SENYÖRLüK a, Tar. 1. Bir adamın, senyörü olduğu toprak üstündeki hakkı, erki, yetkesi. 2. Topraktan ayrı olarak, bir toprak üstünde...
SENYÖRLüK a, Tar.
1. Bir adamın, senyörü olduğu toprak üstündeki hakkı, erki, yetkesi.
2. Topraktan ayrı olarak, bir toprak üstündeki feodal haklar, tabilik ve metbuluk ilişkileri.
3. üstünde senyörlük erkinin yerine getirilmiş olduğu toprak.
4. Ortaçağ'da İtalya'da şehir yönetimi (örn. Floransa senyörlüğü).
*AnsIkl. Fransa'da senyörlük. Kökeninde derebeylik"e bağlanırsa da, fief'ten farklıdır ve Ancien Rögime'in sonunda yalnızca asil toprak anlamına geliyordu. Ortaçağ'da iki tür senyörlük vardı: mülk senyörlüğünde senyör, toprağı işleyen köle ya da özgür kişilerden vergi ya da angarya talep eden, yargı ve asayiş haklarını giderek genişleten bir toprak sahibiydi; diğeri ise, yalnızca toprak mülkiyetiyle sınırı olan değildi, otoritenin giderek zayıflaması karşısında senyör, belli bir toprağın tümü üstünde yönetim ve yargı yetkisine haiz olmuştu.
*Italyan senyörlüğü. Senyörlük (ital. signoria) Ortaçağ Italyası kentlerinde en üst düzeydeki yönetici sınıfı oluşturuyordu. XIII. yy.'da komünlerde meydana gelen bunalımı çözmek için ortaya çıktı ve çeşitli türlere ayrıldı: yaşamı süresince görevde kalan bir baş yargıç ya da halk yöneticisinin tek ve resmi yüksek görevi (Milano'da Visconti, Verona'da Ezzelino da Romano); uzun bir süre yetkisini kullanan askeri bir komutanın egemenliğini (Alessandria'da Monferrato sülalesinden Guglielmo VII); etkin bir yurttaş (Floransa' da Mediciler) tarafınca ele geçirilen fakat belli bir unvanı olmayan, eski komünal kuruluşların yanı sıra ortaya çıkan ve kuvvetli bir yurttaş (örn. Floransa'da Mediciler) tarafınca belli bir unvan olmaksızın elde edilmiş yetke ya da kendini zorla kabul ettirmeyen fakat bir komünün, koruyucu bulmak ve içerde bir yargıcı sahibi olmak amacıyla kendini sattığı ya da verdiği kudretli bir yabancı kişiliğin (imparatorluk naibi, papa ya da kral) görevi. Senyörlük sahibi, erklerin tümünü elinde tutmaya, görevinde yaşam boyu kalmaya ve komşu kentleri de sahiplenmeye çalışırdı. Bu niteliklerinden dolayı XIV.-XV. yy.'larda senyörler, prenslerle bir tutuldu. Venedik senyörlüğü ise, bir dogeluk, Minik Konsey ve Ouarantia'nın üç şefini içeren bir yönetim örgütüydü.
1. Bir adamın, senyörü olduğu toprak üstündeki hakkı, erki, yetkesi.
2. Topraktan ayrı olarak, bir toprak üstündeki feodal haklar, tabilik ve metbuluk ilişkileri.
3. üstünde senyörlük erkinin yerine getirilmiş olduğu toprak.
4. Ortaçağ'da İtalya'da şehir yönetimi (örn. Floransa senyörlüğü).
*AnsIkl. Fransa'da senyörlük. Kökeninde derebeylik"e bağlanırsa da, fief'ten farklıdır ve Ancien Rögime'in sonunda yalnızca asil toprak anlamına geliyordu. Ortaçağ'da iki tür senyörlük vardı: mülk senyörlüğünde senyör, toprağı işleyen köle ya da özgür kişilerden vergi ya da angarya talep eden, yargı ve asayiş haklarını giderek genişleten bir toprak sahibiydi; diğeri ise, yalnızca toprak mülkiyetiyle sınırı olan değildi, otoritenin giderek zayıflaması karşısında senyör, belli bir toprağın tümü üstünde yönetim ve yargı yetkisine haiz olmuştu.
*Italyan senyörlüğü. Senyörlük (ital. signoria) Ortaçağ Italyası kentlerinde en üst düzeydeki yönetici sınıfı oluşturuyordu. XIII. yy.'da komünlerde meydana gelen bunalımı çözmek için ortaya çıktı ve çeşitli türlere ayrıldı: yaşamı süresince görevde kalan bir baş yargıç ya da halk yöneticisinin tek ve resmi yüksek görevi (Milano'da Visconti, Verona'da Ezzelino da Romano); uzun bir süre yetkisini kullanan askeri bir komutanın egemenliğini (Alessandria'da Monferrato sülalesinden Guglielmo VII); etkin bir yurttaş (Floransa' da Mediciler) tarafınca ele geçirilen fakat belli bir unvanı olmayan, eski komünal kuruluşların yanı sıra ortaya çıkan ve kuvvetli bir yurttaş (örn. Floransa'da Mediciler) tarafınca belli bir unvan olmaksızın elde edilmiş yetke ya da kendini zorla kabul ettirmeyen fakat bir komünün, koruyucu bulmak ve içerde bir yargıcı sahibi olmak amacıyla kendini sattığı ya da verdiği kudretli bir yabancı kişiliğin (imparatorluk naibi, papa ya da kral) görevi. Senyörlük sahibi, erklerin tümünü elinde tutmaya, görevinde yaşam boyu kalmaya ve komşu kentleri de sahiplenmeye çalışırdı. Bu niteliklerinden dolayı XIV.-XV. yy.'larda senyörler, prenslerle bir tutuldu. Venedik senyörlüğü ise, bir dogeluk, Minik Konsey ve Ouarantia'nın üç şefini içeren bir yönetim örgütüydü.
Kaynak: Büyük Larousse
YORUMLAR