Yemin Nedir?

yemin isim Arapça yem³n Ant. Atasözü, deyim ve birleşik fiiller yemin etmek yemin etsem başım ağrımaz yemini basmak yemin iç...


yemin
isim Arapça yem³n
  • Ant.




Atasözü, deyim ve birleşik fiiller

    • yemin etmek
    • yemin etsem başım ağrımaz
    • yemini basmak
    • yemin içmek
    • yemin verdirmek
    • yemin vermek

Birleşik Sözler
  • yemin billah
  • yemin kasem
  • yemin töreni







  • İslam Dininde Yemin ve Yemin Çeşitleri


  • Sağ Ulufeciler (Ulûfeciyân-ı Yemîn)


  • Yemin dizisinin müzik notalarını iyi mi bulabilirim?



Yemin Nedir?
Dini Kavramlar Sözlüğü






Sözlükte "kuvvet, sağ taraf, sağ el, and içmek, kasem" benzer biçimde anlamlara gelen yemîn, dinî bir kavram olarak, bir kimsenin Tanrı'ın adını ya da sıfatını zikrederek sözünü kuvvetlendirmesi anlama gelir.


Yemîn, sözü kuvvetlendirmesi ve yalan yere yemînin büyük günah olması sebebiyle mahkemelerde başka bir kanıt bulunmadığında kanıt olarak kabul edilmiştir. (bk. Nükûl) Bunun haricinde köle azât etme ve boşamaya bağlı olarak meydana getirilen ve bazı fıkhî sonuçlar doğuran laflara de yemîn denilmiştir.


Sözün kuvvetlendirilmesi için Tanrı'ın adı ya da sıfatı anılarak meydana getirilen yemin üç çeşittir: Yemîn-i lağv, yemîn-i gamûs ve yemîn-i mün'akide. Yemîn-i lağv; bir şeyin öyleki olduğu zannedilerek ya da ağız alışkanlığıyla meydana getirilen yemîndir. Kişinin birini görmediği halde gördüğünü zannederek "vallahi gördüm" demesi böyledir. Ek olarak sözünü kuvvetlendirme niyeti bulunmaksızın, yemîn kastı olmaksızın yemîn sözlerini söylemek de yemîn-i lağv olarak kabul edilmiştir. Bu şekilde meydana getirilen yeminden dolayı keffaret gerekmez. Kur'ân-ı Kerîm'de, kasıtsız olarak ağızdan çıkıveren yeminlerden dolayı görevli tutulmayacağı bildirilmiştir (Bakara, 2/225; Mâide, 5/89). Bununla beraber, ağız alışkanlığıyla konuşurken ikide bir yemîn edenlerin bu alışkanlıklarından vaz geçmek için emekleri gerekir. Yemîn-i gamûs; geçmiş zamanda meydana gelmeyen bir işin olduğuna ya da meydana getirilen bir şeyin olmadığına bilerek yalan yere yemîn etmektir. Bu yemîn büyük günah olup, sahibini günaha daldırdığı için bu isim verilmiştir. Bilerek ve Tanrı'ın adını anarak yalan yere meydana getirilen yemînin bağışlanması için keffaret kafi olmadığından; keffâret vacip kılınmamıştır. Gamûs yemîni meydana getiren kimsenin hakkaten pişman olarak ve tekrar bu şekilde bir hataya düşmemek suretiyle Tanrı'tan af dilemesi gerekir. Yalan yere yapmış olduğu yemîn sebebiyle başkasının hakkının zayi olmasına sebep oldu ise, bu ziyanı tazmîn edip onlardan helâllik istemelidir. Yemîn-i mün'akide; mümkün olan ve geleceğe ilişkin bir şeyi yapmak ya da yapmamak suretiyle meydana getirilen yemîndir. Bir kimsenin şu işi yapacağım ya da "yapmayacağım" diye yemîn etmesi böyledir. Yemînin sahih olması için yemîn edenin akıllı, buluğ çağına erişmiş ve Müslüman olması gerekir. Ek olarak bu sözüyle yemîni kastetmiş olmalıdır. Bunun yanında yemînin Tanrı'ın isimlerinden biriyle ya da O'nun sıfatlarıyla yapılmış olması gerekir. Tanrı ve sıfatları haricinde başka şeylere meydana getirilen yemîn, bu yemîn kapsamına girmez. Bu yemîn ileride yapılacak bir işe Tanrı'ın tanık tutulması olduğundan, yerine getirilmelidir. Yerine getirilmemesi halinde yemîn bozulmuş olur; keffâret ödenmesi gerekir. Yemînin keffâreti ise, on fakiri doyurmak ya da giydirmek ya da köle azât etmektir. Buna gücü yetmeyen kimse üç gün peşpeşe oruç meblağ. Yüce Tanrı, "Tanrı sizi kasıtsız olarak ağzınızdan çıkıveren yemînlerinizden dolayı değil, fakat kalplerinizin kastettiği yemînlerden dolayı görevli meblağ. Yemînin keffâreti, ailenize yedirdiğinizin averajından on fakiri yedirmek veya giydirmek ya da bir köle azât etmektir. Bulamayan üç gün oruç tutmalıdır; yemîninizin keffâreti budur. Yemîn ettiğinizde yemînlerinizi tutun. Şükredesiniz diye Tanrı size böylece âyetlerini açıklıyor." buyurmaktadır (Mâide, 5/89). Farz ya da vacip olan bir şeyi yapmamaya; haram ve günah olan bir şeyi hayata geçirmeye edilen yemînin yerine getirilmeyip keffâret verilmesi gerekir. Mendûb olan bir şeyi yapmamaya ya da mekrûh olan bir şeyi hayata geçirmeye yemîn eden kimsenin yemînini bozup keffâret vermesi daha uygundur. Mubah mevzularda meydana getirilen yemînlerde ise, yemînin bozulmaması gerekir. Eğer yemînini bozar ise keffâret vermesi gerekir. Yeminin bilerek ya da unutarak ya da baskı altında bozulması içinde fark yoktur; keffâret verilmesi gerekir.


