Otomat TDK Vikipedi isim Fransızca automate 1 . Canlı bir varlığın yapabileceği bazı işleri icra eden mekanik ya da elektrikli ...
Otomat
TDK Vikipedi
Otomat, otomatikman ardışık ya da döngüsel işlemleri gerçekleştirebilen mekanik ya da elektro-mekanik düzenektir. 1920 senesinde robot kelimesi kullanılmaya başlamadan ilkin robotlar için de otomat kelimesi kullanılmaktaydı.
Yaygın kullanımı ile otomatlar, kamuya açık alanlarda, mesela gazete, içecek ya da bisküvi satışı için kullanılan makinelerdir. Aşağıdaki resimlerde geçmişte kullanılan otomat makineleri görülmektedir.
Tarihte kullanılmış olan otomatlara örnekler:
Gösterim: 96
Boyut: 26.7 KB" style="max-width:100%;margin: 2px;"/>
Gösterim: 97
Boyut: 20.7 KB" style="max-width:100%;margin: 2px;"/>
TDK Vikipedi
isim Fransızca automate1 . Canlı bir varlığın yapabileceği bazı işleri icra eden mekanik ya da elektrikli vasıta.
2 . Sıcak su verecek şekilde hazırlanmış, hava gazı ocaklı aygıt.
3 . Yapılarda, merdivenleri aydınlatacak şekilde düzenlenmiş elektrik düzeneği.
Otomat, otomatikman ardışık ya da döngüsel işlemleri gerçekleştirebilen mekanik ya da elektro-mekanik düzenektir. 1920 senesinde robot kelimesi kullanılmaya başlamadan ilkin robotlar için de otomat kelimesi kullanılmaktaydı.
Yaygın kullanımı ile otomatlar, kamuya açık alanlarda, mesela gazete, içecek ya da bisküvi satışı için kullanılan makinelerdir. Aşağıdaki resimlerde geçmişte kullanılan otomat makineleri görülmektedir.
Tarihte kullanılmış olan otomatlara örnekler:
Boyut: 26.7 KB" style="max-width:100%;margin: 2px;"/>
Boyut: 20.7 KB" style="max-width:100%;margin: 2px;"/>
OTOMAT, -tı a. (fr. automate; yun. automatos, kendiliğinden hareket eden).
1. Mekanik, pnömatik, hidrolik, elektrik ya da elektronik aygıtlar yardımıyla, canlı cisimlerin hareketlerine benzer hareketler yapabilen makine. (Çoğu zaman androit anlamında kullanılır.) [Bk. ansikl. böl.]
2. Su musluğunun açılmasıyla çalışan ve borularından geçen suyu ısıtma düzeneği bulunan aygıt.
3. Bilinçdışı bir şekilde ya da dış bir gücün etkisiyle makine benzer biçimde davranan şahıs: Otomat benzer biçimde itaat etmek.
*Aydınlt. - MERDİVEN OTOMATİĞİ".
*Bilş. Bazı durumları ve durum geçiş koşullarını tanımlayan bir kurallar kümesinden oluşan matematiksel yapı. (Bk. ansikl. böl.)
*Metalürj. Otomat alaşımı, büyük seriler halinde parça üretmek amacıyla, ekip tezgâhlarında yüksek hızla emek harcama esnasında kısa, kırılgan talaşlar ve temiz bir işlenmiş yüzey elde etmek istendiğinde kullanılan alaşım. (Otomat pirinçleri, kurşunlu bronzlar ve kurşun kürecikleri içeren kimi alüminyum alaşımları en yaygın olarak kullanılanlardır.)
*Teknol. Otomobil sanayisinde, boya ya da benzer biçimde işlerde kullanılan otomatik mekanizma ve makine || Programlanabilir otomat, işleme programı delikli ya da manyetik şerit benzer biçimde bir kayıt ortamı yardımıyla verilebilen ve bundan dolayı kolaylıkla değiştirilebilen otomatik sistem.
*ANSİKL. Otomat terimi, uygun mekanizmalarla ve bilerek harekete geçirilen bir enerji kaynağının yaşayan varlıkların davranışını öykünmek etmeyi sağlamış olduğu bir makineler sınıfını belirtir. En eski otomatlar içinde. Daidalos tapınağı'nda yapıldıkları söylenen canlı heykeller sayılabilir. Yunanlılar ve hemen sonra Romalılar, çeşitli mekanik oyuncaklar yaptılar. Sadece Antikçağ mevzusunda ileri sürülen tüm betimlemeler içinde, hayal payını gerçekliğin payından ayırmak güçtür. Ortaçağ'da Albertus Magnus ya da Regiomontanus (Johann Müller) tarafınca yapıldıkları söylenen dikkat çekici otomatlar mevzusunda da durum böyledir.
