kaçak -ğı isim 1 . Bir kaptan, bir borudan sızan gaz ya da sıvı, bir telden kaçan akım: "Bu odada kaçak var."- . 2 ...
kaçak -ğı
isim
1 . Bir kaptan, bir borudan sızan gaz ya da sıvı, bir telden kaçan akım:
"Bu odada kaçak var."- .
2 . Gizlice kaçırılmış olan mal ya da madde:
"Şu âlâ kaçaktan birer sigara sarıyor mısınız?"- S. M. Alus.
3 . ödat Bağlı bulunmuş olduğu yerden ya da yasadan kaçan, uzaklaşan:
"Vapurda bir de kaçak Rus ailesi var."- A. Gündüz.
4 . ödat Yasaca yapılması yasak olan ya da yapılması için lüzumlu izin alınmayan:
"Kaçak kat."- .
5 . ödat Yasaca belirtilmiş lüzumlu gümrük ve vergileri ödenmeden bir yere sokulan ya da bir yerden çıkarılan:
"O şekilde olduğu hâlde kaçak sigaramla hâli unutmaya çalışıyordum."- S. F. Abasıyanık.
6 . zarf Yasalara, kurallara uymayarak, gizlice:
"Tüm harp müddetince babası ile İsviçre'de kaçak yaşadı."- A. Gündüz.
isim
1 . Bir kaptan, bir borudan sızan gaz ya da sıvı, bir telden kaçan akım:
2 . Gizlice kaçırılmış olan mal ya da madde:
"Şu âlâ kaçaktan birer sigara sarıyor mısınız?"- S. M. Alus.
3 . ödat Bağlı bulunmuş olduğu yerden ya da yasadan kaçan, uzaklaşan:
"Vapurda bir de kaçak Rus ailesi var."- A. Gündüz.
4 . ödat Yasaca yapılması yasak olan ya da yapılması için lüzumlu izin alınmayan:
"Kaçak kat."- .
5 . ödat Yasaca belirtilmiş lüzumlu gümrük ve vergileri ödenmeden bir yere sokulan ya da bir yerden çıkarılan:
"O şekilde olduğu hâlde kaçak sigaramla hâli unutmaya çalışıyordum."- S. F. Abasıyanık.
6 . zarf Yasalara, kurallara uymayarak, gizlice:
"Tüm harp müddetince babası ile İsviçre'de kaçak yaşadı."- A. Gündüz.
Kaçak Kız (Kachorra)
KGS (kaçak geçiş) cezaları nereye ödenir?
Telefonumun kaçak olup olmadığını iyi mi öğrenebilirim?
KAÇAK sıf. ve a.
1. Firar etmiş olan ya da firarda bulunan kimse için kullanılır: Asker kaçağı. Kaçak mahkûm. Kaçak asker.
2. Tkz. Uzun süre ortalıkta görünnje- yen, kendisinden haber alınmayan kimse için kullanılır: Kaçak, gene nerelerdesin?
—Ask. Asker kaçağı - ASKER.
—Cez. huk. Kaçağı gizleme — YATAKLIK.
—Uluslarar. huk. Harp kaçağı, yansız bir ülke gemisinin bu tarafsızlığını bozmadan savaşan bir ülke hesabına taşıyamayacağı mallar. (Bk. ansikl. böl.)
♦ sıf.
1. Bir ülkeye gümrükten geçirilmeden, yasadışı yollarla sokulan eşya, mal vb. için kullanılır: Kaçak sigara. Kaçak çin porselenleri.
2. Yasalara aykırı halde gizlice meydana getirilen ya da lüzumlu izin alınmadan meydana getirilen şey için kullanılır: Kaçak inşaat Kaçak hat.
3. Yasalara aykırı olarak çalıştırılan kimse için kullanılır: Kaçak işçiler sınırdışı edildiler.
—Çal. ekon. Kaçak iş, toplumsal ya da mali içerikli yasalarla düzenlenmiş bulunan mesleki bir etkinliğin, yasa, tüzük, vb. hükümlerine uyulmaksızın, kazanç sağlamak amacıyla yapılması. (Bk. ansikl. böl.)
♦ a. Bir çatlaktan bir sıvının, gazın vb. sızması; sızmaya yol açan çatlak: Patlamanın sebebi gaz kaçağıymış. Tesisattaki kaçağı bulamıyorlar.
—Ger. day. Kaçak saptama yöntemi, gerek la ve mekanik yolla birleştirmelerde, gerek döküm parçalarında bulunan gözenekleri, delikleri ya da çatlakları algılamaya yarayan ve bozucu tesiri olmayan denetleme yöntemi. (Alçak basınçta uygulanan bir pnömatik deneyi çağrıştırır. Kullanılan gazlar helyum [arı ya da karışık] amonyak ve diklorodifluorometandır. İncelenecek parça, yüzeyi özenle temizlendikten sonrasında tazyik ya da vakum altında bırakılır.)
