Sürü isim 1 . Evcil hayvanlar topluluğu: "Karşıki yamaçların sırtında kısrak sürüleri çanlarını sallayarak otluyordu."- ...
Sürü
isim
1 . Evcil hayvanlar topluluğu:
2 . Bir insanoğlunun bakımı altındaki hayvanların tümü:
3 . Beraber yaşayan hayvan topluluğu.
4 . mecaz Yönlendirilebilen insan topluluğu:
isim
1 . Evcil hayvanlar topluluğu:
"Karşıki yamaçların sırtında kısrak sürüleri çanlarını sallayarak otluyordu."- R. H. Karay.
2 . Bir insanoğlunun bakımı altındaki hayvanların tümü:
"Sözlerim acı diye kızım gücenme bana / Bak zayıf sürüsünü dolaştıran çobana"- F. N. Çamlıbel.
3 . Beraber yaşayan hayvan topluluğu.
4 . mecaz Yönlendirilebilen insan topluluğu:
"Sokaklarda alay geçerken başka çocuklar da sürüye katılır, mektebe kadar giderler."- H. E. Adıvar.
Atasözü, deyim ve birleşik fiiller
- sürüden ayrılanı kurt kapar
- sürüden ayrılmak
- sürüsüne bolluk!
- sürüyü güden kurdu görür
Birleşik Sözler
- sürü sepet
- sürü sürü
- bir sürü
Vikipedi, özgür ansiklopedi
- İnsanların bakımı altında yaşayan küçükbaş ya da büyükbaş hayvan grubu
- Doğada beraber yaşayan kurt, çakal vb. yabani hayvan grubu
- Beraber göç eden kuş, balık vb. grubu
(Zarf):Anlam: Bir çok
Örnek Metin: Kuşlar geçiyor, derken / Yükseklerden, sürü sürü, feryat feryat. (O. V. Kanık)
ANLAM:
Evcil hayvanlar topluluğu
Örnek: Karşıki yamaçların sırtında kısrak sürüleri çanlarını sallayarak otluyordu. R. H. Karay
Bir insanoğlunun bakımı altındaki hayvanların tümü.
Beraber yaşayan hayvan topluluğu.
Düzensiz insan topluluğu
Örnek: Sokaklarda alay geçerken başka çocuklar da sürüye katılır, mektebe kadar giderler. H. E. Adıvar
SüRü a
1 . Bir arada bulunan evcil hayvanlar topluluğu.
2. Bakımı ve nezarete bir ya da birden çok hiç kimseye verilmiş evcil hayvanların tümü: Bu sürüye tek çoban yetmez.
3. Bir arada yaşayan yabanıl hayvanlar topluluğu (bir tamlayanla): Kurt sürüsü. Bir kuş sürüsü.
4. Bireyselliği olmayan, edilgen davranışları açısından ele alınan insan topluluğu, yığın: Biz sürü değiliz, bilgili bir halkız.
5. Sürü sepet, birçok kimse ya da şey; hep beraber. || Sürü sürü, bir çok, sürüler halinde. || Sürüden ayrılmak, herkesten değişik bir tutum ve yol seyretmek. || Sürüsüne bolluk, bir şeyin çokluğunu vurgulamak için kullanılır. || Bir sürü, bir çok, yığınla: Bir sürü dostu var. Bir sürü sorunla uğraşmak.
*Ask. tar. Gsmanlılar'da, Yeniçeri ocağı için devşirilen hıristiyan evlatlarından yüzer ya da iki yüzer kişilik topluluklara verilen ad. (Bunlar, sürücü ve muhafızların nezaret ve denetimlerinde devşirdikleri yerlerden hükümet merkezine getirilirlerdi. Kaçmalarını ya da başkaları ile değiştirilmelerini önlemek amacıyla, devşirme lere sivri yeşil külah, kırmızı aba kumaştan kıyafet giydirilirdi.) || Sürü gelmek, sürülerin devlet merkezine yetişmesi anlamında Osmanlılar'da kullanılan deyim.
*Hayvc. Sevk sürüsü, beraber gezi ettirilen hayvanlar dizisi.
*Psikan. ilkel sürü, S. Freud tarafınca, bazı ruhsal gerçeklerin kalıcılığını izah etmek suretiyle öne sürülen mit. (Bk. ansikl. böl.)
