Tercih TDK, Türk Dil Kurumu isim Arapça terc³§ Bir şeyi öbürüne göre daha iyi, üstün veya önemli sayma, yeğ tutma, yeğleme: ...
Tercih
TDK, Türk Dil Kurumu
isim Arapça terc³§
Bir şeyi öbürüne göre daha iyi, üstün veya önemli sayma, yeğ tutma, yeğleme:
TDK, Türk Dil Kurumu
Bir şeyi öbürüne göre daha iyi, üstün veya önemli sayma, yeğ tutma, yeğleme:
"Böyle bir tercihinin kefaretini ödemek ister gibi de bir porsiyon köfte söylemişti."- Ç. Altan.
Atasözü, deyim ve birleşik fiiller
- tercih etmek
Silisyum yerine germanyum yarı iletkenlerinin tercih edilme sebebi nedir?
Çizgi grafiği neden tercih edilir, kolaylıkları nedir?
Finlandiya halkının geyik desenli giysileri tercih etmesinin nedeni nedir?
TERCİH a. (ar. rüchân'dan tercitt).
1. Bir kimseyi ya da bir şeyi yeğlemek, onları başka kimse ya da şeylere göre üstün tutmak eylemi: Bu durumda tercihim, uzlaşarak bir çözüm yolu bulmak olacak. Denizle dağ arasında bir tercih yapabilmem çok güç.
2. Bir kimseyi, bir şeyi tercih etmek, o kimse ya da şeyi seçmek, onda karar kılmak; yeğlemek.
*Esk. Tercih-i bila-müreccah, nedensiz yere üstün tutma, gereksiz önem verme.
*ikt. Likidite tercihi, Keynes'in para talebine verdiği ad. (Bk. ansikl. böl.) || Tüketici tercihi, bireyin iki mal arasında kendisine en çok tatmini sağlayandan yana yaptığı yeğlemeyi belirtmek için yeni klasik iktisat okulunun kullandığı terim. (Birey, bu amaçla tatmin edilecek gereksinimlerinin giderek azalan önem sırasına göre bir listesini [buna tercih sıralaması denir] çıkarır ve gelirine göre bu listede az ya da çok aşağıya doğru iner.)
*isi. huk. Tercihi beyyine, bir meseleyi davacının iddia, davalınınsa reddettiği davalarda, taraflardan birinin ileri sürdüğü beyyineleri öteki tarafınkine üstün tutma.
*Tic. Tercih hakkı, satıcıya ya da alıcıya, bir sözleşmede saptanmış olandan daha fazla miktarda malı, sözleşmedeki aynı koşullarla, satmak ya da almak olanağı veren pazarlık biçimi.
*ANSİKL. ikt. Keyneş, The General Thepry of Employment, interest and Money (istihdam, faiz ve para hakkında genel kuram) adlı kitabında, likidite tercihi saiklerinin bir çözümlemesini yapar. Keynes'e göre, ankes ile yatırım arasındaki seçim, likidite tercihine bağlıdır. Bir iktisadi karar birimi, faiz oranını çekici bularak elinde likit fon bulundurmanın yararlarını üstün tutabilir. Konuya bu görüş açısından bakıldığında, faiz oranı, aslında likiditenin yararlarından vazgeçmenin fiyatı olarak görünür. Keynes, üç tür tercih saiki olduğunu söyler: muamele saiki, ihtiyat saiki, spekülasyon saiki. İlk iki saikle ilgili likidite talebi gelire bağlıdır. üçüncü saikle ilgili likidite talebi ise, faiz oranına ve iktisadi karar birimlerinin tahmin gücüne bağlıdır.
1. Bir kimseyi ya da bir şeyi yeğlemek, onları başka kimse ya da şeylere göre üstün tutmak eylemi: Bu durumda tercihim, uzlaşarak bir çözüm yolu bulmak olacak. Denizle dağ arasında bir tercih yapabilmem çok güç.
2. Bir kimseyi, bir şeyi tercih etmek, o kimse ya da şeyi seçmek, onda karar kılmak; yeğlemek.
*Esk. Tercih-i bila-müreccah, nedensiz yere üstün tutma, gereksiz önem verme.
*ikt. Likidite tercihi, Keynes'in para talebine verdiği ad. (Bk. ansikl. böl.) || Tüketici tercihi, bireyin iki mal arasında kendisine en çok tatmini sağlayandan yana yaptığı yeğlemeyi belirtmek için yeni klasik iktisat okulunun kullandığı terim. (Birey, bu amaçla tatmin edilecek gereksinimlerinin giderek azalan önem sırasına göre bir listesini [buna tercih sıralaması denir] çıkarır ve gelirine göre bu listede az ya da çok aşağıya doğru iner.)
*isi. huk. Tercihi beyyine, bir meseleyi davacının iddia, davalınınsa reddettiği davalarda, taraflardan birinin ileri sürdüğü beyyineleri öteki tarafınkine üstün tutma.
*Tic. Tercih hakkı, satıcıya ya da alıcıya, bir sözleşmede saptanmış olandan daha fazla miktarda malı, sözleşmedeki aynı koşullarla, satmak ya da almak olanağı veren pazarlık biçimi.
*ANSİKL. ikt. Keyneş, The General Thepry of Employment, interest and Money (istihdam, faiz ve para hakkında genel kuram) adlı kitabında, likidite tercihi saiklerinin bir çözümlemesini yapar. Keynes'e göre, ankes ile yatırım arasındaki seçim, likidite tercihine bağlıdır. Bir iktisadi karar birimi, faiz oranını çekici bularak elinde likit fon bulundurmanın yararlarını üstün tutabilir. Konuya bu görüş açısından bakıldığında, faiz oranı, aslında likiditenin yararlarından vazgeçmenin fiyatı olarak görünür. Keynes, üç tür tercih saiki olduğunu söyler: muamele saiki, ihtiyat saiki, spekülasyon saiki. İlk iki saikle ilgili likidite talebi gelire bağlıdır. üçüncü saikle ilgili likidite talebi ise, faiz oranına ve iktisadi karar birimlerinin tahmin gücüne bağlıdır.
Kaynak: Büyük Larousse
YORUMLAR