—Kuyuc. Dolaşım kaçağı, çok geçirgen kayaçlarda kuyu açarken, delme akışkanında görülen belli hacimdeki kaçak.
—Manyet. Manyetik kaçak, bir manyetik indükleme akışının, göz önüne alınan bir devrede yararlı tesiri olmayan kısmı. || Manyetik kaçak çarpanı, toplam manyetik akının yararlı akıya oranı.
—Su işler. Bir yarıktan bir sıvının akması, bir gazın çıkması, vb.; yarığın kendisi. (Bk. ansikl. böl.)
—Termodin. Isı kaçağı, ışıma, iletim ve taşınımla ısı kaybı.
♦ be.
1. Bir hiç kimseye görünmeden, gizlice: Ailelerine haber vermeden kaçak buluşuyorlardı.
2. Yasalara aykırı olarak gizlice: Yabancı bir ülkede kaçak çalışmak.
3. Kaçak güreşmek, bir kimselerle direkt doğruya kapışmayı göze alamayarak, onu alt edeceği bir fırsatı yakalamaya çalışmak.
—ANSİKL. Çal. ekon. Kaçak iş. Çoğu zaman tüm ülkelerde yasa koyucular kaçak işleri, bir taraftan bu işlerde çok fena koşullarda çalışan işçileri koruyabilmek, öte taraftan da iş piyasasını düzenleyerek işsizlikle savaşım edebilmek amacıyla yasaklamışlardır. Kaçak iş değişik biçimlerde ortaya çıkar. Sanayileşmiş ülkelerde en fazlaca rastlanan türü, emek harcama izni olmayan, hangi koşullarda olursa olsun verilen işi ve tutarı kabul eden yabancı işçilerin durumudur. Günlük düzgüsel emek harcama sürelerini tamamladıktan sonrasında ikinci, üçüncü işleri bir ücret karşılığı yapmak da bir tür kaçak iş niteliğindedir. Bunun şeklinde işçilerin dinlenmek için izinli bulundukları dönemlerde ücretli bir işte emekleri da iş piyasasında iş arayanların şansını azaltan bir başka kaçak iştir.
Gelişmekte olan ülkelerde ortalama ücretlerin düşük olması sebebiyle işçinin birkaç işte birden emek vermesi, senelik izin sürelerinde kazanç sağlamak için emek harcamayı sürdürmesi tutumsal bir zorunluk olarak ortaya çıkmaktadır. Öte taraftan, bu ülkelerde bilhassa marjinal işletmelerde, işçilik maliyetini düşürebilmek için toplumsal sigortalara bildirilmemiş işçilerin çalıştırıldığı bir gerçektir. Buna benzer başka bir uygulama da daha ilkin emekli olmuş kişilere işe almada öncelik verilmesidir Tüm bu durumlarda kaçak işçi, yasalar çerçevesinde emek harcama hakkına haiz olan, kalite derecesine uygun bir iş aramış olduğu halde bulamayan işsizlerin iş bulma şansını azaltmakta, bilhassa gençler içinde işsizliğin yaygınlaşmasına niçin olmaktadır. Kaçak işlerde emek harcamayı kabul edenlerin yasaların koruyucu hükümlerinden yoksun kalmalarının toplumsal ve beşeri sakıncaları da gözden uzak tutulmamalıdır. Son olarak, işsizlik sigortasının bulunmuş olduğu ülkelerde açık işi olmayanlara kaçak işçiler yüzünden iş bulunmasındaki gecikmeler sigortanın mali yükünü artırmakta ve fonların azalmasına niçin olmaktadır. Ucuz işgücü elde eden kaçak iş uygulaması, işletmeler içinde haksız bir rekabetin doğmasına da niçin olmaktadır, işçilik maliyetini düşüren şirket bir malı daha ucuza üretebilmekte ve rakipleri karşısında avantajlı duruma geçmektedir.
Batı vatanlarında olduğu şeklinde türk yasalarında da sigortasız işçi çalıştırılması, senelik ücretli izin esnasında işçinin ücretli bir işte emek vermesi şeklinde durumlar yasaklanmıştır. Sadece, bilhassa minik işyerlerinde kaçak iş uygulaması oldukça yaygındır.
—Su işler. Bir su dağıtım şebekesinde kaçaklar basılan su hacminin % 15 ile °/o 50 kadarını oluşturur. Bu kaçaklar tazyik öl-çümleriyle, akustik algılayıcılar ya da boruların içini denetlemeyi elde eden tv kameralarıyla saptanır.
