tecvit TDK,Türk Dil Kurumu tecvit -di isim, eskimiş (tecvi:di) Arapça tecv³d 1 . Kelimelerin söylenişinde, seslerin çıkaklarına, ...
tecvit
TDK,Türk Dil Kurumu
tecvit -di
isim, eskimiş (tecvi:di) Arapça tecv³d
1 . Kelimelerin söylenişinde, seslerin çıkaklarına, uzunluk ve kısalıklarına göre okunması:
"Okurken tecvide riayetten kelimeler ağzında yassılanarak, yayvanlaşarak, incelerek çıkıyordu."- M. Ş. Esendal.
2 . din b. (***) Kur'an'ın doğru okunmasını sağlayan bilim.
3 . din b. (***) Bu bilim üzerine yazılmış kitap.
TECVİT:
Kıraat ilmi içinde yer alan Tecvid, Kur'an okuma usulü ve ilmidir. Harflerin çıkış yeri, sıfatı, uzun veya kısalığı, genişlik veya darlığı, birleştirme ve ayırma, kalın ve ince vurguları konuları bu ilmin konularıdır.
Kelime manası olarak Tecvid (cewede) kökünden gelip, bir şeyi güzel yapmak, süslemek, hoşça yapmak manasına gelir.
Cewde Arapça' da kalite demek olur ki, bir şey çok güzel olduğu zaman kullanılır. Kur'an-i Kerim'i çok güzel ve kuralına göre okuyan insana, Kur'an-ı okumasıyla güzelleştiren manasında “mucevvid†denir.
TECVİT'İN
Terim manası ise harfin hakkının verilerek çıkış yerine göre, gerek zati (her zaman onda bulunan, yani harften ayrılmayan, Belirtilmediğinde genellikle namazın bozulduğu) gerekse arızi (değişikliğe uğrayan başka bir değişle; harften kalktığında harfin zatını değiştirmeyen, namazın bozulmasına neden olmayan) sıfatların hakkı verilerek Kur`an-ı kerimin okunmasıdır.
Kıraat ilmi içinde yer alan Tecvid, Kur'an okuma usulü ve ilmidir. Harflerin çıkış yeri, sıfatı, uzun veya kısalığı, genişlik veya darlığı, birleştirme ve ayırma, kalın ve ince vurguları konuları bu ilmin konularıdır.
Kelime manası olarak Tecvid (cewede) kökünden gelip, bir şeyi güzel yapmak, süslemek, hoşça yapmak manasına gelir.
Cewde Arapça' da kalite demek olur ki, bir şey çok güzel olduğu zaman kullanılır. Kur'an-i Kerim'i çok güzel ve kuralına göre okuyan insana, Kur'an-ı okumasıyla güzelleştiren manasında “mucevvid†denir.
TECVİT'İN
Terim manası ise harfin hakkının verilerek çıkış yerine göre, gerek zati (her zaman onda bulunan, yani harften ayrılmayan, Belirtilmediğinde genellikle namazın bozulduğu) gerekse arızi (değişikliğe uğrayan başka bir değişle; harften kalktığında harfin zatını değiştirmeyen, namazın bozulmasına neden olmayan) sıfatların hakkı verilerek Kur`an-ı kerimin okunmasıdır.
TECVİT a (ar Cevdet'ten tecvid). Esk.
1. Bir yazıyı, özellikle Kuran'ı vurgulamalara ve uzatmalara dikkat ederek usulünce okuma. (Bk. ansikl. böl.)
2. Kuran'ı belli kurallara göre okumayı öğreten bilim dalı.
3. Bu bilim üstüne yazılmış kitap.
4. Bir şeyi güzel yapma.
*Esk. sesbil. Tevcidi huruf. seslerin boğumlandırılması.
*ANSİKL. Kuran tanrısal söz olduğu için okunmasında hiç yanlış yapılmaması zorunlu sayılmıştır Tecvit kuralları Kuran okunurken sessizlerin ve seslilerin ağızda hangi çıkış yerlerinden çıkarılacağını, sessizlerin kaynaşmalarını (idgam) belirler; ayetlerin sonlarındaki durakları (vakfe), imaleleri vb. saptar. Bu kurallar tecvit kitaplarında (Karabaş tecvidi, Şeyh Abdurtahman Karabaş [öl. 1499] vb.) gösterilmiştir.
Kaynak: Büyük Larousse
1. Bir yazıyı, özellikle Kuran'ı vurgulamalara ve uzatmalara dikkat ederek usulünce okuma. (Bk. ansikl. böl.)
2. Kuran'ı belli kurallara göre okumayı öğreten bilim dalı.
3. Bu bilim üstüne yazılmış kitap.
4. Bir şeyi güzel yapma.
*Esk. sesbil. Tevcidi huruf. seslerin boğumlandırılması.
*ANSİKL. Kuran tanrısal söz olduğu için okunmasında hiç yanlış yapılmaması zorunlu sayılmıştır Tecvit kuralları Kuran okunurken sessizlerin ve seslilerin ağızda hangi çıkış yerlerinden çıkarılacağını, sessizlerin kaynaşmalarını (idgam) belirler; ayetlerin sonlarındaki durakları (vakfe), imaleleri vb. saptar. Bu kurallar tecvit kitaplarında (Karabaş tecvidi, Şeyh Abdurtahman Karabaş [öl. 1499] vb.) gösterilmiştir.
Kaynak: Büyük Larousse
YORUMLAR