SEBK a. (ar. sebk). Esk. Herhangi bir madeni eritip kalıba dökme . *Ed. Divan edebiyatında ifade, üslup. | Sebk-i hindi, divan şii...
SEBK a. (ar. sebk). Esk. Herhangi bir madeni eritip kalıba dökme
.
*Ed. Divan edebiyatında ifade, üslup. | Sebk-i hindi, divan şiirinde XVII.-XVIII. yy.'larda tesirini gösteren hint-iran kökenli, süslü, güç kavranır ifade biçimi. (Sebk-i ısfahani de denir.) (Bk. ansikl. böl.) || Sebk-i mevsul, divan nesrinde tümcelerin birbirine eklenmesiyle uzayıp giden anlaşılması güç üslup.
*isi. huk. Yargı ilam ve hüccetlerine hukuki gerçeklerin usulüne uygun olarak geçirilmesi.
*ANSİKL Ed. Sebk-i hindi, Hindistan'da baburiu hint-türk hükümdariann saraylann- da farsça yazan hint-irarvtürk şairlerinin ya- pıtlanyla dünyaya geldi, gelişti. Başlıca temsilcileri Sait Feyzi, Örfi, Şevket, Görkemli'di. Divan edebiyatında XVII. yy.'da Nef'i, Naili, Neşati; XVIII. yy.'da Şeyh Galip'in yapıtlarında tesiri görüldü. Karmaşık, zihinsel bir şiir yolu olarak tanımlanır. Aşırı süse ve sanat düşkünlüğüne dayanır. Bilmeceyi çağrıştıran karışık ifade öğelerinden, hayallerden, benzetmelerden yararlanır Günlük yaşamdan uzaklaşmış görünür. Müraat-ı na- zir hüsn-i dinlence şeklinde sanatlar çokça kullanılır.
SEBK, -kı a. (ar. sebk). Esk.
1. ileri geçme, önde bulunma; evvel ya da eskiden geçmiş olma.
2. Sebk etmek, geçmişte olmak, eskiden olmak, geçmek.
.
*Ed. Divan edebiyatında ifade, üslup. | Sebk-i hindi, divan şiirinde XVII.-XVIII. yy.'larda tesirini gösteren hint-iran kökenli, süslü, güç kavranır ifade biçimi. (Sebk-i ısfahani de denir.) (Bk. ansikl. böl.) || Sebk-i mevsul, divan nesrinde tümcelerin birbirine eklenmesiyle uzayıp giden anlaşılması güç üslup.
*isi. huk. Yargı ilam ve hüccetlerine hukuki gerçeklerin usulüne uygun olarak geçirilmesi.
*ANSİKL Ed. Sebk-i hindi, Hindistan'da baburiu hint-türk hükümdariann saraylann- da farsça yazan hint-irarvtürk şairlerinin ya- pıtlanyla dünyaya geldi, gelişti. Başlıca temsilcileri Sait Feyzi, Örfi, Şevket, Görkemli'di. Divan edebiyatında XVII. yy.'da Nef'i, Naili, Neşati; XVIII. yy.'da Şeyh Galip'in yapıtlarında tesiri görüldü. Karmaşık, zihinsel bir şiir yolu olarak tanımlanır. Aşırı süse ve sanat düşkünlüğüne dayanır. Bilmeceyi çağrıştıran karışık ifade öğelerinden, hayallerden, benzetmelerden yararlanır Günlük yaşamdan uzaklaşmış görünür. Müraat-ı na- zir hüsn-i dinlence şeklinde sanatlar çokça kullanılır.
SEBK, -kı a. (ar. sebk). Esk.
1. ileri geçme, önde bulunma; evvel ya da eskiden geçmiş olma.
2. Sebk etmek, geçmişte olmak, eskiden olmak, geçmek.
Kaynak: Büyük Larousse
YORUMLAR