Subkutan enjeksiyon Parenteral yol ilaç uygulama metotlarından olan subkütan enjeksiyon (SC), dermis tabakası alt kısmındaki gevşe...
Subkutan enjeksiyon
Parenteral yol ilaç uygulama metotlarından olan subkütan enjeksiyon (SC), dermis tabakası alt kısmındaki gevşek bağ dokusu (adipoz doku) içine ilaç verme yöntemidir. Subkütan doku, dermis ve kas tabakası içinde yer alır. Ten altı dokusu kan damarlarından varlıklı değildir. İlaç emilimi kapiller yolla olmaktadır. Bundan dolayı bu mıntıkaya uygulanan ilacın emilimi, intra müsküler enjeksiyondan daha yavaş, intra dermal ve oral yoldan daha hızlıdır. Bununla beraber, doku dolaşımı ile ilgili bir sorun yoksa ilacın emilimi doz kaybı olmadan tamdır. Yavaş ve tertipli emilimi istenen az miktardaki ilaçlar, bu yolla uygulanır. Örnek: bir takım aşılar, narkotikler, insülin, heparin, premedikasyonda kullanılan ilaçlar, epinefrin ve growth hormonu şeklinde. Subkütan enjeksiyonda dokunun özelliğine bağlı olarak bir takım noktaların göz önünde bulundurulması gerekir.Bu özellikler şunlardır:
Subkütan doku, vücudun her tarafını sardığı için bir sürü mıntıkadan bu enjeksiyon yapılabilir. En fazla uygulanan mıntıkalar şunlardır:
Parenteral yol ilaç uygulama metotlarından olan subkütan enjeksiyon (SC), dermis tabakası alt kısmındaki gevşek bağ dokusu (adipoz doku) içine ilaç verme yöntemidir. Subkütan doku, dermis ve kas tabakası içinde yer alır. Ten altı dokusu kan damarlarından varlıklı değildir. İlaç emilimi kapiller yolla olmaktadır. Bundan dolayı bu mıntıkaya uygulanan ilacın emilimi, intra müsküler enjeksiyondan daha yavaş, intra dermal ve oral yoldan daha hızlıdır. Bununla beraber, doku dolaşımı ile ilgili bir sorun yoksa ilacın emilimi doz kaybı olmadan tamdır. Yavaş ve tertipli emilimi istenen az miktardaki ilaçlar, bu yolla uygulanır. Örnek: bir takım aşılar, narkotikler, insülin, heparin, premedikasyonda kullanılan ilaçlar, epinefrin ve growth hormonu şeklinde. Subkütan enjeksiyonda dokunun özelliğine bağlı olarak bir takım noktaların göz önünde bulundurulması gerekir.Bu özellikler şunlardır:
- Subkütan dokuda ağrı-sancı reseptörleri fazladır. Bundan dolayı hasta ya da yaralılar için rahatsız edici bir enjeksiyondur. Bir ml'den fazla verilen ilaçlar ağrıya niçin olur.
- Fazla miktardaki ilaçlar yeterince emilemediği için doku altında birikerek sert, ağrılı steril apselerin oluşmasına niçin olur. Bu nedenle SC enjeksiyonda verilecek ilaç miktarları 0,1-1 ml içinde olmalıdır. Mecburi hallerde en fazla 2 ml ilaç verilebilir.
- Subkütan doku, bununla birlikte irritan (tahriş edici) solüsyonlara karşı da hassasdır. Subkütan yolla izotonik, hipotonik ve irritan olmayan, suda eriyebilen az miktardaki ilaçlar verilmelidir. Bu ilaçlar, yağ ve bağ dokusundan iyi emilir. İrritan, yapışkan ve hipertonik ilaçlar, kimyasal tesirleri sebebi ile ten altı dokusunu tahriş ederek ilaç emilimini engeller. Böylelikle steril iltihap oluşturur. Bu apseler, giderek doku nekrozuna niçin olabilir.
- SC enjeksiyonda, ilacın ten altı dokuya verildiğinden güvenli olunmalıdır. Eğer ilaç yanlışlıkla kas dokusuna verilirse ilacın emilimi istenilenden daha süratli olur. Bundan dolayı enjeksiyon için seçilen iğnenin uzunluğu ve dokuya giriş açısı önemlidir.
- Heparin şeklinde ilaçların SC enjeksiyon yöntemi ile uygulanması esnasında hava kilidi tekniği uygulanır. Heparin uygulamalarında hava kilidi tekniği kullanırken iğne açısı 90° olmalıdır. Kan kontrolü için enjektörün pistonu geri çekilmemeli ve enjeksiyon bitiminden sonrasında masaj yapılmamalıdır.
Subkütan doku, vücudun her tarafını sardığı için bir sürü mıntıkadan bu enjeksiyon yapılabilir. En fazla uygulanan mıntıkalar şunlardır:
- üst kolun lateral yüzü (dış yan yüzü)
- Uyluğun ön yan kısmı (laterofemoral)
- Sırtta skapula altı
- Dorsogluteal bölgenin üstü
- Karın (abdominal) bölgesi
Kaynak:msxlabs.org
YORUMLAR