ne kadar çirkin olursa olsun, kişiye bu tür şeyler iyi ve güzel görünür. Başkalarına ait bu mevzuda ne diyeceği o denli mühim değildir.


Karga, kekliği öykünmek edeyim demiş; kendi yürüyüşünü şaşırmış

İnsanlar yetiştikleri çevrenin eğitimini alırlar. Bu bakımdan görgüleri, beceri ve detayları, davranışları, yol ve sistemleri,metotları birbirlerinden farklıdır. Buna karşın kimi kişiler özenti hastalığına yakalanırlar ve onu bu durumu öykünmek etmeye başlarlar. Fakat bu durumu beceremezler, bu durumu beceremedikleri benzer biçimde tabiî davranışlarını da yitirir, komik duruma düşerler.


Kurt tüyünü değiştirir, huyunu değiştirmez

Fena, zalim kimseler kılık-kıyafetlerini, oturdukları ev ve yerlerini değiştirseler de huylarını değiştirmezler; onların bu fena yapıları devam edip gider.


Kurt kocayınca köpeklere maskara olur

Kuvvetli, güçlü bir kurt ile köpekler kolay kolay başa çıkamazlar, ondan çekinip korkarlar. Bunun benzer biçimde her bakımdan kuvvetli, güçlü iken herkesi korkutan, tedirgin eden, yıldıran şahıs, bu gücünü-kuvvetini kaybettikten sonrasında onun bunun, aşağılık kimselerin eğlencesi ve oyuncağı hâline gelir.

• 
  İnsan ve hayvan ilişkisi ile ilgili atasözleri nedir?


• 
  Ümit ile ilgili atasözleri nedir?


• 
  Hayvan sevgisi ile ilgili söz, yazı ve şiir örnekleri verir misiniz?

Horoz ötüp su içerse, yağmur yakındır.

( İspanyolca konuşulan ülkeler )

Kümes hayvanları kanatlarını gerince şiddetli yağmur bekle

( Hindistan)

Tavuk tek ayağını kaldırıp, başını kanadının altına sokarsa, yağmur yağacaktır.

( İran )

Çulluk çığırırsa, yağmur yakındır.

( İrlanda)

Kümesdeki kazlar güneyden kuzeye doğru yürürlerse yağmur yağacaktır.

( İran)

Kırlangıçlar yüksekden uçarsa, hava iyi olacaktır; alçaktan uçarsa yağmur yağacaktır.

(İspanya, Fransa )

Turnalar yüksekten, ağır ve gagalarını tıkırdatarak uçarlarsa, güz güzel olacak anlamına gelir.

( Rusya )

Ördekler uçmaktan ürküyorsa, yağmur

yakındır. ( İngiltere)


Ördekler büyük ırmakları aşmak için uçarlarsa hava değişecek anlamına gelir; güneye doğru uçarlarsa hava soğuk olacaktır, kuzeye doğru uçarlarsa sıcak. ( A.B.D.)

Tarla kuşu yükselinve hava güzel olur.

( Fransa ve Japonya )

Kargalar suya girerse, yarından ilkin yağmur yağar.

( İspanyolca konuşulan ülkeler)

Baharda leylekleri kuzeyde görürsen, diğer gün yağmur yağar.

(Almanya, İtalya, Arap ülkeleri )

• Keçi nereye çıkarsa oğlağı da oraya çıkar
• Kedinin boynuna ciğer asılmaz
• Koç'a boynuzu yük değildir
• Koyunun bulunmadığı yerde keçiye Abdurrahman Çelebi derler
• Köpeğe gem vurma kendisini at sanır
• Köpek ekmek veren kapıyı tanır
• Köpek sahibini ısırmaz
• Köpeksiz sürüye kurt dalar
• Kurda, Niçin boynun kalınca demişler; İşimi kendim görürüm de ondan demiş
• İt derisinden post olmaz
• İtin duası kabul olunsaydı gökten kemik yağardı
• İt itin ayağına basmaz
• İtle çuvala girilmez
• İtle yatan bitle kalkar
• Hayvan yularından, insan ikrarından tutulur
• Ağacı kurt, insanı dert yer
• Ağılda oğlak doğsa ovada otu biter
• Otomobil ile tavşan avlanmaz
• Arı bal alacak çiçeği bilir
• Arı, kızdıranı sokar