YEMİN a. (ar. yemin).

1. Mukaddes sayılan bir varlığı şahit göstererek verilen söz; ant: Onun yeminlerine kimse inanmaz.

2. Bir şeyin, bir kimsenin üstüne Tanrı huzurunda vb. yemin etmek, onları öne sürerek, şahit göstererek söz vermek, ant içmek; Çocuklarımın başı üstüne vallahi billahi ki masumum.

3. Bir şeye yemin etmek, ısrarla bir şeyin doğru bulunduğunu ileri sürmek ya da bir şey hayata geçirmeye kati bir karar vermek, söz vermek: Vallahi billahi ben söylemedim, intikam almaya yemin etmek. Sırrımı saklayacağına yemin etti.

4. Yemin billah etmek, Tanrı adına ant içmek. || Yemin etsem başım ağrımaz, bu mevzuda söylenenlerin gerçek olduğuna asla çekinmeden yemin edebilirim anlamında söylenir. || Yemin içmek, ant içmek. || Yemin kasem, yemin ederek: Bu işi geciktirmeden yapacaklanna yemin kasem ciz vermişlerdi. || (Bir kimsece) Yemin verdirmek, ant içirmek, yemin etmesini sağlamak.


—Esk.

1. Sağ, sağ taraf: "... haritaların, ilanların üstünden kayarak; odanın cenah-ı yemininde muzlim bir kapı benzer biçimde ağzını açan;..." (H. Z. Uşaklıgil).

2. Yemin ü yesar, sağ ve sol: dar ve sa'bülmürur boğazın yemin ü yasarında..." (Cevdet Paşa, XIX. yy.).


—Ask. Silahlı kuvvetler'e katılan her askerin içtiği ant. (Bk. ansikl. böl.) || Yemin töreni, Silahlı kuvvetlerin birlik ve kurumla- rına katılan personele ülke, millet ve Cumhuriyet'in korunması uğrunda gerekirse canını da feda edeceği ve görevini eksiksiz yapacağına ilişkin içirilen ant sebebiyle düzenlenen merasim. (Bk. ansikl. böl.)


—Din. Doğru söylediğine inandırmak için kişinin mukaddes sayılan bir şeyi anarak ya da şahit göstererek ant içmesi. (Bk. ansikl. böl.)


—Huk. Bir kimsenin mahkeme önünde yapmış olduğu açıklamanın doğru bulunduğunu onamak için tanrı, namus, onur benzer biçimde bazı manevi değerleri şahit göstermesi. || Resen teklif olunan yemin, yargıç tarafınca taraflardan birine teklif edilen yemin. (Yargıcın taraflara resen yemin teklif edebilmesi için ihtiyaç duyulan koşullar şunlardır:

1. ileri sürülen iddialar kati delillerle kanıtlama edilememelidir;

2. yargıç ileri sürülen takdiri delillerle kafi kanıya haiz olamamalı- dır.) || Taraf yemini, kanıtlama yükü kendisine düşen tarafın karşı tarafa teklif etmiş olduğu yemin. (Yemin teklifine başvurulacağı dava dilekçesinde ve çözüm layihasında belirtilmelidir. Kendisine yemin teklif edilen taraf, geçerli sebebi olmadan yemin davetiyesiyle çağrıldığında duruşmaya gelmez ya da yeminden kaçınırsa vakası ikrar etmiş sayılır. Yalan yere yemin etmişse kabahat işlemiş kabul edilir.)


