NESİH a. (ar. nesh). Esk. 1. Kaldırma, hükümsüz bırakma. 2. Herhangi bir şeyi, bir yere olduğu benzer biçimde kopya etme. *Hat. A...
NESİH a. (ar. nesh). Esk.
1. Kaldırma, hükümsüz bırakma.
2. Herhangi bir şeyi, bir yere olduğu benzer biçimde kopya etme.
*Hat. Aklâmı sitte denilen altı tür yazıdan biri. (Nesih yazı da denir.) [Bk. ansikl. böl.]
*isi. Kuran'ın sonrasında inen bir ayetinin, ilkin inmiş bir ayetteki yargıyı (hükmü) değiştirip ortadan kaldırması. || Nesh ül-ayet bi'l-ayet, Kuran'ın bir ayeti yerine başta bir ayetin inerek ilk ayetin yargısını ortadan kaldırması.
*ANSİKL. Hat. Kûfi yazının yerini almış olduğu için bu adla anıldığı sanılan nesih yazının ilk örneklerine Hz. Muhammet döneminde rastlanmaktadır; onun komşu ülkelerin hükümdarlarına yollamış olduğu mektuplardaki yazılar (VII. yy.), kûfi ile nesih içinde bir özelliğe sahipti. Bu tarihten sonrasında, günümüze değin kitapların yazılmasında kullanılan ve sülüs yazının çok ufak biçimini çağrıştıran nesih, Abbasiler döneminde, X. yy. başlarında, meşhur vezir ve hattat ibni Mukle (öl. 940) tarafınca geliştirildi ve kûfi yazının havasından kurtulmaya başladı, ibni Bevvab tarafınca belirgin bir karakter kazandırılan bu yazı son abbasi halifesi Mustasım'ın saray hattatı Yâkut-ı Mustasımi'nin elinde güzelleşti; güzel duyu gelişimini türk ve iranlı hattatların yazılarında sürdürdü. Yakut'un ölümünden sonrasında (1298) iranlı hattatlar onun okulunu bir seviyede geliştirdilerse de üslubundan ayrılmadılar. Şafeviler dönemindeyse (XVII. yy.) nesih İranlılar'ın ana yazıları olan nestalik'in özelliğine büründü (bugün de aynı şekilde yazılmaktadır). Buna karşılık Yakut'un üslubu Anadolu'da AmasyalI Şeyh Hamdullah'ın çalışmalarıyla değişikliğe uğradı ve türk nesih yazı okulu oluştu (Şeyh Hamdullah okulu da denir). Aynı dönemde Ahmet Karahisari, Yakut'un okulunu sürdürdüyse de, bu üslubu benimseyenlerin azlığı yüzünden, zaman içinde yerini Şeyh Hamdullah'ın üslubuna bıraktı. XVII. yy.'da Hafız Osman Şeyh Hamdullah'ın da eksiklerini tamamlayarak nesih yazıyı güzelliğinin zirvesine ulaştırdı. Birçok türk ve arap hattat onun üslubunu sürdürmüştür(en meşhur temsilcileri Şevki Efendi, Kâmil Akdik, Halim Ûzyazıcı ve Hamit Aytaç'tır). İran okulu, bu ülkenin D'sundaki İslam devletlerinde etkili oldu, iranlılar'ın en meşhur nesih hattatı Ahmet Neyrizî'dir (XVIII. yy.).
1. Kaldırma, hükümsüz bırakma.
2. Herhangi bir şeyi, bir yere olduğu benzer biçimde kopya etme.
*Hat. Aklâmı sitte denilen altı tür yazıdan biri. (Nesih yazı da denir.) [Bk. ansikl. böl.]
*isi. Kuran'ın sonrasında inen bir ayetinin, ilkin inmiş bir ayetteki yargıyı (hükmü) değiştirip ortadan kaldırması. || Nesh ül-ayet bi'l-ayet, Kuran'ın bir ayeti yerine başta bir ayetin inerek ilk ayetin yargısını ortadan kaldırması.
*ANSİKL. Hat. Kûfi yazının yerini almış olduğu için bu adla anıldığı sanılan nesih yazının ilk örneklerine Hz. Muhammet döneminde rastlanmaktadır; onun komşu ülkelerin hükümdarlarına yollamış olduğu mektuplardaki yazılar (VII. yy.), kûfi ile nesih içinde bir özelliğe sahipti. Bu tarihten sonrasında, günümüze değin kitapların yazılmasında kullanılan ve sülüs yazının çok ufak biçimini çağrıştıran nesih, Abbasiler döneminde, X. yy. başlarında, meşhur vezir ve hattat ibni Mukle (öl. 940) tarafınca geliştirildi ve kûfi yazının havasından kurtulmaya başladı, ibni Bevvab tarafınca belirgin bir karakter kazandırılan bu yazı son abbasi halifesi Mustasım'ın saray hattatı Yâkut-ı Mustasımi'nin elinde güzelleşti; güzel duyu gelişimini türk ve iranlı hattatların yazılarında sürdürdü. Yakut'un ölümünden sonrasında (1298) iranlı hattatlar onun okulunu bir seviyede geliştirdilerse de üslubundan ayrılmadılar. Şafeviler dönemindeyse (XVII. yy.) nesih İranlılar'ın ana yazıları olan nestalik'in özelliğine büründü (bugün de aynı şekilde yazılmaktadır). Buna karşılık Yakut'un üslubu Anadolu'da AmasyalI Şeyh Hamdullah'ın çalışmalarıyla değişikliğe uğradı ve türk nesih yazı okulu oluştu (Şeyh Hamdullah okulu da denir). Aynı dönemde Ahmet Karahisari, Yakut'un okulunu sürdürdüyse de, bu üslubu benimseyenlerin azlığı yüzünden, zaman içinde yerini Şeyh Hamdullah'ın üslubuna bıraktı. XVII. yy.'da Hafız Osman Şeyh Hamdullah'ın da eksiklerini tamamlayarak nesih yazıyı güzelliğinin zirvesine ulaştırdı. Birçok türk ve arap hattat onun üslubunu sürdürmüştür(en meşhur temsilcileri Şevki Efendi, Kâmil Akdik, Halim Ûzyazıcı ve Hamit Aytaç'tır). İran okulu, bu ülkenin D'sundaki İslam devletlerinde etkili oldu, iranlılar'ın en meşhur nesih hattatı Ahmet Neyrizî'dir (XVIII. yy.).
Kaynak: Büyük Larousse
YORUMLAR