Platform - Platform Nedir - Platform Hakkında Platform Nedir - Platform Hakkında .Org platform isim (l ince okunur) Fransızca pl...
Platform - Platform Nedir - Platform Hakkında
Platform Nedir - Platform Hakkında
.Org
.Org
platform
isim (l ince okunur) Fransızca plate-forme
1 . Yüksekçe yer:
"Bir alt kata iki merdivenle iniliyordu ve arada ufak bir platform vardı."- O. Aysu.
2 . jeoloji Büyük çaplı tabakaların çarpılması ve bunun sonucunda oluşan hafif eğimlerle nitelenen jeolojik yapı tipi.
3 . mecaz Bir siyaset programında, dayanılan düşünce veya düşüncelerin tümü.
Windows Live Communications Platform Hatası ve Çözümü
Windows Live Communications Platform Sorunu
Temporal (Freeware Eğlenceli Bulmaca ve Platform Türü Oyun)
PLATFORM a. (fr. plate-forme).
1. Yer- bil. Kristal tabanı, çok az biçim değiştirmiş uyumsuz bir tortul örtüyle kaplı olan bir kalkanı belirtmek için E. Suess'in kullandığı terim (1888) [örn. rus platformu].
2. Yüksekçe yer
3. Bir siyasal programın, bir hak talebinin temelini oluşturan fikirler bütünü: Seçim platformu.
*Aktar. Yükleri tek tek ya da toplu olarak aktarmak için kullanılan ayaklı ya da tekerlekli, ağaç ya da metal tabla. || Ayaklı platform, bir yükü, taşıtı ya da personeli belli bir düzeye çıkarmak için kullanılan ve üretim tipine göre tabanı ya da kenarları hidrolik ya da elektrikli aygıtlarla donatılan, genellikle metalden yapılmış kasa. || Yük platformu, mekanik aygıtlarla aktarmak, taşımak ya da depolamak amacıyla bir "yük birimi†oluşturmak için tabanına belli miktarda yük toplanabilen hareketli düzenek.
*Ask. denize. Mavna taşıyabilen ve denizle bağlantısı kıçtaki bir kapıyla sağlanan bir geminin içindeki denize indirilebilir iskele. || Savaş gemilerinde, helikopterlerin inip kalması için düzenlenmiş küçük alan.
*Bayınd. Karayolu, banket, kaldırım ya da pistlerin kapladığı yüzey. || Kazık platformu, bir kazık temelde, kazık başlarını örten döşeme.
*Camc. Çekme platformu, çekme makinelerinden daha yükseğe yerleştirilmiş, makineler arasında bağlantı kuran ve üretim sırasında çekilen cam yaprağına kolayca müdahale etmeyi sağlayan servis sahanlığı. (Genellikle iki ya da üç platform katı vardır; en alttaki birinci platformdur.)
*Denizbil. Buz platformu, denizde uzanan yüzer buzul tabakası. (Bk. ansikl. böl.) || Delta platformu, deltanın ust tabakalarının çökelmesiyle oluşan ve su altında bulunan bölümü. (üzerinde ağız setleri ya da önkıyı setleri bulunabilir.) || Kıta platformu ya da sahanlığı, kıta bloklarının ve adaların en alçak deniz seviyesinden, eğimin belirgin biçimde arttığı derinliğe (100 -500 m arasında; ortalama 130 m) kadar uzanan su altındaki üst bölümü. || Kıyı platformu, kıyıda denizin yol açtığı aşınma ve birikintilerin oluşturduğu yalın ya da bileşik sahanlıklar alanı. (Bk. ansikl. böl.) || Öndelta platformu, bir delta alnının karşısında bulunan deniz (ya da göl) dibi bölümü. (Fosil bir deltanın taban ya da üst tabakalarından oluşabilir.)
*Denize. Kazan platformu, üzerinde kazanın bulunduğu döşeme. || Makine platformu, üzerinde makine personelinin dolaştığı, sintine kemerlerinin üstündeki pan- yol saclarının oluşturduğu döşeme.
*Dy. Balastı taşıyan bir demiryolunun tabanı. || Buharlı lokomotiflerde personelin ocak ve dumanlık önünde çalışmasına olanak veren alan.