• Sevda geçer yalan olur, sonrasında sokar yılan olur
• Hayvanlar koklaşa koklaşa, insanoğlu söyleşe söyleşe ( konuşa konuşa) anlaşır
• Hayvan yularından, insan ikrarından tutulur
• Yular, bir hayvanın yönetim edilmesinde oldukça önemlidir
• Bir yere döndürülmesi, çekilip götürülmesi, bir yere bağlanıp tutulması yular vasıtasıyla olur
• Bir insanı ise sözü (ikrarı) bağlar Verdiği sözden dönen kimse, itibarını da yitirmiş sayılır İhbarını düşünen kimse sözünden caymaz
• Eğer cayarsa, bu kendisine hatırlatılır; sözünün istikametine yönelmesi istenir
• Hayvanı yardan düşüren bir tutam ottur
• Deveyi yardan uçuran bir tutam ottur
• Hekimden sorma, çekenden sor
• Bir hastanın ne çektiğini, doktor değildir hasta bilir Çünkü ateş düşmüş olduğu yeri yakar Bunun benzer biçimde bir derde düşenin, bir felâkete uğrayanın, sıkıntılar içinde kıvrananın çekmiş olduğu çileyi, ama kendisi bilir, çare sunan, cevap yolu gösterenler değildir

Bu bildiri 'en iyi çözüm' seçilmiştir.

Hayvan Sevgisi İle İlgili Atasözleri

Vakitsiz öten horozun başını keserler

Her işin olduğu benzer biçimde, her sözün de uygun bir yeri ve zamanı vardır. Uygun olan bir zamanda söylenmeyen, yerli yersiz ortaya atılan, densizce sarf edilen sözler birilerinin tepkisini çeker; rahatsızlığa niçin olur, büyük zarara neden olur. Vakitsiz öten horozdan, ama onu keserek kurtulan insanoğlu; yerinde ve zamanında konuşmayan insanı da cezalandırıp susturmakta asla tereddüt etmezler.

Yırtıcı Kuşun Ömrü Az Olur

Ona buna hücum eden, zarar veren, onun bunun sırtından geçinen kimselerin düşmanı çok olur. Az zamanda, bu tür şeyler da düşmanlarının gazabına uğrarlar, hak ettikleri cezayı görürler.


Yılanın başı küçükken ezilmeli

Daha küçükken tehlikeli olacağı, zarar vereceği anlaşılan bir şeyin, düşmanın ya da bir durumun önüne derhal geçilmeli; büyümesine izin verilmeden


Yılana yumuşak diye el sunma

Hiçbir şeyin dış görünüşüne bakarak bir eylemde bulunmamalı şahıs. Kolay görünen iş çok zor, yumuşak huylu bir kimse çok sert, zararsız benzer biçimde görünen bir vaziyet çok tehlikeli olabilir ve zarar görebilir insan.

Yavuz at, yemini (yavuz it ününü) kendi artırır.

Gayretli, girişken, çalışkan, görevini dikkatsizlik etmeyen, üstüne almış olduğu işi tam meydana getiren kimseler bunun mükâfatını görürler.


Yatan aslandan, gezen tilki yeğdir

Çok kuvvetli olup da çalışmayan, asil olup da bir şeyler üretmeyen, tembel tembel oturup onun bunun sırtından geçinen kimselerden; kuvvetsiz olup da çalışan, boş oturmayan ve geçimini sağlamak için uğraşan kimseler daha iyidir.


Tilkiye, Tavuk kebabı yermisin diye sormuşlar; Adamı güldürmeyin diye çözüm vermiş

Bir hiç kimseye düşkün olduğu, çok sevip özlemiş olduğu, elde etmek için yanıp tutuştuğu bir şeyi, “İster misin? Istek eder misin?†diye sormak son aşama yersiz, hatta boş ve gülünçtür.


