Yatırım Nedir?

YATIRIM a. 1. Nakdi ya da mali bir sermayenin, belirgin bir süre için, başka mallar (ya da hizmetler) üretme gücüne haiz mallar du...

YATIRIM a.

1. Nakdi ya da mali bir sermayenin, belirgin bir süre için, başka mallar (ya da hizmetler) üretme gücüne haiz mallar durumuna dönüştürülmesi. (Bk. ansikl. böl.)

2. Bir şahıs, işletme ya da topluluğun, öz larını ya da ödünç almış olduğu paraları kendi üretken mallar stokunun artırılmasına ayırma sonucu.

3. Belirgin bir çabayla elde edilmiş ve ilerisi için bir kıymet oluşturacak, kazanç sağlayacak şey: Seni bu şekilde bir okulda okutmak, geleceğin için kuvvetli bir yatırımdır. 4. ilerde çıkar sağlamaya yönelik, içtenlikten uzak davranış.

5. Yatırım yapmak, bir kazanç sağlamak amacıyla parasını bir işe yatırmak: Hisse senetleri satın alıp yatırım yapmak; ilerde elde etmeyi düşündüğü bir çıkar için ortam hazırlayıcı davranışlarda bulunmak: Size iyi davrandığına bakmayın, onu işe almanız için yatırım yapıyor.


*Bors. Yatırım ortaklığı, ufak tutum sahiplerinden toplanan paraların, bir ana nim şirket vasıtasıyla, türlü kuruluşların hisse senetlerine yatırılması yöntemiyle bir portföy oluşturan şirket. (Bu yolla, bir taraftan yatırımlar için sağlanırken, bir taraftan da ufak tutum sahiplerinin birikimleri değerlendirilmiş olur. Burada, türlü şirketlerin hisse senetlerinden oluşan bir portföy bulunmuş olduğu için, ufak tutum sahipleri bir firmanın geleceğine bağlı kalmamakta, bu portföyün sağlamış olduğu gelir averajından yararlanmaktadır.)


*işi. ikt. Yatırım şirketi, menkul değerler satın alan ve bunlarla ilgili işlemler icra eden şirket. || Direkt yatırım, ortaya çıkarma ya da satın alma yöntemiyle yeni aktifler, yeni üretim birimleri edinme || Ek yatırım, fazladan bir üretim kapasitesi ve iş olanakları yaratan yatırım. || ikame yatırımı, çalışan işçi sayısını azaltmayı ve bu konuyu yaparken işin verimini artırmayı amaçlayan yatırım. || Portföy yatırımı, mali iştirakler elde ederek sınai aktifler edinme.


*Psikan. Dürtüsel enerjinin ruhsal mekanizma tarafınca harekete geçirilmesi ve dönüşüme uğratılması (bunun sonucunda dürtüsel enerji, bir ya da daha çok bilinçdışı tasarıma bağlanır.) [Bk. ansikl. böl.] || Yatırımı geri çekme, ilk başlarda bir tasarım ya da bir nesne üstüne meydana getirilen bir yatırımı geri alma. (Karşı yatırım mekanizmasından ilkin gelen bu mekanizma bastırım sürecinin ekonomik dayanaklarından biridir.)


*Uluslarar. ikt. Yatırım ya da yatırımlar yasası, kalkınmakta olan ülkelere meydana getirilen yatırımlarla ilgili işlemleri (bilhassa yabancı yatırımlara tanınan mali avantajları, yatırımı kabul eden ülke tarafınca tanınan hukuksal ve mali koşulları vb.) düzenleyen yasa ve yönetmeliklerin tümü.


*Verg. huk. Yatırım indirimi, yatırımları özendirerek ekonomik kalkınmayı hızlandırmak amacıyla, hususi kesimin kalkınma planlarına uygun olarak yapmış olduğu yatırım harcamalarından belirgin bir oranın vergiden bağışıklı tutulması. (Türkiye'de, yatırım indirimi istisnası, ticari ve tarımsal kazançlar kendi alanında 12 şubat 1963 tarihindeki ve 202 sayılı yasa'yla kabul edilmiştir. Temel olarak, yatırım indirimi kurumlar vergisine bağlı olan hususi kesim şirketlerinde kurum kazançlarıyla gelir vergisi yükümlülerinden olan ticari ve tarımsal kazanç sahipilaria del Carretto'nun lerine uygulanır.) üstünde bir yatık bulunan mezarı.


*ANSİKL. ikt. Brüt yatırım, yenileme (ya della ûuercia'nın yapıtıda amortisman) yatırımları ve yeni yatırım olarak ikiye ayrılır. Net yatırım, belirgin süre içinde, tüm bakım, ikame ve yenileme harcamaları ile demode olmuş donatımı değişiklik yapma giderleri çıktıktan sonrasında meydana gelen yatırım fazlasını ihtiva eder. Bu fark, bir ekonominin gelişme oranı hakkında yargıya varmamızı sağlar.

Global seviyede akla geldiğinde, yatırım, daha evvel gerçekleştirilmiş bir tasarrufla finanse edilir. Gerçekte, yatırım, bir kişinin ya da bir işletmenin kendi larına başvurularak (özfinansman), ya da yatırım harcamaları işletmenin tutum ücünü aşıyorsa krediyle finanse edilir.

mesela, XIX. yy.'da bir sürü işletme kurucularının kendi larıyla oluşturuldu.

