Meded meded bu cihânûn yıkıldı bir yanı Ecel...

Meded meded bu cihâ...










Meded meded bu cihânûn yıkıldı bir yanı Ecel Celâlîleri aldı Mustafâ Han’ı


İmdat! Eyvahlar olsun! Bu cihanın bir yanı yıkıldı; [zira] ölüm eşkıyaları Şehzade Mustafa’yı yok ettiler.


Tulundı mihr-i cemâli bozuldı dîvânı Vebâle koydılar âl ile Âl-i Osmânı


Yüzünün güneşi battı, divanı dağıldı. Osmanlı sultanını hile ile günaha soktular.


Geçerler idi geçende o merd-i meydânı Felek o cânibe döndürdi şâh-ı devrânı


O savaş meydanlarının yiğidini adı geçtikçe çekiştirirlerdi. Felek zamanın padişahını o [iftiracılardan] yana döndürdü.


Yalancınun kuru bühtânı bugz-ı pinhânı Akıtdı yaşumuzı yakdı nâr-ı hicrânı


Yalancının kuru iftirası ve gizli kini gözyaşımızı akıttı, ayrılık ateşini yaktı.


Cinâyet itmedi cânî gibi anun cânı Boguldı seyl-i belâya tagıldı erkânı


O cani gibi cinayet işlemedi; [fakat kendi] canı, bela selinde boğuldu, erkânı dağıldı.


N’olaydı görmeye idi bu mâcerâyı gözüm Yazuklar ana revâ görmedi bu râyı gözüm


Keşke gözüm bu olup biteni görmeseydi… Yazıklar olsun! Gözüm bu “rây”ı [=hükmü, muameleyi] ona layık görmedi.


Tonandı aglar ile nûrdan menâre dönüp Küşâde-hâtır idi şevk ile nehâre dönüp


Nurdan bir minare gibi ak giysilerle donandı; gönlü şevk ile gündüz gibi [aydınlık]idi.


Görindi halka dıraht-ı şükûfe-dâre dönüp Yürürdi kulları önince lâlezâre dönüp


Çiçek açmış bir ağaç gibi halka göründü; kulları bir gelincik tarlası gibi önünde yürüyorlardı.


Tururdı şâh-ı cihân hiddetiyle nâre dönüp Otagı haymeleri karlu kûhsâre dönüp


Cihan Sultanı kızgınlığından ateşe dönmüş hâlde duruyordu; otağının çadırları karlı dağlara benziyordu.


Müzeyyen idi bedenlerle ak hisâre dönüp El öpmege yüridi mihr-i bî-karâre dönüp


Bedenlerle süslenmiş beyaz bir hisara benziyordu. Yerinde duramayan güneş gibi el öpmeye yürüdü.


Tutuldı gelmedi çünkim o mâhpâre dönüp Görenler agladılar ebr-i nev-bahâre dönüp


O ay parçası tutuldu; dönüp gelmeyince [bu durumu] görenler ilkbahar bulutu gibi ağladılar.


Bir ejderhâ-yı dü-serdür bu hayme-i dünyâ Dehânına düşen olur hemîşe nâpeyda


Bu dünya çadırı iki başlı bir ejderhadır. Onun ağzına düşen elbette görünmez olur.


O bedr-i kâmil ü ol âşinâ-yı bahr-i ulûm Fenâya vardı telef itdi anı tâli’-i şûm


O olgun dolunay [gibi kemâle ermiş şehzade], o ilimler denizinin aşinası yok olup gitti; onu uğursuz talih telef etti.


Dögündi kaldı hemân dâg-ı hasretiyle nücûm Göyündi şâm-ı firâkında toldı yaş ile Rûm


Yıldızlar dövünüp tamamen [şehzadenin] hasreti yarasıyla kaldı. Anadolu, onun ayrılık akşamında yandı, yaşla doldu.


Kara geyürdi Karamana gussa itdi hücûm O mâhı ince hayâl ile kıldılar ma’dûm


Gam Karaman’a hücum etti kara[lar] giydirdi. O ayı ustaca hilelerle yok ettiler.


Tolandı gerdenine hâle gibi mâr-ı semûm Rızâ-yı Hak ne ise râzî oldı ol merhûm


Zehirli yılan [gibi kement] boynuna hale gibi dolandı; o merhum [şehzade], Allah’ın takdiri ne ise razı oldu.


