Meditasyon Nedir

Meditasyon : Fransızca meditation. "düşünceye dalma, tasarlama, kurma" anlamına gelen bu söz için kurulumuz, derin düşünme sözün...

Meditasyon : Fransızca meditation. "düşünceye dalma, tasarlama, kurma" anlamına gelen bu söz için kurulumuz, derin düşünme sözünü önermektedir.
Örnekler: Uzak şark'da binlerce senedir uygulanan derin düşünme yöntemi, çağdaş son zamanların gerginliğiyle kafa etmeye çalışanların kurtarıcısı oldu. avrupa'nın büyük bölümü ülkesindeki genç ve orta dönem insanoğlu, derin düşünceyle negatif enerjiden kurtuluyorlar.


Meditasyon Nedir ? (Özet)

Meditasyon konsantrasyonu geliştiren dikkatli bir zihin çalışmasıdır. şark kültüründe günlük yaşamın bir parçası olan meditasyon, günümüzde dünyanın bir çok ülkesinde kullanılır. Meditasyon kanalıyla rahatladıkları, daha rahat ve mutlu oldukları bilinmektedir.

Spora meditasyon kendine güvenme motivasyonu yükseltme olumlum fikir geliştirme ve stresi azaltarak ideal performansa ulaşmak amacıyla zihinsel antrenman olarak kullanılmaktadır.

Meditasyon rahatlıkla hepimiz tarafınca uygulanabilir. Etkili olabilmesi için günde minimum iki kere mümkünse aynı saat ve aynı yerlerde tekrarlanmalıdır. Meditasyona skin bir ortamda ve rahat bir pozisyonda derin nefes alıp vererek başlanır. sembol olarak bir obje ya da sözcüğe yoğunlaşılır. Meditasyon yapılırken uykulu durumda olmamalı zihni duru olmalıdır.

Meditasyon Nedir ? (Detay)



Meditasyon, Latince meditatio kelimesinden türetilmiş, sözcük anlamıyla bir sürü Garp dilinde "derin düşünme" anlamına gelmekte olan bir terim olup, sözlüklerde, "kişinin iç huzuru, sükûnet, değişik bilinç halleri elde etmesine ve öz varlığına ulaşmasına olanak veren, zihnini denetleme teknikleri ve deneyimlerine verilen isim" olarak tanımlanır. Meditasyon tekniklerine, mensup oldukları, Budizm (Hindistan), Taoizm (Çin), Bön (Tibet), Zen (Japonya) ve İslamiyet'te (tefekkür) şeklinde inanç sistemlerine bakılırsa ve izledikleri yöntemlere bakılırsa değişik isimler verilmiştir. Bununla birlikte günümüzde mevcut değişik inanç sistemleri, mezhepler ve ekoller meditasyonu değişik olarak yorumlamakta ve değişik şekillerde uygulamaktadırlar. Bu bakımdan standart ya da tekbiçimli bir meditasyondan söz etmek olanaksızdır.

Meditasyon, bir sürü kültürde ve dinde uygulanan içsel bir arınma tekniğidir. Uyanıklık ve konsantrasyon çalışmalarıyla şahıs kendini toplar ve zihnini, ruhunu dinlendirir. Şark kültürlerinde meditasyon, köklü ve şuur açıcı bir teknik olarak kabul edilir. Söz mevzusu olan şuur açma şartları, her inanışa bakılırsa değişik adlandırılır. Bu tür şeyler; boşluk, farkındalık, tek olma, burada ve şimdide olma, düşüncedeki özgürlük olarak tanımlanabilir. Transandantal Meditasyon(TM)için: "Bizler meditasyonu tanımlarken onun çok dinlendirici, sakin ama artmış bir uyanıklığın da olduğu ve çoğu zaman iç mutluluğu yaşatan öznel bir deneyimi kazanmak amacıyla yeniden yeniden meydana getirilen zihinsel bir teknik olarak tanımlarız" denilmektedir." [1] 415 Jevning et al. (1992)

Meditasyonun Gayesi

Meditasyon yapmak sessiz, sakin olmak ve farkındalığı arttırmak için dikkatli bir uğraş göstermektir. İnançlarınız ne olursa olsun, meditasyon bir başka düzeydeki gerçekliği algılamamızı sağlayabilir. Meditasyonu ister bir dua, ister derin fikir arayışı olarak ya da şuur arayışı olarak görün, meditasyon kişinin var olma duygusunu hisssetmesini elde eden bir tür derin ve sessiz gözlem sürecidir. Varlığı hissetmekle, insanoğlunun içinde ve çevresinde olan bitenlerle yoğun bir şekilde ilişkiye geçmesidir. [2]

Meditasyon teknikleri

Meditasyon teknikleri, belirgin başlı gruplarda toplanamayacak kadar çeşitlilik gösterir. Bu söz mevzusu teknikler dinsel kökenli geleneklere bakılırsa, her birinin kendine özgü öğretileri olan dini okullara ya da dini yönelişlere bakılırsa değişik olabilir. Bir sürü okul değişim gösteren meditasyon tekniklerine bağlı kalmıştır. Meditasyon teknikleri bunun yanı sıra, bilhassa 20.yy.ın 50’li yıllarından itibaren garp öğretilerine ve uzak şark öğretilerinin bir bölümüne esin vermiştir. Meditasyon teknikleri gereksinimlere bakılırsa garp öğretilerine uyarlanmıştır. Tüm meditasyon teknikleri, gündelik şuur halinin gerçek farkındalığa dönüştürülmesini elde eden içsel bir aracı yöntem olarak adlandırılabilir. Bu yöntem vasıtasıyla, şimdiye kadar yaşanmış olan şeyler geride bırakılır, şahıs bilhassa beklentilerden, geçmişteki öznel mana yüklü yaşanmışlıklardan ve gelecekle ilgili planlardan meditasyon yardımıyla arınır. Pek çok meditasyon tekniği, gerçek farkındalığı ve kökten rahatlamayı eşzamanlı mümkün kılarak dikkatli olma durumuna ulaşılmasını sağlar.
Meditasyon teknikleri başlıca iki grupta toplanabilir:
1. Sakin oturma teknikleriyle uygulanan edilgen (bir tek zihinsel mealde) olan meditasyon teknikleri
2. Sesli konuşmalar ve müzik eşliğinde dikkati toplamayı elde eden, bedensel hareketlerle meydana getirilen etken meditasyon teknikleri

Her iki meditasyon tekniği de hem etken olarak dikkat toplamayı hem de edilgen olarak gevşemeyi, edilgen olma durumunu kapsar. Çoğu zaman meditasyon denildiğinde akla edilgen meditasyon şekli gelir. Bu formun kullanımı daha yaygındır.