—İsi. huk. Yemin H't isbat, bir şey yapmak için edilen yemin. || Yemin fin nefy, bir şey yapmamak için edilen yemin. || Yemin-i tacire ya da yemin-i kazibe, yalan yere edilen yemin, (islamiyette yalan yere yemin etme kabahat ve günahtır.) || Yemin-i fevr, belli bir davranışı derhal önlemek amacıyla edilen yemin. j| Yemin-i gamus, olmamış bir şeyi olmuş benzer biçimde göstermek amacıyla yalan yere edilen yemin. || Yemin-i gayri muvakkat ya da yemin-i mutlak, belli bir süre ya da zaman içinde sınırı olan olmayan yemin. || Yemin-i istihzar, davada kati bir kanıya varabilmek için hâkimin davacıya ettirdiği yemin. || Yemin-i lagv, bilmeyerek olan bir durumun aksine edilen yemin. || Yemin -i muallak, bir şeyle kayıtlanan yemin. || Yemin-i muvakkat, belirli bir zaman içinde sınırlandırılmış yemin. || Yemin-i münakide, bir şeyi gelecekte yapmak ya da yapmamak için edilen yemin. || Yemin-i mursel, zaman içinde kayıtlı olmadan meydana getirilen yemin. || Ademi ilme yemin, bir başkasının davranışları ile ilgili olarak ileri sürülen şeyi bilmediğine ilişkin edilen yemin. || Betate yemin, bir hiç kimseye kendi davranışı hakkında verilen kati yemin. || Hasıla yemin, bir hususun devam edip etmediği mevzusunda edilen yemin. |] Sebebe yerhin, bir sebebin gerçek olup olmadığı mevzusunda edilen yemin.


—ANSİKL Ask Türk silahlı kuvvetleri iç hizmet yasası'nın 37. maddesine bakılırsa Silahlı kuvvetler'e katılacak her askerin içtiği ant şöyledir: "Barışta ve muharebede; karada, denizde ve havada, daima ve her yerde milletime ve cumhuriyetime doğruluk ve muhabbetle hizmet ve kanunlara ve nizamlara ve âmirlerime itaat edeceğime ve askerliğin namusunu, türk sancağının şanını canımdan aziz bilip icabında vatan, cumhuriyet ve vazife uğrunda seve seve hayatımı feda eyleyeceğime namusum üstüne ant içerim.â€


*Yemin töreni. Merasim, ilgili personelin katıldıktan birlik ya da kurumlarda geçen ilk aylan içinde garnizon komutanlığı tarafınca seçilecek bir günde yapılır. Birliklerin önlerine konulmuş olan büyük masalar üstüne, kendi sınıflarına ilişkin tabanca ve araçlar türk bayrağı ile beraber yerleştirilir. Yemin törenine katılan personel, elleriyle masadaki silahları (topçu ya da tank birliklerinde masa yerine getirilen top ya da tankı) ve türk bayrağını tutarak ant içme düzeni alır istiklâl marşı'nın okunmasıyla merasim adım atar. Grup komutanı olan subay iç hizmet yasası'nda belirlenen yemini sözcük sözcük okur, personel hep beraber bunu yeniden eder ve böylelikle ant içilmiş olur. Yeminden sonrasında en yüksek rütbeli subayın önünden merasim geçişi yapılır.


—Din. Kuran ve hadislerde Tanrı adına olmasıyla birlikte, ehemmiyet verilen çeşitli nesneler ve vakalar adına da bir çok kez yemin edilegelmiştir. Fıkıh bilginleri yemin türünden sözleri geçerlilikleri ve bağlayıcı olmaları açısından başlıca üç ölüme ayırırlar:

1. ant içmek amacıyla kasıtlı ve bilgili olarak söylendiği için bağlayıcılığı bulunan ve edilmesi caiz otan şeyler üstüne ya da bazı mukaddes şeyler şahit gösterilerek yapılması sonucu gereği yerine getirilmezse kefaret* ödenmesi ihtiyaç duyulan mîınakit yemin;

2. ant içme bilinci taşımaksızın rasgele ağızdan çıkan ve yemin amacına dayalı sözlerden oluşmadığı için kefaret ödenmesini gerektirmeyen lagiv (boş, saçma) yemin;

3. kefaret gerektirmeme sine rağmen, geçmişle ilgili olarak yatan bilgi verildiği ve sıkça yapıldığı için katmerli günah sayılan gâmus (günaha batırıcı) yemin.
Kaynak: Büyük Larousse


YEMİNLİ sıf.

