YAZLIK sıf. Yaza özgü olan, yazın kullanılan şey: Yazlık kıyafet. Yazlık beyazperde. Yazlık ev. —Ziraat. Çiçeklenmek için kesinli...
YAZLIK sıf. Yaza özgü olan, yazın kullanılan şey: Yazlık kıyafet. Yazlık beyazperde. Yazlık ev.
—Ziraat. Çiçeklenmek için kesinlikle soğuk bir döneme gereksinim duymayan bazı biryıllık ziraat bitkilerine denir. (Yazlık terimi bilhassa ilkbaharda ekilebilen buğday çeşitleri için kullanılır.)
♦ a
1. Yazlık kıyafet: Yazlıklarını sandığa kaldırmak.
2. Kışlığa karşıt olarak yazın oturulan yer: Mayıs sonunda yazlığa taşınıyoruz.
3. Yazlığa çıkmak, yazı geçirecek bir yere gitmek.
YAZLIK, Sakarya'nın merkez ilçe merkez bucağında belde; 3 208 nüf. (1990). YAZLI KIŞLI be. Hem yazın, hem kışın, tüm yıl süresince: Yazlı kışlı adada oturuyorlar. Bu giysiyi yazlı kışlı giyersin.
Gösterim: 29
Boyut: 15.5 KB" style="max-width:100%;margin: 2px;"/>
—Ziraat. Çiçeklenmek için kesinlikle soğuk bir döneme gereksinim duymayan bazı biryıllık ziraat bitkilerine denir. (Yazlık terimi bilhassa ilkbaharda ekilebilen buğday çeşitleri için kullanılır.)
♦ a
1. Yazlık kıyafet: Yazlıklarını sandığa kaldırmak.
2. Kışlığa karşıt olarak yazın oturulan yer: Mayıs sonunda yazlığa taşınıyoruz.
3. Yazlığa çıkmak, yazı geçirecek bir yere gitmek.
YAZLIK, Sakarya'nın merkez ilçe merkez bucağında belde; 3 208 nüf. (1990). YAZLI KIŞLI be. Hem yazın, hem kışın, tüm yıl süresince: Yazlı kışlı adada oturuyorlar. Bu giysiyi yazlı kışlı giyersin.
Boyut: 15.5 KB" style="max-width:100%;margin: 2px;"/>
Kaynak: Büyük Larousse
YAZLIKÇI a.
1 . Yaz mevsimini geçirmek için yazlığa çıkan kimse: Havalar soğudu, yazlıkçılar dönmeye başladılar.
2. Yazın bir yere çalışmak amacıyla geçici olarak gelen kimsp: Dağ köylerinden gelen yazlıkçılar kahveleri doldurdu.
1 . Yaz mevsimini geçirmek için yazlığa çıkan kimse: Havalar soğudu, yazlıkçılar dönmeye başladılar.
2. Yazın bir yere çalışmak amacıyla geçici olarak gelen kimsp: Dağ köylerinden gelen yazlıkçılar kahveleri doldurdu.
Kaynak: Büyük Larousse
yazlık
ödat, isim
1 . Yaz süresince kullanılan (giyecek vb.):
"Bu evi bir yazlığına kiralamak için ne bekliyordum?"- H. Taner.
2 . isim Yazın oturulan yer:
"Onun yazlığı Bakırköy'deki köşkü idi."- Y. Z. Ortaç.
3 . Bir buğday eşeysel:
"Yazlık eken her yıl aç kalır, güzlük eken on senede bir aç kalır."- Atasözü.
Atasözü, deyim ve birleşik fiiller
yazlığa çıkmak
ödat, isim
1 . Yaz süresince kullanılan (giyecek vb.):
"Bu evi bir yazlığına kiralamak için ne bekliyordum?"- H. Taner.
2 . isim Yazın oturulan yer:
"Onun yazlığı Bakırköy'deki köşkü idi."- Y. Z. Ortaç.
3 . Bir buğday eşeysel:
"Yazlık eken her yıl aç kalır, güzlük eken on senede bir aç kalır."- Atasözü.
Atasözü, deyim ve birleşik fiiller
yazlığa çıkmak
yazlık ingilizcesi
- summer villa, summer cottage, summer residence; summer clothes, summer dress, summer suit; summery, summer, used in summer
yazlıkçı
isim
isim
- Tatillerini yazlıklarda geçiren kimse.
YORUMLAR