*inş. Bir inşaata taban işlevi gören, üstünde çoğu kez bir taştemel bulunan, sıkıştırılmış ve düzleştirilmiş teras. || Bir yapıda örtü işlevi gören küçük teras. || Hollanda platformu, bir yapının, sıkıştırılabilir ya da kazıtabilir, çok derin bir toprak katmanı üstüne dayandırılması gerektiğinde kullanılan, kafeslerden ya da berkitme ystıklarından oluşan temel türü.
*Kuyuc. Deniz dibinde sondaj kuyuları açmada kullanılan yapı. (Bk. ansikl. böl.) || Arıtma platformu, bir rafineriyi ve ek tesislerini kurmak ya da geliştirmek için düzenlenmiş yer. || üretim platformu, bir deniz dibi yatağını işletmede (işleme, depolama vb.) kullanılan yapay ada.
*Mad. oc. Delik açma platformu, kazı arını önüne yerleştirilen ve üzerinde delme aletleri bulunan, birkaç metre kare genişliğinde metal platform.
*Sil. Bir topu, atış yapacak duruma getirmek için düzenlenmiş yer (Bk. ansikl. böl.)
*Spor. Çıkış platformu, bir yarışmanın başlangıcında yüzücünün üzerinde yer aldığı numaralı küp.
*Uz. havc. Tam kararlı yörünge taşıtı.
*ANSİKL. Denizbil.
*Buz platformu. Yüzer platformlar buzul buzundan ve daha ender olarak da kar buzundan oluşur. Buz platformlarının kalınlığı birkaç yüz metreye ve çok büyük genişliğe (Ross ve VVeddell denizlerinde yüzlerce kilometre) ulaşabilir. Buz platformları, buzdağlarının oluştuğu buz yalıyarına (ya da set) kadar bir salınım ve ilerleme hareketi gösterirler. Pozitif bilan- çolu platformlar üstten (kar) ve alttan (donma noktasına ulaşan deniz suyunun donması) büyürler Negatif bilançolu platformlar, deniz suyunun (erime düzeyi), rüzgârın ya da yüzeysel akışın etkisiyle gerilerler.
* Kıta platformu. Çeşitli genişlik, derinlik ve engebelikte olabilir. Genç dağların eteğinde dar ve kuvvetli eğimlidir; ovaların ve tortul havzaların önündekiler daha geniş ve az eğimlidir Ama bu kurallara uymayan birçok örnek vardır. Kıta platformu, aşınım uyumsuzluklarıyla birbirinden ayrılmış birçok tortul dizisinin birikmesinden oluşur. Karalar Cızerindekine benzeyen yapısal yüzey şekilleri (cuestalar, sırtlar, tektonik çanaklar) bir yana bırakılırsa, kıta platformlarının yüzeysel biçimlenmesi, kıyı, akarsu, karst ya da buzul etkilerinin birleşmesiyle deniz düzeyindeki son salınımlar sırasında oluşmuştur. Deniz düzeyinin günümüzdeki durumunu almasından bu yana, kayalık bankların ve ırmak ağızlarının yakınında denizaltı kumulları ve kırıntılı birim şekilleri meydana gelmiştir.
* Kıyı platformu. İki çeşidi vardır:
1. aşınım platformu, dalga aşındırması (dalga aşındırması platformu) ya da korozyon (korozyon platformu) etkisiyle kayaçlar üzerinde gelişir. Bunlar genellikle birikim platformlarıyla devam eder (ya da birlikte görülür);
2. birikim platformları, karasal ya da biyojen gereçlerin birikmesiyle oluşur ve genellikle ilerleyen bir şevle (ya da cephesi ile) son bulur. Aşınım platformlarının üzerinde, olukçuklarla yarılmış ya da gelgitlerle oyulmuş döküntüler ve kayalar (direnci ya da konumu nedeniyle) bulunabilir.
*Kuyuc. Platformlar genellikle sığ sularda sondaj yapmada kullanılan sabit platformlar ve sayıları gitgide artarak, 1982 başında 550'yi aşan hareketli platformlar olarak ikiye ayrılır Hareketli platformlar, deniz dibine oturan ve belli bir derinlikte (50-55 m) sondajlar yapmayı sağlayan dalgıç ya da ayaklı platformlar ile deniz dibine çelik kablolarla demirlenen ya da bir dinamik konumlandırma sistemiyle donatılan ve yüzlerce metreden fazla derinliklerde sondaj yapmayı sağlayan yarıdalgıç ya da yüzer platformlardan mardana gelir
*Sil. Önce kalaslardan, sonra metal parçalardan yapılan sabit ya da sökülüp takılabilir platformlar Birinci Dünya savaşı sırasında kullanılmıştır. 1939'da kullanılan Ar- bel platformu ise 27 modeli 75'lik topların Zher yönde atış yapmasını sağlıyordu.