1. Yemin ederek bir açıklamada bulunan ya da görevinin gerektirdiği yemini etmiş otan kimse için kullanılır: Yeminli şahit. Yeminli çevirmen.

2. Yeminli olmak, bir şey hayata geçirmeye ya da yapmamaya söz vermiş olmak: Yeminliyim, artık sigara içmeyeceğim.


—Tar. Yeminli yazar, Ortaçağda elyazmalarını tekrardan yazan ve onları süslü harfler ve minyatürlerle bezeyen şahıs. (Yeminli yazarlar, XVI. yy.'da matbaacılığın yapmış olduğu büyük ilerlemelere kadar etkili otan ve bir çok süre kitapçılarınkiyle karıştırılan bir lonca kurmuşlardı.)

Kaynak: Büyük Larousse


yemin ingilizcesi
  • -i basmak quickly/readily to swear (that ...): Asla yapmadým diye yemini bastý. She quickly swore she´d never done it.
  • - billah etmek /a/ to swear to God (that); to take an oath.
  • - etmek 1. /a/ to swear (to do something). 2. to take an oath.
  • - etsem baþým aðrýmaz. colloq. I can say it with a clear conscience.
  • - ettirmek /a/ to have (someone) swear an oath, administer an oath to; to swear (someone) in.
  • - verdirmek /a/ colloq. to make (someone) swear (to do something).
  • - vermek /a/ colloq. to swear (to do something).


yeminli

ödat
  • Yemin ederek bir açıklamada bulunan.


yeminli ingilizcesi
  • (someone) who özgü sworn to do something; (someone) who is under oath.
  • - murakýp certified public accountant, Brit. chartered accountant.
  • - çevirmen certified public translator (of documents).
  • - tercüman certified interpreter





  • İslam Dininde Yemin ve Yemin Çeşitleri


  • Sağ Ulufeciler (Ulûfeciyân-ı Yemîn)


  • Yemin dizisinin müzik notalarını iyi mi bulabilirim?


 

YORUMLAR

Ad

Anlamı Nedir?,22,Biyoloji Konu Anlatımı,25,Cilt Bakımı,82,Coğrafya Ders Anlatımı,978,Genel,46,Güzel Sözler,16075,Music,1,Ne Nedir?,32164,Resimli Sözler,4111,Saç Sağlığı,119,Sağlık Bilgileri,1596,Soru-Cevap,10236,Sports,1,Tarih Konu Anlatımı,5,Teknoloji,36,Türk Dili ve Edebiyatı Konu Anlatımı,2,
ltr
item
Ders Kitapları Konu Anlatımı: Yemin Nedir?
Yemin Nedir?
Ders Kitapları Konu Anlatımı
https://ders-kitabi.blogspot.com/2017/06/yemin-nedir.html
https://ders-kitabi.blogspot.com/
http://ders-kitabi.blogspot.com/
http://ders-kitabi.blogspot.com/2017/06/yemin-nedir.html
true
5083728687963487478
UTF-8
Tüm Yazılar Yüklendi hiçbir mesaj bulunamadı HEPSİNİ GÖR Devamı Cevap Cevabı iptal Silmek Cevabı iptal Home SAYFALARI POST Hepsini gör SİZİN İÇİN ÖNERİLEN ETİKET ARŞİV SEARCH Tüm Mesajlar İsteğinizle eşleşme bulunamadı Ana Sayfaya Dön Pazar Pazartesi Salı Çarşamba Perşembe Cuma Cumartesi Pazar Mon Tue Wed Thu Fri Sat January February March April May June July August September October November December Jan Feb Mar Apr May Jun Jul Aug Sep Oct Nov Dec Şu anda... 1 dakika önce $$1$$ minutes ago 1 saat önce $$1$$ hours ago Dün $$1$$ days ago $$1$$ weeks ago more than 5 weeks ago İzleyiciler Takip et THIS PREMIUM CONTENT IS LOCKED STEP 1: Share to a social network STEP 2: Click the link on your social network Tüm Kodunu Kopyala Tüm Kodunu Seç Tüm kodlar panonuza kopyalanmıştır. Kodları / metinleri kopyalayamıyor, kopyalamak için lütfen [CTRL] + [C] tuşlarına (veya Mac ile CMD + C'ye) basınız Table of Content