VUKU, -u a. (ar. vukCT). Esk. 1. Oluş, meydana gelme, ortaya çıkma. 2. Bir olayın ortaya çıkışı. 3. isabet etme, rastlama. 4. Düşme...
VUKU, -u a. (ar. vukCT). Esk.
1. Oluş, meydana gelme, ortaya çıkma.
2. Bir olayın ortaya çıkışı.
3. isabet etme, rastlama.
4. Düşme
5. Vuku bulmak, vukua gelmek, olmak, oluşmak, meydana gelmek: "...birinci imparatorluk devrinde bazı erbabı sanayi tarafından vuku bulan talebler akfm ve ma'kessiz kalmıştı" (Ahmet Muammer ve Şükrü Kaya). "Evin içinde harikulâde bir heyecan ve hareket vukua geldiğini gösterecek gürültüler, koşmalar, sesler işitildi" (H. Z. Uşaklıgil).
1. Oluş, meydana gelme, ortaya çıkma.
2. Bir olayın ortaya çıkışı.
3. isabet etme, rastlama.
4. Düşme
5. Vuku bulmak, vukua gelmek, olmak, oluşmak, meydana gelmek: "...birinci imparatorluk devrinde bazı erbabı sanayi tarafından vuku bulan talebler akfm ve ma'kessiz kalmıştı" (Ahmet Muammer ve Şükrü Kaya). "Evin içinde harikulâde bir heyecan ve hareket vukua geldiğini gösterecek gürültüler, koşmalar, sesler işitildi" (H. Z. Uşaklıgil).
Kaynak: Büyük Larousse
YORUMLAR