Yönetmek TDK, Türk Dil Kurumu (-i) 1 . Bir kurum ya da kuruluşun yasalara, kurallara ve belli şartlara uygun şekilde işlemesini s...
Yönetmek
TDK, Türk Dil Kurumu
(-i)
1 . Bir kurum ya da kuruluşun yasalara, kurallara ve belli şartlara uygun şekilde işlemesini sağlamak, yönetmek, yönetmek.
2 . Birinin bir konudaki etkinliğine, çalışmasına yön vermek, birini yönlendirmek.
3 . (beyazperde, tiyatro) Program ve oyunların yapımını, gerçekleşmesini sağlamak:
TDK, Türk Dil Kurumu
(-i)
1 . Bir kurum ya da kuruluşun yasalara, kurallara ve belli şartlara uygun şekilde işlemesini sağlamak, yönetmek, yönetmek.
2 . Birinin bir konudaki etkinliğine, çalışmasına yön vermek, birini yönlendirmek.
3 . (beyazperde, tiyatro) Program ve oyunların yapımını, gerçekleşmesini sağlamak:
"Filmi yönetmek."- .
Birleşik Sözler
- bölyönet
isim
Bir ulusun ya da topluluğun birliğini bozmak suretiyle içeriden ya da dışarıdan meydana getirilen müdahale.
Airties modemini uzaktan yönetmek için ne yapmalıyım?
YÖNETMEK g. f.
1. Birkummu, bir kuruluşu yönetmek, onların belli koşullara, yasalara, kurallara uygun şekilde varlıklarını, etkinliklerini sürdürmelerini sağlamak; onlardan birinci derecede görevli olmak, başkanlıklarını yapmak; yönetmek: Yedi yıl süresince ülkeyi sağduyuyla yönetti. Bir fabrikayı, bir tiyatroyu, bir okulu yönetmek. Orduyu yönetmek.
2. Bir topluluğu, bir etkinliği yönetmek, o topluluğun etkinliğini belli bir şekilde gerçekleştirmesini, yürütmesini sağlamak, onu yönlendirmek, bir etkinliğe, bir çalışmaya yön vermek; yönetmek: Orkestrayı yönetmek. Askeri harekâtı yöneten general. Bir filmi, bir oyunu yönetmek.
3. Bir kimseyi yönetmek, on un, kendi istediği doğrultuda davranmasını sağlamak: Beni istediğin şeklinde yönetemezsin.
—Müz. Oldukça yüksek sayıda müzisyen ve çalgıcının gerçekleştirdiği bir muziksel seslendirmeyi yürütmek, yönlendirmek.
♦ yönetilmek edilg. f. Yönetilmek eylemine mevzu olmak; yönetim edilmek: Bir diktatör tarafınca yönetilen ülke
—ikt. Yerinden yönetilmek, bir yönetimsel ya da siyasal yetki sözkonusu olduğunda, merkezi iktidar karşısında bağımsız olmak.
1. Birkummu, bir kuruluşu yönetmek, onların belli koşullara, yasalara, kurallara uygun şekilde varlıklarını, etkinliklerini sürdürmelerini sağlamak; onlardan birinci derecede görevli olmak, başkanlıklarını yapmak; yönetmek: Yedi yıl süresince ülkeyi sağduyuyla yönetti. Bir fabrikayı, bir tiyatroyu, bir okulu yönetmek. Orduyu yönetmek.
2. Bir topluluğu, bir etkinliği yönetmek, o topluluğun etkinliğini belli bir şekilde gerçekleştirmesini, yürütmesini sağlamak, onu yönlendirmek, bir etkinliğe, bir çalışmaya yön vermek; yönetmek: Orkestrayı yönetmek. Askeri harekâtı yöneten general. Bir filmi, bir oyunu yönetmek.
3. Bir kimseyi yönetmek, on un, kendi istediği doğrultuda davranmasını sağlamak: Beni istediğin şeklinde yönetemezsin.
—Müz. Oldukça yüksek sayıda müzisyen ve çalgıcının gerçekleştirdiği bir muziksel seslendirmeyi yürütmek, yönlendirmek.
♦ yönetilmek edilg. f. Yönetilmek eylemine mevzu olmak; yönetim edilmek: Bir diktatör tarafınca yönetilen ülke
—ikt. Yerinden yönetilmek, bir yönetimsel ya da siyasal yetki sözkonusu olduğunda, merkezi iktidar karşısında bağımsız olmak.
Kaynak: Büyük Larousse
yönetmek ingilizcesi
- to manage; to administer; to control; to govern; to conduct, direct, lead.
Airties modemini uzaktan yönetmek için ne yapmalıyım?
YORUMLAR