saf ( I ) isim Arapça ¹aff 1 . Dizi, sıra: "Tüm garsonlar saf teşkil edip selama dururlardı."- E. E. Talu . 2 . ...
saf ( I )
isim Arapça ¹aff
"Tüm garsonlar saf teşkil edip selama dururlardı."- E. E. Talu.
2 . Grup.
Öz şiir ve saf şiirin özelikleri nedir?
Saf madde nedir, örnekler verir misiniz?
Saf Dışı Nedir?
Saf
TDK, Türk Dil Kurumu
- II -
ödat Arapça ¹¥f
1 . Katıksız, arı, katışıksız, halis, özgü:
2 . (mecaz) Kurnazlığa aklı ermeyen, kolaylıkla aldatılabilen, bön, safdil:
3 . (mecaz) İyi niyetli, art niyetsiz:
TDK, Türk Dil Kurumu
- II -
ödat Arapça ¹¥f
1 . Katıksız, arı, katışıksız, halis, özgü:
"Hiçbir yerde buradakinden daha saf ve berrak sulara rastlantı etmedim."- H. S. Tanrıöver.
2 . (mecaz) Kurnazlığa aklı ermeyen, kolaylıkla aldatılabilen, bön, safdil:
"Yenge, açık sözlü, saf bir kadıncağızdır."- R. N. Güntekin.
3 . (mecaz) İyi niyetli, art niyetsiz:
"Senin bu kadar çocukça saf bulunduğunu bilmezdim."- P. Safa.
Birleşik Sözler
- safderun
- safdil
- saf kan
Saf Nedir?
Dini Kavramlar Sözlüğü
Saf, cemaatle kılınan namazlarda, cemaatin aynı hizada durmalarını ifade etmektedir. Cemaatle namaz kılınırken, imama uyan yalnız bir adam ise, topuğu imamınkinden birazcık geride olacak şekilde imamın sağında durur. Bir özür bulunmaksızın solunda ya da arkasında durması mekruhtur. Hanım ise imamın arkasına durur. Bir adam ve bir bayan olması halinde, adam imamın sağına, hanım ise arkasına durur. İmama uyanlar birden fazla ise, imamın arkasına aynı hizada dururlar. Cemaatin çok sayıda adam ve kadınlardan oluşması halinde, ilkin erkekler, hemen sonra adam çocuklar ve hemen sonra da bayanlar saf tutarlar. Hanımefendilerin erkeklerle aynı hizada durmaları uygun değildir. (bk. Muhâzât-ı Nisâ)
Safların içinde boşluk bırakılmaması ve muntazam olması gerekir. Hz. Peygamber, "Safları düzeltin! Şundan dolayı saffı düzeltmek namazın tamamındandır." buyurmuşlardır (Müslim, Salât, 124). Erkekler için safların en faziletlisi birinci saftır, hemen sonra ikinci, ondan sonrasında üçüncü ve böylece devam eder. (İ.P.)
Dini Kavramlar Sözlüğü
Saf, cemaatle kılınan namazlarda, cemaatin aynı hizada durmalarını ifade etmektedir. Cemaatle namaz kılınırken, imama uyan yalnız bir adam ise, topuğu imamınkinden birazcık geride olacak şekilde imamın sağında durur. Bir özür bulunmaksızın solunda ya da arkasında durması mekruhtur. Hanım ise imamın arkasına durur. Bir adam ve bir bayan olması halinde, adam imamın sağına, hanım ise arkasına durur. İmama uyanlar birden fazla ise, imamın arkasına aynı hizada dururlar. Cemaatin çok sayıda adam ve kadınlardan oluşması halinde, ilkin erkekler, hemen sonra adam çocuklar ve hemen sonra da bayanlar saf tutarlar. Hanımefendilerin erkeklerle aynı hizada durmaları uygun değildir. (bk. Muhâzât-ı Nisâ)
Safların içinde boşluk bırakılmaması ve muntazam olması gerekir. Hz. Peygamber, "Safları düzeltin! Şundan dolayı saffı düzeltmek namazın tamamındandır." buyurmuşlardır (Müslim, Salât, 124). Erkekler için safların en faziletlisi birinci saftır, hemen sonra ikinci, ondan sonrasında üçüncü ve böylece devam eder. (İ.P.)
SAF sıf. (ar şif).
1. Katışıksız olan şey için kullanılır: Saf su. Saf altın.
2. Deneyimsizliği ya da yapısı gereği fenalık düşünmeyen, masum, temiz yürekli bir kimse; ona özgü bir şey için kullanılır: Saf bir genç kız. Temiz, saf bir yüzü var.
3. Komik bir duruma düşecek kadar kolay kan- dırılabilen bir kimse için kullanılır; bön: Bu yalanlara inanacak kadar saf değilim.
4. Uygulamaya yönelik kaygılar haricinde, en özgül özellikleri açısından ele alınan zihinsel sanatla alakalı etkinlik için kullanılır; arı, pür: Saf müzik. Saf şiir tutkusu.
*Ed. Saf şiir - ARI ŞİİR.
*Zootekn. Saf ırk damızlık, soyunda ırkının aranılan karakterleri bulunan damızlık hayvan.
SAF, -ffı (ar. şaff).
1. Sıra, dizi.
2. Saf bağlamak, sıraya girmek, sıra almak, sıralanmak. J| Saf saf, dizilerek, dizi dizi.
*Esk.