Temel yöntemler

Bu bölümdeki emsalsiz araştırma, doğrulanamaz ya da yorumsal ifadeler ihtiva ettiği düşünülmektedir.
Bununla beraber, en genel mealde ele alınırsa, başlıca üç tür meditasyon yöntemi vardır:

1-Konsantrasyon ve kontemplasyon yöntemi:

Dikkatin tek bir noktada toplanmasına dayanır. Zihnin konsantre olduğu bu nokta, soyut bir fikir, bir mandala, bir yantra (bir geometrik şekil), bir koan (bilmecemsi Zen soruları), bir mantra (bir ses, sözcük, tümce ya da şarkı), bir mum alevi, solunum kontrolü ya da bir başka şey olabilir. Konsantre olunan şey hangi fikir ya da hangi konuysa, dış uyaranlardan etkilenmemeyi becererek ve zihne girmeye çalışan konu-dışı fikirleri geri göndererek o mevzu üstünde derin ve detaylı bir şekilde ve zorluk çekmeden fikretmek söz mevzusudur. Bununla beraber mevzuyla ilgili bilinmesi lüzumlu noktalar var ise, bunların zihinde biçimlenmesine izin verilir. Böyle, tek mevzudan esin alınarak yeni şeyler öğrenilebilir. Fikir kendi mevzusunun dışına kaçmak eğilimini gösterir göstermez, hemen müdahale edilerek, sükunetle, ilk mevzuya tekrardan dönülür. Esas olan, mevzuyla ilgili yeni sezgileri alabilmektir, hemen hemen bilinmeyen hakikat ve kavramların zihin kendi alanında yer bulabilmelerini sağlamaktır.

Meditasyon esnasında gözlerin kapalı bulunmasının daha iyi netice verdiği bilinmektedir. Bir ses, bir sözcük, bir tümce ya da bir şarkı biçimindeki mantraların tekrarının, bilhassa meditasyonun sürekliliğini elde eden tek düze bir uyaran olması bakımından yararı mevcuttur. Bununla birlikte, bazılarına bakılırsa, bir takım mantralar ses titreşimleri kanalıyla yaratılan bazı tesirlerle de meditasyoncuya yararlı olmaktadırlar. Mantralar dinlere bakılırsa ve bir üstadın talebesi hakkında şahsi belirlemelerine bakılırsa değişirler. Meditasyoncu, düşünürken aklına başka şeyler gelirse, sükunetle mantrasını yeniden eder ve ana mevzuya geri döner. Özetlemek gerekirse, meditasyonda mantra bir anahtar şeklinde kullanılır.

2- "Şuur ayrışması"

olarak adlandırılan ikinci yöntem ise, ne olup bittiğini yansız bir gözlemle seyretme yöntemi olarak açıklanabilir. Bu yöntemin en tanınmış şekli Zen'deki shikantaza denilen bir zazen uygulamasıdır. Kelime olarak "bir tek oturma" anlamına gelen shikantaza, uygulayıcının dikkatini her hangi bir nesneye yönlendirmediği, nesnesiz bir meditasyondur. Önceleri elde edilmiş konsantrasyon gücü, şu anda meydana gelen tüm olguların tam olarak bilincinde olmak için kullanılır.

Bu ikinci yöntemin Uzakdoğu'da kullanılan bir başka şekli de şöyleki açıklanır: Öncesinden kararlaştırılmış, konsantre olunacak herhangi bir mevzu yoktur, zihnin düşüncesiz kalması, boş tutulması gerekir. Meditasyon ilerledikçe zihni boş tutabilme süresi de uzar. Zihnin sükunetle boş bırakılmasının gayesi içte sezgisel olarak belirebilecek bu tesirlere yer ayırmaktır. Söz konusu sezgiler insana başka zamanlarda da gelmekle beraber, meditasyon halinde daha kolay, daha açık, daha kuvvetli ve daha emsalsiz halde gelirler.

3-Transandantal Meditasyon(TM) tekniği

, başka iki yöntemden değişik olarak tamamen dikey işleyen direkt içe dalış tekniğidir. TM'de zihin yüzeyde gezinmeden düşüncenin kaynağına çabasız bir dalış gerçekleştirir. Derin iç mutluluk bilinci olarak adlandırılan bu sınırsız şuur haline zihin kendi tabii eğilimiyle ulaşır ki başka tekniklerden farkı burada yatar. O nedenle transandantal meditasyon için tabii bir teknik denmektedir; uygulama esnasında hiçbir şekilde konsantrasyon, hayal kurma, zihinde birşeyler canlandırma ya da felsefi kavramlar üstünde düşünceye dalmak söz mevzusu değildir. Bilincin en yalın, en mütevazı uyanıklık şekli kazanılır ki Maharishi bu durumu ağacın kökünden beslenmesine benzetir.

Sessiz meydana getirilen meditasyon teknikleri

Hıristiyan geleneklerinde, değişik meditasyon, düşünme teknikleri ve öğretileri mevcuttur. “Tanrıya ulaşma” çoğu zaman yazılı öğretilerle (lectio) ve sözlü ya da düşünsel boyuttaki dualarla (oratio) yapılır. Bu söz mevzusu fiil, belirgin bir sürecin başlangıcıdır.

Bu konuyu çok ender de olsa inzivaya çekilerek meydana getirilen ya da belirgin fikirlerin tekrarıyla oluşan (meditatio) somut davranış teknikleri takip eder. Devamda ise, Hiççiliği esas alıp sakin düşünme (contemplatio) dua etme tekniği yer alır. Tüm bu yapılanların gayesi, en sonunda düşünsel farkındalığı ve gündelik dikkatli olma durumunu eşzamanlı yaşatmaktır. Vita activa (eylemsel yaşam) ve vita contemplativa (içsel, ruhsal, düşünsel yaşam) içinde hiçbir fark yoktur.

Uyanık kalma ve anlama ile meydana getirilen meditasyon teknikleri

Vipassane ve Zazen, Garp’nın Uzakdoğu geleneklerinden esinlenerek oluşturduğu en malum edilgen meditasyon şeklidir. Her iki tekniğin de bir sürü benzer özellikleri mevcuttur. Meditasyon yapanlar, gevşeme ve gerilme hareketlerinin uyumuyla harmanlanmış yararlı davranışlarda bulunmaya itina gösterirler.

Meditasyon okullarında uygulanan değişik meditasyon tarzlarındaki çalışmaların özünü ruhsal, duygusal ve bedensel mealde şimdiyi gözeterek edinilen tam uyanıklık oluşturur. Söz mevzusu iki meditasyon tarzının da gayesi; dikkate almadan, hissetmeden, kayıtsızca burada - şimdide olma farkındalığını öğretmek değildir. Meditasyonun gayesi; Herz-Sutra’daki ikiliği yok etmek şeklinde duyular-üstü içsel tecrübelerdir.

Konsantrasyon sağlanarak meydana getirilen meditasyon

Ruhu sakinleştiren meditasyon olarak da malum Samatha Meditasyon’da bir objeye konsantre olunur. Mesela bu obje; belirgin bir biçimde alınarak verilen nefes, imgesel bir fotoğraf, tek bir fikir ya da Mantra (nağmelerle yeniden edilen şiir) olabilir. Konsantre olunarak sağlanan düşüncenin nesneler üstünde yok etme şeklinde tesiri dahi vardır. Gündelik düşünme tarzının yerini insan ruhunda sükûnet bulma düşünesi alır.

Samatha Meditasyon ve Vipassana Meditasyon kimi zaman birbirlerinden bağımsız iki teknik olarak algılanır. Samatha Meditasyon çoğu zaman Vipassana Meditasyon’a giriş olarak bilinir.

Konsantrasyon sağlanarak meydana getirilen meditasyonun mühim şekillerinden biri de isim duasıdır. Bu tip meditasyonda tanrı adları şiir şeklinde ya da şiirsel bir ezgiyle kullanılır.