Tilki tilkiliğini bildirinceye kadar post elden gider

1. İşlemediği hâlde suçlu görülen kimse, suçsuz bulunduğunu kanıtlayıncaya kadar yeterince ceza çeker.

2. Kurnaz ve düzenbaz kimse, sahasında ne kadar hünerli bulunduğunu gösterinceye kadar, kendisinden daha hilekâr birinin tuzağına düşer.


Tilkinin dönerek dolaşıp geleceği yer kürkçü dükkânıdır

Meslek ya da alışkanlık gereği olan bir sonuçtan kaçınılmaz. Kısa süre önce kopup ayrılmış olsa da, şahıs bağlı olduğu çevreye, işe ya da bir alışkanlığa eninde sonunda, şu ya da bu sebepten dolayı döner.

Havlayan köpek ısırmaz

Bağırıp çağırarak başkalarını korkutmak isteyen kimseden hücum beklenmez. Fenalık meydana getirecek şahıs, bu niyetini gizli saklı meblağ; belirgin etmez ve gürültüye patırtıya yer vermez.


ürümesini bilmeyen köpek, sürüye kurt getirir

1. Beceriksiz kimseler iyilik yapayım derken çoklukla hem kendilerini, hem de başkalarını zarara sokarlar.

2. Neyi, ne vakit, iyi mi söyleyeceğini bilmeyen kimseler hem kendilerinin, hem de başkalarına ait başına dert açarlar.


Uyuyan yılanın kuyruğuna basma

Şimdilik ziyanı dokunmayan fena bir kimsenin yeni bir fenalık yapmasına fırsat vermek doğru değildir.

Yularsız ata binilmez

Iyi mi ki yularsız bir at zapt edilip yönlendirilemezse; bir kurala, bir disipline bağlı olmayan iş, müessese ya da şahıs de yönetim edilip yönetilemez. Bu nedenle kargaşanın, başıbozukluğun yargı sürdüğü bir mekanda işin başına geçmek doğru değildir.


Kaçan balık büyük olur

Çok önemsiz, çok ufak de olsa, her nedense elden kaçırılan fırsat ah vah edilerek gözde büyütülür.


Öküze boynuzu yük değildir

İnsan, kendi yakınlarının işleri ile kendi işlerini yük saymaz. Her ne kadar külfetmiş benzer biçimde görünüyorlarsa da, aslına bakarsak yapmış olduğu işler kişinin kendi yararınadır.

Şahin, sinek avlamaz

Yüce maksatlar ardında koşan ve kendini ona lâyık gören kimseler ufak, önemsiz, değersiz şeylerin ardına düşüp de zaman geçirmezler.


Sürüden ayrılanı (ayrılan kuzuyu, koyunu) kurt kapar (yer).

Her insanın tuttuğu yolu koyup ayrı bir yol tutturanlar, her insanın yaptığını yapmayanlar, ya da arkadaşlarının yardımıyla meydana getirilen bir işten ayrılanlar büyük zarara uğrarlar.


Sinek pekmezciyi tanır

Çıkarını kollayan, kendini düşünen, işinin ehli olan kimse, kimden yararlanacağını iyi bilir.

Sinek küçüktür ama mide bulandırır

Önemsiz, ufak benzer biçimde görünse de, fena ve negatif bir şey insan üstünde iyi bir tesir bırakmaz.turkeyarena.net


Fare geçer yol olur

Ufak ve kolay de olsa, negatif ya da fena bir işin yapılmasına izin verilmemelidir. Eğer bir kez izin verilirse, devamlı yapılmaya başlar ve alışkanlık hâline gelir. Bu giderek gelenekleşir ve bir çok kimse o zararı olan yolu takip eder.


Fare çıkmış olduğu deliği bilir

Yasalara aykırı, yolsuz, gizli saklı bir iş meydana getiren kimse, kalkıştığı bu eylemin doğuracağı neticeleri evvelinde enine boyuna hesaplar; yakayı ele vermemek, yakalanmamak için lüzumlu önlemleri alır; nereye, ne vakit ve iyi mi kaçacağını bilir.