Hatâsı gayr-i muayyen günâhı nâmalûm Zihî şehîd-i saîd ü zihî şeh-i mazlûm


Şuçu belirsiz, günahı malum değil. Ne kutlu bir şehit ve ne büyük zulme uğramış bir şah


Yüz urdı hâke o meh aslına rücû itdi Seâdet ile hemân kurb-i Hazrete gitti


O ay [gibi parlak şehzade] yüzünü toprağa koydu, aslına döndü. Mutlulukla çabucak Allah’ın huzuruna gitti.


Getürdi arkasını yire Zâl-i devr ü zemân Vücûdına sitem-i Rüstem ile irdi ziyân


Zamanın Zal’i [şehzadenin] arkasına yere getirdi, vücuduna Rüstem’in zulmü ile zarar geldi.


Döküldi gözyaşı yılduzları çoğaldı figân Dem-i memâtı kıyâmet güninden oldı nişân


Gözyaşı yıldızları döküldü, feryat çoğaldı; onun ölüm saati kıyamet gününü andırdı


Girîv ü nâle vü zâr ile toldı kevn ü mekân Akar su gibi müdâm aglamakda pîr ü cüvân


Kâinat feryat, figan ve inilti ile doldu. Genç, ihtiyar [herkes] akar su gibi durmadan ağlamakta.


Vücûd iline akın saldı akdı eşk-i revân Eyâ serîr-i seâdetde pâdişâh-ı cihân


Ey saadet tahtında [oturup duran] cihan padişahı! Dökülen gözyaşları vücut ülkesine akın salıp aktılar.


O cân-ı âdemiyân oldı hâk ile yeksân Diri kala ne revâdur fesâd iden şeytân


O insanların canı [gibi sevdiği şehzade] toprak ile bir oldu. Fitne çıkaran şeytanın diri kalması reva mıdır?


Nesîm-i subh gibi yirde koma âhumuzı Hakâret eylediler nesl-i pâdişâhumuzı


Padişahımızın soyunu tahkir ettiler. Âhımızı sabah rüzgârı gibi yerde bırakma.


Bir iki egri fesâd ehli nitekim şemşîr Bir iki nâme-i tezvîri kıldı katline tîr


Kılıç gibi eğri birkaç fesatçı, birkaç sahte mektubu [şehzadeyi] öldürmeye ok gibi kullandılar.


Gelür ezelde mukadder olan kalîl ü kesîr Hezâr kayserün oldı leyâl-i ömri kasîr


Ezelde az veya çok olarak takdir edilen [her şey başa] gelir. Binlerce kayserin ömür geceleri kısa oldu.


Eceldür âdeme derbend-i teng ü târ-ı asîr Zarûrîdür bu iki ugrar ana cüvân ile pîr


Ölüm insan için dar ve karanlık olan zorlu bir geçittir. Genç ve ihtiyar [herkesin] ona uğraması kaçınılmazdır.


Yirini zîr-i zemîn eyledi o mihr-i münîr Yirini gitdi cihândan nite ki merd-i fakîr


O parlak güneş yer altına yerleşti. Dünyadan fakir bir kimse gibi yerinerek gitti.


Bu vâkıa olumaz halka kâbil-i tabîr Ki Erdişîr-i velâyetde ola âdet-i şîr


Velayetin Erdişîr’inde arslan âdeti bulursun… Bu rüyanın halka yorumlanması mümkün olamaz.


Bunun gibi işi kim gördi kim işitdi aceb Ki oglına kıya bir server-i Ömer-meşreb


Ömer tabiatlı bir hükümdar oğluna kıysın… Acaba böyle bir işi kim görmüş, kim işitmiştir?


Ferîd-i âlem idi âlim idi alem idi Muhammed ümmetine mevti mevt-i âlem idi


Âlemde biricik idi, alim idi [hatta] çok alim idi. Onun ölümü Muhammet ümmetine âlemin ölümü gibi oldu.


Ziyâde mâtem idi haylî emr-i muzam idi Salâh ü zühdî kavî itikâdı muhkem idi


[Şehzadenin ölümü] büyük bir yas, pek büyük bir hadiseydi. Onun iyiliği, zühdü ve takvası kuvvetli, inancı sağlamdı.


Meşâyih ile musâhib ricâle hemdem idi Kerâmetiyle kerîmü’l-hisâl âdem idi


Şeyhlerle sohbet eder, rical ile bir arada olurdu. Kerem ve ihsanıyla yüce hasletlere sahip bir kimseydi.


Nücûm gibi cihândîde vü mükerrem idi Vücûdı muhteşem ü şevketi muazzam idi


Yıldızlar gibi dünya görmüş ve mükerrem idi. Vücudu ihtişamlı ve heybeti azametliydi.


Tevâzu ile selâmında hôd müsellem idi Aceb o bedr-i temâmun ne âdeti kem idi


Onun tevazu ile selam alıp verişi de [herkesçe] bilinirdi. Acaba o tam dolunay [gibi olgun zat]ın ne huyu kusurluydu?