*ANSİKL. Psikan. Freud tarafınca Totem ve Tabu'da (Totem und Tabu) [1912] öne sürülen ilkel sürü miti şudur: başlangıçta bir yaşlanmış adamın tüm hanımefendilere bir başına haiz olduğu bir sürü vardı. Genç erkekler başkaldırdılar ve yaşlı erkeği öldürdüler. Bu vakadan da duyulan pişmanlık ve kaygı, yaşlı adama baba ve genç erkeklere de oğul adının verilmesi sonucunu doğurdu. Babanın öldürülmesinden sonrasında oğullar, onun cesedini yediler ve bu yamyamca yiyecek, hemen sonra, yenilen kurbanın bir hayvan olduğu totem yemeğinde sürüp gitti. Bu kurgu, dinlerin ve daha genel olarak kültürün, babayı öldürme vakasının bastırılmasından landığını ileri sürme olanağı sağlar. Ek olarak her öznede, babayı öldürmeyi ve buna ilişkin bastırımı tekrardan ortaya çıkaran Oidipus kompleksinin dayandığı bir kuramın ortaya konması olanağını da verir. Lacan'ın fallus ve baba eğretilemesi düşüncesi de buna bağlıdır.
1 . Bir arada bulunan evcil hayvanlar topluluğu.
2. Bakımı ve nezarete bir ya da birden çok hiç kimseye verilmiş evcil hayvanların tümü: Bu sürüye tek çoban yetmez.
3. Bir arada yaşayan yabanıl hayvanlar topluluğu (bir tamlayanla): Kurt sürüsü. Bir kuş sürüsü.
4. Bireyselliği olmayan, edilgen davranışları açısından ele alınan insan topluluğu, yığın: Biz sürü değiliz, bilgili bir halkız.
5. Sürü sepet, birçok kimse ya da şey; hep beraber. || Sürü sürü, bir çok, sürüler halinde. || Sürüden ayrılmak, herkesten değişik bir tutum ve yol seyretmek. || Sürüsüne bolluk, bir şeyin çokluğunu vurgulamak için kullanılır. || Bir sürü, bir çok, yığınla: Bir sürü dostu var. Bir sürü sorunla uğraşmak.
*Ask. tar. Gsmanlılar'da, Yeniçeri ocağı için devşirilen hıristiyan evlatlarından yüzer ya da iki yüzer kişilik topluluklara verilen ad. (Bunlar, sürücü ve muhafızların nezaret ve denetimlerinde devşirdikleri yerlerden hükümet merkezine getirilirlerdi. Kaçmalarını ya da başkaları ile değiştirilmelerini önlemek amacıyla, devşirme lere sivri yeşil külah, kırmızı aba kumaştan kıyafet giydirilirdi.) || Sürü gelmek, sürülerin devlet merkezine yetişmesi anlamında Osmanlılar'da kullanılan deyim.
*Hayvc. Sevk sürüsü, beraber gezi ettirilen hayvanlar dizisi.
*Psikan. ilkel sürü, S. Freud tarafınca, bazı ruhsal gerçeklerin kalıcılığını izah etmek suretiyle öne sürülen mit. (Bk. ansikl. böl.)
*ANSİKL. Psikan. Freud tarafınca Totem ve Tabu'da (Totem und Tabu) [1912] öne sürülen ilkel sürü miti şudur: başlangıçta bir yaşlanmış adamın tüm hanımefendilere bir başına haiz olduğu bir sürü vardı. Genç erkekler başkaldırdılar ve yaşlı erkeği öldürdüler. Bu vakadan da duyulan pişmanlık ve kaygı, yaşlı adama baba ve genç erkeklere de oğul adının verilmesi sonucunu doğurdu. Babanın öldürülmesinden sonrasında oğullar, onun cesedini yediler ve bu yamyamca yiyecek, hemen sonra, yenilen kurbanın bir hayvan olduğu totem yemeğinde sürüp gitti. Bu kurgu, dinlerin ve daha genel olarak kültürün, babayı öldürme vakasının bastırılmasından landığını ileri sürme olanağı sağlar. Ek olarak her öznede, babayı öldürmeyi ve buna ilişkin bastırımı tekrardan ortaya çıkaran Oidipus kompleksinin dayandığı bir kuramın ortaya konması olanağını da verir. Lacan'ın fallus ve baba eğretilemesi düşüncesi de buna bağlıdır.
Kaynak: Büyük Larousse
YORUMLAR