kıraat -ti isim, eskimiş (kıra:at) Arapça ®ir¥¢at 1 . Okuma: "Orada da bu gece kıraatleri devam ediyordu."- H. C. ...
kıraat -ti
isim, eskimiş (kıra:at) Arapça ®ir¥¢at
1 . Okuma:
2 . din b.
Kur'an'ı belli kaide ve işaretlere gore okuma.
Atasözü, deyim ve birleşik fiiller
kıraat etmek
Birleşik Sözler
kıraathane
Kaynak:
Atasözü, deyim ve birleşik fiiller
kıraat etmek
Birleşik Sözler
kıraathane
Kaynak:
Mevzusu Kur'an-ı Kerim'in okunuÂşu olan ilimdir. İslam dininin yüce kiÂtabı Kur'an-ı Kerim birçok ilmin koÂnusu olmuştur. Tefsir bilimsel, Tecvid ilÂmi, l'câzu'l-Kur'an bilimsel benzer biçimde. Kıraat bilimsel de bunlardan biridir. Kur'an da her kitap benzer biçimde okunması mümkün. Fakat Kur'ân'ı okumak, basit bir kitap okumakÂtan farklıdır. Kur'an her insanın dilediÂği, aklına estiği benzer biçimde okuyabileceği bir kitap değildir. Kur'ân'ı okurken beÂlirli kurallara, belirli inceliklere uyÂmak gerekir. İşte bu kaide ve incelikÂleri öğreten ilim Kıraat ilmidir.
İslam Ansiklopedisi
KIRAAT
Kıraât (Arapça: قراءة Okuma, okuyuş), Kuran-ı Kerim'in özgür okunuşunu Kıraat-ı Aşere'ye gore içeren ve her defasında değişik okunan ve tonu ve içinde ne olduğu de değiştiren bir yöntemdir. Düzgüsel musikide yalnız tek bir metin olmasına karşın Kuran'ın okunuşundaki 10 (Arapça: aşere) çeşit okunma ve değişik anlamla insan sesinin piyanoyla ya da kanunla akort edilmesi yardımıyla geniş olanaklara haizdir.
Kıraat imamlarından her birinin, rivayet ve tariklarının ittifak ile temsil etmiş olduğu okuyuşa kıraat yedi ya da on kıraattan her birinin kendisine dayandırıldığı hiç kimseye de imama denir. Bir İmam'a ilişik Raviye (talebesine) oran edilen kıraat farklılığına Rivayet; bu rivayeti nakleden, kısaca kıraat imamlarından birisinden kıraat rivayet eden kişiye de Ravidenilmiştir. Ravilerin ravileri arasındaki değişik nakillere de 'Tariktabiri kullanılmıştır. Kıraatları bilen hiç kimseye kurra; bu tarz şeyleri sözlü olarak nakledip okutan hiç kimseye de mukri denilmiştir.
Kıraât (Arapça: قراءة Okuma, okuyuş), Kuran-ı Kerim'in özgür okunuşunu Kıraat-ı Aşere'ye gore içeren ve her defasında değişik okunan ve tonu ve içinde ne olduğu de değiştiren bir yöntemdir. Düzgüsel musikide yalnız tek bir metin olmasına karşın Kuran'ın okunuşundaki 10 (Arapça: aşere) çeşit okunma ve değişik anlamla insan sesinin piyanoyla ya da kanunla akort edilmesi yardımıyla geniş olanaklara haizdir.
Kıraat imamlarından her birinin, rivayet ve tariklarının ittifak ile temsil etmiş olduğu okuyuşa kıraat yedi ya da on kıraattan her birinin kendisine dayandırıldığı hiç kimseye de imama denir. Bir İmam'a ilişik Raviye (talebesine) oran edilen kıraat farklılığına Rivayet; bu rivayeti nakleden, kısaca kıraat imamlarından birisinden kıraat rivayet eden kişiye de Ravidenilmiştir. Ravilerin ravileri arasındaki değişik nakillere de 'Tariktabiri kullanılmıştır. Kıraatları bilen hiç kimseye kurra; bu tarz şeyleri sözlü olarak nakledip okutan hiç kimseye de mukri denilmiştir.
Kıraat (kıraet)
- Okuma. Muntazam ve acele okuma.
- Okuma kitabı.
- Fık: Namazda Kur'an-ı Kerim'den bir miktar okumak.İnsan bir yazıyı ya kendi kendine ya da başkasına dinletmek suretiyle okur. Hususi mütâlaa iyi mi olsa olur. Fakat dinletmekten maksad, anlatmak olduğundan o yolda okumanın dikkat edilecek bâzı noktaları vardır.Bir yaratı mensur ise onu okumağa Kırâet, manzum ise inşâd denir. Gerek kırâet, gerek inşâd: Mihânikî, mantıkî, bediî diye üçe ayrılır. (Bak: Bediî kıraet, İnşad, Mantıkî kıraet, Mihanikî kıraet)
kıraat ingilizcesi
- reading
YORUMLAR