Muhteva.com Titizlik Nedir? Sarp Nedir? Tınlatma Nedir? Titizleşmek Nedir? Sarımsak Ne...
Muhteva.com |
- Titizlik Nedir?
- Sarp Nedir?
- Tınlatma Nedir?
- Titizleşmek Nedir?
- Sarımsak Nedir?
- Tınlamak Nedir?
- Titizlenmek Nedir?
- Sarnıçlı Nedir?
- Tınlama Nedir?
- Tırtıllamak Nedir?
- Titizce Nedir?
- Sarmak Nedir?
- Tını Nedir?
- Tırtıl Nedir? (Sözlük)
- Titiz Nedir?
- Sarmaşık Nedir?
- Tıngırdamak Nedir?
- Aktarmacılık Nedir?
- Tişe Nedir?
- Sarmal Nedir?
- Tıngır Nedir?
- Aktarmacı Nedir?
- Tisa Nedir?
- Sarman Nedir?
- Tınaz Nedir?
- Aktarma Nedir?
- Tiryaki Nedir?
Posted: 06 May 2017 04:55 PM PDT TİTİZLİK a. 1. Titiz olma durumu; titiz bir kimsenin, davranışlarının özelliği. 2. Titizlikle, kılı kırk yararak; dikkat ve özenle: Bir konuyu titizlikle incelemek, araştırmak. Büyük bir titizlikle çalışmak. Kaynak: Büyük Larousse |
Posted: 06 May 2017 04:55 PM PDT Sarp sıfat 1 . Dik, çıkması ve geçilmesi güç (yer), yalman: “İki gündür sarp dağ yollarını aşıyoruz.”- F. R. Atay. 2 . (mecaz) Güç, zor. Atasözü, deyim ve birleşik fiiller sarpa sarmak (veya çekmek) Güçlükler ortaya çıkmak, çözülmesi çok güç bir duruma gelmek: “Böyle böyle işler sarpa sarmaya başladı.”- E. Şafak. “Düz ovada sarpa çekme […] |
Posted: 06 May 2017 04:55 PM PDT TINLATMA a. Tınlatmak eylemi. *Ger. day. Bir parça içindeki çatlağı ya da iki parça arasındaki kohezyon hatasını ortaya çıkarmak için bir çekiç yardımıyla gerçekleştirilen ses deneyi. Kaynak: Büyük Larousse |
Posted: 06 May 2017 04:55 PM PDT TİTİZLEŞMEK gçz. f. Titiz bir kimseye yakışır biçimde davranmaya başlamak: Son günlerde iyice titizleşti, sabahtan akşama kadar ellerini yıkıyor. Kaynak: Büyük Larousse |
Posted: 06 May 2017 04:55 PM PDT Sarımsak -ğıTDK, Türk Dil Kurumu isim, bitki bilimi 1 . Zambakgillerden, 25-100 santimetre yüksekliğinde, yapraklarında, saplarında ve toprak altındaki soğanında kokulu yağ bulunan bir kültür bitkisi (Allium sativum). 2 . Bu bitkinin baharat olarak kullanılan dişli bölümü. Atasözü, deyim ve birleşik fiiller sarımsağı gelin etmişler de kırk gün kokusu çıkmamış sarımsak yemedim ki ağzım koksun […] |
Posted: 06 May 2017 04:55 PM PDT tınlamak (nsz) “Tın” sesi biraz sürüp gitmek, çınlamak. TINLAMAK gçz. f. (tın’dan) Süreğen bir tın sesi çıkarmak; yankılanmak, çınlamak. * tınlatmak ettirg t. Bir şeyi tınlatmak, onun tınlamasını sağlamak ya da buna yol açmak. Ger. day. Bir parçaya tınlatma uygulamak. Kaynak: Büyük Larousse |
Posted: 06 May 2017 04:55 PM PDT TİTİZLENMEK gçz. f. 1. Bir konuda çok dikkatle ve özenle davranmak; böyle davranılmasını istemek ya da müşkülpesentçe davranmak; titizlik göstermek: Raporun son kontrolünde çok titizlendi. Titizlenmeyi bırak da seç şu yemekleri, açlıktan ölmek üzereyim. 2. Huysuzlanmak, söylenmek: Zamanında yetişemeye- cek diye titizlendi. Onun ağırkanlı davranışlarını gördükçe titizleniyor. Kaynak: Büyük Larousse |
Posted: 06 May 2017 04:55 PM PDT SARNIÇLI sıf. Sarnıcı olan, sarnıcı bulunan. *Denize. Sarnıçlı tekne, sıvıları (hidrokarbonlar, şarap vb.) taşımak için bir sarnıçla donatılmış tekne. Kaynak: Büyük Larousse |