Transandantal Meditasyon(TM)

Düşünceyi aşma meditasyonu olarak da adlandırılabilecek TM , Hintli bilge Maharishi Mahesh Yogi (1918-2008) tarafınca dünyaya tekrardan kazandırılan kolay ve tabii(çabasız) bir meditasyon tekniği olarak bilinir. Bu otantik meditasyon tekniğini Maharishi Mahesh Yogi,kendi öğretmeni olan Guru Dev Brahmanda Saraswati'nin hazinesinden bulduğunu belirtir ve 1955 yılından itibaren onu tüm dünyayla paylaşmaya başlar. Bu teknik vesilesiyle konsantrasyona ya da kontemplasyona(mana düzeyinde düşünceye dalma) gerek duyulmadan çok rahat, tabii ve zahmetsiz bir biçimde zihnin kendi içinde durulması gerçekleşir(aşkınlaşma-transending). Bu meditasyon öğretildiği şekilde yapıldığı takdirde derin bir huzura ve bununla beraber tam bir uyanıklığa haiz olunabilir.

TM esnasında deneyimlenen “Bu sınırsız bilincinde olma durumu” transandantal şuur halinin(kendine özgü bir fizyolojik karşılığına haiz olarak), vakit içinde sürdürülen tertipli uygulama yardımıyla uyanıklık, rüya ve derin uyku durumlarında da devam etmiş olduğu kozmik şuur olarak adlandırılan yeni bir şuur durumunu ortaya çıkardığı belirtilir: Günlük yaşamın içinde kendiliğinden korunan sakin-uyanıklık hali... [1] 415 Jevning et al. (1992)

Transandantal meditasyon günde iki kere 15-20 dakika rahat ve sessiz oturarak gözler kapalı şekilde yapılır. Hususi bir yaşam seçimi değişikliği gerektirmediği ve bir inanç sistemi olmadığı için her inançtan ya da yaşam görüşünden insanoğlunun kolayca yapabileceği mekanik işleyen bir meditasyondur. Bütün ülkelerce meditasyon üstüne meydana getirilen en fazla bilimsel araştırmanın Transandantal Meditasyon üstüne yapılanlar olduğu söylenebilir.(1960'lardan itibaren) Tekniğin öğrenilmesi için tüm bütün ülkelerde verilen kurslara katılmak kafi olmaktadır.

Etken meditasyon

Zen Budizmi'nde: Kinhin (etken meditasyonun bir şekli) Zen Budizm’inde değişik eylemlerle şuur açıcı davranışlarda bulunmaya destek sunar. Bu eylemlere çay seremonileri (Sadލ), yazma sanatı (Kado), çiçek toplama (Ikebana), Shakuhachi’nin Bambuflütü’nün sanat içerikli ezgileri sanat içerikli kıymet taşıyan Zen Bahçeleri örnek gösterilebilir. Zen Budizm’inde tertipli meditasyon yapanlar günlük görevlerini (bulaşık yıkama, temizlik, bahçe v.s) büyük bir içsel istekle yaparlar.Dikkatli olma ve farkındalık esas görevleridir.

Tantra meditasyonu: Tantra; Hinduizm ve Budizm geleneklerinin kökü niteliğindedir. Shakti akımının öğretilerindendir. Bir süre sonra Daoizm’de de yer almıştır. Tantra, mistik bir bilgi edinme yoludur. Tantra meditasyonunda, değişik tanrısal kavramlar ve şiirselleşmiş mukaddes sözler görselleştirilmiştir. Kundalini ve Çakra öğretileriyle ilişkili olan Hinduizm Tantra’sı avrupada John Woodroffe vesilesiyle tanınmıştır. Budizm’deki şeklini tantrik ya da Tibet Budizmi olarak da malum Vajrayana Budizim’i vesilesiyle almıştır.

Tantra’da uygulanan ritüellere cinsel teknikler de eklenebilmektedir. Söz mevzusu cinsellik terimi yaşam gücünün en öz kaynaklarına hizmet etmeye yarayan bir yoldur. Nefes ve enerji şeklinde içsel davranışlar, içsel tecrübeye sebep olan cinsel birleşme esnasında gerçekleşir. Bu cinsel terapi olarak da adlandırılan eylemler bugün “Neo-Tantra” olarak da malum akıma özgüdür.

Yoga

Yoga geleneklerinde değişik bedensel hareketler, çabalama ve nefes teknikleri; oruçla ve meditasyon yaparken uygulanan mantralarla desteklenir. Raja-Yoga’da içe, ruha dönük olma (Pratyahara) ve konsantrasyon (Dharana), meditasyonun hazırlık aşamasıdır. Burada konsantrasyon, Ishvara-Samadhi’nin gelişim aşaması için mecburi olarak görülmektedir. Uzun süre sessiz ve hareketsiz olarak uygulanan Asana bundan böyle meditasyona özgü bir davranış olarak kabul edilir.

Dövüş sanatları

Dövüş sanatları, meditasyonun bir dalı olarak görülebilir. Bilhassa Daoizm geleneklerindeki içe dönük dövüş sanatı (Taijiquan), meditasyon açısından mühim rol oynar. Bir takım dövüş sanatı türlerinden saldırgan figürler çıkarılmıştır. Bununla birlikte, bir sürü dövüş sanatı (Aikido, Karate, Judo, Kinomichi) türlerinde meditasyona özgü hareketler yapılır.

Meditasyonun tesirleri

Tertipli meydana getirilen meditasyonun rahatlatıcı tesiri vardır ve Garp ülkeleri tıpta meditasyonun rahatlatmak amaçlı kullanılabileceğini kabul eder. Meditasyonun tesirleri, beynimiz dalgaları değişiminde nörolojik olarak ölçülmüştür. Meditasyon yaparken kalp atışları yavaşlar, nefes alıp verme tertipli hale gelir ve kaslardaki gerginlik azalır. Amerikalı beynimiz bilimci Richard Davidson, Tibetli rahipler üstünde yapmış olduğu araştırmada alnın sol tarafının derhal arkasında mühim hareketlenmeler bulunduğunu bulgulamış ve elektroansefalografi (beynimiz dalgalarının kaydı EEG) sonucu Gama ışınlarının bu hareketlenmeleri geliştirdiğini ispatlamıştır. Psikolog Sara Lazer ise; tertipli meditasyon yapanlar üstünde yapmış olduğu araştırmalar sonucu, ön beynimiz kısmında bilişsel-duygusal gelişme ve rahatlamaya sebep olan alanda başka insanlara nazaran daha çok gelişmenin bulunduğunu saptamıştır.

Transandantal Meditasyon'un(TM) kardiyovasküler sistem üstündeki yararları uzun senelerdir bilimsel araştırmalarca kanıtlanmaktaydı. Bağımsız araştırmalarda belirlendiği suretiyle, 2000 yılınde Stroke adlı tıbbi bir gösterim organı, TM tekniğinin sıhhat eğitim programlarına kıyasla aterosklerosisi daha çok azalttığı belirlenen öğrenmeyi yayınladı. 2007 senesinde Kentucky Üniveristesince meydana getirilen bir başka araştırmada TM tekniğinin, biyofidbek ve kas gevşetme tekniklerine bakılırsa yüksek tansiyonu daha süratli normalleştirdiği bulundu. 2011 senesinde "Health Science Journal" da gösterilen bir araştırma sonucuna bakılırsa tertipli olarak TM uygulayanlarda sıhhat harcamaları ve tıbbi hizmetlere başvurular azalmaktaydı. 1989 senesinde Stanford Üniversitesinde meydana getirilen bir araştırmada uzun süredir TM uygulayanlarda kaygı bozukluğunda azalma tespit edildi, Eppley, Kenneth; Abrams, Allan; Shear, Jonathan (1989). "Differential effects of relaxation techniques on trait anxiety: A meta-analysis". Journal of Clinical Psychology. ABD'de NIH(ulusal sıhhat kurumu), 1999-2009 yılları içinde Maharishi Yönetim Üniversitesine verdiği toplam 30 milyon usdlik karşılıksız araştırma burslarıyla, TM'nin sıhhat üstüne olan yararlarına dair araştırmaları destekledi.

