ortam isim 1 . Canlı bir varlığın içinde bulunmuş olduğu organik ya da maddi şartların bütünü: "Bu ağustos ayı, bir katliam ...
ortam
isim
1 . Canlı bir varlığın içinde bulunmuş olduğu organik ya da maddi şartların bütünü:
2 . mecaz Bir kimsenin ya da bir insan topluluğunun yaşayışını etkileyen ruhsal, toplumsal ve kültürel etkilerin bütünü:
"Sanat ortamı. Emek harcama ortamı."- .
3 . ruh bilimi Nesnel ve toplumsal yönlerle kimi zaman kişinin iç dünyasını da kapsayan yakın çevre, orta derece.
Atasözü, deyim ve birleşik fiiller
ortama ayak uydurmak / ortama uymak / ortam yaratmak
Birleşik Sözler
çoklu ortam / ekolojik ortam / haberleşme-iletişim ortamı / kültür ortamı / veri ortamı
Naturel ortam nedir?
Beşeri ortam ve organik ortam ne anlama gelir?
Maddesel ortam nedir?
ORTAM a.
1. Çevrenin, belli bir fizyolojik etkenler bütünüyle tanımlanan ve bir kişinin, bir topluluğun, bir türün ya da bir türler öbeğinin yaşamış olduğu kısmı: Tütün yetiştirmek için uygun bir ortam.
2. Bir kimsenin içinden çıkmış olduğu ya da aralarında yaşamış olduğu kişiler, çevre, çevre: Mutlu bir aile ortamında yaşamak.
3. Bir kimsenin ya da bir topluluğun yaşamını etkileyen ve yönlendiren koşulların tümü: iyi bir emek harcama ortamı. Başarıya ulaşmış olması için bir hiç kimseye lüzumlu ortamı hazırlamak. Ortam hazır değil. Demokratik bir ortam arayışı.
4. Bir tamlayanla, bir etkinliğin gerçekleştiği çevre; çevre: Edebiyat ortamı. Kültür ortamı.
*Anat. Göz ortamları, göz küresinin içindeki saydam maddeler.
*Bakteriydi. Kültür ortamı, elverişli steril bir kaba uygun bir şekilde yerleştirilen ve çok azca sayıda bekteriden kısa bir sürede bir bakteri yığınının türemesini elde eden ya da teşhis amacıyla incelenmesi öngörülen mikroplu bir maddenin o mikropları ayrı koloniler halinde ayırmaya yarayan suni besleyici madde. (Bk. ansikl. böl.)
*Bilş. Bilgi kayıt ortamı, üstüne bir bilişim sistemine ilişkin bilgilerin kaydedildiği delikli kart, delikli şerit, manyetik şerit ya da disk şeklinde her tür unsur. üg
*Biyol. Bir hayvanı, bitkiyi ya da biyosenozu devamlı olarak etkileyen ve organizmaları yaşamak için uyarlanmaya zorlayan etmenlerin tümü. (Bk. ansikl. böl.) || Bir hayvan ya da nebat türünün yaşamış olduğu yer, biyotop. || iç ortam, üstün yapılı hayvanlarda canlı hücreleri direkt doğruya saran ortamı, şu demek oluyor ki kan ile lenfi belirtmek için Claude Bernard'ın önerilmiş olduğu deyim. (İç ortamın başlıca özelliği, değişken olan dış ortamın tersine, kimyasal ve fizyolojik karakterlerinin değişmezliğidir; bu değişmezliği elde eden süreçlere düzenleme işlevleri denir Bulunmuş olduğu yere karşın sindirim borusu iç ortamdan değil, dış ortamdan sayılır.)
*Cev. hazl. Ağır ortam, yoğun bir asıltı (çoğu zaman çok ince öğütülmüş manyetit) oluşturmada kullanılan yoğun katı. || Ağır ortam derişimi, bir malzemeyi oluşturan bileşenlerin kimilerinin yoğun bir sıvının ya da asıltının yüzeyinde yüzerken, diğerlerinin bu sıvının ya da asıltının altına çökme olgusundan yararlanarak, bir malzemeyi deriştirme yöntemi.
*Coğ. Coğrafi ortam,eskiden, yüzeyindeki canlı varlıkların yaşayışını etkileyen fizyolojik (yüzey şekilleri, iklim, nebat örtüsü vb.) özellikler bütünü. (Günümüzde bu bütünü belirtmek için organik ortam ya da organik çevre terimi kullanılmaktadır; organik ortam, gerçek coğrafi ortamın sadece bir bölümünü ihtiva eder; buna karşılık, insanoğlunun geniş anlamda etkilerini [siyasal, iktisadi, toplumsal, kültürel ve dinsel vb.] de hesaba katar.)
*Kim. ve Fiz. Bir tepkimenin, bir olayın meydana gelmesine olanak veren ve kimi özellikleriyle ayırt edilen madde. (Mesela asit ortam, yükseltgen ortam, soğutucu ortam, vb.)
