SüLFüR a. (fr. sülfüre; lat. sülfür; kükürt' ten). Anorg. kim. 1. Kükürdün bir başka elementle bileşmesi sonunda çoğu zaman olu...
SüLFüR a. (fr. sülfüre; lat. sülfür; kükürt' ten). Anorg. kim.
1. Kükürdün bir başka elementle bileşmesi sonunda çoğu zaman oluşan madde. (Bk. ansikl. böl.)
2. Sülfür asidinin tuzu. || Sülfür asidi, HİDROJEN- SüLFüR'ün eşanlamlısı.
*Camc. Pişmiş seramiğin erimiş kristal içine daldırılmasıyla elde edilmiş kabartma süs taşı. (Bu eski yöntem bilhassa 1750'ye doğru Bohemya'da gelişti ve sonrasında
hızlıca Fransa ve İngiltere'ye yayıldı.
*Metalürj. Bilhassa çeliklerde kükürt içeren enklüzyonları belirtmekte kullanılan te- sülfolan rim; bu enklüzyonlarda kükürt devamlı çok azca oranda ve MnS (nadir olarak da FeS) biçiminde bulunur. (Kükürdün ezilebilirliği, enklüzyonların uzamasına neden olur; bu da çeliğin enine ve boyuna ilişkin özelliklerinde negatif etkisinde bırakır gösterir.
Kükürt Se, Te, Pb benzer biçimde başka elementlerle beraber bilhassa otomat çeliklerine katılır. Böylece kükürdün zararı dokunan tesirleri diğeri katkı elementleriyle en aza indirgenir.
*Org. kim. Alkil sülfür, TİYOETER'in eşanlamlısı.
*ANSİKL. Anorg. kim. Sülfürler, bileşen elementin türüne gore ametal, metal ve organik sülfürler olmak suretiyle üç gruba ayrılır:
1. ametal sülfürler. Fosfor, arsenik, karbon, bor vb. benzer biçimde ametallerle oluşan sülfürlerin bileşimi, çoğu zaman bunlara denk düşen oksijenli bileşiklerinkine benzer; mesela karbon sülfür (CS2) karbondioksitle (C02) karşılaştırılabilir;
2. metal sülfürler. Belli başlı metal sülfürler mesela sodyum sülfür (Na2S) benzer biçimde sülfür asidinin tuzlarıdır. Bu sülfürler çoğu zaman saydam olmayan, renkli, metal parlaklığında, kolayca eriyebilen kristalleşmiş katilardır. Yalnız alkali ve toprak alkali sülfürler suda çözünür. Asitler bir çok sülfürü bozundurarak hidrojensülfürü (kükürtlü hidrojen) açığa çıkarır. Alkali sülfür çözeltileri soğukta hava temasında yükseltgenir; meydana gelen kükürt, bu tarz şeyleri Na2S5, (NH) benzer biçimde polisülfürler'e dönüştürür. Diğeri sülfürler sıcakta yükseltgenerek orta sıcaklıkta sülfatları, yüksek sıcaklıkta kükürt dioksit (S02) ile metal oksitleri verirler. Metalürjik kavurma işleminde naturel sülfürleri daha kolay işlenen oksitlere dönüştürmekte çoğu zaman bu tepkimelerden yararlanılır. Klor, kükürtle yer değiştirerek sülfürleri bozundurur.
Metal sülfürler, kükürdün elektronegatifliğinin düşük olmasına bağlı olarak kendilerine denk düşen oksitlerden daha kovalenttir. Bununla beraber alkali ve toprak alkali sülfürler iyonsal bir kalite (NaCI türü) gösterir.
Metal sülfürlerin renkleri ile pH'ye gore değişen çözünürlükleri sulu çözeltide katyonların aranmalarında gruplandırma yönteminin temelini oluşturur.
Doğada bir çok metal sülfür bulunur ve pirit, galen, blend, kalkopirit, zencefre benzer biçimde mühim mineralleri oluşturur. Ötekiler ise, kükürdün bir metal ya da bir oksit, hidrojen sülfürün baz ya da tuzlar üstüne etkimesi ya da sülfatların karbonla indirgenilmesi sonunda suni olarak,elde edilir.
Kimi sülfürlerden tıpta yararlanılır; bunlerle, arsenik sülfür vb. benzer biçimde öteki sülfürler, ciltteki kılların temizlenmesinde kullanılır;
3. organik sülfürler. Organik sülfürler alkol ya da fenol esterleridir. En mühimleri, iki klorlu türevi iperit olan etil sülfür ile sarmısak esansı da denen alil sülfürdür. C2H5SH benzer biçimde asit sülfürler, oksijen atomunun yerine bir kükürt atomunun geçmiş olduğu alkoller olarak kabul edilir ve “tiyoller" ya da “merkaptanlar†olarak adlandırılırlar.
