YANLIŞLIK a. 1. Bir ilkeye, bir kurala ya da bir doğruya bakılırsa yanlış, hatalı olan şey; yanlış, hata: Bu hesapta bir yanlışlık ...
YANLIŞLIK a.
1. Bir ilkeye, bir kurala ya da bir doğruya bakılırsa yanlış, hatalı olan şey; yanlış, hata: Bu hesapta bir yanlışlık var.
2. Fena, can bunaltıcı bir netice doğurabilecek uygunsuz bir hareket, davranış; hata: Bir yanlışlık yaptım, azca kaldı arabayı hendeğe yuvarlıyordum. Tûm param o işe yatırmakla doğrusu büyük bir yanlışlık yapmışsın.
3. Yanılarak: Yanlışlıkla başkasının kitabını almışım.
—Mant. Klasik mantıkta, doğruluk'a karşıt doğruluk kıymeti.
1. Bir ilkeye, bir kurala ya da bir doğruya bakılırsa yanlış, hatalı olan şey; yanlış, hata: Bu hesapta bir yanlışlık var.
2. Fena, can bunaltıcı bir netice doğurabilecek uygunsuz bir hareket, davranış; hata: Bir yanlışlık yaptım, azca kaldı arabayı hendeğe yuvarlıyordum. Tûm param o işe yatırmakla doğrusu büyük bir yanlışlık yapmışsın.
3. Yanılarak: Yanlışlıkla başkasının kitabını almışım.
—Mant. Klasik mantıkta, doğruluk'a karşıt doğruluk kıymeti.
Kaynak: Büyük Larousse
yanlışlık ingilizcesi
- mistake; error
YORUMLAR