bar Gösterim: 75 Boyut: 57.7 KB" style="max-width:100%;margin: 2px;"/> Şark ve Kuzeydoğu Anadolu'da çoğu zama...
bar
Gösterim: 75
Boyut: 57.7 KB" style="max-width:100%;margin: 2px;"/>
Boyut: 57.7 KB" style="max-width:100%;margin: 2px;"/>
Şark ve Kuzeydoğu Anadolu'da çoğu zaman toplu olarak ve sıra halinde, kendine özgü ezgilerle oynanan bir halk oyunu.
Barlar, araştırmacılar tarafınca “bar bölgesi†olarak adlandırılan Erzurum başta olmak suretiyle Erzincan, Gümüşhane, Kars, Tunceli, Bingöl, Muş, Ağrı-sancı ve Van illerini içine alan bir yörede ve bu yöreye yakın olan Artvin ilinde oynanır. Çoğu zaman açık havada ve davul zurna eşliğinde minimum beş kişiyle oynanan barlar, yiğitliği, kahramanlığı simgeleyen figürlerle doludur. Barlara, oynandığı yere gore klarnet, tulum, tar, mey, tef şeklinde çalgılar da birlikte rol alır.
Bar bir adam oyunu olarak yaygınlık kazanmıştır. Ama hanımefendilerin türkü eşliğinde oynadığı barlar da vardır. Adam barlarına ise yalnız çalgı birlikte rol alır.
Oyuna katılacak kişiler ayakta sağdan başlayarak dizilirler. Sağ taraf kafa sayılır; oyunu en iyi oynayan, yaşça büyük olan, yiğitliği ile tanınan ya da hatırı sayılan kişiler sıra ile başa geçer. “Barbaşı†denen bu oyuncunun yanında yer edinen ve “koltuk†diye adlandırılan oyuncunun da aynı özellikleri taşıması gerekir. Oyun dizisinin en sonundaki kişiye “poççik†ismi verilir. Koltuk ile poççik içinde kalan oyunculara da “kelle†denir. Barbaşı ve poççik oyun esnasında belirgin bir düzene gore ellerindeki mendilleri sallayarak bara ayrı bir hava katarlar.
Oyun başlarken el ele daire, yarım daire ya da düz bir sıra halinde duran oyuncular, oyunun gidişine gore ellerini tarak şeklinde kenetler ya da birbirlerinin omuz başlarından tutarlar. Oyuncular kimi zaman birbirlerinden kopmadan uzaklaşırlar kimi zaman de birbirlerine iyice yaklaşarak oyunu sürdürürler.
Bar çoğu zaman iki bölümden oluşur; az da olsa üç bölümden oluşanları da vardır. Oyuncuların ağır bir gidişat ile oynadıkları ağırlama kısımı ile süregelen bar, iki bölümden oluşuyorsa hareketlerin küçük çapta daha hızlandığı yelleme ya da üstleme bölümüyle, üç bölümden oluşuyorsa çok çevik hareketlerle oynanan sekme ya da hoplatma bölümüyle biter.
Barların hemen hemen evvelinde belirlenmiş bir oynanış sırası vardır. Davul zurna da bu sırayı izler. Çoğu zaman ilkin başbar (birinci bar, sarhoş barı), arkasından da aşırma barı (dikine bar), hoşbilezik barı, sekme bar, daldalan ban, çingeneler barı, tamzara barı, koçeri barı oynanır.
Oynandığı yörelerde yüzden fazla çeşidi saptanmış olan barlar oyuncuların cinsiyetine, sayılarına, oynanış amaçlarına gore türlere ayrılır. Bunlardan biride bir taş attım, ağca ferikler, indim dereye taş bulamadım hanımlar tarafınca oynanan türkülü barlardır; başbar, tamzara ban, koçeri barı, köroğlu barı, uzundere barı, hançer barı yalnız erkeklere özgüdür. Köroğlu barı, turna ban, o olmasın bu olsun barı, hançer ban, iki kişiyle oynanır. İkinci aşırma, narey, hoşbilezik barı eğlenme ve hoşça zaman geçirme amacına yöneliktir; tavuk barı, dikine bar, güvercin barı, turna barı ise kimi hayvanların mukaddes sayıldığı dönemlerin izlerini taşıyan ve bar ayini diye adlandırılan oyunlardır.
