CENDERE Far. cendere TDK, Türk Dil Kurumu 1. tek. Pres. 2. mec. Tinsel baskı: - “Aralarından birisi itilip kakılınca hepsinin ani...
CENDERE Far. cendere
TDK, Türk Dil Kurumu
1. tek. Pres.
2. mec. Tinsel baskı:
- “Aralarından birisi itilip kakılınca hepsinin aniden boynunda aynı cendere acısı.” -N. F. Kısakürek.
3. Taze peynirin suyunu süzmek ve kalıba koymak için kullanılan sık dokumadan yapılmış poşet.
4. Sıkıştırma işleminde kullanılan alet.
TDK, Türk Dil Kurumu
1. tek. Pres.
2. mec. Tinsel baskı:
- “Aralarından birisi itilip kakılınca hepsinin aniden boynunda aynı cendere acısı.” -N. F. Kısakürek.
3. Taze peynirin suyunu süzmek ve kalıba koymak için kullanılan sık dokumadan yapılmış poşet.
4. Sıkıştırma işleminde kullanılan alet.
cendere ingilizcesi
1. press, screw; wine press; mangle; bookbinder´s press.
2. defile, narrow pass.
- altýnda under pressure; under torture.
-ye koymak/sokmak /ý/ to put (someone) under pressure
1. press, screw; wine press; mangle; bookbinder´s press.
2. defile, narrow pass.
- altýnda under pressure; under torture.
-ye koymak/sokmak /ý/ to put (someone) under pressure
YORUMLAR