kırık dökük ödat 1 . Eski, sağlam olmayan, çürük, değersiz: "Ali'nin masası diye bir kırık dökük daire yazıhanesini sa...
kırık dökük
ödat
1 . Eski, sağlam olmayan, çürük, değersiz:
"Ali'nin masası diye bir kırık dökük daire yazıhanesini satmıştı."- Y. K. Karaosmanoğlu.
2 . Muntazam olmayan, parça parça (söz):
"Kırık dökük sözler kalır aklımda / Görüşelim siz şimdi nerdesiniz?"- B. Necatigil.
ödat
"Ali'nin masası diye bir kırık dökük daire yazıhanesini satmıştı."- Y. K. Karaosmanoğlu.
2 . Muntazam olmayan, parça parça (söz):
"Kırık dökük sözler kalır aklımda / Görüşelim siz şimdi nerdesiniz?"- B. Necatigil.
YORUMLAR