YORULMA a. Yorulmak eylemi. *Ger. day. Yinelenen mekanik zorlamalardan lanan ve bir malzemenin, statik etkilerden doğan gerilmelerd...
YORULMA a. Yorulmak eylemi.
*Ger. day. Yinelenen mekanik zorlamalardan lanan ve bir malzemenin, statik etkilerden doğan gerilmelerden daha küçük gerilmeler altında kopmasına yol açabilen bozulma. (Bk. ansikl. böl.) || Yorulma deneyi, yinelemeli kuvvetlerin etkisindeki bir parçanın, ömür süresini ölçmeye dayanan teknolojik deney. (Yorulmasınırı, parçanın hemen hemen sonsuza dek taşıyabileceği yüktür.) || Yorulma formülü, prizma biçimindeki bir cismin herhangi bir lifinin yorulmasını her hal için, dış kuvvetlere, prizmanın kesitine ve göz önüne alınan lifin konumuna bağlı olarak, veren formül.
*ANSİKL. Ger. day. Yinelenen ya da almaşmalı kuvvetlerin etkisi altında bulunan metal parçalar, en büyük gerilme, esneklik sınırından daha küçük olsa bile kopabilir. Gerilmeler ne kadar küçükse bu parçaların ömrü o kadar uzundur (VVöhler eğrisi). Laboratuvarlarda yorulma deneyleri metal bir deney parçasına özel makineler üzerinde almaşık çekme-sıkıştırma ya da bükme kuvvetleri uygulayarak gerçekleştirilir; bir saniyede uygulanan çevrim sayısı az çok büyük olabilir. Çeliklerin büyük bölümü için zorlamaların ritmine bağlı olan bir kritik gerilmeden daha küçük gerilmelerin uygulanması halinde kopma çok uzun bir zaman sonra oluşur. MPa (1 MPa= 1 N/mm2= 0,102 kgf/mm2) cinsinden ifade edilen bu gerilme çeliğin yorulma sınırıdır.
Çok küçük bir çatlak kopmanın başlangıcını oluşturur; çatlak, enine kesitte uygulanan gerilmeyi karşılamaya yetecek kadar sağlam malzeme kalmayıncaya kadar kademeli olarak yayılır; bu durum oluşur oluşmaz ani kopma olur Kopmanın olduğu kesitte görülen düz bölge, çatlak kenarlarının uzun süre etki altında kalmasından lanır; görünüm taneli bölge son kopma sırasındaki parçalanmanın oluştuğu bölümdür. Yinelenen gerilmeler etkisinde bırakılan metal parçalar milimetre kareye düşen kuvvetler hiçbir zaman yorulma sınırını aşmayacak biçimde tasarlanır Bu da kesitleri farklı olan bölgelerin eğrilik yarıçapı büyük bir bölümle birleştirilmelerini ve yüzeylerin durumuna özen gösterilmesini zorunlu kılar.
*Ger. day. Yinelenen mekanik zorlamalardan lanan ve bir malzemenin, statik etkilerden doğan gerilmelerden daha küçük gerilmeler altında kopmasına yol açabilen bozulma. (Bk. ansikl. böl.) || Yorulma deneyi, yinelemeli kuvvetlerin etkisindeki bir parçanın, ömür süresini ölçmeye dayanan teknolojik deney. (Yorulmasınırı, parçanın hemen hemen sonsuza dek taşıyabileceği yüktür.) || Yorulma formülü, prizma biçimindeki bir cismin herhangi bir lifinin yorulmasını her hal için, dış kuvvetlere, prizmanın kesitine ve göz önüne alınan lifin konumuna bağlı olarak, veren formül.
*ANSİKL. Ger. day. Yinelenen ya da almaşmalı kuvvetlerin etkisi altında bulunan metal parçalar, en büyük gerilme, esneklik sınırından daha küçük olsa bile kopabilir. Gerilmeler ne kadar küçükse bu parçaların ömrü o kadar uzundur (VVöhler eğrisi). Laboratuvarlarda yorulma deneyleri metal bir deney parçasına özel makineler üzerinde almaşık çekme-sıkıştırma ya da bükme kuvvetleri uygulayarak gerçekleştirilir; bir saniyede uygulanan çevrim sayısı az çok büyük olabilir. Çeliklerin büyük bölümü için zorlamaların ritmine bağlı olan bir kritik gerilmeden daha küçük gerilmelerin uygulanması halinde kopma çok uzun bir zaman sonra oluşur. MPa (1 MPa= 1 N/mm2= 0,102 kgf/mm2) cinsinden ifade edilen bu gerilme çeliğin yorulma sınırıdır.
Çok küçük bir çatlak kopmanın başlangıcını oluşturur; çatlak, enine kesitte uygulanan gerilmeyi karşılamaya yetecek kadar sağlam malzeme kalmayıncaya kadar kademeli olarak yayılır; bu durum oluşur oluşmaz ani kopma olur Kopmanın olduğu kesitte görülen düz bölge, çatlak kenarlarının uzun süre etki altında kalmasından lanır; görünüm taneli bölge son kopma sırasındaki parçalanmanın oluştuğu bölümdür. Yinelenen gerilmeler etkisinde bırakılan metal parçalar milimetre kareye düşen kuvvetler hiçbir zaman yorulma sınırını aşmayacak biçimde tasarlanır Bu da kesitleri farklı olan bölgelerin eğrilik yarıçapı büyük bir bölümle birleştirilmelerini ve yüzeylerin durumuna özen gösterilmesini zorunlu kılar.
Kaynak: Büyük Larousse
YORUMLAR