Serçeden korkan darı ekmez

Tehlikeleri gözünde büyüterek işe girişmekte çekingen davranan kimse, amacına ulaşamaz. Unutulmamalıdır ki, her işin kendine gore zor bir yanı vardır. Amacına kavuşmak isteyen de bu tarz şeyleri göze almalıdır.


Kurt dumanlı havayı sever

Fena niyetli kimseler ortalıktaki karışıklıklardan yararlanma yoluna giderler. Çünkü o anda dikkatler dağılmıştır, kimin ne yapmış olduğu belirgin değildir. Bu nedenle kendilerine engel olacak kimselerin bulunmadığı bu ortamı sever ve bu ortamın oluşmasını istekle beklerler.


Kurda, Niçin boynun kalınca demişler; İşimi kendim görürüm de ondan demiş

Kendi işini kendisi gören, bir başkasına koyup yaptırmayan kişinin içi rahattır; çünkü işin tüm yükü ve sorumluluğu ona aittir. Bu nedenle asla kaygılanıp üzülmez de, keyfine bakar.


Köpeksiz sürüye (köye) kurt dalar (iner).

Koruyucusuz kalan yere ya da ülkeye düşman girer, saldırır, ne var ne yok hepsini talan eder. Eğer elinizdeki yeri ya da ülkeyi iyi koruyup gözetirseniz, düşman sizden uzak durur ve fena sonlarla karşılaşmazsınız.


Köpek sahibini ısırmaz

Köpek dahi kendisini besleyen, kendisini korumuş olan sahibine saygılı davranır. Peki, şahıs ne kadar fena olursa olsun iyilik görmüş olduğu, geçimini sağlamış olduğu yere iyi mi fenalık edecektir? O da nankörce davranıp zarar veremez.


Köpek ekmek veren kapıyı tanır

Şurası unutulmamalıdır ki, köpek dahi kendisini besleyen yeri bilir; o yerin insanına karşı bu durumu iyi davranışlarıyla belirgin eder. O hâlde insan bu durumu görmeli ve bunun çok ötesinde olmalıdır. Kendisine iyilik eden, destek olan kimselere karşı lüzumlu saygıyı göstermeli, nankörlük etmemeli ve kendisine uzanan şefkatli elleri unutmamalıdır.


Koyunun bulunmadığı yerde keçiye Abdurrahman Çelebi derler

İstenilen nitelikteki şey bulunamayınca onun daha az özellikte olanına da razı olunur. Çünkü bir ihtiyaca, kalitesi az de olsa çözüm verecektir.

Komşunun tavuğu komşuya kaz görünür

Başka bir kimsenin malı, kişiye olduğundan daha kıymetli görünür. Çünkü insan nefsi doymak bilmez, başkasının elindekine imrenir. Hele insanoğlu birbirlerini çekemiyorlarsa birinin elindeki mal, ötekini devamlı rahatsız eder.


Kır atın yanında duran ya huyundan ya suyundan

Şahıs, kiminle arkadaşlık ederse, ondan etkilenir; onun alışkanlıklarına, düşüncelerine eğilim duyar; huyunu, gidişini kapar.


Kılavuzu karga olanın burnu boktan kurtulmaz

Şahıs ilk olarak kime danışacağını, kimin peşinden gideceğini iyi bilmelidir. Çünkü seçtiği şahıs fena, işe yaramaz birisi olabilir ve onun başını belâya sokabilir.

Kedi uzanamadığı (yetişemediği) ciğere kirli (murdar) der.

Kimileri, çok istedikleri hâlde elde edemedikleri şeyi hor göstermeye kalkışırlar; beğenmiyor görünürler. Bu şekilde davranmakla aslolan yapmak istedikleri şey, kendi çaresizliklerinin ortaya koyduğu açığı kapatmaya çalışmaktır.


Kedinin boynuna ciğer asılmaz

Kendisine güvenilmeyecek herhangi birine bir şey bırakmak, emanet etmek doğru değildir. Yoksa o şey ya zarar görür, ya da yok olur.


Keçiyi yardan uçuran bir tutam ottur

Açgözlü, gözü doymaz, aşırı istekli insanoğlu ufak bir çıkar için tüm varlığını tehlikeye atar.