2007 senesinde Ospina (Alberta Üniversitesi, ABD) ve Bond (Practice Center’a bağlı Capital Health Evidence, Edminton, Kanada) tarafınca tansiyon, kalp ve dolaşım sistemi bozuklukları, uyuşturucu ve yanlış ilaç kullanımı mevzusundaki meditasyonun tesirleri üstüne 813 tıbbi ve ruhsal alanda bilimsel araştırma yapılmıştır.

Günümüzde meditasyona terapi olarak muhteşem bir ilgi vardır. Bu zamana kadar araştırmaların büyük bir bölümü bu doğrultuda olmuştur; fakat belirgin netliklere dayandırılamadığı için yetersiz kalmıştır. Geriye kalan meditasyonun yüksek kan basıncını ve stresi azalttığı hastalar üstünde meydana getirilen deneyler sonucu kati olarak kanıtlanmıştır. Buna ek olarak; sıhhatli insanoğlu da Yoga şeklinde meditatif faaliyetlerle yüksek kan basıncını, kalp ritimlerini ve kolesterol seviyelerini düzenleyebilmektedir. Eskiden meydana getirilen araştırma sistemleri,metotları kuramsal eksikliklerden dolayı yetersiz kalmıştır. Fakat şimdiki araştırmalara; uygulamalar, analizler ve meydana getirilen kayıtlarla kesinlik kazandırılmaktadır. Meydana getirilen emekler sonucu, meditasyon beş kategoriye ayrılmıştır: Mantra-Meditasyon, farkındalık yaratmak için meydana getirilen meditasyon, Yoga, Taijiquan ve Qi Gong. Çoğu zaman duyular üstü meditasyon ve rahatlama teknikleriyle meydana getirilen meditasyona yönelik araştırmalar yapılmıştır. Bu tarz şeyleri, Yoga ve farkındalık yaratmak için meydana getirilen meditasyon türleri takip etmiştir. Bu söz mevzusu araştırmalar, Alberta Üniversitesi Practice Center’a bağlı kurum tarafınca ABD Sıhhat Bakanlığı’nın izniyle yapılmakta ve ABD Bethesda tamamlayıcı ve seçenek Tıp Merkezi tarafınca finanse edilmektedir.

Akıl ve Yaşam Enstitüsü’nün (Mind and Life Institute) katılımıyla tanınmış bilim adamlarının yapmış olduğu deneylerde meditasyonun beynimiz üstündeki tesirleri gösterilmiştir.

Uzakdoğu’dan esinlenmiş yeni meditasyon teknikleri

Şžimdiye kadar bilindik en yeni meditasyon tekniği, Bhagwan Shree Rajneesh (Osho) tarafınca geliştirilen meditasyon tekniğidir. Bu teknikte, esas meditasyon sürecinden ilkin etken hareketlerle ve kuvvetli nefes alma teknikleriyle vücuttaki gerginliği yok eden ve duyguların insanoğlunun kendi vücudunda yoğunlaşmasına destek olan bir süreç mevcuttur. Dinamik meditasyon; Kundalini meditasyon, Nataraj meditasyon ve Nadabrahma meditasyon olarak da bilinir.

Netice olarak, yeni çağ hareketleri etrafında sayısız aktif-meditasyon teknikleri geliştirilmiştir. Söz mevzusu bu tekniklere, yol gösterici ve açıklayıcı kılavuzlar ya da müzik CD’leri eşlik etmektedir.

Yürümeli Meditasyon

Genel anlamda herhangi bir bedensel fiil, bir meditasyon tekniğinin odak noktası olmuştur. İnsanların yapmak zorunda olduğu en rahat bir fiil olan “yürümek” hem Hıristiyan kültüründe hem de Uzakdoğu geleneklerinde (Zen Budizmi'nde) meditasyon uygulamasıdır. Bu tekniğin batıdaki en mühim temsilcisi Vietnam kökenli, fakat 1971’den bu zamana kadar Fransa’da yaşayan Budist rahip Thich Nhat Hanh’dır.

Dans etme

Dans etme, Uzakdoğu’dan esinlenerek geliştirilmiş meditasyon tekniklerinin bazılarında, meditasyonun hazırlık aşaması olarak kabul edilir. Şark geleneklerinde, Sufizm’de mevcud derviş dansı, İslam inancında içsel dünyaya yönelmenin bir aşamasıdır. Derviş dansını (Semah); bilincinde olma ve derin fikir, bedenin içsel mealde özgür olma şartları takip eder. Bu özgürlük, meditasyona (İslam’daki adı zikir), sonsuz Allah aşkına ulaşmaya bir hazırlıktır.

Müzik ve şiir

Pek çok okullarda müzik ve ritimsel sesler meditasyon yapmak için kullanılır. Hıristiyan geleneklerinde bilhassa korolar meditasyonda yaygın olarak görülür. İslamiyet’te tespih çekerek okunan dualar, Budizm ve Hinduizm’deki Mantra’lar benzer meditasyon özelliklerine haizdir. Hinduizm ve Budizm’de Mantra’lar ya sessiz, kısık sesli söylenir ya da şarkı olarak söylenir.

Sınırlandırmalar

Meditasyon yaparken uygulanmaya çalışılan benzer önemde, içsel mealde dikkatli olma durumları ve mistik tecrübeler, trans ve insanı kendinden geçiren teknikler (trans dans), dışa yönelimli nefesler ya da içe yönelimli maddeler vesilesiyle sağlanabilir. Meditasyon temiz ve uyanık ruh haline ulaşılmasını elde eden şuur geliştirici tekniklerden farklılık izah edebilir. Hıristiyan mistisizmi ve Vajrayana-Budizm’i şeklinde bir takım geleneklerde meditasyon ve transa geçme içinde belirgin geçişler vardır. Yahudilik, Hıristiyanlık ve İslamiyet’te yapıldığı şeklinde dua etme şekillerinde duyular üstü vakalar söz mevzusu olmaktadır. Dua etme ve meditasyon arasındaki temel fark; dua ederken meydana getirilen konuşma, hitap ya da talebin iletişimsel içeriğidir.

Budizm (bilhassa tantrik Budizm) ve Hinduizm’de duayla aynı olan talep için meydana getirilen içsel pratikler vardır. Söz mevzusu bu içsel pratikler meditasyon olarak adlandırılır

Meditasyon’un Doğulu ve Batılı tarafınca yorumlanma farkı

Meditasyon günümüzde üç aşağı beş yukarı her ülkede uygulanmaktaysa da kökeni ve en yaygın uygulanmış olduğu yer Şark’dur. Şark’da bilhassa gizemcilik bünyesinde yer edinen meditasyona bazıları mistik meditasyon ismini verir. Şark’daki mistik meditasyon çoğu zaman inzivaya çekilmenin, çileciliğin, sıkı perhiz şeklinde sert disiplin uygulamalarının bulunmuş olduğu ortamlarda söz mevzusu olmakta ve uzun devam eden periyotlar halinde yapılmaktayken, Garp’da meditasyon çoğu zaman günlük yaşamın bir parçası olarak ele alınmakta ve günde bir ya da iki kez, ortalama yarımşar saatlik süreyle yapılmaktadır. Batılılar, meditasyonu çoğu zaman şifa, streslerden kurtulma, rahatlama, yaratıcılık, başarı, psişik güçlerini geliştirme, ilişki, kendine itimat duyma şeklinde amaçlarla yaparlar. Meditasyonun Garp’daki yaygın şekli Hinduizm ve Budizm kökenli tekniklerden türetilmiş olup Garp’da 1960'lardan itibaren popülerlik kazanmıştır.

