MüTESELSİL sıf. (ar. teselsülden müteselsil). Esk. Arası kesilmeksizin, birbiri ardına zincirleme giden. —Huk. Müteselsil alacak...
MüTESELSİL sıf. (ar. teselsülden müteselsil). Esk. Arası kesilmeksizin, birbiri ardına zincirleme giden.
—Huk. Müteselsil alacak, birden çok alacaklısı bulunan ve alacaklılardan her birinin borçludan edimin tümünü isteyebildiği alacak. (Borçlunun alacaklılardan herhangi birine borcunu ödemesiyle alacak sonlanmış olur.) || Müteselsil borç, birden çok borçlusu bulunan ve borçlulardan her birinin borcun tümünden görevli olduğu borç. (Alacaklı istediği borçludan alacağının tümünü isteyebilir. Yasa ya da sözleşmeyle aksine bir kaide konmamışsa, kendi payından fazla ödemede bulunan borçlu, diğeri borçlulara başvurarak ödediği fazlalığı isteyebilir.) || Müteselsil kefil, borçluyla beraber edimin yerine getirilmesini üstüne alan şahıs. (Alacaklı, aslolan borçluya başvurma zorunda kalmadan alacağını müteselsil kefilden isteyebilir [Borçlar k. md. 487].) || Müteselsil mesuliyet, bir zararın tümünden, birden çok kişinin ayrı ayrı görevli olmaları durumu. (Birden çok şahıs birlikle bir zarar doğururlarsa müteselsil olarak görevli olurlar [Borçlar k. md 50].) || Müteselsil kabahat, tek bir kabahat işleme kastıyla yasanın aynı maddesinde yazılı bir suçun birkaç kez işlenmesi. (Eylemlerden her biri bağımsız bir kabahat olmasına rağmen, tek bir kabahat işleme kastı bulunmuş olduğu ve yasanın aynı maddesine karşı gelindiği için tek kabahat sayılır. Sadece verilecek ceza altıda birden yarıya kadar artırılır [Türk cez. k. md. 80].)
—Huk. Müteselsil alacak, birden çok alacaklısı bulunan ve alacaklılardan her birinin borçludan edimin tümünü isteyebildiği alacak. (Borçlunun alacaklılardan herhangi birine borcunu ödemesiyle alacak sonlanmış olur.) || Müteselsil borç, birden çok borçlusu bulunan ve borçlulardan her birinin borcun tümünden görevli olduğu borç. (Alacaklı istediği borçludan alacağının tümünü isteyebilir. Yasa ya da sözleşmeyle aksine bir kaide konmamışsa, kendi payından fazla ödemede bulunan borçlu, diğeri borçlulara başvurarak ödediği fazlalığı isteyebilir.) || Müteselsil kefil, borçluyla beraber edimin yerine getirilmesini üstüne alan şahıs. (Alacaklı, aslolan borçluya başvurma zorunda kalmadan alacağını müteselsil kefilden isteyebilir [Borçlar k. md. 487].) || Müteselsil mesuliyet, bir zararın tümünden, birden çok kişinin ayrı ayrı görevli olmaları durumu. (Birden çok şahıs birlikle bir zarar doğururlarsa müteselsil olarak görevli olurlar [Borçlar k. md 50].) || Müteselsil kabahat, tek bir kabahat işleme kastıyla yasanın aynı maddesinde yazılı bir suçun birkaç kez işlenmesi. (Eylemlerden her biri bağımsız bir kabahat olmasına rağmen, tek bir kabahat işleme kastı bulunmuş olduğu ve yasanın aynı maddesine karşı gelindiği için tek kabahat sayılır. Sadece verilecek ceza altıda birden yarıya kadar artırılır [Türk cez. k. md. 80].)
Kaynak: Büyük Larousse
müteselsil
ödat, eskimiş Arapça muteselsil
müteselsil borç
müteselsil kefil
ödat, eskimiş Arapça muteselsil
- arası kesilmeden birbirini izleyen, zincirleme.
- birbirini tâkip eden, zincirleme, arasız, uzayıp giden.
müteselsil borç
müteselsil kefil
müteselsil ingilizcesi
1. continuous, uninterrupted, successive.
2. law joint. -- alacak debt for which any of several creditors can demand total payment. -- alacaklýlar joint creditors. -- borç debt for which several debtors assume total responsibility. -- borçlular joint debtors. -- sorumluluk joint liability.
3. succession
1. continuous, uninterrupted, successive.
2. law joint. -- alacak debt for which any of several creditors can demand total payment. -- alacaklýlar joint creditors. -- borç debt for which several debtors assume total responsibility. -- borçlular joint debtors. -- sorumluluk joint liability.
3. succession
YORUMLAR