ISITMAK g. f. (ısımak'an -t- ettirg. ekiyle). 1. Bir şeyi, bir yeri (bir şeyle) ısıtmak, onun ısısını yükseltmek, onu sıcak ya ...
ISITMAK g. f. (ısımak'an -t- ettirg. ekiyle).
1. Bir şeyi, bir yeri (bir şeyle) ısıtmak, onun ısısını yükseltmek, onu sıcak ya da daha sıcak duruma getirmek: Su ısıtmak. Bir evi elektrikle ısıtmak. Şöminenin ateşi odayı ısıtmaya yetiyordu.
2. Bedenini, bedeninin bir bölümünü ısıtmak, sıcaklığından yararlanabilmek için bir ısı kaynağının yanında durmak, sıcakta durmak: Ateşin yanında ellerini ısıtmak.
3. Kasları ısıtmak, görevini iyi yapabilmesi için hafifçe hareketlerle kasları çalıştırmak: Sahneye çıkmadan ilkin kaslarını ısıtan dansçı.
4. Bir motoru ısıtmak, onu iyi emek harcaması için lüzumlu ısıya getirmek: Hava o şekilde soğuktu ki yola çıkmadan ilkin motoru on dakika ısıttık.
5. Isıtıp ısıtıp önüne koymak, çok ilkin olmuş, üstünde durulup konuşulmuş bir vakası, bir işi ya da bir mevzu ve düşünceyi yeniymişçesine ikide bir öne sürmek.
*Bahç. Bitkiyi ısıtmak, onu suni ısıyla sararak gelişmesini hızlandırmak.
ısıtılmak edilg. f. Isıtmak eylemine mevzu olmak.
1. Bir şeyi, bir yeri (bir şeyle) ısıtmak, onun ısısını yükseltmek, onu sıcak ya da daha sıcak duruma getirmek: Su ısıtmak. Bir evi elektrikle ısıtmak. Şöminenin ateşi odayı ısıtmaya yetiyordu.
2. Bedenini, bedeninin bir bölümünü ısıtmak, sıcaklığından yararlanabilmek için bir ısı kaynağının yanında durmak, sıcakta durmak: Ateşin yanında ellerini ısıtmak.
3. Kasları ısıtmak, görevini iyi yapabilmesi için hafifçe hareketlerle kasları çalıştırmak: Sahneye çıkmadan ilkin kaslarını ısıtan dansçı.
4. Bir motoru ısıtmak, onu iyi emek harcaması için lüzumlu ısıya getirmek: Hava o şekilde soğuktu ki yola çıkmadan ilkin motoru on dakika ısıttık.
5. Isıtıp ısıtıp önüne koymak, çok ilkin olmuş, üstünde durulup konuşulmuş bir vakası, bir işi ya da bir mevzu ve düşünceyi yeniymişçesine ikide bir öne sürmek.
*Bahç. Bitkiyi ısıtmak, onu suni ısıyla sararak gelişmesini hızlandırmak.
ısıtılmak edilg. f. Isıtmak eylemine mevzu olmak.
Kaynak: Büyük Larousse
YORUMLAR