Haklarında kati bilgiler bulunan gerçek otomatlar, saatçilik sanatıyla beraber ortaya çıktı. Büyük gelişmeyi de XVIII. yy.'da gösterdi. Vaucanson'un, gençliğinde halletmeye başladığı "ince oyuncaklar" içinde şu otomatlar da vardı: Coysevox'un heykelini örnek alan bir faunayı simgeleyen ve dil, dudak ve parmak hareketleriyle on iki dolayında ezgi çalabilen Yan flüt çalıcısı; Tamburen; Paris'te Sanatlar ve meslekler konservatuvarı'nda hâlâ hayranlıkla seyredilen bir Vıyelci hanım; Marmontel'in Cldopâtre'ının gösterimlerinde kullanılmış olan bir Engerek yılanı. Vaucanson'un kanatlarını çırpmak, yüzmek, suda çırpınmak, yem yiyecek ve kuş pisliğine benzer bir madde çıkarmak becerisiyle donanmış Ördek otomatı çok ünlüydü. Bu otomatın birçok taklidi yapılmış oldu. Bu taklitlerin kalıntıları incelenirse, tüm mikromekanik larına başvuran, çarklardan, zembereklerden, kaldıraçlardan, kam oyunlarından, paletlerden vb. yararlanan dikkat çekici başyapıtlar sözkonusu olduğu sonucuna varılabilir. Tek bir kanadında 2 000 parça vardı. Tüm bu otomatların amacı, yaşamı kopya etmek değil, yalnızca yaşam hareketlerini taklide çalışmaktı. Nitekim Vaucanson'un ördeğinin pisliği, görünüşe bakılırsa, hayvanın içine depo edilmiş boyalı ekmek gülleciklerinden oluşuyordu. Bu şekilde bir öykünmek süreci XVIII. yy.'ın tüm meşhur otomatlarında görülür. Bu meşhur otomatlar içinde, şunları saymak gerekir: Rahip Mical'ın Konuşan adım atar'ı; Friedrich von Knauss' un 1760'ta Viyana'da sergilediği Androit yazar; La Chaux-de-Fondslu Jaquet-Droz kardeşlerin 1783'te Fransa'da ve İsviçre' de sergiledikleri otomatlar; Regensburglu Leonhard Maelzel'in 1808'de yapmış olduğu Panharmonica; Schvvilguâ'nin yapmış olduğu Lyon, Cambrai ve Strasbourg saatleri (1842), rus sanatçılarca meydana getirilen ve Kremlin vitrinlerinde bugün de görülebilen sarkaçlarca hareket ettirilen otomatlar; Robert-Houdin'in Hokkabaz, ipcambazı, Öten kuş, Desenci yazar, Gizemli portakal ağacı, Pastacı, vb. otomatları. Kempelen'in Satranç oyuncusu adlı bir otomatı, kamuoyunu uzun süre düşündürdü. üstünde bir satranç tahtası bulunan bir tür sandık önünde bir otomat, insan bir oyun arkadaşıyla satranç oynuyor ve nerdeyse devamlı olarak kazanıyordu; öyleyse sandıkta deneyli bir oyuncunun saklandığı kesindi! Elektrik, bilhassa de elektronik, yalnız bazı davranışları yinelemeye değil, ek olarak bazı düşünsel işlevleri de hakikaten öykünmek etmeye yetenekli yeni bir otomatlar kuşağının ortaya çıkmasına yol açtı. Qgha 1912'deTorresQuevedo'nun yapmış olduğu elektrikli bir satranç oyuncusu, en güç partileri oynayabiliyordu. 1951'de Manchester üniversitesi'nde meydana getirilen ve sözü çok edilen Marienbad oyuncusu çok kolay bir otomattı, şu sebeple bu oyunda kati olarak kazanma olanağı veren bir algoritma vardı. Aynı dönemde Strachey, ABD' de iyi bir oyuncuyla oynamaya yetenekli bir dama oyuncusu yapmış oldu; bunun için makine, belli bir durumdan yola çıkarak tüm olanaklı hamlelerin neticelerini evvelde çözümlemek zorundaydı. Mikroelektrikteki ilerlemeler, 1977'de amerikan piyasasında görece ucuz bir fiyata satılan ve yüksek düzeyde satranç oynamaya yetenekli bir oyuncunun ortaya çıkmasını sağlamış oldu. Buna bakılırsa, bugün gerçek bir androit satranç oyuncusu yapmak olanaklıdır. Sanayide kurma ve takma iş ve işlemlerini yapabilen ve robot diye adlandırılan otomatlar kullanılmaktadır.