Yöreden yöreye değişimler gösterse dahi barlarda çoğu zaman erkekler ağı körüklü ve bacakları dar pantolon, gömlek, yelek, dönem ve pabuç; hanımlar da bindallı, şalvar, oyalı bluz, fes ve yemeni giyerler.
: Ana Britannica
BAKINIZ
Bar Refaeli
User Bar Maker
QT Adress Bar
BAR'IN BİLİNMEYEN YÖNü
Erzurum'da oynanan halk danslarına "Bar" denir. Bar'ın tarihçesi çok eskilere Orta Asya'da Altay kavimlerine kadar uzanır. Erzurum halk oyunları adam ve kadınlarca ayrı ayrı oynanır. Mustafa kemal atatürk üniversitesi halk oyunları ile Erzurum halk oyunlar ve türküleri derneği bar ekibi türlü internasyonal halk dansları festivallerinde birincilik ödülleri almışlardır. Bar oyunu mertlik ve yiğitlik sembolüdür. Erzurum bununla birlikte varlıklı bir halk türküleri kaynağına haizdir.
Ezurumlu ozan Sadeddin Akatay ‘Bar' dan "Yüzyılların arkasından Kopup gelen bir vakar " diye bahseder. 1948'de Anadolu'yu dolaşan İngiltere'nin Ankara Büyükelçisi Sir Davit Kelly Erzurum'da “Bar†tutan gençleri izler ve hayranlığını “Bana heyecanlı bir kuvvet ve kudret tesiri verdi†diye ifade eder.
Çoğu zaman güftenin bulunmadığı Erzurum adam barlarının tamamına yakını Hüseyni makamında. Hanım oyunlarının bir kısımı ise gene Hüseyni makamını içeriyor.
Nedir Bu Hüseyni makamı?
Müzik otoriteleri, Hüseyni makamı için şu ifadeleri kullanıyorlar:
"Dünya yüzünde nerede Türk var ise, orada Hüseyni makamı vardır. Meşhur Yemen Türküsü de Hüseyni'dir. Sarı gelin Türküsü on zamanlı Aksak Semâi usulüyle ölçülmüştür. Bu usûl, Azeri Kültür Dairesine giren bölgelerde bilinir ve uygulanır. Yemen Türküsü'nün usûlü de Aksak Semai'dir. Hüseyni makamını ve Aksak Semai usûlünü Türk olmayanlar çalamaz, söylemesi imkansız, besteleyemez. Özenen olursa bozarlar. Doğu dünyasındaki en yakın milletler için dahi bu yargımız geçerlidir. Hatta bizlere gore ana makam niteliğindedir. Bir takım lar, Harzemşahlar devletinin büyük hükümdarı Hüseyin Baykara'nın düzenlemiş olduğu şiir ve musiki toplantılarına daha sonraları Hüseyin Baykara Meclisi ismini vermişlerdir. Makamın ismi buradan gelir."
Bar, bulunmuş olduğu muhitin insanının tabiatını dile getirirler. Erzurum bar oyunları 3, 5, 7, 9 şahıs ile oynanmaktadır. Çoğu zaman ayakta oynanmakta olan bu oyunlarda, dadaşlar hususi ve geleneksel giysileri ile elele tutuşurlar. Başta bulunan dadaşa Başbarı, sonda bulunan dadaşa da Son ya da Poççık denir. Oyunların figürel özelliklerine gore, dadaşların birbirlerine sıkı sıkıya duruş ve oynamalarına kapalı bar, parmak uçlarından tutularak seyrekçe oynamalarına da açık bar denilir. Çalgı olarak davul, zurna kullanılır.