Posted: 06 May 2017 04:55 PM PDT TINLAMA a Tinlamak eylemi. *Patol. Ses tınlaması, gırtlağı, boynu ya da göğsü dinlerken duyulan ses. *Tip. Geçiş tınlaması, muayene sırasında parmakla vururken ötümlü bir bölgeden” ötümsüz bir bölgeye geçildiği anda kulağa ulaşan ses değişikliği. Çoğu zaman bir organın sınırlarını belirlemeyi sağlar. Kaynak: Büyük Larousse |
Posted: 06 May 2017 04:55 PM PDT TIRTILLANMAK gçz. f. Ağaçtan söz ederken, üzerine tırtıllar üşüşmek. Kaynak: Büyük Larousse |
Posted: 06 May 2017 04:55 PM PDT TİTİZCE sıf., be. Titizlik yapan, titiz bir biçimde: Titizce bir kadın. Titizce davranmak. Kaynak: Büyük Larousse |
Posted: 06 May 2017 04:55 PM PDT SARMAK g. f. 1. Bir şeyi (bir şeye, çevresine) sarmak, onu bir şeyin çevresine ya da kendi çevresine dolamak: Kesilen parmağına yara bandı sarmak. Kırılan kolu sarmak. Şu yünü sarar mısın? 2. Bir şeyi, bir kimseyi (bir şeye) sarmak, onu bir şeyle kaplamak, tümüyle örtmek: Bir hediyeyi ipek kâğıda sarmak. Bir çocuğu battaniyeye sarmak. 3. […] |
Posted: 06 May 2017 04:54 PM PDT tını isim, müzik 1 . Türlü müzik araçlarının verdiği sesleri birbirinden ayırt etmeyi sağlayan ses özelliği. 2 . fizik Bir cismin titreşiminden çıkan sesi, başka nitelikteki bir cismin aynı yükseklikte çıkan sesinden ayırt ettiren özellik, tınnet. 3 . mecaz Söyleniş biçimi, vurgusu: “Bu cümlenin tınısında ufak bir böbür sezer gibi oldum.”- H. Taner. TINI a. […] |
Posted: 06 May 2017 04:54 PM PDT TIRTIL a Pulkanatlı böceklerin, genellikle bitkiyle beslenen ve çoğunlukla tarım bitkilerine zarar veren larvası. (Bk. ansikl. böl.) *Zool. Kirpi tırtıl, bedenlerini kaplayan kalkık ve sık kıllarından ötürü çeşitli pervanelerin tırtılına verilen ad. *ANSİKL. Tırtıllar ince uzun gövdeli larvalardır; bunlarda baş yuvarlak ve ağız parçaları çiğneyici tiptedir; uçları birer tırnakla sona eren üç çift toraks (göğüs) […] |
Posted: 06 May 2017 04:54 PM PDT TİTİZ sıf. 1. Yaptığı her şeye çok dikkat ve özen gösteren, en küçük ayrıntılara önem veren ve başkalarından da bu biçimde davranmalarını isteyen kimse için kullanılır: işinde çok titiz bir memur. Titiz bir müdür. 2. Kolay beğenmeyen, kolayca hoşnut edilemeyen, müşkülpesent kimse için kullanılır: Arkadaş seçiminde son.derece titizdir. Titiz bir sinema eleştirmeni. 3. Temizliğe düşkünlüğü […] |
Posted: 06 May 2017 04:54 PM PDT SARMAŞIK a. 1. Ağaçların gövdelerine ve duvarlara sarılan ya da yerde topraklara yayılan sarılgan ve tırmanıcı bitkilerin genel ismi. 2. Orman sarmaşığı, hepyeşil yapraklı sarılgan nebat. (Bil. a. Hedera helix; sarmaşıkgiller familyası.) [Bk. ansikl. böl.] || Tarla sarmaşığı ya da kuzu sarmaşığı ya da çit sarmaşığı, dünyanın her tarafında, bilhassa Akdeniz havzasında yaygın, tırmanıcı, çokyıllık […] |
Posted: 06 May 2017 04:54 PM PDT TINGIRDAMAK gçz f. 1. Metal, cam vb. nesnelerden söz ederken, çarpma ya da düşme sonucu kuru ve çınlamalı, madeni bir ses çıkarmak. 2. Arg. Ölmek. * tıngırdatmak ettirg. f. 1. Bir şeyi tıngırdatmak, onun tıngırdamasına yol açmak ya da bunu sağlamak. 2. (Bir çalgıyı) tıngırdatmak, telli bir çalgıyı, genellikle büyük bir ustalık göstermeksizin çalmak. Kaynak: […] |
