yeğlemek TDK (-i, -e) Bir şeyi öbürüne bakılırsa daha iyi, üstün ya da mühim saymak, yeğ tutmak, tercih etmek: "Aslında susm...
yeğlemek
TDK
Bir şeyi öbürüne bakılırsa daha iyi, üstün ya da mühim saymak, yeğ tutmak, tercih etmek:
"Aslında susmayı yeğlerdi şu anda."- E. Şafak.
YEĞLEME a. Yeğlemek eylemi; tercih.
Kaynak: Büyük Larousse
Kaynak: Büyük Larousse
YEĞLEMEK g. f.
1. Bir kimseyi, bir şeyi (başka bir hiç kimseye, bir şeye) yeğlemek, o hiç kimseye, o şeye ötekilerden daha çok kıymet vermek, onları üstün tutmak; onlardan yana bir seçim yapmak, onlarda karar kılmak; tercih etmek: Şimdiki komşularımı eskilerine yeğlerim. Çayı kahveye yeğlemek.
2. Bir şey yapmayı yeğlemek. o şeyin daha iyi, daha uygun bulunduğunu düşünüp yapmak: Onu kırmaktansa susmayı yeğledim.
♦ yeğlenmek edilg. t Yeğ tutulmak; tercih edilmek: Bu mevsimde dağ denize yeğlenir.
1. Bir kimseyi, bir şeyi (başka bir hiç kimseye, bir şeye) yeğlemek, o hiç kimseye, o şeye ötekilerden daha çok kıymet vermek, onları üstün tutmak; onlardan yana bir seçim yapmak, onlarda karar kılmak; tercih etmek: Şimdiki komşularımı eskilerine yeğlerim. Çayı kahveye yeğlemek.
2. Bir şey yapmayı yeğlemek. o şeyin daha iyi, daha uygun bulunduğunu düşünüp yapmak: Onu kırmaktansa susmayı yeğledim.
♦ yeğlenmek edilg. t Yeğ tutulmak; tercih edilmek: Bu mevsimde dağ denize yeğlenir.
Kaynak: Büyük Larousse
YEĞNİLMEK gçz. f. Halk. Yeğni duruma gelmek; hafiflemek.
♦ yeğniltmek ettırg. f. Yeğni duruma getirmek; hafifletmek.
♦ yeğniltmek ettırg. f. Yeğni duruma getirmek; hafifletmek.
Kaynak: Büyük Larousse
yeğlemek
(-i durum ekiyle kullanılan eylem, -e durum ekiyle kullanılan eylem)
(-i durum ekiyle kullanılan eylem, -e durum ekiyle kullanılan eylem)
- Mevzu, vaka, durum, kimse için, ötekilerden daha üstün görüp ona yönelmek, yeğ tutmak, tercih etmek:
yeğlemek ingilizcesi
- to prefer, to choose
yeğleme ingilizcesi
- preference
yeğnilmek
(nesne almayan eylem), halk ağzında
(nesne almayan eylem), halk ağzında
- Hafiflemek.
YORUMLAR