Bar ve makamları
- Başbar: Açık oynanır, güftesi yoktur. Bestede başlangıç ve son ayrı olmak suretiyle iki tür müzik vardır. Hüseyni makamındadır. Bu oyun dadaşın, hareketlerinde ölçülü, zevk ehli, eğlencede laubalilikten ziyade hareketlerinde ölçülü ve vakarlı bulunduğunu gösterir
- İkinci Bar: Kapalı barlardandır. Güftesi yoktur. Hüseyni makamındadır. Dadaşların birbirlerine gönülden gönüle bağlı, birlik ve uyum içinde olduklarını ifade eder.
- Sekme (Tikine): Güftesi yoktur. Hüseyni makamındadır. Dadaşın, yerine gore çok hareketli, fakat şuurlu ve ortaklaşa sonuca erişme iradesini temsil eder.
- İkinci Aşırma: Güftesi yoktur. Hüseyni makamındadır. Dadaşların harpte ve barışta hareket halinde, iş hayatında birlik ve beraberlik içinde olduklarını ifade eder.
- Nari: Güftesi vardır. Açık bardır. Hüseyni makamındadır. Dadaşın zevki selim, sevgi, sevgi yaşantılarının ecdattan gelen hasletlerini çevreye aktarma duygularını sembolize eder.
- Koçeri: İki motif halinde oynanmaktadır. Birinci kısmın figürü de aynıdır. Bununla beraber her kısmın müzik besteleri de ayrı ayrı özelliktedir. Hüzzam makamındadır. Birinci kısım kapalı, ikinci kısım açıktır. Adından da anlaşıldığı şeklinde, dadaşların savaşlara gönüllü katıldığını ve kahramanca döğüşmeden zevk aldıklarını sembolize etmektedir. Güftesi yoktur.
- Tamzara: Güftesi yoktur. Hüseyni makamındadır. Yarı kapalı, yarı açık oynanmaktadır. Bu oyun Erzurum köylerinde, şehirde olduğundan başka bazı figürler ilave ederek oynanmaktadır. Dadaşın gövde ve kafa güçlülüğünü ifade etmektedir.
- Tavuk Barı: Hüseyni makamındadır. Güftesi yoktur. Menşeinin Orta Asya olduğu söylenir.
- Felek: Açık oynanır. Hüseyni makamındadır. Güftesi vardır.
- Çingeneler: Açık oynanır. Güftesi yoktur. Rast makamındadır.
- Uzundere: Açık oynanır. Güftesi yoktur. Hicaz makamındadır.
- Daldalar: Kapalı oyunlardandır. Hüseyni makamındadır. Güftesi vardır.
- Yayvan: iki kısım halinde oynanır. iki tür figür birleşerek bir tüm teşkil eder. Birinci kısım kapalıdır. Hüseyni makamında olan müzikle oynanır. Bu barın bitiminde içlerinden ikisi ortaya çıkar, ötekileri dışarda izleyici bırakılırlar. Bu oyunda pala ve kılıç kullanılır.
- Hancer Barı: iki şahıs ile oynanır. Hüseyni makamındadır. Son bölümde melodi ve ritm değişiyor. Birinci bölümde düello halindeki dadaşlar, ikinci bölümde birbirlerini affederek, kusuru affetme ve hoşgörülü ruh yapısı içinde neşeli şov halinde oynarlar.
Hanım barları
- Kavak: Gelin ve kızların elele tutuşarak oynadıkları bir oyundur. Güftesi vardır. Hüseyni makamındadır.
- Çift ak güvercin: Açık ve kapalı olarak oynanır. Güftesi vardır. Hüseyni makamındadır.
- Çember: Çember oyunu aynı ekip tarafınca oynanır. Hüseyni makamındadır. Güftesi vardır.
- Döne: Hüseyni makamındadır. Güftesi vardır. Söylenerek ve çalgı eşliğinde oynanır.
- Hari: Hüseyni makamındadır. Güftesi vardır. Söylenerek ve çalgı eşliğinde oynanır.
- Çarşıda üzüm kara: Güftesi vardır. Çalgılar ve başka oyunlarda olduğu şeklinde aynıdır.