Keçi nereye çıkarsa oğlağı da oraya çıkar

Küçükler daima büyüklerini öykünmek ederler, örnek alırlar. Anne_baba ne yaparsa çocuk da onu yapar; hangi yola giderse çocuk da o yola gider.


Koyun can derdinde, kasap et derdinde

Fena bir duruma düşmüş, büyük zarara uğramış kimi kimseler üzüntü içinde kıvranırken, kimileri de ufak yararlarını düşünürler ve asla umursamadan bu durumdan istifade etmeye çalışırlar.

Kaz gelen yerden tavuk esirgenmez

Büyük çıkarlar beklenen yer için ufak fedakârlıklar yapılmalı, kimi sıkıntılara girilmeli ve bundan kaçınılmamalıdır.

Katıra baban kim demişler, dayım attır demiş

Şahıs kusurlu yanının açığa çıkmasını istemez, bu durumu gizlemeye çalışır. Bir tek iyi yanıyla görünmeye ve övünmeye çaba eder.

Kartala bir ok değmiş, o da kendi yeleğinden

Şahıs, hayatta karşılaşacağı en büyük kötülüğü çoklukla en yakınlarından görür.turkeyarena.net


Karga yavrusuna bakmış, bana ait ak-pak evlâdım demiş

Yapmış olduğu iş ne kadar kusurlu, evladı ne kadar çirkin olursa olsun, kişiye bu tür şeyler iyi ve güzel görünür. Başkalarına ait bu mevzuda ne diyeceği o denli mühim değildir.


Karga, kekliği öykünmek edeyim demiş; kendi yürüyüşünü şaşırmış

İnsanlar yetiştikleri çevrenin eğitimini alırlar. Bu bakımdan görgüleri, beceri ve detayları, davranışları, yol ve sistemleri,metotları birbirlerinden farklıdır. Buna karşın kimi kişiler özenti hastalığına yakalanırlar ve onu bu durumu öykünmek etmeye başlarlar. Fakat bu durumu beceremezler, bu durumu beceremedikleri benzer biçimde tabiî davranışlarını da yitirir, komik duruma düşerler.


Kurt tüyünü değiştirir, huyunu değiştirmez

Fena, zalim kimseler kılık-kıyafetlerini, oturdukları ev ve yerlerini değiştirseler de huylarını değiştirmezler; onların bu fena yapıları devam edip gider.


Kurt kocayınca köpeklere maskara olur

Kuvvetli, güçlü bir kurt ile köpekler kolay kolay başa çıkamazlar, ondan çekinip korkarlar. Bunun benzer biçimde her bakımdan kuvvetli, güçlü iken herkesi korkutan, tedirgin eden, yıldıran şahıs, bu gücünü-kuvvetini kaybettikten sonrasında onun bunun, aşağılık kimselerin eğlencesi ve oyuncağı hâline gelir.

DEVAMI :

Hayvanlarla ilgili deyimler

Aslan yürekli:

Yılmaz, hiçbir şeyden korkmayan, yiğit, kahraman,â€Aslan yürekli Mehmetçik düşmanı çil yavrusu benzer biçimde dağıttı.â€

Atın yüğrükse bin de kaç:

İmkânın var ise kendini kurtarmaya bak.

Ağzıyla kuş tutsa...:

"Ne kadar uğraş gösterse, ne yapsa da" anlamında kullanılır."Ağzıyla kuş da tutsa, bundan böyle bu eve adım atamaz."

Alacağına şahin, vereceğine karga! Yazıklar olsun!"

Alırken tüm enerjisini kullanan ve kolaylık gösteren, kimsede parasını bırakmayan; verirken ise bin bir güçlük çıkaran, vereceğini geciktirmek için elinden geleni meydana getiren kimse için kullanılır."Ne adamsın be! Alacağına şahin, vereceğine karga! Yazıklar olsun!"

DEVAMI :

• 
  İnsan ve hayvan ilişkisi ile ilgili atasözleri nedir?


• 
  Ümit ile ilgili atasözleri nedir?


• 
  Hayvan sevgisi ile ilgili söz, yazı ve şiir örnekleri verir misiniz?