ŞAŞMAK gçz f. 1. (Bir şeye) şaşmak, beklenmedik, umulmadık garip ya da olağanüstü bir olaydan şaşkınlık duymak, hayret etmek: O yet...
ŞAŞMAK gçz f.
1. (Bir şeye) şaşmak, beklenmedik, umulmadık garip ya da olağanüstü bir olaydan şaşkınlık duymak, hayret etmek: O yeteneksiz öğrencinin ünlü bir yazar olmasına hepimiz şaştık Böyle bir hakaret karşısında sessiz kalmana şaşıyorum.
2. Bir şeyden (soyut) şaşmak, (genellikle olumsuz ya da soru biçimiyle) olumlu bir özellikten, bir durumdan uzaklaşmak: Doğruluktan, güzellikten şaşma mak.
3. Doğru yoldan ayrılmak: insan oğludur, o da şaşar.
4. Bir şeyden şaş mak, (genellikle olumsuz ya da soru biçimiyle) amacından, tutumundan vazgeç memek, onu değiştirmemek: Boşuna konuşma onu ikna edemezsin, o bildiğinden şaşmaz. Babadan gördüklerinden şaş ma. O hiç bildiğinden şaşar mı?
5. Bir şeyden söz ederken, kendi yolunu, doğ rultusunu değiştirmek: Attığı kurşunların hiçbiri hedeften şaşmadı.
* şaşılmak edilg. f. Herhangi bir durum karşısında nasıl davranılacağı bilinmemek, şaşkınlığa düşülmek.
1. (Bir şeye) şaşmak, beklenmedik, umulmadık garip ya da olağanüstü bir olaydan şaşkınlık duymak, hayret etmek: O yeteneksiz öğrencinin ünlü bir yazar olmasına hepimiz şaştık Böyle bir hakaret karşısında sessiz kalmana şaşıyorum.
2. Bir şeyden (soyut) şaşmak, (genellikle olumsuz ya da soru biçimiyle) olumlu bir özellikten, bir durumdan uzaklaşmak: Doğruluktan, güzellikten şaşma mak.
3. Doğru yoldan ayrılmak: insan oğludur, o da şaşar.
4. Bir şeyden şaş mak, (genellikle olumsuz ya da soru biçimiyle) amacından, tutumundan vazgeç memek, onu değiştirmemek: Boşuna konuşma onu ikna edemezsin, o bildiğinden şaşmaz. Babadan gördüklerinden şaş ma. O hiç bildiğinden şaşar mı?
5. Bir şeyden söz ederken, kendi yolunu, doğ rultusunu değiştirmek: Attığı kurşunların hiçbiri hedeften şaşmadı.
* şaşılmak edilg. f. Herhangi bir durum karşısında nasıl davranılacağı bilinmemek, şaşkınlığa düşülmek.
Kaynak: Büyük Larousse
Rüyada Bir Şeye Şaşmak/Şaşırmak
YORUMLAR