- Sallama: Güftesi yoktur. Ekip tarafınca yalnız çalgılarla oynanmaktadır.
- Mendilimde kişmiş ile badem var: Güftesi vardır. Aynı çalgılarla oynanır.
- Tortumun eğmeleri: Hüseyni makamındadır. Çalgılar aynıdır. Tortum ilçesine mahsustur.
- Aşşahtan gelirem: Hüseyin makamındadır. Aynı çalgılarla oynanır. Güftesi vardır.
- Köylü kızı: İki şahıs tarafınca oynanır. Bir köylü kızının günlük yaşamını gösteren taklidi bir oyundur. Güftesi vardır.
BAR
a. Halk oy. K.-D. ve D. Anadolu bölgesinde (bilhassa Erzurum, Erzincan, Kars, Artvin, Ağrı-sancı) topluca oynanan, bağlı dizi oyunlarına verilen ortak isim.
a. Halk oy. K.-D. ve D. Anadolu bölgesinde (bilhassa Erzurum, Erzincan, Kars, Artvin, Ağrı-sancı) topluca oynanan, bağlı dizi oyunlarına verilen ortak isim.
Bar ayini, figürleri kimi hayvanların hareketlerini simgeleyen barlara verilen isim. Turna barı, güvercin barı şeklinde. (Kökeninin şamanlığa değin uzandığı öne sürülür.)
Bar çeken, BARBAŞI"nın eşanlamlısı.
Bar havası, bar oyunlarının eşlik ezgisi.
Bar tutmak, düğün, bayram şeklinde hususi günlerde para karşılığında bar ekibi çağırmak.
Bar tutuşmak, bar oynamak suretiyle ortaya çıkıp el ele tutuşmak.
Açık bar, oyuncuların arada mesafe erteleyerek oluşturdukları bağlı diziyle oynanan bar.
Alaca bar, hanım adam beraber oynanan bar.
Kapalı bar, oyuncuların arada boşluk bırakmadan, yan yana durarak oluşturdukları bağlı diziyle oynanan bar.
Kaynak: Büyük Larousse
Bar
-I-
isim
Anadolu'nun şark ve şimal bölgesinde, en fazla Artvin ve Erzurum yörelerinde el ele tutuşularak oynanan, ağır ritimli bir halk oyunu:
- "Bahçesi var, bağı var, ayvası var, narı var / Atamızdan yadigâr bizde ata barı var"- Halk türküsü.
- bar tutmak
- barbaşı
- bar havası
isim İngilizce bar
1 . Danslı, içkili eğlence yeri:
"Barın kapısından bir adam fırladı."- A. İlhan.
2 . Ayaküstü içki içilen eğlence yeri:
"Barlarda, gazinolarda millî dilin konuşulduğunu pek işitmezdiniz."- O. S. Orhon.
3 . Amerikan bar:
"Barda yan yana oturuyor, içiyoruz."- R. H. Karay.
Birleşik Sözler
- Amerikan bar
isim Fransızca bar
- Hava basıncı birimi.
isim, halk ağzında
- Alevden, mide bozukluğundan, ağızda, dil ve dişlerde meydana gelen acılık, pas.
- bar bağlamak (ya da tutmak)
isim, spor Fransızca barre
- Halter sporunda ağırlığı oluşturan kiloları birbirine bağlayan metal çubuk.
- barparalel
BAR
a. (amerikan İngilizcesi bar room'dan).
1. Müşterilerin tezgâh önünde ayakta durarak ya da yüksek tabureler üstünde oturarak içki içtikleri yer (AMERİKANBAR da denir).
2. Bir tiyatroda, yolcu gemisinde, otelde vb. alkollü ya da alkolsüz içkilerin içildiği yer.
3. Barın ayakta ya da yüksek tabureler üstünde oturarak içki içilen tezgâhı.
4. Bir evde bar şeklinde düzenlenmiş köşe.
5. içki içilen, dans edilen eğlence yeri; pavyon.
