Türk Dil Kurumu köstek, -ği 1. Saat, kılıç, anahtar vb.nin ucuna takılan zincir: “Koltuklara kurulur, altın kösteklerini parmakları ...
Türk Dil Kurumu
köstek, -ği
1. Saat, kılıç, anahtar vb.nin ucuna takılan zincir: “Koltuklara kurulur, altın kösteklerini parmakları ile çevirir.” -S. F. Abasıyanık.
2. Koşulan atların tepmesini önlemek için kuskun kayışına eklenen kayış.
3. Balık iğnesini oltaya bağlayan, bir iki karış uzunluğunda kıl ya da misina parçası.
4.Kapı mandalı, kapı sürgüsü
5.Arabanın süratli gitmemesi için tekerleğin aralığına sokulan demir.
6.Kağnı tahtalarını mazıya tutturan zincir.
Rüyada Köstek Görmek
köstek ingilizcesi
1. hobble.
2. watch chain; key chain.
3. chain (of a sword scabbard).
4. obstacle, impediment.
-i kýrmak
1. (for a child) to learn how to walk (for the first time).
2. to sever all one´s ties with a place.
3. to leave quickly, beat it.
- olmak /a/ to impede, hinder.
- vurmak /a/
1. to hobble (a horse).
2. wrestling to get a grip on the leg/legs of (an opponent) with one´s arms.
1. hobble.
2. watch chain; key chain.
3. chain (of a sword scabbard).
4. obstacle, impediment.
-i kýrmak
1. (for a child) to learn how to walk (for the first time).
2. to sever all one´s ties with a place.
3. to leave quickly, beat it.
- olmak /a/ to impede, hinder.
- vurmak /a/
1. to hobble (a horse).
2. wrestling to get a grip on the leg/legs of (an opponent) with one´s arms.
YORUMLAR