Bu tür şeyler, genellikle ufak işletmeler olduğundan, bankalardan yardım görmeleri olanağı olmadığı şeklinde, mali piyasaya girmeleri de (hisse senedi ve tahvil ihracı) ihtimaller içinde değildi. Kaldı ki, dışarıdan yapılacak bir yardım, onlara ek harcamalar yüklemiş olurdu. Bundan dolayı, özfinansman, XIX. yy.'da ve XX. yy. başlangıcında mühim bir rol oynadı. Arkadan, büyük işletmeler de gelirlerinden yatırımlarını finanse etmek için ayırabildikleri tutarları satış fiyatlarına yansıtabildikleri seviyede, özfinansman yöntemini kullandılar.

Ama, bilhassa büyük endüstri ile ilgili bir takım etkinlikler sözkonusu olduğunda, tek bir kişinin, hatta bir ailenin tutum larının (ya da malvarlığının) bir işletmeyi kurup sürdürmek için kafi olmadığı görüldü. Bu şeklinde durumlarda, mali piyasaya (tahviller, hisse senetleri) başvurmak mecburi oluyordu. Böylelikle, yavaş yavaş, dayanıklı üretim malları üretmenin finansman yolu olarak uzun vadeli kredi kurumu ortaya çıktı. Bu mevzuda, iş bankaları, tasarrufları toplamak yöntemiyle, belirleyici bir rol oynadılar.

Modern iktisat kuramında, gerek keynesçi düşünceden esinlenen makra ekonomik modellerde, gerekse tutumsal gelişme modellerinde yatırımın ayrıcalıklı bir yeri vardır. Makroekonomik modellerde yatırım iki yönlü bir rol oynar: bir taraftan, tüketime rakip bir gelir kullanımı oluşturur; öte taraftan, "çarpan" mekanizması vasıtasıyla gelir düzeyini belirler. Bundan dolayı, yatırım, onu artırarak istihdam düzeyini yükseltmeyi amaçlayan Keynes tarafınca savunulan belirgin başlı tutumsal politika önlemlerinin dayanağı olarak kalmaktadır tutumsal gelişme modellerinde yatırım, uzun vadeli büyümenin başlıca etmeni olarak karşımıza çıkar. Bu, hem an- glosakson iktisatçılarının (Hicks, Harrod vb.) kuramlarında, hem gelişme temposunu yalnız yatırım oranına değildir, ilk olarak temel sanayilerin kurulmasına bağlayan planlı kolektivist ekonomilerde de böyledir.


*Psikan. Freud ilk çalışmalarında (bilhassa Bilimsel ruhbilim tasarısı 'nda, 1895), yatırımı, belirgin nicelikte bir enerjinin sinir sistemi içinde yer değiştirmesi (mekanik mealde) olarak görüyordu. Ama, Rüyalar ve yorumları 'nda (Die Traumdeutung)

[1900] ruhsal mekanizma terimi, bu tanımlamayı münakaşa', «duruma getirdi: hakikaten de bu yapıtta, dürtüsel enerji türlü ruhsal mekanizmalarda paylaşılır ve bunların içinde dönüşüme uğrar. Freud, yatırım enerjisinin niteliğini, ruhsal mekanizmaya ilişkin ikinci kuramında (1920), O'dan lanan bir dürtüsel enerji olarak tanımladı. "Yatırımâ€, günümüzde başlangıçtaki anlamını geniş seviyede aşan bir mealde kullanılmakta, fantazma türünden ya da gerçek bir nesnenin, öz bedenin, bedenin bir kısmının vb. yatırımından söz edilmektedir.

Kaynak: Büyük Larousse

yatırım
isim 1 . Yatırma işi.

2 . iktisat Parayı, gelir getirici, göç eder ya da taşınmaz bir mala yatırma, mevduat, plasman.

3 . iktisat Millî ekonominin ya da bir tecim kuruluşunun üretim ve hizmet enerjisini artırıcı özellikte olan etken değerlerine meydana getirilen yeni eklemeler, envestisman.

4 . mecaz Bir çıkar ya da kazanç sağlamak için meydana getirilen davranış.

Atasözü, deyim ve birleşik fiiller

yatırım yapmak

Birleşik Sözler

yatırım bankası yatırım fonu ölü yatırım ekipman yatırımı endüstri yatırımı


TDK

Yatırım


Belirgin bir geliri sağlamak amacıyla, belli başlı vadelerde birikimlerin yatırım araçlarına bağlanmasıdır.Yatırımcı yapmış olduğu yatırımın maliyetini üstlenir. Bu onun riskidir. Eğer yatırımcı kendi öz fonlarını kullanarak yatırım yapıyorsa, en azından bu fonların maliyetini karşılaması gerekir. Yatırımcı, elindeki bu fonlarla tahvil alış satışı ya da vadeli mevduat ile faiz geliri de sağlayabilir. Faiz hadleri, gelir seviyesi, borçlanabilme imkanlarI ve risk yatırımı etkileyen unsurlardandır.

Sebep: geliri yerine getiri yazdığımdan

Yatırım Nedir?


Bir birikimi, belirgin bir süre süresince, enflasyon oranı, vade uzunluğu ve gelecekteki nakit akışlarının belirsizliği faktörlerini bertaraf edebilecek bir gelir sağlayabilmek için bugünden ayırmaktır.


Şimdiki tüketiminizin ertelenmesini, gelirinizin sizin ve ailenizin emeklilik, okul harcamaları şeklinde gelecekteki gereksinimlerini karşılayabilmesi için büyümek suretiyle ana para ya da para piyasası araçlarına yönlendirilmesini ihtiva eder.

yatırım geleceğe karşı beli bir para kazanak için para harcamak : bir arsa alıpm gelecekte onu satıp yapı yaptırılmasılsır