—Uluslarar. huk. Harp kaçağı mevzusu 1909 Londra bildirisi'ne dayanır. Bildiri, Grotius'tan esinlenen ve anglosakson uygulamasında benimsenen ayrımı esas alır Bu ayrıma bakılırsa mallar üç grupta toplanır: mutlak harp kaçağı olan mallar; koşullara bakılırsa harp kaçağı sayılan mallar; harp kaçağı olamayacak diğeri mallar. Harp kaçağı kurallarına uymamanın yaptırımı, mallara elkoymadır.
1. Firar etmiş olan ya da firarda bulunan kimse için kullanılır: Asker kaçağı. Kaçak mahkûm. Kaçak asker.
2. Tkz. Uzun süre ortalıkta görünnje- yen, kendisinden haber alınmayan kimse için kullanılır: Kaçak, gene nerelerdesin?
—Ask. Asker kaçağı - ASKER.
—Cez. huk. Kaçağı gizleme — YATAKLIK.
—Uluslarar. huk. Harp kaçağı, yansız bir ülke gemisinin bu tarafsızlığını bozmadan savaşan bir ülke hesabına taşıyamayacağı mallar. (Bk. ansikl. böl.)
♦ sıf.
1. Bir ülkeye gümrükten geçirilmeden, yasadışı yollarla sokulan eşya, mal vb. için kullanılır: Kaçak sigara. Kaçak çin porselenleri.
2. Yasalara aykırı halde gizlice meydana getirilen ya da lüzumlu izin alınmadan meydana getirilen şey için kullanılır: Kaçak inşaat Kaçak hat.
3. Yasalara aykırı olarak çalıştırılan kimse için kullanılır: Kaçak işçiler sınırdışı edildiler.
—Çal. ekon. Kaçak iş, toplumsal ya da mali içerikli yasalarla düzenlenmiş bulunan mesleki bir etkinliğin, yasa, tüzük, vb. hükümlerine uyulmaksızın, kazanç sağlamak amacıyla yapılması. (Bk. ansikl. böl.)
♦ a. Bir çatlaktan bir sıvının, gazın vb. sızması; sızmaya yol açan çatlak: Patlamanın sebebi gaz kaçağıymış. Tesisattaki kaçağı bulamıyorlar.
—Ger. day. Kaçak saptama yöntemi, gerek la ve mekanik yolla birleştirmelerde, gerek döküm parçalarında bulunan gözenekleri, delikleri ya da çatlakları algılamaya yarayan ve bozucu tesiri olmayan denetleme yöntemi. (Alçak basınçta uygulanan bir pnömatik deneyi çağrıştırır. Kullanılan gazlar helyum [arı ya da karışık] amonyak ve diklorodifluorometandır. İncelenecek parça, yüzeyi özenle temizlendikten sonrasında tazyik ya da vakum altında bırakılır.)
—Kuyuc. Dolaşım kaçağı, çok geçirgen kayaçlarda kuyu açarken, delme akışkanında görülen belli hacimdeki kaçak.
—Manyet. Manyetik kaçak, bir manyetik indükleme akışının, göz önüne alınan bir devrede yararlı tesiri olmayan kısmı. || Manyetik kaçak çarpanı, toplam manyetik akının yararlı akıya oranı.
—Su işler. Bir yarıktan bir sıvının akması, bir gazın çıkması, vb.; yarığın kendisi. (Bk. ansikl. böl.)
—Termodin. Isı kaçağı, ışıma, iletim ve taşınımla ısı kaybı.
♦ be.
1. Bir hiç kimseye görünmeden, gizlice: Ailelerine haber vermeden kaçak buluşuyorlardı.
2. Yasalara aykırı olarak gizlice: Yabancı bir ülkede kaçak çalışmak.
3. Kaçak güreşmek, bir kimselerle direkt doğruya kapışmayı göze alamayarak, onu alt edeceği bir fırsatı yakalamaya çalışmak.
—ANSİKL. Çal. ekon. Kaçak iş. Çoğu zaman tüm ülkelerde yasa koyucular kaçak işleri, bir taraftan bu işlerde çok fena koşullarda çalışan işçileri koruyabilmek, öte taraftan da iş piyasasını düzenleyerek işsizlikle savaşım edebilmek amacıyla yasaklamışlardır. Kaçak iş değişik biçimlerde ortaya çıkar. Sanayileşmiş ülkelerde en fazlaca rastlanan türü, emek harcama izni olmayan, hangi koşullarda olursa olsun verilen işi ve tutarı kabul eden yabancı işçilerin durumudur. Günlük düzgüsel emek harcama sürelerini tamamladıktan sonrasında ikinci, üçüncü işleri bir ücret karşılığı yapmak da bir tür kaçak iş niteliğindedir. Bunun şeklinde işçilerin dinlenmek için izinli bulundukları dönemlerde ücretli bir işte emekleri da iş piyasasında iş arayanların şansını azaltan bir başka kaçak iştir.