*Teknol. Belirli bir işlemin gerçekleştirildiği yerin yapısı ve özellikleri (fizyolojik, kimyasal, bakteriyolojik).
*ANSİKL. Bakteriyol. Kültür ortamı. Bir bakterinin boyalı ya da boyasız olarak mikroskop altında incelenmesi, çoğu zaman onun doğasını kati olarak saptamaya yetmez; bundan dolayı onu alıcı bir hayvana aşılamak ya da uygun bir ortama (kültür) ekmek gerekir En fazla kullanılan ortam, gerek sıvı, gerek jelozla sertleştirilmiş olarak kullanılan peptonlu sığır et suyudur. Kültür süresinde koloniler sıvı içinde ya da sertleştirilmiş ortamların yüzeyinde gelişir ve mikroskopla gözlenebilen tipik bir görünüm alır Ek olarak, bazı bakteriler uygun ortamlarda karakteristik topluluklar meydana getirirler: mesela streptokoklar, sıvı ortamlarda, zincir şeklini alırlar. Kültür ortamlarına, çeşitli maddeler eklenebilir; bunlar uygun şekilde kullanıldıklarında, kültür esnasında ortama verdikleri görünümle ya da bazı türlerin gelişmesini kolaylaştırmakla, süratli teşhis konmasını sağlar Mesela, bazı bakteriler jelatini sulandırır; difteri basili pıhtılaşmış serum üstünde acele gelişir; tifo basili safralı ortamda çoğalır; kolibasil, laktozun asit mayalanmasına niçin olur; enterokok, eskülozidi siyaha boyar, vb.
*Biyol. Biyosfer başlıca iki ortamdan oluşur: hava (ya da kara) ortamı ve su ortamı. Bunlara toprak ortamı (toprak fauna ve florası) ile organik ortamı (hayvanların ve bitkilerin iç asalakları) eklemek gerekir. Bu ortamların her biri de kendi içinde ondan daha benzeşik birçok ortama ayrılır: abis ortamı, su ortamına ilişkin deniz ya da okyanus ortamıdır.
Bir ortam, yalnız ihtiva ettiği etmenlerin (ısı, aydınlık, tazyik, oksijen oranı, vb.) her birinin ortalama değeriyle değil, kendisini etkileyen değişikliklerin genliği, ritimi ve hızı da dikkate alınarak betimlenir. Ani değişimler çoğu zaman öldürücüdür, deniz kulaklarında durum böyledir. Fakat hayvanlar âleminde hareket, bitkiler âleminde diyasporların dağılımı canlı varlıklara, elverişsiz hale gelen eski ortamı terk ederek uyanabilecekleri yeni bir ortama yerleşme olanağı sağlar Göç denilen olgu budur. Ek olarak organizma, düşman bir ortamla alışveriş ve temaslarını kapanma kanalıyla (barınak yapma, kistleşme kış uykusu, anhidrobiyoz, vb.) azaltabilir. Son olarak, bir canlı türü kendi ortamını kendi başına da hazırlayabilir (cemiyet halinde yaşayan böcekler, kunduz, en yüksek derecede, insanoğlu).
1. Çevrenin, belli bir fizyolojik etkenler bütünüyle tanımlanan ve bir kişinin, bir topluluğun, bir türün ya da bir türler öbeğinin yaşamış olduğu kısmı: Tütün yetiştirmek için uygun bir ortam.
2. Bir kimsenin içinden çıkmış olduğu ya da aralarında yaşamış olduğu kişiler, çevre, çevre: Mutlu bir aile ortamında yaşamak.
3. Bir kimsenin ya da bir topluluğun yaşamını etkileyen ve yönlendiren koşulların tümü: iyi bir emek harcama ortamı. Başarıya ulaşmış olması için bir hiç kimseye lüzumlu ortamı hazırlamak. Ortam hazır değil. Demokratik bir ortam arayışı.
4. Bir tamlayanla, bir etkinliğin gerçekleştiği çevre; çevre: Edebiyat ortamı. Kültür ortamı.
*Anat. Göz ortamları, göz küresinin içindeki saydam maddeler.
*Bakteriydi. Kültür ortamı, elverişli steril bir kaba uygun bir şekilde yerleştirilen ve çok azca sayıda bekteriden kısa bir sürede bir bakteri yığınının türemesini elde eden ya da teşhis amacıyla incelenmesi öngörülen mikroplu bir maddenin o mikropları ayrı koloniler halinde ayırmaya yarayan suni besleyici madde. (Bk. ansikl. böl.)
*Bilş. Bilgi kayıt ortamı, üstüne bir bilişim sistemine ilişkin bilgilerin kaydedildiği delikli kart, delikli şerit, manyetik şerit ya da disk şeklinde her tür unsur. üg
*Biyol. Bir hayvanı, bitkiyi ya da biyosenozu devamlı olarak etkileyen ve organizmaları yaşamak için uyarlanmaya zorlayan etmenlerin tümü. (Bk. ansikl. böl.) || Bir hayvan ya da nebat türünün yaşamış olduğu yer, biyotop. || iç ortam, üstün yapılı hayvanlarda canlı hücreleri direkt doğruya saran ortamı, şu demek oluyor ki kan ile lenfi belirtmek için Claude Bernard'ın önerilmiş olduğu deyim. (İç ortamın başlıca özelliği, değişken olan dış ortamın tersine, kimyasal ve fizyolojik karakterlerinin değişmezliğidir; bu değişmezliği elde eden süreçlere düzenleme işlevleri denir Bulunmuş olduğu yere karşın sindirim borusu iç ortamdan değil, dış ortamdan sayılır.)
