MAUN a. 1. Tropikal bölgelerde yetişen, tespihağacıgiller familyasının çeşitli cinslerinden birçok ağaç türüne verilen ad. (Eşanl. A...
MAUN a.
1. Tropikal bölgelerde yetişen, tespihağacıgiller familyasının çeşitli cinslerinden birçok ağaç türüne verilen ad. (Eşanl. AKAJU.) [Bk. ansikl. böl.]
2. Bu ağacın kolay işlenen, esneme, çatlama, kabarma özelliği olmayan, iyi cilalanabilen kerestesi.
♦ sıf.
1. Maundan yapılmış.
2. Açık ve koyu yollu ve damarlı kızıl kahverengi: Maun mobilya.
*-*ANSİKL. Bilinen en eski maun Svvietenia mahogani, yani küba maunudur. Kara Afrika'da düzenli olarak yapılan araştırmalar maunla aynı familyadan, fakat başka cinsten olan ve odunu mauna çok benzeyen ağaç türlerinin bulunmasını ve bunların piyasaya çıkmasını sağladı, ilk bulunan ve uzun süre "büyük bassam" (Fildişi Kıyısı'ndaki aynı adı taşıyan limandan) adıyla anılan Khaya ivorensis türüdür; daha sonra kıyıdan içerilerde beyaz maun (Khaya anthotheca) ve Senegal maunu (Khaya senegalensis) bulundu.
Orta Amerika'nın Atlas okyanusu'na bakan yamaçlarında bulunan Svvietenia macrophylla, yani honduras maunu özel orman işletmelerinde üretilerek çoğaltılmıştır. Brezilya, Peru ve Venezuela'da da birçok svvietenia türleri yetişmektedir.
“Mahogani" de denilen amerika maunları ile afrika maunlan türdeş bir grup oluştururlar. Daha sert olan küba maunu dışında, hepsinin pembemsi ya da kırmızımsı kahverengindeki ince dokulu odunları yumuşak ve hafiftir. Marangozlukta, mobilyacılıkta ve dekorasyon işlerinde masif ve kaplama olarak kullanılır.
*-*Mobc. 1725'te İngiltere'de kullanılmaya başlanan (Chippendale, Adam) maun, kısa zamanda bütün Avrupa'ya yayıldı. Damarlarının biçimine göre, düz, damarlı, alazlı, hareli, benekli, tırtıllı, yollu ya da karışık damarlı maunlar vardır.
Maun suresi, Kuran'ın 107. suresi. 7 ayettir. Mekke'de inmiştir. Zekât vermek, yardım etmek, emanet etmek anlamlarına gelen "maun" sözcüğü, surenin son ayetinde geçer.
Sure, şu anlamdadır: “Dini yalanlayan adamı gördün mü? İşte o öksüzü iter kakar; yoksulu doyurmaya ön ayak olmaz. Şu namaz kılanların vay haline! Onlar namazlarını önemsemiyorlar; gösteriş olsun diye ibadet ediyorlar; en ufak bir yardımı bile esirgiyorlar."
1. Tropikal bölgelerde yetişen, tespihağacıgiller familyasının çeşitli cinslerinden birçok ağaç türüne verilen ad. (Eşanl. AKAJU.) [Bk. ansikl. böl.]
2. Bu ağacın kolay işlenen, esneme, çatlama, kabarma özelliği olmayan, iyi cilalanabilen kerestesi.
♦ sıf.
1. Maundan yapılmış.
2. Açık ve koyu yollu ve damarlı kızıl kahverengi: Maun mobilya.
*-*ANSİKL. Bilinen en eski maun Svvietenia mahogani, yani küba maunudur. Kara Afrika'da düzenli olarak yapılan araştırmalar maunla aynı familyadan, fakat başka cinsten olan ve odunu mauna çok benzeyen ağaç türlerinin bulunmasını ve bunların piyasaya çıkmasını sağladı, ilk bulunan ve uzun süre "büyük bassam" (Fildişi Kıyısı'ndaki aynı adı taşıyan limandan) adıyla anılan Khaya ivorensis türüdür; daha sonra kıyıdan içerilerde beyaz maun (Khaya anthotheca) ve Senegal maunu (Khaya senegalensis) bulundu.
Orta Amerika'nın Atlas okyanusu'na bakan yamaçlarında bulunan Svvietenia macrophylla, yani honduras maunu özel orman işletmelerinde üretilerek çoğaltılmıştır. Brezilya, Peru ve Venezuela'da da birçok svvietenia türleri yetişmektedir.
“Mahogani" de denilen amerika maunları ile afrika maunlan türdeş bir grup oluştururlar. Daha sert olan küba maunu dışında, hepsinin pembemsi ya da kırmızımsı kahverengindeki ince dokulu odunları yumuşak ve hafiftir. Marangozlukta, mobilyacılıkta ve dekorasyon işlerinde masif ve kaplama olarak kullanılır.
*-*Mobc. 1725'te İngiltere'de kullanılmaya başlanan (Chippendale, Adam) maun, kısa zamanda bütün Avrupa'ya yayıldı. Damarlarının biçimine göre, düz, damarlı, alazlı, hareli, benekli, tırtıllı, yollu ya da karışık damarlı maunlar vardır.
Maun suresi, Kuran'ın 107. suresi. 7 ayettir. Mekke'de inmiştir. Zekât vermek, yardım etmek, emanet etmek anlamlarına gelen "maun" sözcüğü, surenin son ayetinde geçer.
Sure, şu anlamdadır: “Dini yalanlayan adamı gördün mü? İşte o öksüzü iter kakar; yoksulu doyurmaya ön ayak olmaz. Şu namaz kılanların vay haline! Onlar namazlarını önemsemiyorlar; gösteriş olsun diye ibadet ediyorlar; en ufak bir yardımı bile esirgiyorlar."
Kaynak: Büyük Larousse
Maun Ağacı (Swietenia sp.)
Rüyada Maun Suresini Okumak
YORUMLAR