mütecaviz ödat, eskimiş (müteca:viz) Arapça mutecÂ¥viz 1 . Saldırgan, saldırıcı, sataşkan: "Türk milleti bu mütecavizlerin ...
mütecaviz
ödat, eskimiş (müteca:viz) Arapça mutecÂ¥viz
1 . Saldırgan, saldırıcı, sataşkan:
"Türk milleti bu mütecavizlerin hadlerini uyarma ederek hâkimiyet ve saltanatını, isyan ederek kendi eline, bilfiil almış bulunuyor."- Mustafa Kemal Atatürk.
"Bir seneyi mütecaviz bir zamandan beri..."-
MüTECAVİZ a. (ar. mütecaviz). Bir hiç kimseye, bir topluluğa vb. bilhassa fizyolojik bir zarar verecek şekilde hücum eden kimse için kullanılır; saldırgan: Mütecaviz, vakadan derhal sonrasında yakalandı.
sıf.
1. Sınırını bilmeyen, saldırganca davranan kimse için kullanılır: Mütecaviz bir insan.
2. Saldırganlığı' gösteren şey için kullanılır: Mütecaviz bakışlar.
3. Esk. Bir niceliği mütecaviz, o niceliği aşan, ondan fazla; aşkın: Bu kütüphanede on bini mütecaviz kitap var.
sıf.
1. Sınırını bilmeyen, saldırganca davranan kimse için kullanılır: Mütecaviz bir insan.
2. Saldırganlığı' gösteren şey için kullanılır: Mütecaviz bakışlar.
3. Esk. Bir niceliği mütecaviz, o niceliği aşan, ondan fazla; aşkın: Bu kütüphanede on bini mütecaviz kitap var.
Kaynak: Büyük Larousse
mütecaviz ingilizcesi
1. /ý/ exceeding, over; (someone, something) who or which exceeds.
2. aggressive.
3. aggressor, invader.
4. law rapist.
1. /ý/ exceeding, over; (someone, something) who or which exceeds.
2. aggressive.
3. aggressor, invader.
4. law rapist.
YORUMLAR