1. Yer- bil. Kristal tabanı, çok az biçim değiştirmiş uyumsuz bir tortul örtüyle kaplı olan bir kalkanı belirtmek için E. Suess'in kullandığı terim (1888) [örn. rus platformu].
2. Yüksekçe yer
3. Bir siyasal programın, bir hak talebinin temelini oluşturan fikirler bütünü: Seçim platformu.
*Aktar. Yükleri tek tek ya da toplu olarak aktarmak için kullanılan ayaklı ya da tekerlekli, ağaç ya da metal tabla. || Ayaklı platform, bir yükü, taşıtı ya da personeli belli bir düzeye çıkarmak için kullanılan ve üretim tipine göre tabanı ya da kenarları hidrolik ya da elektrikli aygıtlarla donatılan, genellikle metalden yapılmış kasa. || Yük platformu, mekanik aygıtlarla aktarmak, taşımak ya da depolamak amacıyla bir "yük birimi†oluşturmak için tabanına belli miktarda yük toplanabilen hareketli düzenek.
*Ask. denize. Mavna taşıyabilen ve denizle bağlantısı kıçtaki bir kapıyla sağlanan bir geminin içindeki denize indirilebilir iskele. || Savaş gemilerinde, helikopterlerin inip kalması için düzenlenmiş küçük alan.
*Bayınd. Karayolu, banket, kaldırım ya da pistlerin kapladığı yüzey. || Kazık platformu, bir kazık temelde, kazık başlarını örten döşeme.
*Camc. Çekme platformu, çekme makinelerinden daha yükseğe yerleştirilmiş, makineler arasında bağlantı kuran ve üretim sırasında çekilen cam yaprağına kolayca müdahale etmeyi sağlayan servis sahanlığı. (Genellikle iki ya da üç platform katı vardır; en alttaki birinci platformdur.)
*Denizbil. Buz platformu, denizde uzanan yüzer buzul tabakası. (Bk. ansikl. böl.) || Delta platformu, deltanın ust tabakalarının çökelmesiyle oluşan ve su altında bulunan bölümü. (üzerinde ağız setleri ya da önkıyı setleri bulunabilir.) || Kıta platformu ya da sahanlığı, kıta bloklarının ve adaların en alçak deniz seviyesinden, eğimin belirgin biçimde arttığı derinliğe (100 -500 m arasında; ortalama 130 m) kadar uzanan su altındaki üst bölümü. || Kıyı platformu, kıyıda denizin yol açtığı aşınma ve birikintilerin oluşturduğu yalın ya da bileşik sahanlıklar alanı. (Bk. ansikl. böl.) || Öndelta platformu, bir delta alnının karşısında bulunan deniz (ya da göl) dibi bölümü. (Fosil bir deltanın taban ya da üst tabakalarından oluşabilir.)
*Denize. Kazan platformu, üzerinde kazanın bulunduğu döşeme. || Makine platformu, üzerinde makine personelinin dolaştığı, sintine kemerlerinin üstündeki pan- yol saclarının oluşturduğu döşeme.
*Dy. Balastı taşıyan bir demiryolunun tabanı. || Buharlı lokomotiflerde personelin ocak ve dumanlık önünde çalışmasına olanak veren alan.
*inş. Bir inşaata taban işlevi gören, üstünde çoğu kez bir taştemel bulunan, sıkıştırılmış ve düzleştirilmiş teras. || Bir yapıda örtü işlevi gören küçük teras. || Hollanda platformu, bir yapının, sıkıştırılabilir ya da kazıtabilir, çok derin bir toprak katmanı üstüne dayandırılması gerektiğinde kullanılan, kafeslerden ya da berkitme ystıklarından oluşan temel türü.
