Kuzeydoğu Avrupa’da yer edinen Baltık Denizine kıyısı olan minik ülkelerden olan Letonya zamanı hakkında genel bilgiler. Letonya’lılar , M....
Kuzeydoğu Avrupa’da yer edinen Baltık Denizine kıyısı olan minik ülkelerden olan Letonya zamanı hakkında genel bilgiler.
Letonya’lılar, M.Ö. 1500’de mıntıkaya yerleşen Aistian’ların soyundan gelirler. Ortaçağda Aistian halkının bir boyu olan Fin-Ugur kökenli Livler, Letonların atasıdır. Leton sözcüğü, Liv sözcüğünden türemiştir. 12. yüzyılda, ilkin Alman tüccarlar arkasından Katolik Alman misyonerleri pagan Livleri Hıristiyanlaştırmak ve bu mühim tecim yöresinde etkin olmak için Livonya’ya geldiler. Ama, Livler buna direnince, Alman Piskopos Albert’in 1202’de kurduğu Port-Glave Şövalyeleri ve Töton Şövalyeleri, 1237’de Livonya’nın tüm boylarına boyun eğdirdiler. 1242’de, Aleksandr Nevski, Tötonları Çudsk Gölü üstünde büyük bir yenilgiye uğrattıysa da, 3. yüzyıl süresince ülke, Roma Germen İmparatorluğu’nun bir parçası olarak Terra Marinia adıyla Töton Şövalyeleri tarafınca yönetildi. 1561’de Töton etkinliğinin sona ermesinden sonrasında Letonya toprakları, Polonya ile İsveç içinde paylaşıldı.
1700’de Rus Çarı Büyük Petro, 1710’da Riga’yı ele geçirdi. 1721’de Nystad Antlaşması ile Letonya’nın bir kısmını, 1795’te de tamamını Rusya topraklarına kattı. 19. yüzyılın başlangıcında Letonya’da serflik kaldırıldı. Birinci Dünya Savaşı’nda, Alman-Rus çarpışmalarından büyük zarar görmüş oldu. 1917 Devrimi’nin arkasından Brest-Litovsk Antlaşması ile Sovyet rejimi, Letonya’ yı Almanya’ya bıraktı. 1918 Kasımında Almanya’nın teslim olmasından sonrasında Riga’da toplanan Letonya Ulusal Konseyi, bağımsızlığını duyuru etti ve ilk cumhurbaşkanını seçti. 1920 Riga Antlaşması ile SSCB yeni cumhuriyeti tanıdı. 1934’te Reis Ulmanis, sıkıyönetim duyuru ederek meclisi ve tüm siyasal partileri dağıttı. Ulmanis’in diktatörlüğü, 1940’da Kızılordu’nun ülkeye girmesiyle bitmiş oldu.
Yeni kurulan SSCB yanlısı hükümet Letonya’nın SSCB’ye katılımını onayladı (3 Ağustos 1940). İkinci Dünya Savaşı’nda 1941-1944 içinde, ülke, Alman işgali altında kaldı. İşgalin sona ermesiyle Sovyet rejimi tekrardan kuruldu. ABD ve Büyük Britanya uzun süre yeni rejimi tanımadılar. M. Gorbaçov’un, iktidarının 3. senesinde başlatmış olduğu, glasnost (açıklık) ve perestroyka (tekrardan yapılanma) politikaları, tüm cumhuriyetler şeklinde Letonya’ya da yansıdı. Letonya Parlamentosu, Mayıs 1990’da almış olduğu bir kararla, ülkenin bağımsızlık sürecinin başladığını duyurdu. Vakaya büyük tepki gösteren SSCB yönetimi, Baltık cumhuriyetleriyle ilgili bu mevzunun fakat 3 yıl sonrasında gündeme gelebileceğini, gerekirse sert önlemlere kafa vurulacağını açıkladıysa da bağımsızlığını duyuran ülke, yeni anayasasını halkoyuna sunarak onaylattı (21 Ağustos 1991). SSCB Devlet Konseyi’nin ülkenin bağımsızlığını resmen tanıması (6 Eylül) ile bağımsızlık süreci tamamlanmış oldu. Ocak 1992’de alınan bir kararla ülkedeki SSCB askeri varlığının sona erdirilmesi kararlaştırıldı.
YORUMLAR