1. Saf saf, dizi dizi, sıra sıra.
2. Saf-âra, asker saflarını süsleyen. |J Saf -beste, sıralanmış, sıraya konmuş. || Saf -be-saf, dizi dizi. || Saf-şikaf, düşman saflarını yaran. || Saf-şiken, düşman saflarını bozan. II Saf-zen, düşman saflarını vuran yiğit. || Saff-ı düşmenan, sıralanmış, sıra ya konulmuş düşman askerleri. || Saff-ı harb, harpte sıralanmış askerlerin tamamı. || Saff-ı nial, ayakkabılık. || Saff-ı nialde oturmak, kendini küçülterek, ayakkabıların konulduğu yerde oturmak.
*isi. Toplu olarak namaz kılınırken uygulanan dizilme, sıralanma düzeni. (Bk. ansikl. böl.) || Saf seccadesi, üstünde birden fazla kişinin namaz kılabileceği bir seccade türü. (Bu seccadelere namaz kılacakların sayısına nazaran yan yana mihrap motifleri işlenir ve namaz esnasında cemaat bu mihraplara nazaran sıralanır.)
*ANSİKL. Cemac...e namaz kılınırken saf bağlamak, boş safları doldurmak sünnettir. Hz. Muhammet, imam olarak cemaatin önünde namaza başlamadan ilkin safların sık ve muntazam tutulması mevzusunda cemaati uyarır ve durumu denetlemeden namaza durmazdı. Hadislerde ön saflarda, bilhassa imama yakın namaz kılmanın sevap olduğu belirtilirse de, arkadan gelenlerin ön saflara geçmek için cemaati rahatsız etmemeleri gerekir. Erkeklerle hanımefendilerin cemaatle aynı imama uymaları durumunda hanımefendilerin adamların önünde ya da onlarla aynı saflarda namaz kılmaları caiz değildir. Bu durumlarda en önde erkekler, ortada adam çocuklar, arkada da bayanlar şaf tutarlar.
SAF a. Müz. Hekimbaşı Abdülaziz Efen- di'nin Usûlâtı mehterânı evren adlı kitabında sözü edilen mehter usullerinden biri. (Yalnız davul ve köslerle vurulurdu.)
1. Katışıksız olan şey için kullanılır: Saf su. Saf altın.
2. Deneyimsizliği ya da yapısı gereği fenalık düşünmeyen, masum, temiz yürekli bir kimse; ona özgü bir şey için kullanılır: Saf bir genç kız. Temiz, saf bir yüzü var.
3. Komik bir duruma düşecek kadar kolay kan- dırılabilen bir kimse için kullanılır; bön: Bu yalanlara inanacak kadar saf değilim.
4. Uygulamaya yönelik kaygılar haricinde, en özgül özellikleri açısından ele alınan zihinsel sanatla alakalı etkinlik için kullanılır; arı, pür: Saf müzik. Saf şiir tutkusu.
*Ed. Saf şiir - ARI ŞİİR.
*Zootekn. Saf ırk damızlık, soyunda ırkının aranılan karakterleri bulunan damızlık hayvan.
SAF, -ffı (ar. şaff).
1. Sıra, dizi.
2. Saf bağlamak, sıraya girmek, sıra almak, sıralanmak. J| Saf saf, dizilerek, dizi dizi.
*Esk.
1. Saf saf, dizi dizi, sıra sıra.
2. Saf-âra, asker saflarını süsleyen. |J Saf -beste, sıralanmış, sıraya konmuş. || Saf -be-saf, dizi dizi. || Saf-şikaf, düşman saflarını yaran. || Saf-şiken, düşman saflarını bozan. II Saf-zen, düşman saflarını vuran yiğit. || Saff-ı düşmenan, sıralanmış, sıra ya konulmuş düşman askerleri. || Saff-ı harb, harpte sıralanmış askerlerin tamamı. || Saff-ı nial, ayakkabılık. || Saff-ı nialde oturmak, kendini küçülterek, ayakkabıların konulduğu yerde oturmak.
*isi. Toplu olarak namaz kılınırken uygulanan dizilme, sıralanma düzeni. (Bk. ansikl. böl.) || Saf seccadesi, üstünde birden fazla kişinin namaz kılabileceği bir seccade türü. (Bu seccadelere namaz kılacakların sayısına nazaran yan yana mihrap motifleri işlenir ve namaz esnasında cemaat bu mihraplara nazaran sıralanır.)
*ANSİKL. Cemac...e namaz kılınırken saf bağlamak, boş safları doldurmak sünnettir. Hz. Muhammet, imam olarak cemaatin önünde namaza başlamadan ilkin safların sık ve muntazam tutulması mevzusunda cemaati uyarır ve durumu denetlemeden namaza durmazdı. Hadislerde ön saflarda, bilhassa imama yakın namaz kılmanın sevap olduğu belirtilirse de, arkadan gelenlerin ön saflara geçmek için cemaati rahatsız etmemeleri gerekir. Erkeklerle hanımefendilerin cemaatle aynı imama uymaları durumunda hanımefendilerin adamların önünde ya da onlarla aynı saflarda namaz kılmaları caiz değildir. Bu durumlarda en önde erkekler, ortada adam çocuklar, arkada da bayanlar şaf tutarlar.
SAF a. Müz. Hekimbaşı Abdülaziz Efen- di'nin Usûlâtı mehterânı evren adlı kitabında sözü edilen mehter usullerinden biri. (Yalnız davul ve köslerle vurulurdu.)
Kaynak: Büyük Larousse
Öz şiir ve saf şiirin özelikleri nedir?
Saf madde nedir, örnekler verir misiniz?
Saf Dışı Nedir?
YORUMLAR