Emevi Devleti’ nin mühim ve meşhur komutanlarından olan Tarık bin Ziyad’ ın 670 senesinde doğduğu, berberi bir kabile olan zenate kabilesin...
Emevi Devleti’ nin mühim ve meşhur komutanlarından olan Tarık bin Ziyad’ ın 670 senesinde doğduğu, berberi bir kabile olan zenate kabilesine mensup olduğu sanılmaktadır.
Zamanı araştırmalara nazaran Tarık bin Ziyad, Emeviler’in Şimal Afrika Valisi Musa bin Nusayr’ in kölesi olarak hayata başladığı, ailesinin köklerinin ise İran’a uzandığına dair rivayetler de mevcuttur.
Musa bin Nusayr’ in dikkatini her geçen gün üstüne çekerek, bir süre sonra kabiliyetleriyle ön plana çıkan Tarık bin Ziyad ilkin azat edilir. Arkasından Ordu içinde yükselmeye başlar, ilk başarısını Emeviler’ in Tanca fethinde gösterdiği kahramanlık ve cenk taktikleri yardımıyla kazanılmış olduğu zafer üstüne, Musa bin Nusayr tarafınca Tanca Valisi olarak atanır. Endülüs’ e geçinceye kadar bu göreve devam eder.
Karşı taraf olan Endülüs’ te ise işler karışıktır, türlü iş çekişmeler devam etmektedir. Kont Julianos, Şimal Afrika valisi Musa bin Nusayr’ a Endülüs’e saldırması için teşvik eder.
Bunun üstüne Musa bin Nusayr, 7 bin kişilik bir ordu oluşturur ve başına komutan olarak Tarık bin Ziyad’ ı getirir, Tarık bin Ziyad Akdenizi gemilerle geçerek, kendi ismini alan Cebelitarık’a ilk karargahını kurar.(711) Cebel Arapça’da dağ anlamına gelmektedir, kısaca Cebelitarık, Tarık’ın Dağı anlamına gelir.
Tarık Bin Ziyad Gemileri Yakmak
Tarık bin Ziyad, İspanya’ ya çıkar çıkmaz tarihe geçecek eylemini yapmış ve geldikleri gemileri yaktırarak askerlerin geri dönme ümidini kırmıştır. Askerlerine zamanı bir konuşma yapmıştır; “Arkanızda düşman şeklinde deniz, önünüzde deniz şeklinde düşman. Nereye kaçacaksınız? Vallahi sizin için ama sadakat ve sabır kalmıştır. Düşmanın silahı, teçhizatı ve erzağı boldur. Sizin tabanca olarak ama kılıçlarınız, erzak olarak da düşmanın elinden haiz olabileceğiniz vardır.”
Ilk etapta Carteya ve Algeziras şehirlerini alır peşinden kuzeye doğru ilerler. Vizigot Kralı Rodrigo
kuzeyde franklar da savaşım etmekteydi, bu karışıklığı fırsat bilen Tarık bin Ziyad kuzeye doğru yöneldi gayesi Kurtuba şehrine almaktı.
Ama, Vizigot Kralı Rodrigo bu ilerleyişi işitmiş, bu sırada Tarık bin Ziyad da Rodrigo’ nun yeğenini harpte yenmiştir. Bunun üstüne Rodrigo çok büyük bir Ordu toplar, (tarihçilere nazaran net olmamakla beraber bu sayının 40 bin ile 100 bin içinde olduğu söylenmektedir.) büyük bir ordunun üstüne geldiğini duyan Tarık bin Ziyad, Musa bin Nusayr’ dan asker ister ve 5 bin kişilik kuvvet Tarık bin Ziyad’ a yardım etmek için gönderilir.
İki ordu Guadalete Muharebesi ismi verilen harpte karşı karşıya gelir ve Tarık bin Ziyad, Vizigot Kralı Rodrigo’ yu ordusuyla beraber büyük bir yenilgiye uğratır.
Savaşı kazanmasının peşinden Tarık bin Ziyad, Kont julianos’ u dinleyerek,10 bin kişilik ordusuyla İspanya’nın içlerine doğru ilerlemeye başlar. Musa bin Nusayr, Tarık bin Ziyad’ a bir mektup yollayarak, İslam ordusunu tehlikeye atmaması icap ettiğini ve ilerlememesini emreder. Aslına bakarsak burada onu çok az kıskandığı . Tarık bin Ziyad bu emri dinlemez ve ilerlemeye devam ederek, İspanya’da bir çok şehri ele geçirir. Toledo civarlarında Musa bin Nusayr’ ın ordusuyla bir araya ulaştıktan sonra, Musa bin Nusayr’ ı askerlerin önünde çok fena bir biçimde azarlamış olduğu rivayet edilmektedir. Tarık bin Ziyad azarlamaya karşılık vermemiş, tersine Musa bin Nusayr’ ın gönlünü almaya çalışmıştır. Arkasından İslam orduları, İspanya içlerine doğru ilerlemeye başlamış, aralarında Zaragoza’ nın da bulunmuş olduğu pek büyük bölümü şehri fethederek, Pirene Dağlarının kıyısına kadar ulaşmışlardır. Barcelona şeklinde mühim bir şehri fethederek İslam orduları, Avrupa’da ilk kez Fransa sınırına kadar ulaşmış ve Avrupa uzunca bir süre İslam ordusunun korkusuyla yaşamıştır.
Kuzeyde bir çok kent hariç İspanya’ nın tamamı Emeviler tarafınca fethedilmiş, asırlarca devam eden hoşgörü devletinin temelleri atılmıştır. Endülüs’ ün İslam orduları tarafınca fethedilmesini elde eden en mühim komutanı olan Tarık bin Ziyad’ ı ve Musa bin Nusayr’ ı bir süre sonra Halife Velid bin Abdülmelik Şam’ a davet etmiştir. Şam’ a ulaştıktan sonra Musa bin Nusayr onu halifeye yakınma etmiş, ama halife Savaşın gerçek komutanının Tarık bin Ziyad olduğuna kanaat getirerek onu cezalandırmamış ama ülkesine de geri göndermemiştir. Ayrıca Halife Velid bin Abdülmelik, Musa bin Nusayr’ ın oğlu Abdülaziz’ i Endülüs’ e (İspanya’ ya) Vali olarak atamıştır. Endülüs’ ün İslam Orduları tarafınca fethedilmesinde büyük rol oynayan, Yürekli gözü pek komutan Tarık bin Ziyad ömrünün sonuna kadar Suriye’de kalmış olarak sakin bir yaşam geçirmiş ve 720 senesinde hayata gözlerini yummuştur.
YORUMLAR