Miat -dı isim, eskimiş (mia:dı) Arapça m³¤¥d 1 .Bir şeyin yapılması için tanınan süre. 2 . Bir şeyin yerine yenisinin verile...
Miat -dı
isim, eskimiş (mia:dı) Arapça m³¤¥d
1 .Bir şeyin yapılması için tanınan süre.
2 . Bir şeyin yerine yenisinin verilebilmesi için kabul edilmiş bulunan süre, kullanma süresi:
isim, eskimiş (mia:dı) Arapça m³¤¥d
1 .Bir şeyin yapılması için tanınan süre.
2 . Bir şeyin yerine yenisinin verilebilmesi için kabul edilmiş bulunan süre, kullanma süresi:
"Asker ayakkabısının miadı altı aydır."- .
Atasözü, deyim ve birleşik fiiller
- miadı dolmak
- miadı gelmek
MİAT a. (ar. mi'ad).
1. Bir işin yapılması için söz verilen ya da tanınan süre, belirtilen zaman.
2. Bir şeyin yerme yenisinin verilebilmesi için kabul edilen ya da kullanılmaz duruma geleceği düşünülen süre; kullanma süresi.
3. Miadı dolmak. bir şey eskimek, kullanım süresi dolmak; artık kullanılmaz durumda bulunduğu kabul edilmek: Artık bu arabanın miadı doldu, değiştirmek gerek.
MİAT çoğl. a. (ar. mi'e'nın çoğl. miat). Esk. mat.
1. Yüzler.
2. Miat-ı ulut, binler basamağının üçüncü rakamı.
1. Bir işin yapılması için söz verilen ya da tanınan süre, belirtilen zaman.
2. Bir şeyin yerme yenisinin verilebilmesi için kabul edilen ya da kullanılmaz duruma geleceği düşünülen süre; kullanma süresi.
3. Miadı dolmak. bir şey eskimek, kullanım süresi dolmak; artık kullanılmaz durumda bulunduğu kabul edilmek: Artık bu arabanın miadı doldu, değiştirmek gerek.
MİAT çoğl. a. (ar. mi'e'nın çoğl. miat). Esk. mat.
1. Yüzler.
2. Miat-ı ulut, binler basamağının üçüncü rakamı.
Kaynak: Büyük Larousse
YORUMLAR