YOKUŞ a. 1. Yatay bir düzleme göre, aşağı yukarı eğimi olan yer: Yokuşu tırmanırken tıkanıyorum. Yokuş başında arabanın vitesini küç...
YOKUŞ a.
1. Yatay bir düzleme göre, aşağı yukarı eğimi olan yer: Yokuşu tırmanırken tıkanıyorum. Yokuş başında arabanın vitesini küçültmen gerek. (Karşt. İNİŞ.)
2. Kimi zaman "inişâ€ anlamında kullanılır: Yokuşta freni patlayan bir araba.
3. Yokuş aşağı, yokuşta aşağı doğru. || Yokuş yukarı, yokuşta yukarı doğru. || Bir işi yokuşa koşmak, sürmek, bir şeyin yapılmasını önlemek için birtakım güçlükler çıkarmak: Yardımı şurda kalsın, işleri yokuşa sürdü.
*Mat. ve Siber. t lt;t0 için f(t)=0 ve t>f0 için f(f)-a(t-t0) (a>0) bağıntılarını gerçekleyen, zamana bağlı f(f) fonksiyonu. (Bir yokuş, bir basamağın zamana göre integrallenmesinden çıkmaktadır diye düşünülebilir.)
1. Yatay bir düzleme göre, aşağı yukarı eğimi olan yer: Yokuşu tırmanırken tıkanıyorum. Yokuş başında arabanın vitesini küçültmen gerek. (Karşt. İNİŞ.)
2. Kimi zaman "inişâ€ anlamında kullanılır: Yokuşta freni patlayan bir araba.
3. Yokuş aşağı, yokuşta aşağı doğru. || Yokuş yukarı, yokuşta yukarı doğru. || Bir işi yokuşa koşmak, sürmek, bir şeyin yapılmasını önlemek için birtakım güçlükler çıkarmak: Yardımı şurda kalsın, işleri yokuşa sürdü.
*Mat. ve Siber. t lt;t0 için f(t)=0 ve t>f0 için f(f)-a(t-t0) (a>0) bağıntılarını gerçekleyen, zamana bağlı f(f) fonksiyonu. (Bir yokuş, bir basamağın zamana göre integrallenmesinden çıkmaktadır diye düşünülebilir.)
Kaynak: Büyük Larousse
YORUMLAR