*Kuyuc. Deniz dibinde sondaj kuyuları açmada kullanılan yapı. (Bk. ansikl. böl.) || Arıtma platformu, bir rafineriyi ve ek tesislerini kurmak ya da geliştirmek için düzenlenmiş yer. || üretim platformu, bir deniz dibi yatağını işletmede (işleme, depolama vb.) kullanılan yapay ada.
*Mad. oc. Delik açma platformu, kazı arını önüne yerleştirilen ve üzerinde delme aletleri bulunan, birkaç metre kare genişliğinde metal platform.
*Sil. Bir topu, atış yapacak duruma getirmek için düzenlenmiş yer (Bk. ansikl. böl.)
*Spor. Çıkış platformu, bir yarışmanın başlangıcında yüzücünün üzerinde yer aldığı numaralı küp.
*Uz. havc. Tam kararlı yörünge taşıtı.
*ANSİKL. Denizbil.
*Buz platformu. Yüzer platformlar buzul buzundan ve daha ender olarak da kar buzundan oluşur. Buz platformlarının kalınlığı birkaç yüz metreye ve çok büyük genişliğe (Ross ve VVeddell denizlerinde yüzlerce kilometre) ulaşabilir. Buz platformları, buzdağlarının oluştuğu buz yalıyarına (ya da set) kadar bir salınım ve ilerleme hareketi gösterirler. Pozitif bilan- çolu platformlar üstten (kar) ve alttan (donma noktasına ulaşan deniz suyunun donması) büyürler Negatif bilançolu platformlar, deniz suyunun (erime düzeyi), rüzgârın ya da yüzeysel akışın etkisiyle gerilerler.
* Kıta platformu. Çeşitli genişlik, derinlik ve engebelikte olabilir. Genç dağların eteğinde dar ve kuvvetli eğimlidir; ovaların ve tortul havzaların önündekiler daha geniş ve az eğimlidir Ama bu kurallara uymayan birçok örnek vardır. Kıta platformu, aşınım uyumsuzluklarıyla birbirinden ayrılmış birçok tortul dizisinin birikmesinden oluşur. Karalar Cızerindekine benzeyen yapısal yüzey şekilleri (cuestalar, sırtlar, tektonik çanaklar) bir yana bırakılırsa, kıta platformlarının yüzeysel biçimlenmesi, kıyı, akarsu, karst ya da buzul etkilerinin birleşmesiyle deniz düzeyindeki son salınımlar sırasında oluşmuştur. Deniz düzeyinin günümüzdeki durumunu almasından bu yana, kayalık bankların ve ırmak ağızlarının yakınında denizaltı kumulları ve kırıntılı birim şekilleri meydana gelmiştir.
* Kıyı platformu. İki çeşidi vardır:
1. aşınım platformu, dalga aşındırması (dalga aşındırması platformu) ya da korozyon (korozyon platformu) etkisiyle kayaçlar üzerinde gelişir. Bunlar genellikle birikim platformlarıyla devam eder (ya da birlikte görülür);
2. birikim platformları, karasal ya da biyojen gereçlerin birikmesiyle oluşur ve genellikle ilerleyen bir şevle (ya da cephesi ile) son bulur. Aşınım platformlarının üzerinde, olukçuklarla yarılmış ya da gelgitlerle oyulmuş döküntüler ve kayalar (direnci ya da konumu nedeniyle) bulunabilir.
*Kuyuc. Platformlar genellikle sığ sularda sondaj yapmada kullanılan sabit platformlar ve sayıları gitgide artarak, 1982 başında 550'yi aşan hareketli platformlar olarak ikiye ayrılır Hareketli platformlar, deniz dibine oturan ve belli bir derinlikte (50-55 m) sondajlar yapmayı sağlayan dalgıç ya da ayaklı platformlar ile deniz dibine çelik kablolarla demirlenen ya da bir dinamik konumlandırma sistemiyle donatılan ve yüzlerce metreden fazla derinliklerde sondaj yapmayı sağlayan yarıdalgıç ya da yüzer platformlardan mardana gelir
*Sil. Önce kalaslardan, sonra metal parçalardan yapılan sabit ya da sökülüp takılabilir platformlar Birinci Dünya savaşı sırasında kullanılmıştır. 1939'da kullanılan Ar- bel platformu ise 27 modeli 75'lik topların Zher yönde atış yapmasını sağlıyordu.
Kaynak: Büyük Larousse
YORUMLAR