*Bilş. Otomatlar kuramı birçok bilişim tekniğinin (lojik devreler, diller kuramı, derleme teknikleri) temelini oluşturur. Otomatlar, işleme kabiliyetlerine bağlı olarak sıralanır:
1. minimum yeteneklileri olan ve 3 tipi bir dilbilgisine (Chomsky gramer) haiz bir üslupla yazılmış cümleleri çözümleyebilen ve tarayabilen, sonlu durum otomatları ya da ardışıl makineler;
2. 2 tipi dilbilgilerini (bağlamdan bağımsız gramer) işleyebilen istifli otomatlar;
3. 1 tipi dilleri (bağlama bağlı dilbilgileri) işleyebilen sınırı olan, doğrusal otomatlar;
4. 0 tipi gramer otan dilleri işleyen ve her algoritmayı gösterebilen ve en yetenekli otomat olan Turing" makinesi.
Sonlu durumlar otomatı ya da ardışıl makine, girişleri (biçim 1 ve biçim 2) ve gerektiğinde çıkışları (biçim 2) olan bir "kara kutu" benzer biçimde göz önüne alınabilir.
1. Mekanik, pnömatik, hidrolik, elektrik ya da elektronik aygıtlar yardımıyla, canlı cisimlerin hareketlerine benzer hareketler yapabilen makine. (Çoğu zaman androit anlamında kullanılır.) [Bk. ansikl. böl.]
2. Su musluğunun açılmasıyla çalışan ve borularından geçen suyu ısıtma düzeneği bulunan aygıt.
3. Bilinçdışı bir şekilde ya da dış bir gücün etkisiyle makine benzer biçimde davranan şahıs: Otomat benzer biçimde itaat etmek.
*Aydınlt. - MERDİVEN OTOMATİĞİ".
*Bilş. Bazı durumları ve durum geçiş koşullarını tanımlayan bir kurallar kümesinden oluşan matematiksel yapı. (Bk. ansikl. böl.)
*Metalürj. Otomat alaşımı, büyük seriler halinde parça üretmek amacıyla, ekip tezgâhlarında yüksek hızla emek harcama esnasında kısa, kırılgan talaşlar ve temiz bir işlenmiş yüzey elde etmek istendiğinde kullanılan alaşım. (Otomat pirinçleri, kurşunlu bronzlar ve kurşun kürecikleri içeren kimi alüminyum alaşımları en yaygın olarak kullanılanlardır.)
*Teknol. Otomobil sanayisinde, boya ya da benzer biçimde işlerde kullanılan otomatik mekanizma ve makine || Programlanabilir otomat, işleme programı delikli ya da manyetik şerit benzer biçimde bir kayıt ortamı yardımıyla verilebilen ve bundan dolayı kolaylıkla değiştirilebilen otomatik sistem.
*ANSİKL. Otomat terimi, uygun mekanizmalarla ve bilerek harekete geçirilen bir enerji kaynağının yaşayan varlıkların davranışını öykünmek etmeyi sağlamış olduğu bir makineler sınıfını belirtir. En eski otomatlar içinde. Daidalos tapınağı'nda yapıldıkları söylenen canlı heykeller sayılabilir. Yunanlılar ve hemen sonra Romalılar, çeşitli mekanik oyuncaklar yaptılar. Sadece Antikçağ mevzusunda ileri sürülen tüm betimlemeler içinde, hayal payını gerçekliğin payından ayırmak güçtür. Ortaçağ'da Albertus Magnus ya da Regiomontanus (Johann Müller) tarafınca yapıldıkları söylenen dikkat çekici otomatlar mevzusunda da durum böyledir.
