SİNİRLİ sıt. 1. Aşırı seviyede sinir, kiriş, eklem bağları içeren et için kullanılır: Bu et çok sinirli. 2. Aşırı bir öfkeyi ya da ...
SİNİRLİ sıt.
1. Aşırı seviyede sinir, kiriş, eklem bağları içeren et için kullanılır: Bu et çok sinirli.
2. Aşırı bir öfkeyi ya da bir sinirlilik halini gösteren şey için kullanılır; sinirli: Sinirli bir gülüş. Sorumu sinirli bir sesle yanıtladı.
3. Sinirsel denetimini yitirmiş, sinirlilik, sabırsızlık, kızgınlık içinde bulunan bir kimse için kullanılır; sinirli: Bugün çok sinirlisin. Bebekler çoğu zaman akşamları sinirli olurlar.
4. Yapı olarak özdenetimini, soğukkanlılığını acele yitiren kimse için kullanılır; sinirli: Sinirli bir insan.
5. Sinirli sinirli, sinirli, öfkeli, sinirlerini denetleyemez bir şekilde; kızgınlıkla, sabırsızlıkla: Sinirli sinirli gülmek. Sinirli sinirli tırnaklarını kemirmek. Masaya sinirli sinirli vurmak.
1. Aşırı seviyede sinir, kiriş, eklem bağları içeren et için kullanılır: Bu et çok sinirli.
2. Aşırı bir öfkeyi ya da bir sinirlilik halini gösteren şey için kullanılır; sinirli: Sinirli bir gülüş. Sorumu sinirli bir sesle yanıtladı.
3. Sinirsel denetimini yitirmiş, sinirlilik, sabırsızlık, kızgınlık içinde bulunan bir kimse için kullanılır; sinirli: Bugün çok sinirlisin. Bebekler çoğu zaman akşamları sinirli olurlar.
4. Yapı olarak özdenetimini, soğukkanlılığını acele yitiren kimse için kullanılır; sinirli: Sinirli bir insan.
5. Sinirli sinirli, sinirli, öfkeli, sinirlerini denetleyemez bir şekilde; kızgınlıkla, sabırsızlıkla: Sinirli sinirli gülmek. Sinirli sinirli tırnaklarını kemirmek. Masaya sinirli sinirli vurmak.
Kaynak: Büyük Larousse
YORUMLAR