Sosyal Yapılandırmacı Kuram Çoğu zaman birbiriyle çatışan birden fazla doğruların aynı anda var olmaları, tek ve evrensel bir d...
Sosyal Yapılandırmacı Kuram
Çoğu zaman birbiriyle çatışan birden fazla doğruların aynı anda var olmaları, tek ve evrensel bir doğrunun gün gelip de insanlığı ve onun yaşadığı sistemleri açıklama umuduna karşı gelişen bir şüpheciliği doğurmuştur. Doğru ve gerçeğin nesnel ve değişmez olgular olarak görülmesinden çok içinde bulunan koşullara bağlı olarak anlaşıldığı postmodern bir dünyaya girmiş bulunuyoruz.
Modernistler, gözlemlenebilen ve sistematik olarak bilinebilen nesnel gerçekliğe inanmaktadırlar. Bunun da ötesinde, gerçekliğin gözlemlerden bağımsız olarak var olduğunu kabul ederler. Modernistler, insanların bazı nesnel normlardan uzaklaştıklarında bir sorunla karşılaşacaklarını ve bunun için terapiye gereksinim duyacaklarına inanmaktadırlar. Örneğin psikolojik danışma alan kişiler, ruhsal durumları bizim normal olarak tanımladığımız seviyenin altına düştüğü zaman depresyona girmektedirler. Yani içinde bulunulan üzüntü durumu gündelik üzüntü olmaktan çıktığı zaman ya da artık yararlı olarak adlandırılamadığı zaman normal dışına çıkılmaktadır.
Psikolojik danışma alan kişiler işte tam bu anda üzüntülü durumunu anormal olarak adlandırmakta ve normal davranabilmek için yardıma gereksinim duymaktadırlar.
Bu görüşe karşıt olarak postmodernistler gözlemden bağımsız olarak varolamayan öznel gerçekliğe inanmaktadırlar. Sosyal yapısalcılık postmodernist dünya görüşüne sahip terapötik bakış açısıdır.Doğruluğunu yada rasyonelliğini tartışmadan psikolojik danışma alan bireylerin gerçekliğine önem vermektedir.Sosyal yapısalcılara göre gerçeklik dil üzerine kuruludur ve büyük ölçüde insanların yaşadıkları koşulların bir işlevidir. Gerçek sosyal olarak yapılandırılır bireyin sorun olarak adlandırmaya gereksinim duyduğu bir şey varsa o zaman gerçekten sorunu var demektir.Bir kişi kendini bunalımda görüyorsa o zaman gerçekten bunalımdadır. İnsan bir kez kendini böyle tanımladı mı artık davranışlarının bu tanıma uyup uymadığını ayırt etmesi çok zordur depresyonda olan birey yaşamındaki dönemsel olumlu ruh halini farkına varmakta zorlanır.
Postmodernist düşünceye göre dil ve dilin öyküsel kullanımı anlamı yaratır. Bir hikayenin o hikayeyi anlatan insan sayısı kadar anlamı vardır ver her anlam o hikayeyi anlatan insan için doğrudur. Bunun ötesinde belli bir durum içinde bulunan insan, sadece o durumun gerçekliğine uygun bir bakış açısı edinebilir.
Sosyal yapısalcı kuram, dört temel varsayım üzerine kurulmuştur postmodern ve geleneksel psikolojik bakış açıları arasındaki farkın özünü de oluşturmaktadır,ilk olarka sosyal yapısalcı (sy) kuram doğal karşılanan bilgiye eleştirel yaklaşır, sy dünyayı kavrayışımızı tarihsel olarak biçimlendirmiş ve dünyanın oluşumu hakkında varsayımlara şüpheyle yaklaşmamızı engelleyen geleneksel bilgiye savaş açmışlardır.İkinci olarak sy genellikle dünyayı kavrarken kullanılan dil ve kavramların tarihsel ve kültürel olarak özel olduğuna inanırlar bilgi zaman ve kültürle kuşatılmış ve sınırlandırılmıştır o halde bizim kavrayış biçimlerimiz diğer biçimlerden daha iyi olması gibi bir şey söz konusu değildir.üçüncü olarak sosyal yapısalcılar bilginin sosyal süreçler sonunda yapılandığını ileri sürmektedirler. Bizim doğru diye adlandırdığımız şey insanlarla gündelik yaşam arasındaki günlük etkileşimlerin sonucudur öyleyse, bir insanın yaşamında tek ya da gerçek bir yol yoktur. Dördüncü olarak üzerinde uzlaşmaya varılmış kavrayışlar ya da sosyal yapılar farklı biçimlerin çeşitli şekillerde bir araya gelmelerinden ortaya çıkar. Bilgi ve sosyal davranışlar bir arada var olurlar.
Psikolojik Danışma Psikoterapi Kuram ve Uygulamaları
Dr. Gerald Corey
s. 417-418
Kuram Nedir?
Ekolojide Bazı Kuram ve Kavramlar
Teori (Kuram) Nedir?
Kaynak:msxlabs.org
YORUMLAR