Haklarında kati bilgiler bulunan gerçek otomatlar, saatçilik sanatıyla beraber ortaya çıktı. Büyük gelişmeyi de XVIII. yy.'da gösterdi. Vaucanson'un, gençliğinde halletmeye başladığı "ince oyuncaklar" içinde şu otomatlar da vardı: Coysevox'un heykelini örnek alan bir faunayı simgeleyen ve dil, dudak ve parmak hareketleriyle on iki dolayında ezgi çalabilen Yan flüt çalıcısı; Tamburen; Paris'te Sanatlar ve meslekler konservatuvarı'nda hâlâ hayranlıkla seyredilen bir Vıyelci hanım; Marmontel'in Cldopâtre'ının gösterimlerinde kullanılmış olan bir Engerek yılanı. Vaucanson'un kanatlarını çırpmak, yüzmek, suda çırpınmak, yem yiyecek ve kuş pisliğine benzer bir madde çıkarmak becerisiyle donanmış Ördek otomatı çok ünlüydü. Bu otomatın birçok taklidi yapılmış oldu. Bu taklitlerin kalıntıları incelenirse, tüm mikromekanik larına başvuran, çarklardan, zembereklerden, kaldıraçlardan, kam oyunlarından, paletlerden vb. yararlanan dikkat çekici başyapıtlar sözkonusu olduğu sonucuna varılabilir. Tek bir kanadında 2 000 parça vardı. Tüm bu otomatların amacı, yaşamı kopya etmek değil, yalnızca yaşam hareketlerini taklide çalışmaktı. Nitekim Vaucanson'un ördeğinin pisliği, görünüşe bakılırsa, hayvanın içine depo edilmiş boyalı ekmek gülleciklerinden oluşuyordu. Bu şekilde bir öykünmek süreci XVIII. yy.'ın tüm meşhur otomatlarında görülür. Bu meşhur otomatlar içinde, şunları saymak gerekir: Rahip Mical'ın Konuşan adım atar'ı; Friedrich von Knauss' un 1760'ta Viyana'da sergilediği Androit yazar; La Chaux-de-Fondslu Jaquet-Droz kardeşlerin 1783'te Fransa'da ve İsviçre' de sergiledikleri otomatlar; Regensburglu Leonhard Maelzel'in 1808'de yapmış olduğu Panharmonica; Schvvilguâ'nin yapmış olduğu Lyon, Cambrai ve Strasbourg saatleri (1842), rus sanatçılarca meydana getirilen ve Kremlin vitrinlerinde bugün de görülebilen sarkaçlarca hareket ettirilen otomatlar; Robert-Houdin'in Hokkabaz, ipcambazı, Öten kuş, Desenci yazar, Gizemli portakal ağacı, Pastacı, vb. otomatları. Kempelen'in Satranç oyuncusu adlı bir otomatı, kamuoyunu uzun süre düşündürdü. üstünde bir satranç tahtası bulunan bir tür sandık önünde bir otomat, insan bir oyun arkadaşıyla satranç oynuyor ve nerdeyse devamlı olarak kazanıyordu; öyleyse sandıkta deneyli bir oyuncunun saklandığı kesindi! Elektrik, bilhassa de elektronik, yalnız bazı davranışları yinelemeye değil, ek olarak bazı düşünsel işlevleri de hakikaten öykünmek etmeye yetenekli yeni bir otomatlar kuşağının ortaya çıkmasına yol açtı. Qgha 1912'deTorresQuevedo'nun yapmış olduğu elektrikli bir satranç oyuncusu, en güç partileri oynayabiliyordu. 1951'de Manchester üniversitesi'nde meydana getirilen ve sözü çok edilen Marienbad oyuncusu çok kolay bir otomattı, şu sebeple bu oyunda kati olarak kazanma olanağı veren bir algoritma vardı. Aynı dönemde Strachey, ABD' de iyi bir oyuncuyla oynamaya yetenekli bir dama oyuncusu yapmış oldu; bunun için makine, belli bir durumdan yola çıkarak tüm olanaklı hamlelerin neticelerini evvelde çözümlemek zorundaydı. Mikroelektrikteki ilerlemeler, 1977'de amerikan piyasasında görece ucuz bir fiyata satılan ve yüksek düzeyde satranç oynamaya yetenekli bir oyuncunun ortaya çıkmasını sağlamış oldu. Buna bakılırsa, bugün gerçek bir androit satranç oyuncusu yapmak olanaklıdır. Sanayide kurma ve takma iş ve işlemlerini yapabilen ve robot diye adlandırılan otomatlar kullanılmaktadır.
*Bilş. Otomatlar kuramı birçok bilişim tekniğinin (lojik devreler, diller kuramı, derleme teknikleri) temelini oluşturur. Otomatlar, işleme kabiliyetlerine bağlı olarak sıralanır:
1. minimum yeteneklileri olan ve 3 tipi bir dilbilgisine (Chomsky gramer) haiz bir üslupla yazılmış cümleleri çözümleyebilen ve tarayabilen, sonlu durum otomatları ya da ardışıl makineler;
2. 2 tipi dilbilgilerini (bağlamdan bağımsız gramer) işleyebilen istifli otomatlar;
3. 1 tipi dilleri (bağlama bağlı dilbilgileri) işleyebilen sınırı olan, doğrusal otomatlar;
4. 0 tipi gramer otan dilleri işleyen ve her algoritmayı gösterebilen ve en yetenekli otomat olan Turing" makinesi.
Sonlu durumlar otomatı ya da ardışıl makine, girişleri (biçim 1 ve biçim 2) ve gerektiğinde çıkışları (biçim 2) olan bir "kara kutu" benzer biçimde göz önüne alınabilir.
Kaynak: Büyük Larousse
YORUMLAR