6. Bar kızı, hanımı, barda, pavyonda çalışan hanım için söylenir.
—Mutf. Bar bıçağı, Bir narenciyenin kabuğunu soymaya yarayan ufak bıçak.
a. (amerikan İngilizcesi bar room'dan).
1. Müşterilerin tezgâh önünde ayakta durarak ya da yüksek tabureler üstünde oturarak içki içtikleri yer (AMERİKANBAR da denir).
2. Bir tiyatroda, yolcu gemisinde, otelde vb. alkollü ya da alkolsüz içkilerin içildiği yer.
3. Barın ayakta ya da yüksek tabureler üstünde oturarak içki içilen tezgâhı.
4. Bir evde bar şeklinde düzenlenmiş köşe.
5. içki içilen, dans edilen eğlence yeri; pavyon.
6. Bar kızı, hanımı, barda, pavyonda çalışan hanım için söylenir.
—Mutf. Bar bıçağı, Bir narenciyenin kabuğunu soymaya yarayan ufak bıçak.
Kaynak: Büyük Larousse
BAR
a. (fars. bar). Esk.
1. Yük: "Dilin'ider yanumda çün kılmaz beni gamdan halas / Çekmen ol ta'viz bârın kim beladan sahlamaz" (Fuzuli, XVI. yy.).
2. Kez, kez.
3. Meyve: "Müstefid ol, şu berk ü bârımdan" (Tevfik Fikret).
4. Tanrı.
5. Bar-ı gam, gam yükü "Ten evine daşradan bar-ı gam u mihnet çeker" (Fuzuli, XVI. yy ).
Bar-ı mihnet, sorun yükü: “Bar-ı mihnetden nihal-i kametün ham olmasun" (Fuzuli, XVI. yy.).
Her bar, her kez, her kezinde: "Bigâneler bu sahada mazurdur Kemal / Erbab-ı zevk şiirimi her bar söylesin" (Yahya Kemal).
—ANSİKL. Pek çok sözcüklerde farsça olarak gösterilen bu sözcük, gerçekte türkçe "vari'ın şark lehçelerinde kullanılan biçimidir. Mana kaymasıyla “var olan Tanrı" anlamında kullanılmış ve bu mealde Türkiye türkçesine de geçmiştir. Barhüda, mevcud Tanrı, bir Cı bar tek ve mevcud Tanrı şekillerinde kullanılır,
—isi. huk. Yeminine bağlı kalan kimse.
a. (fars. bar). Esk.
1. Yük: "Dilin'ider yanumda çün kılmaz beni gamdan halas / Çekmen ol ta'viz bârın kim beladan sahlamaz" (Fuzuli, XVI. yy.).
2. Kez, kez.
3. Meyve: "Müstefid ol, şu berk ü bârımdan" (Tevfik Fikret).
4. Tanrı.
5. Bar-ı gam, gam yükü "Ten evine daşradan bar-ı gam u mihnet çeker" (Fuzuli, XVI. yy ).
Bar-ı mihnet, sorun yükü: “Bar-ı mihnetden nihal-i kametün ham olmasun" (Fuzuli, XVI. yy.).
Her bar, her kez, her kezinde: "Bigâneler bu sahada mazurdur Kemal / Erbab-ı zevk şiirimi her bar söylesin" (Yahya Kemal).
—ANSİKL. Pek çok sözcüklerde farsça olarak gösterilen bu sözcük, gerçekte türkçe "vari'ın şark lehçelerinde kullanılan biçimidir. Mana kaymasıyla “var olan Tanrı" anlamında kullanılmış ve bu mealde Türkiye türkçesine de geçmiştir. Barhüda, mevcud Tanrı, bir Cı bar tek ve mevcud Tanrı şekillerinde kullanılır,
—isi. huk. Yeminine bağlı kalan kimse.
