MEZAK a. (ar. zev(r"ten mezâk). Esk. 1. Zevk alma, lezzet duyma: "Ey Fuzûii mey ü mahbûb-ı mezâkın terk et" (Fuzuli,...
MEZAK a. (ar. zev(r"ten mezâk). Esk.
1. Zevk alma, lezzet duyma: "Ey Fuzûii mey ü mahbûb-ı mezâkın terk et" (Fuzuli, XVI. yy.).
2. Zevk, tat, lezzet: Muhtei-üi mezak (tadı bozuk).
3. Mezak-aşina, zevk almasını bilen.
—Esk. anat. Damak.
1. Zevk alma, lezzet duyma: "Ey Fuzûii mey ü mahbûb-ı mezâkın terk et" (Fuzuli, XVI. yy.).
2. Zevk, tat, lezzet: Muhtei-üi mezak (tadı bozuk).
3. Mezak-aşina, zevk almasını bilen.
—Esk. anat. Damak.
Kaynak: Büyük Larousse
YORUMLAR