Budizm, Hinduizm, Jainizm şeklinde dinlerde aslolan gaye, uyanma ya da Nirvana’ya ulaşmadır. Hıristiyanlık, İslamiyet ve Yahudilik dinlerine bakılırsa; içsel telkinlerin aslolan gayesi, dolaysız yoldan tanrıya ulaşmaktır. Içsel bir uygulama olarak meditasyona daima dinsel, ruhsal ve etik açıdan değişik yaklaşımlarda bulunulmuştur. Garp devletlerinde meditasyon, dinsel boyuttan ve içsel amaçlardan bağımsız olarak psikoterapi kendi alanında genel iç huzura ulaşmak amacıyla uygulanmaktadır. Meditasyon teknikleri bir sürü dinin de temel parçasıdır.

Dinsel sistemlerde meditasyon

Budist meditasyon üçlü bir eğitim sistemi içermektedir: Bu üç aşama arınma (sila), konsantrasyon (samadhi) ve algılama (prajna) olarak adlandırılır. Talebe, işe arınmayla başlar; sıkı bir çileci disiplini izler ve arkasından, duyumsal algılarının az çok bilincinde olmasına karşın, dış uyaranların düşüncesini etkilemesine izin vermeme becerisini öğrenir. Bu beceriyi kazanabilmiş olmaya "zihinsel olgunluk" (sati) denir.
Taoist meditasyonda solunum kontrolüne daha çok ehemmiyet verilir ve meditasyon bazı aşamalara erişebilme ustalığı olarak kabul edilir. En ileri aşama, nefes alıp vermenin söz mevzusu olmadığı, "cenin solunumu" diye adlandırılan aşamadır. Nabzın durduğu bu durumda meditasyoncu Taoist meditasyonun en aydınlık şekli ve son hedefi olduğu belirtilen "Büyük Sükunet" haliyle şuuru "aşar".
Tibet'in spiritüel eğitim yolunda, meditasyon, algılayarak bilgi edinme (okuma, çabalama ve okunanları dinleme), kontamplasyon ve meditasyon şeklinde üç adımlı bir sistemin üçüncü adımıdır. Talebe uğraş harcayarak bilgi edindikten sonrasında, öğrendikleri hakkında kontamplasyon yapar ve bunlardan biride çıkardığı özetleri şuuruna aktarır. Bir başka deyişle, ilkin uğraş harcayarak bilgiyi öğrenme, sonrasında kontamplasyon kanalıyla bilgiyi gözlemleme ve araştırma ve nihayet bu tarz şeyleri yüksek şuurda özümleme şeklinde üç aşamalı bir spiritüel tahsil söz mevzusudur.
Zen meditasyonunda gaye, kişinin, ruhsal deneyimlerle, öz varlığına ve yüksek şuuruna erişmesidir. Konsantrasyon objesi, iki temel zen sisteminden birinde, koan denilen, yanıtı aranan, şiir biçimindeki bilmecelerdir.
Meditasyon uygulamalarına türlü şekiller altında, Sufilik ve Musevilik'te de rastlanır.
Hintli mistik Osho dinamik meditasyon tekniklerini oluşturmuştur. Çağıl insanoğlunun yaşamış olduğu dinamik ve çok boyutlu yaşam ve onun ritmi meditasyonun geleneksel yöntemleriyle günümüz insanı tarafınca uygulanmasını zorlaştırmaktadır. Bu yüzden Osho Garbın terapi sistemlerinden-,metotlarından esinlenerek ve onları meditasyona entegre etmiş olduğu belirtilmektedir.

Uzakdoğu meditasyon gelenekleri

Bilhassa Hinduizm, Budizm ve Taoizm’de meditasyon, dua etmekle aynı anlamı taşır.[kaynak belirtilmeli] Köklü bir anane olan meditasyon, bilhassa Hinduizm’in felsefi ve mistik mukaddes kitabı olan Upanişad’ı Hindistan’daki Budist alışkanlıkları esas alır. Anane açısından çok türlü ve varlıklı bir yapıya haiz olan meditasyon, bununla beraber Yoga’yı (konsantrasyonun ilk basamağı) geliştirmiştir. Bilhassa Raya Yoga’daki Sutra’lar bugüne dek bir sürü tekniği etkilemiştir. Söz mevzusu bu teknikler, Pranayama’daki nefesler ve şuur açmayı elde eden başka tekniklerdir. Bu gelenekler meditasyonla bir bütünlük içerisindeyken bununla beraber içsel amaca ulaşılabileceği düşüncesini getirir.

Hıristiyanlık dinine bakılırsa meditasyon gelenekleri

Ortaçağ Hıristiyanlığında ruhsal arınma teknikleri meditatio (somut görüş açısı, gözlem) ve contemplatio (somut olmayan görüş açısı, içte toplanma) diye ayrılarak insan ruhunu açıklıyordu. Bilhassa mistik geleneklerde huzura erme düşüncesi ve kavrayışı, geçmişte olan şeylerin sebebini asla düşünmemek olarak tanımlanır. Ortaçağ’da bu mevzu hakkında türlü yol gösterici eserler de yayımlanmıştır (Theressa von Avila eserleri). 15. ve 16. yüzyıllarda söz konusu eserler, Engizisyon Mahkemeleri tarafınca yasaklandı ve mistikçiler cezalandırıldı ya da dini inançlardaki sapkınlık, dine saygısızlık yüzünden aforoz edildi. Buna karşın; belirlenmiş meditasyon teknikleri günümüze kadar ulaşabildi. Bunda Cizvit Tarikatının kurucusu Ignatius von Loyala’nın ya da Hesychasmus’daki şark kiliseleri şeklinde Venedik ve Fransız geleneklerini sürdüren kiliselerin katkısı olmuştur. Protestan kiliselerinde ise; gözlemci yakarma şekli Hıristiyan geleneklerine uyarlanmış somut meditasyon şekline tesir bakımından mühim bir rol oynamıştır.

Yoga'da Meditasyon

Bangalore'da Hindu Tanrısı Şživa'yı meditasyon halinde gösteren dev heykel Meditasyon düşüncesiz farkındalık konumudur. O konumdayken dikkatinizi geçmişe ya da geleceğe, şu demek oluyor ki hakikaten uzağa götürecek hiçbir fikir yoktur. Şahıs düşünmediğinde dikkati bir tek şu hatıra deneyimler. Şžu an tek gerçektir çünkü orada ne bitmiş olan geçmiş vardır ne de gelecek. Fakat meditasyon uyku ya da trans konumu değildir. Çünkü meditasyon'da şahıs kendi yaşamış olduğu deneyimlerin tamamen farkındadır ve o saf farkındalık konumunda şahıs içindeki sonsuz rahatlık, sevinç ve sevgi membaı olan ruhunu hissetmeye başlar. Meditasyon konumunda kişinin dikkati devamlı yedinci çakranın -- Sahasrara'nın -- yer almış olduğu başın üstündedir. Yoga burada gerçekleşir. Kısaca kişinin Kundalinisinin her yanı saran Kosmos'un gücüyle birleşmesi. Bu da başın üstünde serin bir esinti olarak hissedilebilir. Hafiflik ve sulh konumunu hissetmeye başladığınızda bir tek gözlerinizi kapatın ve fikirlerinizi seyredin. Fikirlerinizi denetim etmeye ya da onları durdurmaya çabalamayın. Kundalininiz yükseldiğinde ve alnınızın hizasındaki altıncı çakradan geçtiğinde düşünceleriniz kendiliğinden duracak ve siz kolayca düşüncesiz farkındalık konumuna, şu demek oluyor ki meditasyon konumuna gireceksiniz. Fakat bu bir tek Kundalininiz uyandıktan, şu demek oluyor ki aydınlanmanızı aldıktan sonrasında mümkün olur.