1. Kükürdün bir başka elementle bileşmesi sonunda çoğu zaman oluşan madde. (Bk. ansikl. böl.)
2. Sülfür asidinin tuzu. || Sülfür asidi, HİDROJEN- SüLFüR'ün eşanlamlısı.
*Camc. Pişmiş seramiğin erimiş kristal içine daldırılmasıyla elde edilmiş kabartma süs taşı. (Bu eski yöntem bilhassa 1750'ye doğru Bohemya'da gelişti ve sonrasında
hızlıca Fransa ve İngiltere'ye yayıldı.
*Metalürj. Bilhassa çeliklerde kükürt içeren enklüzyonları belirtmekte kullanılan te- sülfolan rim; bu enklüzyonlarda kükürt devamlı çok azca oranda ve MnS (nadir olarak da FeS) biçiminde bulunur. (Kükürdün ezilebilirliği, enklüzyonların uzamasına neden olur; bu da çeliğin enine ve boyuna ilişkin özelliklerinde negatif etkisinde bırakır gösterir.
Kükürt Se, Te, Pb benzer biçimde başka elementlerle beraber bilhassa otomat çeliklerine katılır. Böylece kükürdün zararı dokunan tesirleri diğeri katkı elementleriyle en aza indirgenir.
*Org. kim. Alkil sülfür, TİYOETER'in eşanlamlısı.
*ANSİKL. Anorg. kim. Sülfürler, bileşen elementin türüne gore ametal, metal ve organik sülfürler olmak suretiyle üç gruba ayrılır:
1. ametal sülfürler. Fosfor, arsenik, karbon, bor vb. benzer biçimde ametallerle oluşan sülfürlerin bileşimi, çoğu zaman bunlara denk düşen oksijenli bileşiklerinkine benzer; mesela karbon sülfür (CS2) karbondioksitle (C02) karşılaştırılabilir;
2. metal sülfürler. Belli başlı metal sülfürler mesela sodyum sülfür (Na2S) benzer biçimde sülfür asidinin tuzlarıdır. Bu sülfürler çoğu zaman saydam olmayan, renkli, metal parlaklığında, kolayca eriyebilen kristalleşmiş katilardır. Yalnız alkali ve toprak alkali sülfürler suda çözünür. Asitler bir çok sülfürü bozundurarak hidrojensülfürü (kükürtlü hidrojen) açığa çıkarır. Alkali sülfür çözeltileri soğukta hava temasında yükseltgenir; meydana gelen kükürt, bu tarz şeyleri Na2S5, (NH) benzer biçimde polisülfürler'e dönüştürür. Diğeri sülfürler sıcakta yükseltgenerek orta sıcaklıkta sülfatları, yüksek sıcaklıkta kükürt dioksit (S02) ile metal oksitleri verirler. Metalürjik kavurma işleminde naturel sülfürleri daha kolay işlenen oksitlere dönüştürmekte çoğu zaman bu tepkimelerden yararlanılır. Klor, kükürtle yer değiştirerek sülfürleri bozundurur.
Metal sülfürler, kükürdün elektronegatifliğinin düşük olmasına bağlı olarak kendilerine denk düşen oksitlerden daha kovalenttir. Bununla beraber alkali ve toprak alkali sülfürler iyonsal bir kalite (NaCI türü) gösterir.
Metal sülfürlerin renkleri ile pH'ye gore değişen çözünürlükleri sulu çözeltide katyonların aranmalarında gruplandırma yönteminin temelini oluşturur.
Doğada bir çok metal sülfür bulunur ve pirit, galen, blend, kalkopirit, zencefre benzer biçimde mühim mineralleri oluşturur. Ötekiler ise, kükürdün bir metal ya da bir oksit, hidrojen sülfürün baz ya da tuzlar üstüne etkimesi ya da sülfatların karbonla indirgenilmesi sonunda suni olarak,elde edilir.
Kimi sülfürlerden tıpta yararlanılır; bunlerle, arsenik sülfür vb. benzer biçimde öteki sülfürler, ciltteki kılların temizlenmesinde kullanılır;
3. organik sülfürler. Organik sülfürler alkol ya da fenol esterleridir. En mühimleri, iki klorlu türevi iperit olan etil sülfür ile sarmısak esansı da denen alil sülfürdür. C2H5SH benzer biçimde asit sülfürler, oksijen atomunun yerine bir kükürt atomunun geçmiş olduğu alkoller olarak kabul edilir ve “tiyoller" ya da “merkaptanlar†olarak adlandırılırlar.
Kaynak: Büyük Larousse
Sülfür'ün kullanım alanı nedir, günlük hayatta nerelerde kullanılır?
Bileşikler - Hidrojen Sülfür
Bileşikler - Sülfür
YORUMLAR