Gelişmekte olan ülkelerde ortalama ücretlerin düşük olması sebebiyle işçinin birkaç işte birden emek vermesi, senelik izin sürelerinde kazanç sağlamak için emek harcamayı sürdürmesi tutumsal bir zorunluk olarak ortaya çıkmaktadır. Öte taraftan, bu ülkelerde bilhassa marjinal işletmelerde, işçilik maliyetini düşürebilmek için toplumsal sigortalara bildirilmemiş işçilerin çalıştırıldığı bir gerçektir. Buna benzer başka bir uygulama da daha ilkin emekli olmuş kişilere işe almada öncelik verilmesidir Tüm bu durumlarda kaçak işçi, yasalar çerçevesinde emek harcama hakkına haiz olan, kalite derecesine uygun bir iş aramış olduğu halde bulamayan işsizlerin iş bulma şansını azaltmakta, bilhassa gençler içinde işsizliğin yaygınlaşmasına niçin olmaktadır. Kaçak işlerde emek harcamayı kabul edenlerin yasaların koruyucu hükümlerinden yoksun kalmalarının toplumsal ve beşeri sakıncaları da gözden uzak tutulmamalıdır. Son olarak, işsizlik sigortasının bulunmuş olduğu ülkelerde açık işi olmayanlara kaçak işçiler yüzünden iş bulunmasındaki gecikmeler sigortanın mali yükünü artırmakta ve fonların azalmasına niçin olmaktadır. Ucuz işgücü elde eden kaçak iş uygulaması, işletmeler içinde haksız bir rekabetin doğmasına da niçin olmaktadır, işçilik maliyetini düşüren şirket bir malı daha ucuza üretebilmekte ve rakipleri karşısında avantajlı duruma geçmektedir.
Batı vatanlarında olduğu şeklinde türk yasalarında da sigortasız işçi çalıştırılması, senelik ücretli izin esnasında işçinin ücretli bir işte emek vermesi şeklinde durumlar yasaklanmıştır. Sadece, bilhassa minik işyerlerinde kaçak iş uygulaması oldukça yaygındır.
—Su işler. Bir su dağıtım şebekesinde kaçaklar basılan su hacminin % 15 ile °/o 50 kadarını oluşturur. Bu kaçaklar tazyik öl-çümleriyle, akustik algılayıcılar ya da boruların içini denetlemeyi elde eden tv kameralarıyla saptanır.
—Uluslarar. huk. Harp kaçağı mevzusu 1909 Londra bildirisi'ne dayanır. Bildiri, Grotius'tan esinlenen ve anglosakson uygulamasında benimsenen ayrımı esas alır Bu ayrıma bakılırsa mallar üç grupta toplanır: mutlak harp kaçağı olan mallar; koşullara bakılırsa harp kaçağı sayılan mallar; harp kaçağı olamayacak diğeri mallar. Harp kaçağı kurallarına uymamanın yaptırımı, mallara elkoymadır.
Kaynak: Büyük Larousse
kaçak ingilizcesi
1. runaway, fugitive (person); truant (pupil); AWOL (soldier); illegally employed.
2. contraband, smuggled.
3. yasadışı, illegally done.
4. leak, leakage.
5. illegally; as contraband.
- av poaching; hunting out of season.
- avcý poacher; out-of-season hunter.
- eþya/mal smuggled goods.
- inþaat unlicensed construction.
- kat a floor added to a building illegally.
- kesim unlicensed butchering (of cattle).
- yapmak (for fluid, gas, electricity) to leak.
1. runaway, fugitive (person); truant (pupil); AWOL (soldier); illegally employed.
2. contraband, smuggled.
3. yasadışı, illegally done.
4. leak, leakage.
5. illegally; as contraband.
- av poaching; hunting out of season.
- avcý poacher; out-of-season hunter.
- eþya/mal smuggled goods.
- inþaat unlicensed construction.
- kat a floor added to a building illegally.
- kesim unlicensed butchering (of cattle).
- yapmak (for fluid, gas, electricity) to leak.
Kaçak Kız (Kachorra)
KGS (kaçak geçiş) cezaları nereye ödenir?
Telefonumun kaçak olup olmadığını iyi mi öğrenebilirim?
YORUMLAR