Yavuz Nedir?

yavuz TDK ödat 1 . Kuvvetli, çetin. 2 . İyi, gürbüz, güzel. 3 . eskimiş Fena, kötü. Atasözü, deyim ve birleşik fiiller yav...

yavuz
TDK

ödat
1 . Kuvvetli, çetin.

2 . İyi, gürbüz, güzel.

3 . eskimiş Fena, kötü.

Atasözü, deyim ve birleşik fiiller

• yavuz hırsız ev sahibini bastırır

• 
  Yavuz Bingöl


• 
  Yavuz Turgul


• 
  Yavuz Sabuncu

Kuvvetli,güçlü,sinirli

YAVUZ sıf.

1. Esk. Fena, kötü: Her kim yavuz iş görse eliyle döndersun (Kitab-ı Güzide, XV. yy.).

2. Esk. Kuvvetli, çetin, yaman: Ol bir yavuz canavardır (Dede Korkut kitabı, XIV. yy.). Yavuz hırsız ev sahibini bastırır (atasözü).

3. Yörs. iyi, güzel huylu kimse için kullanılır.

Kaynak: Büyük Larousse

YAVUZLANMAK ya da YAVUZLAŞMAK gçz. f. Sert, hırçın bir şekilde davranmaya adım atmak; sertleşmek, kabadayılaşmak: Adam yavuzlanıp üstümüze yürümeye kalktı.

Kaynak: Büyük Larousse

YAVUZLUK a.

1. Yavuz olma durumu, niteliği.

2. Sert, kırıcı, hırçın davranış.

Kaynak: Büyük Larousse

yavuz

ödat, halk ağzında


1 . Fena, kötü:

"Yavaş atın tekmesi yavuz olur."- Atasözü.

2 . halk ağzında Kuvvetli, çetin.

3 . halk ağzında İyi, gürbüz, güzel:

"Çok cevherli öküzmüş, bolca yedir de hele bak, ne yavuz mal olur."- R. H. Karay.

"Aman havuz canım havuz / Bu yurdun kızları amma da yavuz."- Halk türküsü.

yavuz


1. yaman kuvvetli, güzel.

2. sert, şiddetli, çetin, keskin.

3. olağanüstü, ala, müstesna.

4. fena, kötü azgın. yavuz sultan selim. hilafetin osmanlılara geçmesini elde eden dokuzuncu osmanlı padişahı

yavuz ingilizcesi


1. stern; tough.

2. amazingly clever and capable.

3. gutsy, tough.

- hýrsýz ev sahibini bastýrýr. proverb A clever, brazen scoundrel can make others believe that he is completely innocent and that the person he özgü wronged is guilty

yavuzluk

isim

• Yavuz olma durumu, yavuzca davranış.

yavuzluk ingilizcesi


1. sternness, toughness.

2. amazing cleverness and capability.

3. guts, toughness.

• 
  Yavuz Bingöl


• 
  Yavuz Turgul


• 
  Yavuz Sabuncu