Şiar Ar. şi¤¥r a. (şia:rı) esk. 1. Duyuş, düşünüş ve inanıştaki ayırıcı özellik, belgi: “Bütün o devirlerde topların ve koll...
Şiar
Ar. şi¤¥r
a. (şia:rı) esk. 1. Duyuş, düşünüş ve inanıştaki ayırıcı özellik, belgi: “Bütün o devirlerde topların ve kolların şiarı bu Türk sözüydü: Zorlara dağlar dayanmaz!†-Y. K. Beyatlı. 2. ideal, düstur.
Güncel Türkçe Lügat
Ar. şi¤¥r
Güncel Türkçe Lügat
Şiar Yalçın
ŞİAR a. (ar. şirâr). Esk.
1. iz, emare
2. Ayırıcı özellik: ' 'Kokuya kırılgan olmak medenî insanın dikkatsizlik edemeyeceği bir şiardır" (R. H. Karay).
3. ilke.
*Ask. Askerlerin cenk esnasında birbirlerini düşmandan ayırt edebilmek için kullandıkları her türlü işaret (parola, nişan, flama vb.).
*isi. Mekke'de hac ibadeti esnasında meydana getirilen uygulamalardan her biri. (Bu uygulamaların hepsi için söylenen "şeair" deyiminin kullanımı daha yaygındır.)
* sıf. “Sahip olan", "kazanan†anlamında bileşik sözcükler yapar: merhamet-şiar (acıyan), şöhret-şiar *şöhret, zafer-şiar (zafer kazanan) vb.
1. iz, emare
2. Ayırıcı özellik: ' 'Kokuya kırılgan olmak medenî insanın dikkatsizlik edemeyeceği bir şiardır" (R. H. Karay).
3. ilke.
*Ask. Askerlerin cenk esnasında birbirlerini düşmandan ayırt edebilmek için kullandıkları her türlü işaret (parola, nişan, flama vb.).
*isi. Mekke'de hac ibadeti esnasında meydana getirilen uygulamalardan her biri. (Bu uygulamaların hepsi için söylenen "şeair" deyiminin kullanımı daha yaygındır.)
* sıf. “Sahip olan", "kazanan†anlamında bileşik sözcükler yapar: merhamet-şiar (acıyan), şöhret-şiar *şöhret, zafer-şiar (zafer kazanan) vb.
Kaynak: Büyük Larousse
YORUMLAR