Posted: 06 May 2017 04:54 PM PDT AKTARMACILIK, 1. Aktarma işi 2. Başkasının ürünü olan bir şeyi, bir düşünceyi aktarma: Sanatta esas olan aktarmacılık değil yaratıcılıktır. Azgelişmiş ülkeler sadece teknoloji aktarmacılığıyla kalkınamazlar Kaynak: Büyük Larousse |
Posted: 06 May 2017 04:54 PM PDT TİŞE a. (fars. fişe). Esk. 1. Keser, kazma, külünk. 2. Balta, nacak. 3. Tişei Ferhad, Ferhat’ın dağı delmek için kullandığı kazma. Kaynak: Büyük Larousse |
Posted: 06 May 2017 04:54 PM PDT sarmal sıfat, fizik 1 . Dolana dolana oluşmuş, birbirini izleyen, helisel, helezonlu, helezoni. 2 . mecaz İçinden çıkılmaz (durum). Sarmal yay dalgalarının günlük yaşamda kullanım alanları nedir? Sarmal yay nedir? Sarmal Gökada SARMAL sıf. Birbiri üzerinde dolana dolana giden halkalar biçiminde olan. *Astrofiz. Sarmal gökada, parlak yıldızları ve bulutsuları, merkezi bir çekirdek çevresinde yer alan […] |
Posted: 06 May 2017 04:54 PM PDT TINGIR a. (yansıma söze). 1. Metal bir nesnenin sert bir yüzeye çarpması ya da düşmesi sonucunda çıkan ses. 2. Arg Para. 3. Tıngır mıngır, yavaş ve düzenli bir biçimde: Araba bozuk yolda tıngır mıngır ilerliyordu. || Tıngır tıngır, birbirine çarpan madeni eşyaların çıkardığı sesin sürekliliğini betimler; bir yerde hiçbir şey bulunmadığını bomboş olduğunu belirt mek […] |
Posted: 06 May 2017 04:54 PM PDT AKTARMACI, Aktarma işini yapan kimse. Kaynak: Büyük Larousse |
Posted: 06 May 2017 04:54 PM PDT TİSA sıf. (ar. tisca). Esk. 1. Dokuz. 2. Tisa-imi’e, dokuz yüz. *Esk. gökbil. Abayı tisa, eflaki tisa, Güneş sistemini oluşturan gezegenler ile Ay. Kaynak: Büyük Larousse |
Posted: 06 May 2017 04:54 PM PDT SARMAN a (sarı dan sarı-man ya da sarmak tan sar man). Sarı tüylü kedi. * sıf. Azman, iri, kocaman. Kaynak: Büyük Larousse Sarman kedilerin özellikleri nedir? |
Posted: 06 May 2017 04:54 PM PDT tınaz isim 1 . Dövülerek savrulmaya hazırlanan ekin yığını. 2 . Yığın: “Bu surattan kurtulmak için kalkıyor, kitap tınazları arasından, ikisini görebileceği bir yer seçiyor.”- A. İlhan. Birleşik Sözler tınaz makinesi Ahmet Naci Tınaz Ali Rıza Avni Tınaz TINAZ a. 1. Yığın. 2. Taneleri samandan ayırmak için rüzgârda savrulmak üzere hazırlanan dövülmüş tahıl yığını. (Tinazlar […] |
Posted: 06 May 2017 04:54 PM PDT AKTARMA, 1. Aktarmak eylemi2. Yolun belirli bir noktasında taşıt yada hat değiştirme. 3. Alıntı: Bu aktarmalar yapıta bir şey katmıyor 4. Ekin kaldırılan tarlayı sürme işi: Tarlalarda bahar aktarması yapıldı. 5. Aktarma yapmak, bir şey aktarmak ya da yolculukta taşıt değiştirmek: Bütçede bir fasıldan başka bir fasıla yapılan aktarmalar, iki durak sonra aktarma yapacaksınız. Kaynak: […] |
Posted: 06 May 2017 04:54 PM PDT Tiryaki sıfat (tirya:ki: ) Arapça tiry¥®³ 1 . Afyon, tütün, kahve, çay vb. keyif veren maddelere alışmış olan (kimse): “Tiryaki değildi ama aklına estikçe içiyordu.”- Ç. Altan. 2 . mecaz Bir şeye çok alışmış, kendine huy edinmiş: “Belki de ha bire yenilmekte olduğu için zaten öfkesi burnunda bir altmışaltı tiryakisi.”- H. Taner. 3 . isim, […] |
You are subscribed to email updates from Muhteva.com. To stop receiving these emails, you may unsubscribe now. | Email delivery powered by Google |
Google Inc., 1600 Amphitheatre Parkway, Mountain View, CA 94043, United States |
YORUMLAR