Meditasyon, yoganın temel taşlarından biridir. Yoga ile ulaşılacak, evrenle birleşip bütünleşme haline meditasyon uygulaması olmadan gelmek mümkün değildir. Bu meditatif hal aslen bir çok dinin pratikleri içinde yerini bulmuş bir uygulamadır. Mesela, İslam Sufizminde benzer uygulamalara çoğunlukla rastlanmaktadır ki, en malum örnek “sema” meditatif hal sağlanmadan uygulamada devamlılığın kolay kolay gerçekleşmeyeceği bir çalışmadır. Yogada uygulanan mantraları, şu demek oluyor ki mukaddes sözleri tekrarlayarak meydana gelen meditasyonun sufizmdeki karşılığı “zikir”dir. Uygulamada solunuma ya da gökyüzü ya da duaya odaklanma şeklinde farklılıklar olsa da, meditatif hale geçildiğinde karşılaşılan fizyolojik değişimler aynıdır. Bu konuyu yanında her iki meditasyon esnasında da kişilerin neşeli, kuvvetli hisleri, zamansızlık hissi, farkındalıkta artış, zihinsel dinçlik, iyi olma hissi ve genel gevşeme hissettiklerini ifade ettikleri görülmektedir.

Meditasyon, uygulayıcısı tarafınca kendi kendine ve kendi içsel varoluşunda keşfedilecek nihai noktayı hedefler. Bu ise konsantrasyonun (dhrana) ötesinde bir haldir (dhyana) ve konsantrasyonun devamlılığı sonucunda oluşan düşüncesiz kalma ile başlar. Bu nedenle bu kendine kendine ulaşılması ihtiyaç duyulan hal için şüphesiz çok türlü yöntem ve teknikler gelişmiştir. Ekranda görülen pencereden sık rastlanılanları belirgin bir objeye konsantre olunarak, solunma konsantre olunarak, belirgin bir mantranın(mukaddes sözün) tekrarı ile, tertipli ses, müzik ya da tınıların dinlenmesi ile vb. şekilde meydana gelen meditasyonlardır.

Taoizmde Meditasyon

Taoistler meditasyonu hem sıhhat ve uzun yaşam şeklinde fizyolojik hem de Tao ile birleşmek, bütünleşmek şeklinde ruhsal bir nedenle kullanmışlardır. Ruhsal gelişmenin ilk aşamalarında meditasyon zihni arındırmak, duyguları dengelemek, arzuları azaltmak ve iç enerjiyi çevirmek için sonraki aşamalarda uygulayıcının Tao ile birleşmesini sağlamak için kullanılır. Taoist meditasyon uygulaması Çi'nin gövde kanallarında dolaştırılmasını ihtiva eder. Ufak Döngü meditasyonu ya da Işığın Döndürülmesi meditasyonunda nefes ile çi'nin bedenin arka ve ön yüzlerinde döndürülmesi amaçlanır.

Budizm'de Meditasyon

Budist meditasyonu temelde iki tema ile ilgilenir: zihnin dönüşümü, ve bu zihnin kendisinin ve başka olguların keşfi için kullanılması.[3]Buda iki tür meditasyon öğretmişti, samatha meditasyonu (Sanskritçe:Ş›amatha) ve vipassanā meditasyonu (Sanskritçe:vipaŞ›yanā).

Samādhi (Meditatif eğitim): samatha meditasyonu

Sekiz Aşamalı Soylu Yol’un belirttiği şekliyle, samyaksamādhi "doğru konsantrasyondur". Samādhi geliştirmenin başlıca yolu meditasyondur. Samādhi’nin geliştirilmesiyle, kişinin zihni kirlerden arınmış, rahat, sakin ve duru hale gelir.

Meditasyonu icra eden bir kez kuvvetli ve etkin bir konsantrasyona (jhāna, Sanskritçe ध्यान dhyāna) ulaştıktan sonrasında, zihni gerçekliğin nihai doğasına dalmaya ve içyüzünü kavramaya (vipassanā) hazır hale gelir, ve sonunda tüm ızdıraplardan kurtulması mümkün olur. Kavrayışı elde etmek için gereksinim duyulan zihinsel konsantrasyona erişme yolunda, farkındalık gelişimi olmazsa olmaz bir öneme haizdir.

Samatha meditasyonu bir nesne ya da düşüncenin bilincinde olmakla başlar, kişinin bedenine, zihnine ve tüm çevresine yayılarak, bir tür tam konsantrasyon ve rahatlık (jhana) durumuna neden olur. Meditasyon tarzında, bağdaş kurarak ya da diz çökerek oturmaktan, tanrısal anlatmaya, yürümeye kadar bir çok değişik yöntem mevcuttur. En yaygın yöntem, kişinin nefesine konsantre olmasıdır (anapanasati), çünkü bu yöntemle hem samathaya, hem de vipassanaya ulaşmak mümkündür.

Budist uygulamada, samatha meditationunun zihni sakinleştirebileceği, ama zihnin nasıl rahatsız olmaya başladığını anlamamızı yalnızca vipassanā meditasyonunun sağlayabileceği söylenir. Böylelikle bilgi (jñāna; Pāli ñāṇa) ve erdeme (prajñā Pāli paññā) kavramak ve bu nedenle nirvāṇaya (Pāli nibbāna) ulaşmak mümkün olacaktır. Şahıs jhanadayken, tüm kirler geçici olarak bastırılır. Fakat erdem (prajñā ya da vipassana) tüm kirlenmeleri ortadan kaldıracaktır. Jhanalar bununla beraber Arahantların dinlenmek amacıyla geçtikleri durumlardır.

Prajñā (Erdem): vipassana meditasyonu

Prajñā (Sanskritçe) ya da paññā (Pāli), bağımlı köken, Dört Yüce Gerçek ve varoluşun üç işareti kavramlarının kavranmasıyla erişilen bilgelik anlamına gelir. Prajñā acıları ortadan kaldırma ve bodhiyi ortaya çıkarma gücü olan bilgeliktir. Tüm şeylerin doğasındaki dukkha (tatminsizlik), anicca (geçicilik) ve anatta (bensizlik) şeklinde olguları açığa çıkararak, nirvanaya ulaşmada temel araç olduğu söylenir.

Ilk olarak prajñā, vaazlar (Dharma konuşmaları) dinleyerek, okuyarak, araştırarak, Budist metinleri ezberleyerek ve konuşmalara katılarak kavramsal düzeyde elde edilir. Kavramsal anlayışa ulaşıldıktan sonrasında günlük hayata uygulanmalıdır ki, böylelikle her Budist Buda’nın öğretilerinin doğruluğunu ergonomik düzeyde sınayabilsin. Burada dikkat edilmesi ihtiyaç duyulan, teoride kişinin derin meditasyonda olsun, vaaz dinlerken, günlük hayatında çalışırken, ya da herhangi bir fiil esnasında olsun, uygulamanın herhangi bir devresinde Nirvana'ya ulaşabileceğidir.