Kaynak: Büyük Larousse
BAR
a. (fr. barre). Graf. sant. Ayırma işareti olarak kullanılan eğik çizgi: Dizeleri asimetrik bar gösterisi barla ayırmak (Moskova Olimpiyat oyunları, 1980) madan bir dayanma noktası şeklinde kullanabilmeleri için, dans stüdyolarının duvarları süresince, duvardan 20 santimetre açıkta, yerden 1 m yüksekte yatay olarak yerleştirilmiş, yuvarlak kesitli tahta çubuk. (Bar, böğürlerin ve bacakların yumuşatılması için meydana getirilen alıştırmalarda, bununla birlikte balelerin büyük hareketlerinde ve ortada çok lüzumlu olan dengenin elde edilmesi için kullanılır.) ll Barda meydana getirilen alıştırmaların tümü. ll Yerde bar, Boris Kniaseff tarafınca hazırlanmış, geleneksel bar alıştırmalarının yerini tutan, yerde meydana getirilen alıştırma yöntemi.
—Spor. Asimetrik bar, hanım sporculara özgü bir jimnastik aleti; tutunacak bölgeleri değişik yükseklikte (yerden 2,30 m ve 1,50 m) bir tür çifte barfiks. ll Bar fiks BARFİKS ll Bakışımlı bar - PARALEL.
a. (fr. barre). Graf. sant. Ayırma işareti olarak kullanılan eğik çizgi: Dizeleri asimetrik bar gösterisi barla ayırmak (Moskova Olimpiyat oyunları, 1980) madan bir dayanma noktası şeklinde kullanabilmeleri için, dans stüdyolarının duvarları süresince, duvardan 20 santimetre açıkta, yerden 1 m yüksekte yatay olarak yerleştirilmiş, yuvarlak kesitli tahta çubuk. (Bar, böğürlerin ve bacakların yumuşatılması için meydana getirilen alıştırmalarda, bununla birlikte balelerin büyük hareketlerinde ve ortada çok lüzumlu olan dengenin elde edilmesi için kullanılır.) ll Barda meydana getirilen alıştırmaların tümü. ll Yerde bar, Boris Kniaseff tarafınca hazırlanmış, geleneksel bar alıştırmalarının yerini tutan, yerde meydana getirilen alıştırma yöntemi.
—Spor. Asimetrik bar, hanım sporculara özgü bir jimnastik aleti; tutunacak bölgeleri değişik yükseklikte (yerden 2,30 m ve 1,50 m) bir tür çifte barfiks. ll Bar fiks BARFİKS ll Bakışımlı bar - PARALEL.
Kaynak: Büyük Larousse
BAR
a. Yörs.
1. Kaplarda, bilhassa de cam kaplarda oluşan kireç tortusu,
2. Hastalık sebebiyle dilde oluşan beyazlık.
3. Bar tutmak, dil sözkonusuysa, hastalık esnasında beyazlaşmak.
BAR a. (yun. barus, ağır). Atmosfer basıncını ölçmede kullanılan tazyik birimi (simgesi bar). [Bar 105 paskala eşittir.)
BAR
Yugoslavya'da (Karadağ) şehir, Adriya denizi kıyısında; 10 000 nüf. Belgrad-Bar demiryolu hattının son istasyonu olan Bar limanında meydana getirilen mühim düzenlemeler sonucunda limanın trafiği gelişmektedir.
a. Yörs.
1. Kaplarda, bilhassa de cam kaplarda oluşan kireç tortusu,
2. Hastalık sebebiyle dilde oluşan beyazlık.
3. Bar tutmak, dil sözkonusuysa, hastalık esnasında beyazlaşmak.
BAR a. (yun. barus, ağır). Atmosfer basıncını ölçmede kullanılan tazyik birimi (simgesi bar). [Bar 105 paskala eşittir.)
BAR
Yugoslavya'da (Karadağ) şehir, Adriya denizi kıyısında; 10 000 nüf. Belgrad-Bar demiryolu hattının son istasyonu olan Bar limanında meydana getirilen mühim düzenlemeler sonucunda limanın trafiği gelişmektedir.
Kaynak: Büyük Larousse
Bar Refaeli
User Bar Maker
QT Adress Bar
YORUMLAR