Hayflar oldı ana iftirâ ile gitdi Huzûr-ı Hakk’a düâ vü senâ ile gitdi


Ona çok yazık oldu, iftira ile gitti. Allah’ın huzuruna dua ve övgülerle gitti.


Sipihrün âyenesinde göründi rûy-i fenâ Kodı bu kesret-i dünyâyı kıldı azm-i bekâ


Feleğin aynasında yokluğun yüzü göründü; [bunun üzerine şehzade] bu dünya kesreti bırakarak beka âlemine yöneldi.


Garîbler gibi gitdi o yollara tenhâ Çekildi âlem-i bâlâya hemçü mürg-i Hümâ


Kimsesizler gibi o yollara yalnız başına gitti. Hüma kuşu gibi yüce âleme çekildi.


Hakîkaten sebeb-i rifat oldı düşmen ana Nasîbi olmasa tan mı bu cîfe-i dünyâ


Gerçekte düşman onun yücelmesini sağladı. Bu dünya leşi onun kısmeti olmasa buna şaşılır mı?


Hayât-ı bâkîye irişdi rûhı ey Yahyâ Şefîkı rûh-ı Muhammed refîkı zât-ı Hüdâ


Ey Yahya! [Şehzadenin] ruhu sonsuz hayata kavuştu. Şefkatçisi Muhammet’in ruhu, yoldaşı ise Allah’ın zatı[dır].


Enîsi gâyib erenler celîsi ehl-i safâ Ziyâde ide yaşum gibi rahmetin Mevlâ


Dostu gayb erenleri, oturup kalktığı kimseler safa ehli[dir]. Allah rahmetini yaşım gibi çok eylesin


İlâhî cennet-i Firdevs ana durag olsun Nizâm-ı âlem olan pâdişâh sag olsun


Allah’ım! Firdevs cenneti ona mesken olsun. Âleme nizam veren padişah sağ olsun.


Taşlıcalı Yahya Bey - “ Şehzade Mustafa Mersiyesi ”



















YORUMLAR

Ad

Anlamı Nedir?,22,Biyoloji Konu Anlatımı,25,Cilt Bakımı,82,Coğrafya Ders Anlatımı,978,Genel,46,Güzel Sözler,16075,Music,1,Ne Nedir?,32164,Resimli Sözler,4111,Saç Sağlığı,119,Sağlık Bilgileri,1596,Soru-Cevap,10236,Sports,1,Tarih Konu Anlatımı,5,Teknoloji,36,Türk Dili ve Edebiyatı Konu Anlatımı,2,
ltr
item
Ders Kitapları Konu Anlatımı: Meded meded bu cihânûn yıkıldı bir yanı Ecel...
Meded meded bu cihânûn yıkıldı bir yanı Ecel...
Ders Kitapları Konu Anlatımı
https://ders-kitabi.blogspot.com/2017/08/meded-meded-bu-cihanun-ykld-bir-yan-ecel.html
https://ders-kitabi.blogspot.com/
http://ders-kitabi.blogspot.com/
http://ders-kitabi.blogspot.com/2017/08/meded-meded-bu-cihanun-ykld-bir-yan-ecel.html
true
5083728687963487478
UTF-8
Tüm Yazılar Yüklendi hiçbir mesaj bulunamadı HEPSİNİ GÖR Devamı Cevap Cevabı iptal Silmek Cevabı iptal Home SAYFALARI POST Hepsini gör SİZİN İÇİN ÖNERİLEN ETİKET ARŞİV SEARCH Tüm Mesajlar İsteğinizle eşleşme bulunamadı Ana Sayfaya Dön Pazar Pazartesi Salı Çarşamba Perşembe Cuma Cumartesi Pazar Mon Tue Wed Thu Fri Sat January February March April May June July August September October November December Jan Feb Mar Apr May Jun Jul Aug Sep Oct Nov Dec Şu anda... 1 dakika önce $$1$$ minutes ago 1 saat önce $$1$$ hours ago Dün $$1$$ days ago $$1$$ weeks ago more than 5 weeks ago İzleyiciler Takip et THIS PREMIUM CONTENT IS LOCKED STEP 1: Share to a social network STEP 2: Click the link on your social network Tüm Kodunu Kopyala Tüm Kodunu Seç Tüm kodlar panonuza kopyalanmıştır. Kodları / metinleri kopyalayamıyor, kopyalamak için lütfen [CTRL] + [C] tuşlarına (veya Mac ile CMD + C'ye) basınız Table of Content