Zazen

Zazen, Zen Budist okullarda meditasyon uygulamasına verilen addır. Çin ve Japonya’da çokça rağbet gören bir Budist okul olan Zen, meditasyona hususi bir vurgu yapar.[4] Zen başka Budizm modellerine kıyasla yazmalara daha az ehemmiyet atfeder, ve gerçeğe direkt ruhani atılımlarla ulaşılacağını vurgulamayı tercih eder.

Zen Budizm başlıca iki büyük okula ayrılmıştır: Rinzai (臨済宗) ve Soto (曹洞宗), birincisi büyük seviyede ruhani atılımın aracı olarak koan (公案, bir tür meditatif mesel ya da bilmece) üstüne meditasyonu yeğler, buna karşılık ikincisi (belirgin oranda koanları kullanmakla beraber) daha çok shikantaza ya da "bir tek oturma" üstünde yoğunlaşır.[5]

Zen Budist öğreti paradokslarla doludur, burada gaye egonun bağlarını gevşetmek, ve Buda’nın kendisiyle eşdeğer tutulan, Gerçek Kişilik ya da Şžekilsiz Kişilik alemine girişi kolaylaştırmaktır.[6] Bununla beraber, Zen mukaddes metinleri tamamıyla boşlamış da değildir.[7]

Vajrayana / Tantra

Mahayana geleneğinden gelmekle beraber, Tibet-Moğol Budizmi Vajrayāna ya da "Elmas Araç" (Mantrayāna, Tantrayāna, Tantric Budizm, ya da ezoterik Budizm olarak da anılır) tatbik eden okullardan biridir. Mahayana’nın tüm temel kavramlarını kabul eder; bunlara Budist uygulamayı genişletmek amacıyla tasarlanmış, geniş bir düzlemdeki ruhani ve fizyolojik teknikleri(yogik pratikler) de ilave eder. Tantrik Budizm büyük seviyede yogik pratikler ve meditatif uygulamalarla ilgilenir.[8] Vajrayana’nın öğelerinden bir de zihni geliştirme aracı olarak ritüeller, tahayyüller, fizyolojik egzersizler ve meditasyon kanalıyla psiko-fiziksel enerji tesis etmektir. Bu teknikleri kullanarak uygulayıcının bir yaşam süresi içinde, hatta üç yıl şeklinde kısa bir sürede Budalığa ulaşabileceği iddia edilir. Bir takım Tibet uygulamalarında, yalnızca çok ileri düzeydeki kimi uygulayıcılar için bu tekniklere cinsel yoga da dahil edilebilir. [9]

Kabbalada Meditasyon

Kabbala'da Tanrı'nın adları, sıfatları, simgeleri, Tevrat'tan ifadeler, İbranice harfler, bilgelik ağacı kullanılarak meditasyon yapılır. Mesela Kabalacı birlik anlamına gelen "Echad" (Ehad) kelimesini uzatarak söyler ve bilhassa son harfi vurgulayarak düşüncesini onun üstüne yoğunlaştırır.

Tasavvufta Meditasyon

Tasavvufta meditasyon türlü şekillerde gerçekleştirilir. Bir takım tarikatlarda meditasyon,mürşit denilen içsel rehberin fizyolojik görüntüsü ve ondaki tanrısal ışığı imajine etmekle bir takım tarikatlarda zikir esnasında zikirde kullanılan kelimelerin ışıklı bir biçimde hayal edilmesiyle, bir takım tarikatlarda murakabe ismi altında kalp üstüne dikkati yoğunlaştırmakla ya da genel olarak tanrısal sıfatları, yaradılışı tefekkür etmekle gerçekleştirilir.

Tasavvuf öğretisine bakılırsa zikir, gökyüzü, murakabe, bağlantı ile meydana getirilen tefekkür pratikleri içsel kılavuzun (mürşit) rehberliği altında ve "seyr-i süluk" denilen sufi ezoterik yoluna inisiye olan salik tarafınca gerçekleştirilmelidir. Belli başlı pratikler için halvet denilen yalnızlığa çekilmek, öncesinde ya da ergonomik esnasında oruçlu olmak vs. şeklinde şartlar aranabilmekte, pratikler esnasında karşılaşılan durumlar için kılavuza danışılması ve onun önerilerine uygun olarak çalışmanın devam ettirilmesi istenebilmektedir.

Meditasyonun yararları

Meditasyonun pozitif tesirleri hakkında yazmadan ilkin, aslen en büyük pozitif etkinin meditasyonun kendisi bulunduğunu belirtmemiz gerekir. Fakat meditasyon teknikleri, yukarıdaki bölümlerde ifade edildiği şeklinde, çok türlü olduğundan, bu yararları genellemek doğru olmayacaktır. Mesela meditasyonun yararları üstüne en fazlaca bilimsel araştırma meydana getirilen Transandantal Meditasyon(TM)tekniğinin işleyişi, pek çok meditasyon uygulamasından farklıdır. Bu farklılık araştırmacılar tarafınca tekniğin doğallığına bağlanmaktadır ki her meditasyon uygulaması TM tekniğinde bilimsel olarak kanıtlanmış yararların ortaya çıkmasını sağlamaz. Hatta bir takım tekniklerin münzevi yaşam şeklini seçmeyen insanlarca uygulanmasının getireceği sonuçlar tam olarak bilinememektedir.[10]

Kişinin meditasyonda hissettiği sevinç konumu o denli derin ve doyum edicidir ki, şahıs herhangi bir başka etkiye bakmaz, şahıs bir tek kendi iyiliği için meditasyon yapar. Bununla birlikte, meditasyonun yaşamımızın her kendi alanında pozitif bir tesiri vardır. Sebebi, belirgin bir tür meditasyonu icra eden bir kişinin sübtil sistemi (Çakraları ve enerji kanalları) temizlenir ve dengeye gelir ve bu şekilde tüm yaşam dengeye gelir ve mutluluk ve huzurla usd. Meditasyonun en rahat tesiri, sağlığın düzelmesidir. Fakat burada, meditasyonun bir tedavi tekniği olmadığını ya da seçenek tıp olmadığını vurgulamak önemlidir. Her şey çok kolaydır: sıhhatli olmak için, şahıs sıhhatli bir yaşam sürmelidir. Fakat, "sıhhatli yaşam" bir tek uygun fizyolojik koşullar demek değildir, daha derin mealde çakraları temiz tutmaya yardım eden bir yaşam şeklidir. Ve meditasyonun yapmış olduğu kesinlikle budur. Çakralar bir kez temiz olduğu vakit, baktıkları denetim ettikleri organlara kafi enerjiyi sağlarlar. Ve bu şekilde, organlar sıhhatli hale gelir ve fizyolojik rahatsızlıklar kaybolur. Tedavi edilemez diye fikredilen hastalıkların bir tek bir çok ay içinde tedavi edilmesine sıkça rastlanır. Aslen, bunda olağanüstü bir şey yoktur: meditasyon ve içgözlem (bu tür durumlar Sahaja Yoga'nın iki temel yaklaşımıdır) kanalıyla kendimizi düzeltirken, açgözlülük, tutku, hiddet, vb. şeklinde düşmalarımızdan da kurtuluruz. Çakraların dilinde, bu, çakralarımızın temizlendiği anlamına gelir. Ve, netice olarak, şahıs fizyolojik, akılsal ve duygusal olarak da sıhhatli hale gelir.