*Cev. hazl. Ağır ortam, yoğun bir asıltı (çoğu zaman çok ince öğütülmüş manyetit) oluşturmada kullanılan yoğun katı. || Ağır ortam derişimi, bir malzemeyi oluşturan bileşenlerin kimilerinin yoğun bir sıvının ya da asıltının yüzeyinde yüzerken, diğerlerinin bu sıvının ya da asıltının altına çökme olgusundan yararlanarak, bir malzemeyi deriştirme yöntemi.
*Coğ. Coğrafi ortam,eskiden, yüzeyindeki canlı varlıkların yaşayışını etkileyen fizyolojik (yüzey şekilleri, iklim, nebat örtüsü vb.) özellikler bütünü. (Günümüzde bu bütünü belirtmek için organik ortam ya da organik çevre terimi kullanılmaktadır; organik ortam, gerçek coğrafi ortamın sadece bir bölümünü ihtiva eder; buna karşılık, insanoğlunun geniş anlamda etkilerini [siyasal, iktisadi, toplumsal, kültürel ve dinsel vb.] de hesaba katar.)
*Kim. ve Fiz. Bir tepkimenin, bir olayın meydana gelmesine olanak veren ve kimi özellikleriyle ayırt edilen madde. (Mesela asit ortam, yükseltgen ortam, soğutucu ortam, vb.)
*Teknol. Belirli bir işlemin gerçekleştirildiği yerin yapısı ve özellikleri (fizyolojik, kimyasal, bakteriyolojik).
*ANSİKL. Bakteriyol. Kültür ortamı. Bir bakterinin boyalı ya da boyasız olarak mikroskop altında incelenmesi, çoğu zaman onun doğasını kati olarak saptamaya yetmez; bundan dolayı onu alıcı bir hayvana aşılamak ya da uygun bir ortama (kültür) ekmek gerekir En fazla kullanılan ortam, gerek sıvı, gerek jelozla sertleştirilmiş olarak kullanılan peptonlu sığır et suyudur. Kültür süresinde koloniler sıvı içinde ya da sertleştirilmiş ortamların yüzeyinde gelişir ve mikroskopla gözlenebilen tipik bir görünüm alır Ek olarak, bazı bakteriler uygun ortamlarda karakteristik topluluklar meydana getirirler: mesela streptokoklar, sıvı ortamlarda, zincir şeklini alırlar. Kültür ortamlarına, çeşitli maddeler eklenebilir; bunlar uygun şekilde kullanıldıklarında, kültür esnasında ortama verdikleri görünümle ya da bazı türlerin gelişmesini kolaylaştırmakla, süratli teşhis konmasını sağlar Mesela, bazı bakteriler jelatini sulandırır; difteri basili pıhtılaşmış serum üstünde acele gelişir; tifo basili safralı ortamda çoğalır; kolibasil, laktozun asit mayalanmasına niçin olur; enterokok, eskülozidi siyaha boyar, vb.
*Biyol. Biyosfer başlıca iki ortamdan oluşur: hava (ya da kara) ortamı ve su ortamı. Bunlara toprak ortamı (toprak fauna ve florası) ile organik ortamı (hayvanların ve bitkilerin iç asalakları) eklemek gerekir. Bu ortamların her biri de kendi içinde ondan daha benzeşik birçok ortama ayrılır: abis ortamı, su ortamına ilişkin deniz ya da okyanus ortamıdır.
Bir ortam, yalnız ihtiva ettiği etmenlerin (ısı, aydınlık, tazyik, oksijen oranı, vb.) her birinin ortalama değeriyle değil, kendisini etkileyen değişikliklerin genliği, ritimi ve hızı da dikkate alınarak betimlenir. Ani değişimler çoğu zaman öldürücüdür, deniz kulaklarında durum böyledir. Fakat hayvanlar âleminde hareket, bitkiler âleminde diyasporların dağılımı canlı varlıklara, elverişsiz hale gelen eski ortamı terk ederek uyanabilecekleri yeni bir ortama yerleşme olanağı sağlar Göç denilen olgu budur. Ek olarak organizma, düşman bir ortamla alışveriş ve temaslarını kapanma kanalıyla (barınak yapma, kistleşme kış uykusu, anhidrobiyoz, vb.) azaltabilir. Son olarak, bir canlı türü kendi ortamını kendi başına da hazırlayabilir (cemiyet halinde yaşayan böcekler, kunduz, en yüksek derecede, insanoğlu).
Kaynak: Büyük Larousse
YORUMLAR