Meditasyonun başka bir pozitif tesiri de, günlük yaşamımıza getirmiş olduğu dengedir. O denge sonucu, şahıs ne iş yaparsa yapsın, onu daha iyi yapar ve daha uğraş harcar. Bu şekilde, şahıs işte daha başarıya ulaşmış olur ve bu başarı çok sıkı ya da oldukça fazla emek vererek değildir ama işi daha iyi yaparak kazanılır. Tertipli olarak meditasyon icra eden şahıs, işinden sevinç duyar ve bununla kendinizi tüketmeden başarıya ulaşmış olmuş olursunuz. Benzer şekilde, ailemiz ve toplumsal ilişkilerimizde gelişir çünkü meditasyon icra eden bir şahıs diğerlerinde hatalar sağlamak yerine kendine bakma davranışını kazanır. Daha da fazlası, bu şekilde bir şahıs, diğerlerine karşı daha pozitif bir davranış içinde olur ve onlarla tartışmak yerine insanlara yardım eder.

Meditasyon tüm çakraların açılmasına ve temizlenmesine yardım ettikçe, onların esas kaliteleri kendilerini göstermeye başlarlar. Bu şekilde, şahıs, masum, yaratıcı, eli bol, korkusuz, şefkatli ve bağışlayıcı hale gelir. Bizler tamamımız bu kalitelere haiz olmamız icap ettiğini biliyoruz ama onlar vaaz vermekle ya da kitaplar okuyarak geliştirilemezler. Çakraların temizlenmesi kendi içimizde yer alması ihtiyaç duyulan gerçek bir süreçtir. Ve, meditasyon esnasında olan da kesinlikle budur. Bu çabalama, şahıs meditasyon yaparken yedinci çakraya -Sahasrara'ya yükselen- Kundalini enerjisi tarafınca yapılır. Yalnız Kundalini yükselip altıncı çakrayı-Agnya'yı geçerken, şahıs fikirlerin üstünde meditasyon demek olan düşüncesiz farkındalık konumunun içindedir.

Meditasyon üstüne araştırmalar

"Transandantal Meditasyonun hem zihinsel bir aktivite hem de bu aktivitenin arkasından erişilen bir “şuur hali” olduğu 1970’lerde meydana getirilen çalışmalarda ortaya koyulmuştur. Meydana getirilen çalışmalarda Transandantal Meditasyon yapanlarda günlük uyku, uyanıklık ve rüya şuur düzeylerinden değişik bir dördüncü şuur durumunun deneyimlendiği gözlenmiştir. Bu şuur durumunun da günlük başka üç şuur durumunun kendine özgü fizyolojik şartları olduğu şeklinde kendine özgü fizyolojik bir karşılığa haiz olduğu belirlenmiştir.[11]

Meydana getirilen bir başka araştırmada ise transandantal meditasyonun beynin elektriksel faaliyeti üstündeki tesirleri araştırılmıştır.(EEG ölçümleri) Buna bakılırsa meditasyon esnasında beynin ön loblarında (frontal lobe) alfa dalgalarının yükseldiği gözlenmiştir. Bunun da artan iç uyanıklıkla beraber deneyimlenen dinlenme halinin aynı anda yaşantılanmasına karşılık gelebileceği beliritlmiştir.

Budist rahipler üstünde meydana getirilen bir çalışmadaki bulgular, tertipli budist meditasyonu icra eden bu rahiplerin dikkat, bellek, öğrenme ve şuur algısı şeklinde zihinsel süreçlerin dahil olduğu “gama dalgası” aktivitelerinde daha gelişmiş olduklarını göstermiştir." (Erturan, 2005, s.108)

Kaynaklar

Glenn H. Mullin (Compiled, Edited and Translated), Bridging the Sutras and Tantras-Teachings of the Dalai Lamas, Snow Lion Publications, Ithaca, 1985
Perle Epstein, Kabala-Musevi Mistiklerin Yolu, çev. Nusret karayazgan-Şžiyma Barkın, Dharma Yayınları, İstanbul,1993.
Kelder, Peter; Tibet'in Gençlik Pınarı; Beşinci Bölüm, sayfa: 137, Dharma Yayınlar, 1999
Eva Wong, Taoism, Shambala Publications, 1997
Erturan, Esin Esra; Hatha Yoga Egzersiz Sistemi, (Exercise System of Hatha Yoga) Spor Eğitiminin Ve Performansının Felsefi Temelleri Sempozyumu, Yayınlanmış Poster Bildiri, 8-9 Nisan 2005 Manisa, S.108
R. Jevning, R. K. Wallace & M. Beidebach (1992). "The physiology of meditation: A review: A wakeful hypometabolic integrated response". Neuroscience & Biobehavioral Reviews 16 (3): 415-424.'
Rainforth, Maxwell; RH, Schneider; Nidich, SI; Gaylord-King, C; Salerno, JW; Anderson, JW (December 2007). "Stress Reduction Programs in Patients with Elevated Blood Pressure: A Systematic Review and Meta-analysis". Current Hypertension Reports 9 (6): 520-528. doi:10.1007/s11906-007-0094-3. PMC 2268875. PMID 18350109. http://www.pubmedcentral.nih.gov/articlerender.fcgi?tool=pmcentrez&artid=2268875.

YORUMLAR

Ad

Anlamı Nedir?,22,Biyoloji Konu Anlatımı,25,Cilt Bakımı,82,Coğrafya Ders Anlatımı,978,Genel,46,Güzel Sözler,16075,Music,1,Ne Nedir?,32164,Resimli Sözler,4111,Saç Sağlığı,119,Sağlık Bilgileri,1596,Soru-Cevap,10236,Sports,1,Tarih Konu Anlatımı,5,Teknoloji,36,Türk Dili ve Edebiyatı Konu Anlatımı,2,
ltr
item
Ders Kitapları Konu Anlatımı: Meditasyon Nedir
Meditasyon Nedir
Ders Kitapları Konu Anlatımı
https://ders-kitabi.blogspot.com/2017/05/meditasyon-nedir.html
https://ders-kitabi.blogspot.com/
http://ders-kitabi.blogspot.com/
http://ders-kitabi.blogspot.com/2017/05/meditasyon-nedir.html
true
5083728687963487478
UTF-8
Tüm Yazılar Yüklendi hiçbir mesaj bulunamadı HEPSİNİ GÖR Devamı Cevap Cevabı iptal Silmek Cevabı iptal Home SAYFALARI POST Hepsini gör SİZİN İÇİN ÖNERİLEN ETİKET ARŞİV SEARCH Tüm Mesajlar İsteğinizle eşleşme bulunamadı Ana Sayfaya Dön Pazar Pazartesi Salı Çarşamba Perşembe Cuma Cumartesi Pazar Mon Tue Wed Thu Fri Sat January February March April May June July August September October November December Jan Feb Mar Apr May Jun Jul Aug Sep Oct Nov Dec Şu anda... 1 dakika önce $$1$$ minutes ago 1 saat önce $$1$$ hours ago Dün $$1$$ days ago $$1$$ weeks ago more than 5 weeks ago İzleyiciler Takip et THIS PREMIUM CONTENT IS LOCKED STEP 1: Share to a social network STEP 2: Click the link on your social network Tüm Kodunu Kopyala Tüm Kodunu Seç Tüm kodlar panonuza kopyalanmıştır. Kodları / metinleri kopyalayamıyor, kopyalamak için lütfen [CTRL] + [C] tuşlarına (veya Mac ile CMD + C'ye) basınız Table of Content